• ÝzEdebiyat > Öykü > Beklenmedik |
141
|
|
|
|
"Dar sokaklar, medreseler, türbeler, ahþap konaklar, yüzyýllarýn gölgesi düþmüþ taþ duvarlar arasýnda sessiz sedasýz kendimi Ýstanbul'da saklýyorum. Yaralý köpekler gibi, saklanýp yaralarýmýn iyileþmesini bekliyorum... Hiç kimseye belli etmediðim yaralarým..." |
|
142
|
|
|
|
Bir an duraksayýp vitrindeki aynadan kendimi inceliyorum. Yeþil, bedenimi sýmsýký saran elbisem, onunla ayný boyda önünü düðmelemeyerek, elbisemin ve onun altýn sarýsý kemerinin görünmesine izin verdiðim siyah montum, ince topuklu bilekte biten kýsa botlarým, ayný deriden portföy çantam ve özenle yapýlmýþ makyajýmla iyi göründüðüm kanýsýna varýp, karþýya geçiyorum.
|
|
143
|
|
|
|
Yaralanmýþtý;beklemediði bir anda gelen telefon ve karþýsýndaki ses ona þuana kadar tatmadýðý bir yarayý tattýrmýþtý.Artýk sevmediðini söylüyordu karþýsýndaki ses ve böyle bitmesi gerektiðini,son sözse ''herþey için teþekkür ederim'' olmuþtu.Bu onun ayrýlýktan aldýðý ilk darbeydi,kabullenemedi ama tek bir kelime de düþmedi dudaklarýndan.Çünkü böyle bir anda ne diyeceðini hiç bilmiyordu.Telefonu kapattý ve kapatmasýyla duvara fýrlatmasý bir olmuþtu.Çöküp kaldýðý koltuðunda öfkeyle karýþýk gözyaþlarý süzülüyordu gözlerinden. |
|
144
|
|
|
|
Uzun zamandýr beklenen, ertelenen bir buluþmanýn kýsacýk öyküsü |
|
145
|
|
|
|
Sabahýn köründe bir zil sesiyle uyandýðýmda baþým çatlamak üzereydi. |
|
146
|
|
|
|
‘’ Allahýn belasý zeytinler, yataðýn içinde oturup yazýyorsun. Ben zeytinleri nasýl yuvarladýðýný okumak istemiyorum. Zeytinleri nasýl yuvarlayacaðýmý sana yaþatmak istiyorum. Sen ne yapýyorsun. Atýyorsun beni yataktan. Küt diye yere düþüyorum. Yan odaya geçip sonra resim yapmaya baþlýyorsun…’’’
|
|
147
|
|
|
|
Ne kadar ilginç bir adamdý, ama onda bir gariplik, bir sýcaklýk vardý” diye düþünerek sevgilisiyle buluþmaya gitti.Yýllardýr bir insandan böyle etkilenmiþliði yoktu oysa.
|
|
148
|
|
|
|
Psikolojisi bozulmuþ bir küvetin dede katili olmasý üzerine saçmalanmýþ uzunca bir metin. |
|
149
|
|
|
|
Yalnýz baþýma, duvarlarýn derin çatlaklarý arasýnda saklanmak istiyorum ama bebeðim aðlýyor iþte yine... Ona doyasýya sarýlmak istiyorum biryandan da korkuyorum sarýldýðým zaman onu da kirletirim diye... |
|
150
|
|
|
|
Güzel ve zarif olduðuna çoktan karar vermiþ olmamla ayak bileklerini merak etmiyorum bile… Yüz hatlarý ne kadar düzgün, aðzý burnu ne muntazam. Çekiciliðine raðmen yanýna kimsenin yaklaþamadýðýna bahse girerim. Çünkü güzel gözlerin elasýndan bile kýzgýnlýk, hýrs, inatçýlýk eksik olmamýþ hiç. |
|
151
|
|
|
|
Ne kadar yaþarsanda anýlarda saklýsýn...Anýlar yaþama baðlayan ve unutmak yaþamdan koparan... |
|
152
|
|
|
|
ASLINDA TAM OLARAK ÝÇÝME SÝNMEYEN... OLMADI DEDÝRTEN AMA ELÝMÝNDE DEÐÝÞTÝRMEYE BÝR TÜRLÜ GÝTMEDÝÐÝ ÖYKÜ OLMA YOLUNDA BÝR YAZI |
|
153
|
|
|
|
orda öyleyece oturmuþ yüzünü buruþturarak etrafa bakýyordu. Galiba birþeyler anlamak istiyordu, elindeki kaðýtlarý karýþtýrýp aman diye iç geçiren garip. |
|
154
|
|
|
|
Yasakmeyve-Karakalem Dergisi Ocak-Þubat 2010 sayýsý... |
|
155
|
|
|
|
Baþlýk bulamadým, öylesine yazdým. Sonunu da henüz yazmadým. Belki yazarým belki de yazmam. |
|
156
|
|
|
|
Türkiye'de kadýn olmak, zordur. |
|
157
|
|
|
|
... plastik: doðada bulunmayan, yok olmayan; büküldüðünde eski þekline dönmeyen... |
|
158
|
|
|
|
Unutmuþ görünüyordu geçen günlerin sayýsýný.Ama þimdi merak ediyordu geçen günlerin ne kadar olduðunu.Saymaya baþladý:Cumartesiden Cumartesiye sekiz,yedi daha on beþ,beþ daha yirmi.Evet tam yirmi gün,koca yirmi gün...
|
|
159
|
|
|
|
Es geçtiðimiz insanlar anýsýna. |
|
160
|
|
|
|
Çok yoðun geçen bir gündü, bu bakýmdan oldukça yorulmuþtum, büroda iþler yoðun olduðu için, eve saat 20.30 civarýnda gitmeye karar vermiþtim.
Motoruma binerek, Erkilet bulvarýndan ilerliyordum,Sümer bez fabrikasýný henüz geçmiþtim, önümde beyaz renkli, fort marka bir otomobil ilerliyordu. |
|