..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bazen evrende yalnýz olduðumuzu düþünürüm, bazen de olmadýðmýzý. Her iki durumda da bu düþünce beni afallatýr. -Arthur C. Clarke
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
ÝzEdebiyat - Kütüphaneler - Karýnca Ambarý

Seyfullah ÇALIÞKAN - Karýnca Ambarý
Site Ýçi Arama:


- KARINCA AMBARI -

Ben susarým, yaðmur söylesin




  Emekleye Emekleye Emekli (Seyfullah ÇALIÞKAN) Toplumcu 

Emekli olunca bir sahil kasabasýna yerleþecektim. Elde avuçta ne varsa satýp kendime bahçe içinde bir ev alacaktým. Çiçekler yetiþtirecektim, birkaç aðaç mandalina, limon, portakal… Aðaçlar evin arka bahçesinde olacaktý. Güller ve mevsim çiçekleri denize bakan tarafta…

  Tek Taþ (Seyfullah ÇALIÞKAN) Ortamsal 

Bu yýl sevgililer gününde ben de tek taþ istiyorum. -Ýki tane alsam olmaz mý? -Ben çok ciddiyim. -Ben deðilim. -Herkes sevgililer gününde hediye alýyor. -Ben de alýrdým ama sevgilim yok. -Ben neciyim? Sevgilin deðil miyim? -Otuz yýllýk karýmsýn. -Eee -Sevgilim deðilsin.

  Kemeraltý (Seyfullah ÇALIÞKAN) Kent 

Bir çocuk ne diye küçük bir köyden çýkýp buraya gelir? Bin kilometre uzakta, yabancý bir þehre, neden? Belki annesi ölmüþtür. Babasý yeniden evlenmiþtir. Üvey anne bu belki ekmek vermiyordu. Belki kötü söz söylüyordu. Dayanamayýp kaçmýþtýr. Babasý da ölmüþ olabilir. . Anasý yeniden evlenmiþtir. Ama üvey baba çocuklarý istememiþtir.

  Öyle Pat Diye de Ölünmez ki (Seyfullah ÇALIÞKAN) Deneysel 

Selviler neden aklýmý dolaþtýrýp duruyor bu akþam? Hâlbuki aðaç denince aklýma ilk önce Selviler gelmez ki. Ulu çýnarlar, köknarlar, ladinler, yabani elmalar, çakal erikleri gelir. Ama illa kirazlar ve onlarýn sonbaharda ateþ rengi yapraklarý... Dere kenarýnda dallarý sulara doðru sarkan söðütler. Asfalt boyunca uzayýp giden karaaðaçlar, çamlar, akasyalar, iðdeler ve tek tük incir aðaçlarý. Az kalsýn unutacaktým. Yaz kýþ parlak yapraklarýyla capcanlý görünen taflanlarý severim ben.

  Sokarým Seni Þalvarýma Çýkarýrým Tozpembe (Seyfullah ÇALIÞKAN) Deneysel 

Ýmdat, ýrzýma geçiyorlar. Namusum elden gidiyor. Yetiþin… Ne alakasý var þimdi. Aklýma karpuz kabuðu düþürdü salak. - Þalvarýnda ne varsa çýkar, þuraya koy, dedim. Masayý gösterdim. Hiç niyeti yok. O hala bir fýrsat kolluyor. Þaþkýnlýðýmdan yararlanýp kaçacak. Pencereler demirli olmasa uçup giderdi zaten. Kaçamýyor, baðýrýp duruyor. Hýrsýz bizi kendi evimizde faka bastýracak. Vay uyanýk vay... Ben de baðýrmaya baþladým.

  Gelincikler Aðlar mý? (Seyfullah ÇALIÞKAN) Deneysel 

Katýrcýlarýn Osman’la gitti. Sabah ezaný hala kulaklarýmda... Avlu kapýsýnda son kez gördüm. Ýki karartý olup gittiler. Akþama genç bir kýsraða koþulmuþ Konya Yaylýsý ile dönecekti. Minibüs Gediz’e uçtu diyorlar. Kayýp diyorlar. Yalan söylüyorlar. Ýyi yüzerdi Yusuf’um. Ateþ yakar beni ama su boðmaz, derdi. Ýkisinin de ne ölüsü, ne dirisi. Gediz denilen bu su nereye gider? Hiç yorulmaz mý? Hiç mi duraklamaz, soluklanmaz mý?

  Raký Þiþesinden Ejderha Olduk –ýý - (Seyfullah ÇALIÞKAN) Deneysel 

-Aklýndan geçen ne? Telefon alýnca ne olacak? -O zaman yengeye ulaþabiliriz. -Yenge deme lan kadýna. Bir kere olsun yüzümü görmüþlüðü bile yoktur. -Telefon alýyon dimi. -Bakarýz, þimdi sýrasý deðil. -Niye paran mý yok.

