• ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Tarihe Yön Verenler |
101
|
|
|
|
Ýlk mecliste milletvekili, kurtuluþtan sonra Türk Tarih Kurumu Azasý oldu.
Akçura, Osmanlý Türkleri ile Osmanlý Devleti dýþýndaki Türklerin yalnýz dil ve tarih alanýndaki ortak geçmiþlerine dayanarak bir birlik yaratamayacaklarýný savundu. |
|
102
|
|
|
|
Kara Fatma bir sonraki tebdil-i kýyafet ile çarþýya indiðinde, maalesef hain gözlü iki Yunan askeri tarafýndan takibe alýndýðýný hissetmemiþti. Düþman askerleri bu kadýnýn sandýklarýndan þüphelenmiþler nihayetinde Kara Fatma esir edilmiþti. Kendisini ucube bir koðuþa sorgulamak için çektiklerinde, Kara Fatma yolun sonu burasý olsa bile diline sadakat mührü vurarak ne olursa olsun kardeþlerinin yerini açýk vermeyecekti. Ne olursa olsun dedi, yüreðinden. Ne olursa olsun, aðzýndan bir kelime bile çýkmayacaktý. Kaným helal olsun dedi vatana. Yüreði sýcacýktý, alev alev yanýyordu Vatan aþkýyla. Deðme erkeklerin yüreði boy ölçüþüyordu Kara Fatma’nýn yüreðiyle.
Tokatlar indi suratýna, sustu. Tekmeler savruldu karnýna, sustu. Kýrbaçlandý sýrtý, sustu… Çenesi zonkladý, sustu. Gözlerinden iplik gibi yaþlar indi fakat sustu. Bir zamanlar kýymetli eþiyle kurduðu sýcacýk yuvasý vardý. Yiðidi vardý, dað gibi… Þehit etmiþlerdi. Kendiside dayanabilirdi bu acýlara, dayanmalýydý. Evlatlarýný 9 ay boyunca taþýdýðý karnýna inen her kirli potin darbesinden sonra taþ duvarlara akis yapan çýðlýklarý boðazýný harap ediyor, nefesi týkanana kadar aþaðýlýk bir eziyete mahkûm ediyorlardý Fatma kadýný.
|
|
103
|
|
|
|
Fatih’in ölüm haberi Roma’ya ulaþýnca, Ýtalya’da toplar atýlýp, günlerce þenlikler yapýlmýþtýr. Papa, bütün Avrupa kiliselerinde üç gün çanlar çaldýrýp, þükür ayini yapýlmasýný emretmiþtir. |
|
104
|
|
|
|
Düþüncenin doruklarýna ulaþmak, mutlaka taþlý ve dikenli yollardan geçmeyi zorunlu kýlar.
|
|
105
|
|
|
|
Ali gibi olmak asla olunamaz, ama ondan esinlenmek elbette! |
|
106
|
|
|
|
“Paþa hazretleri! Sen henüz bu Devlet-i Âliyye’yi bilmemiþsin; bevallah böyle bilmiþ ol ki, bu devlet ol devlettir ki; isterse bütün donanmanýn lengerlerini(gemi direði) gümüþten, iplerini ibriþimden(ipek), yelkenlerini atlastan etmekte zorluk çekmez |
|
107
|
|
|
|
Vatan sevgisi,mukaddes ve muazzez duygularýn en baþta gelenidir þüphesiz!...
Onun içindir ki Resul-i Ekrem Efendimiz: “Vatan sevgisi imandandýr” buyurmuþtur.
|
|
108
|
|
|
|
Ölünün hýsýmlarý müneccimleri eve çaðýrýrlar ve dünyadan göçen adamýn hangi yýlýn hangi gününde, hangi saatinde doðduðunu kendisine söyledikten sonra, uðurlu alametlere göre cenazenin ne zaman gömülmesi iyi olduðunu gösteren bir zayiçe (Horoskop) isterler. |
|
109
|
|
|
|
22 Nisan sabahý birden bire karþýlarýnda 72 parça gemi görünce Bizanslýlar büyük bir paniðe kapýldý. |
|
110
|
|
|
|
Mektubu yazan ihtiyat zabit (yedek subay) namzedi Edhem, Ýstanbul Hukuk Fakültesi son sýnýfýna devam ederken, ayný zamanda Beyazýt Numune Mektebinde öðretmenmiþ (1912). Gönüllü olarak katýldýðý Çanakkale Savaþýnda bu mektubu yazdýktan sonra þehitlik mertebesine yükselmiþ. |
|
111
|
|
|
|
Kimilerine göre insanlýða çað atlatan önemli bir keþif,kimilerine göreyse zaten daha önce üzerinde yýllardýr insanlarýn yaþadýðý topraklardan bihaber olan Avrupalýlarýn bu zengin topraklardan haberdar olmasýydý Amerika’nýn Keþfi... |
|
112
|
|
|
|
Uluslarý kurtaranlar yalnýz ve ancak öðretmenlerdir. Öðretmenden, eðiticiden mahrum bir Öðrenci her ne yaþta ve sýnýfta olursa olsun, onlara geleceðin büyükleri gözüyle bakacak ve öyle davranacaksýn. (1930) |
|
113
|
|
|
|
Tarihler 1034’ü gösterdiðinde Ýslâm âlemi içerisinde düpedüz bir fitne ve küfür oluþturacak ve tarihte adýný küfürle sýk sýk duyuracak olan... |
|
114
|
|
|
|
1299 yýlýnda uç beyi olmaktan çýkýp Söðüt ve Domaniç'te Osmanlý Beyliðini kurmuþtur. Sonrasýnda baðýmsýzlýðýný ilan etmiþtir. |
|
115
|
|
|
|
Hiç düþündünüz mü, tarihi kimler yazýyor? Ya da hiç düþündünüz mü neyin öyküsüdür tarih? Skiai kapýlarýnýn önünde ölen Hector’un hazin öyküsü müdür, yoksa Achilleus’un kahramanlýk destaný mýdýr Ýlyada? Yanýtlamadan önce Troia’nýn sonunu düþünün. |
|
116
|
|
|
|
Sizlere bu yazýda Atatürk ve onu sevmeyenleri anlatacaðým. |
|
117
|
|
|
|
• Artýk bugün, demokrasi düþüncesi, daima yükselen bir denizi andýrmaktadýr. 20. yüzyýl, birçok baskýcý hükümetlerin, bu denizde boðulduðunu görmüþtür. (1930) |
|
118
|
|
|
|
Organlarýn fonksiyonel çalýþmamasý sebebiyle baþa gelmesi mümkün olan hadiseler, bazen dertler, bir takým telakiler ve ýsrar edilen vehimler. |
|
119
|
|
|
|
Ya Rab! Beni bu Müslümanlara kurban eyle. Tek bu müminleri Küffar diyarýnda maðlup ve helâk eyleme. Beni bunca insanýn ölümüne sebep eyleme. Bunlarý üstün ve muzaffer et. Onlar için ben canýmý kurban ederim. |
|
120
|
|
|
|
1905'te siyâsete atýldý. Çarlýk yönetimine karþý gizli bir dernek kurdu. Takibata uðrayýnca Türkiye'ye kaçtý. 1913'te Çarlýk yönetimi af çýkarýnca Bakü'ye döndü. |
|