  Acemi Çapkýn (Seyfullah ÇALIÞKAN) Aþk ve Romantizm 

Bu hafta sonu beni bu kentten kaçýrmak mý istiyorsun? Seni yanlýþ mý duyuyorum? Böyle bir þey olasý mý? Senin aðzýndan çýkaný kulaðýn duyuyor mu? Garson bana bir bira daha verir misin? Duyduðum gerçekleþmesi hiç mümkün olmayan bir rüya olmalý. Eðer rüyadaysam sakýn beni uyandýrmayýn. Akþam olmuþ, güneþ batmýþ, eve geç kalmýþým. Kalayým, lütfen uyandýrmayýn beni. Yüz yýl düþünsem aklýma gelmezdi. Benim aklýmdan geçenleri mi okuyorsun? Çok güzel, gerçek olamayacak kadar güzel... Ben seninle cehenneme bile giderim, daðlar aþarým, denizler geçerim.

  Selver (Seyfullah ÇALIÞKAN) Deneysel 

- Sen bana âþýktýn dimi lisedeyken, dedi. - Bilmem, çok zaman geçti, hatýrlamýyorum. - Bana mektup yazmýþtýn, Ýstanbul’a… - Yazmýþ mýyým? Niye yapmýþým ki öyle bir þey? - Âþýktýn iþte o yüzden. - Çocuktum ben o zamanlar. Aþtan ne anlarým? - Bu iþlerin yaþý baþý mý olur? Evet, sana âþýk olmuþtum demen seni küçültür mü?

  Karanlýk Perdenin Püskülleri (seyfullah ÇALIÞKAN) Pastorel 

- Nereye lan dingiller. - Eve gidiyoruz oðlum. Sabaha kadar kahvede mi pinekleyeceðiz. - Yeme beni þimdi, bi kalem geç bunlarý... - Sana yalýn borcum mu var? - Tamam, uzun etmeyin, gidin. Kendinize mukayyet olun ama… - Bak aha buraya yazýyom. Bir çapanoðlu çýkcak bu iþten. O zaman gelip bana aðlamayýn tamam mý? - Amma uzun ettin be Kemal abi.

  Raký Þiþesine Ejderha Olduk (seyfullah ÇALIÞKAN) Kent 

Kani Abi iyi adamdýr, hoþ adamdýr. Azýcýk da entel dantel bir adamdýr. Çok okur, az yazar… Yazdýklarýný durmadan bozar. Yeniden ama yeniden býkmadan yazar. Sanki bir þeyden anlarmýþým gibi yazdýklarýný bana okutur. “Bak bakalým nasýl olmuþ,” der. Sadece hatýr, gönül için okurdum. Oysaki okumak kim, eleþtirmek kim, beðenmek kim, ben kim? Elime tutuþturduklarýný dikkatlice okurdum. Elimde deðil, bitirince gülerdim. Ben gülünce azýcýk darýlýr, yüzünü asar, beþ on saniye sonra her þey normale dönerdi. Her zaman yaptýðý gibi yine üzerinde bir þeyler yazýlý kâðýdý bana uzattý. - Oku bakalým, dedi.

  Kemik 1 (seyfullah ÇALIÞKAN) Bireysel 

Yaþlý ve fotür þapkalý bir adam kasap dükkânýna girdi. O sýrada kendisinden önce gelmiþ elli yaþlarýnda bir kadýn köftelik kýyma çektiriyordu. Kadýna hiç aldýrmadan kasaba baktý. Elinde bedeni iyice incelmiþ sivri bir býçakla kýrmýzý etleri bölen usta “Buyur bey amca ,” dedi. “Kemik Var mý? Ýçinde ilik olan kalýn kemiklerden istiyorum. Usta “Var Bey amca. Þu kýymayý çekeyim de bakarým.” Sonra usta kýymayý terazinin üzerinde býrakýp içerideki soðuk hava deposuna gitti. Ýki tane kalýn kaval kemiði ile döndü. Bu kemikler büyük bir ihtimalle iri bir tosuna aitti. Elindeki satýrý kemiklere yan çizgiler býrakacak þekilde vurdu. Kemik ikiye ayrýlýp iliði sarkýnca kýyma bekleyen kadýn koþarak dükkândan çýktý. Arkasýna bile bakmadan kaçýp gitti.

  Toto 1 (seyfullah ÇALIÞKAN) Aný 

O yýllarda neredeyse bütün çocuklar yoksuldu. Aramýzda varsýllar olmadýðýndan belki bizler deryadaki balýk misali yoksul olduðumuzu bilmezdik. Yoksul olmanýn en kötü tarafý elbiselerinizin eski ve yamalý olmasý, sofranýzda lezzetli yemeklerin bulunmamasý deðildir. Yoksullarýn anne babalarý çok sinirli olur. Ve onlarýn çocuklarýnýn payýna ekmekten çok dayak düþer.

  Tacizci (seyfullah ÇALIÞKAN) Ortamsal 

O gün öðleden sonra tam cinlerim tepeme üþüþmüþken seni aradým. Birisiyle konuþmaya çok ihtiyacým vardý. Büyük bir ihtimalle sen o gün, o saatte elmalar almýþtýn pazardan. Mavi poþetin içinde kýrmýzýlarý cam gibi parlýyordu. Satýcý az önce yanýndan geçtiðin kadýna yalan söylüyordu. “Bahçe domatesi bunlar abla. Kestiðim domateslerin içine bak” diyordu. Þaþý satýcýnýn kör alýcýsý olurmuþ. Aldýrmadýn.” Domateslerle ilgilenen kadýn da Nisan baþýnda daha çayýrlar bile yeþermeden domates yetiþmeyeceðini biliyordu. Ama kýþ sebzeleri piþirmekten de usanmýþtý.

  Balatalara Baktýrsam Ýyi Olacak 4 (Son) (seyfullah ÇALIÞKAN) Fantastik 

- Güzel abim hadi iþine git. Uçaðýn plakasý mý olur? Gövdesinde rakamlar var ama onlarýn çoðu uçarken yerden görünmez. Sen benle kafa bulmuyorsun dimi? Kamera þakasý falan olmalý diye kýllanmaya baþladým. Etrafa bakýndým. Adamýn þapkasý, yabancýlar gibi yanlýþ tonlama ve yarým sözcüklerle konuþmasý zaten yetirince ilginçti. - Seninle niye kafa bulayým. Ben sadece hakkýmý arýyorum. - Seninle bu þekilde anlaþamayýz. Sen elbette hakkýný aramaya devam et. Beni mahkemeye ver örneðin.

  Balatalara Baktýrsam Ýyi Olacak 2 (seyfullah ÇALIÞKAN) Fantastik 

üyük bir keyifle dizin dibini izlerken Kemalettin Abi arkadaþlar merdivenlerden indi. Osman, “Nasýl güzel olmuþ mu?” dedi. “Bayýldým,” dedim. “Avuçla para döktüm ama deðdi doðrusu. Gezi teknesi olarak düþündüm bunu. Önümüzdeki haftadan sonra baþlýyoruz. Binenler gelip bir daha binecekler, “diyordu. Osman konuþurken merdivenlerden çok güzel bir kadýn indi. Uzun, dümdüz siyah saçlarý, kalem gibi kaþlarý vardý. Burnu, aðzý, gözleri, her þeyi yerli yerindeydi. Denizden iyice bronzlaþmýþ omuzlarýný açýkta býrakan bir açýk sarý bir tiþört giymiþti. Þortu ise paçalarý kesilmiþ bir kot pantolondan yapýlmýþtý.

  Öykülerin Saðý Solu Belli Olmaz - 2 (seyfullah ÇALIÞKAN) Deneysel 

Peri masallarý kýlçýðý, pullarý temizlenmiþ balýk gibidirler. Ateþte piþse bile is kokmazlar. Öyküler yaþamlarýn içinden geçer. Parmak uçlarýna basarak deðil, ökçeleriyle kaldýrýmlarý sallayarak hem de… Onun balýklarýnýn zehirli dikenleri vardýr. Çiçeðe kesen baharlarý apansýz aldanýverir.

  Öykülerin Saðý Solu Belli Olmaz - 1 (seyfullah ÇALIÞKAN) Deneysel 

Öyküler parmaklarýný avuç içine yuvarlayýp borazan yaparak çýðýrtkanlar gibi sokaklara baðýrmazlar. "Haydi, yetiþin baþlýyor." Biz duysak ta duymasak ta, görsek de görmesek de yaþamlarý ince ince iþlemeye devam ederler. Arada bir yaþamýn bazý renklerine uzaktan baktýðý doðrudur.

  Lale Hýrsýzý (seyfullah ÇALIÞKAN) Deneysel 

Kulübenin içindeki üç güvenlik görevlisi o an kadýnýn yüzüne baktýlar. Gördükleri karþýsýnda telaþa kapýldýlar. Kadýnýn yüzü kireç gibi olmuþtu ve göz pýnarlarý çeþme gibi akýyordu. Aðlamýyor, hýçkýrmýyor ama yaþlar yanaklarýndan aþaðýya süzülüp eski ayakkabýlarýnýn yanýna beton zemine damlýyordu. Kýsacasý kadýn hiç iyi görünmüyordu. Kadýnýn baþýna bir þey gelirse hapý yutarlardý. Hemen bir sandalye çekip kadýný oturttular. Tutanak tutmamýz lazým dediler. Sonra seni polise teslim edeceðiz. "Tutun öyleyse," dedi kadýn. Hiç alttan almýyordu. Yalvaracak, yakaracak gibi bir hali de yoktu.

  Gökçeada 4 (seyfullah ÇALIÞKAN) Deneysel 

Bu nasýl cezaevi, isteyen herkes buradan kaçar? - Ben geldiðimden beri hiç kaçan olmadý. - Duvar yok, parmaklýk yok, kaçmak isteyeni kim durdurabilir ki? - Kimse durdurmaz. Durdurmaya bile çalýþmaz. Ýsteyen kaçar. Ama kaçan bütün


 

 



 






| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yaratýcý Yazarlýk | Akademika Kitabevi

| Katýlým | Okur Üyeliði | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Sahne Arkasý |

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Eser sahipleri, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin —kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda— herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.