• ÝzEdebiyat > Deneme > Toplum |
641
|
|
|
|
Bir bedeni iskeleti ve sinir sistemi üzerinde taþýyamayan insanlarý görüp, þaþýrýp ve o insanlarý ruh ve bedeninde ayýrýp topraða karýþtýrmak istiyoruz ya , iþte o durumda yapýlmasý gereken tek þey , o insanlarýn yüzlerine ayna tutun.
O ayna öyle bir durmalý ki gözgöze gelmeli kendiyle, nefesi aynayý buðulandýrmalý.
Ýþte o nefes kiþinin ciðerinden çýkmadan, çiðerini boðmalý. |
|
642
|
|
|
|
Ekonomideki durgunluk can sýkmaya devam ediyor.
Ýþlerin durgunluðu, para sirkülasyonunun iyice tabana vurmasý, üretimin de buna paralel olarak can çekiþiyor olmasý, iþsizliðin tavan yapmasý, karanlýk bir sona doðru son sürat gidilmesi yaþanan bu tabloyu anlatan sadece birkaç kelime…
|
|
643
|
|
|
|
HAYATA DAÝR KIRGINLIKLAR NE BIRAKTI SÝZDE? |
|
644
|
|
|
|
Ýki araba veya daha fazlasý sokak tabiriyle “kapýþýrlarken” yumurta yoluna býrakýlmýþ spermlere benzemiyorlar mý? |
|
645
|
|
|
|
Týpký ana rahmindeki o uzun gün gibi; bir nedene baðýmlý ama kendinde nedensiz, bir zamana baðýmlý ama kendinde zamansýz, bir mekâna baðýmlý ama kendinde mekânsýz. Oysa ertesi gün aniden bilinçle; bilinç dediðimiz ilk neden farkýndalýðýyla, ötekiyle karþýlaþan kendimizle uyandýk yeni bir güne. O andan itibaren baðlandýk ilk neden köleliðimize. Farkýnda olmak özgürlüktü, özgürlükse ancak esaretin bedeli.
|
|
646
|
|
647
|
|
|
|
sýzladý göçün yarasý kanadý durmadý ve memleketlerini terketti birer birer göçün artisleri |
|
648
|
|
|
|
Duyarlý insana düþen sorumluluk, durumun farkýna varmakla baþlýyor belki de. Buna direnmenin yollarýný aramakla. |
|
649
|
|
|
|
Televizyonlarda gördüðümüz renkli hayatlarý olduðu söylenen insanlar, her ne kadar siyasetten anlamadýklarýný iddia etseler de; onlar kapitalist toplumun militanlarýdýr. |
|
650
|
|
|
|
doðal olarak korkuyor kadýnlarýmýz...diðer tarafta hayat var: güzel, kutsal, dokunulmaz saydýðý...özlem içinde ama özleminden uzak!.. |
|
651
|
|
|
|
Çocukluðumda deniz hjer þeyi alýr götürür. Kýrk dalga sonra deniz yine ter temiz olur derlerdi. Bu inançla her þey denize boca ediliyordu |
|
652
|
|
653
|
|
|
|
Dini ilimlerden hiç referans alýnmadan yapýlan çalýþmalar elbette önem taþýmaktadýr.Özellikle dini terminoloji kullnmamaya özen göstererek birtakým eserler vücuda getirmek;yabancý ülkelerdeki çalýþmalar týpatýp tercüme edilerek ülkemiz insanýna enjekte edilmesini kesinlikle doðru bulmuyorum |
|
654
|
|
|
|
Ýlk adýmý atmak nasýl bir duyguydu acaba? Ebeveynlerimizin bizi yürümeye ikna edebilmek için verdiði uðraþlar sonucu bir gün ayaða kalkýverdik ve o tarihi ilk adýmý attýk. Korku duymuþ muyduk, düþünmüþ müydük, hesaplar yapmýþ mýydýk, bir yargýya sahip miydik ya da bir önyargýya? |
|
655
|
|
656
|
|
|
|
Ayný kaldýrýmlarda yürüyüp ,ýslak kaldýrýmlarýnýn ayný soðuðunu yaþadýðýmýz,yazlarý kuru sýcaðý paylaþtýðýmýz, ayný tastan su içip, ayný kaptan yemek yediðimiz,
Bayramlarda hep tek yürek önce camiye gidip,sonra büyükleri dolaþtýðýmýz bi mahallemiz vardý bizim….
|
|
657
|
|
|
|
... Türkçe’yi Jülide Gülizar kadar güzel konuþan insanlarýn birer birer azalmasý dolayýsýyla doðmadan ölen biz neyle avunacaðýz? ... Koskoca bir dili tarihe gömmeye kalkarken gurur mu duyacaðýz? |
|
658
|
|
|
|
Giderek bozulan toplumsal huzur ve asayiþ hakkýnda |
|
659
|
|
|
|
Baþlayalý uzun zaman oldu. Geleneði iþaret edemeyeceðim bir tarihten gelen, algýlarýmýzýn sýnýrlarýyla kavrayabileceðimiz kadarýyla, ‘’gerçeklik’’ zeminimize uygun teorisi, dünya savaþlarýnýn hemen sonrasýnda þekillenen, hemen her beynin içine senaryoya uygun platolarýn kurulduðu, devasa gibi görünmesine karþýlýk, birey ölçekli olmasýndan dolayý kolay ilerleyen, neredeyse neslimizin büyümesiyle atbaþý ilerleyen bir kurgu bu. Öylesine aktifiz ki bu senaryoda, hem sahnenin kendisi, hem en önemli oyuncusu, hem seyircisiyiz ayný oyunun. Bu senaryonun þu an bize komplo teorisi gibi görünmesinin sebebi, birileri tarafýndan gerçekleþtirilmesi imkansýz derecede komplike bir senaryo olmasýdýr. Ne kadar güçlü ve örgütlü olursa olsun, hiçbir insan grubunun tüm dünyayý önceden planlandýðý þekilde biçimlendirmesi mümkün deðil, bundan hiç kimsenin kuþkusu olamaz. Ama yine de bu, senaryoyu an be an oynayarak gerçekleþtiriyor olduðumuz gerçeðini deðiþtirmiyor. Çünkü bu senaryonun sahibi bir insan ya da insanlar kümesi deðil, adý çaðlara göre deðiþen ‘’sistem’’in kendisi. |
|
660
|
|
|
|
Aþk Mekke’de baþlar, aþk Medine’de baþlar. Ve vatana dönüþ yaklaþtýkça hasrette kalplere düþmeye baþlar daha o anda. Gözlerde yaþlar sel olur ayrýlýk akla düþtükçe, zorla ayrýlan sevgililer gibi kýrýlýr kollar kanatlar. Gönül artýk yasa girer, oda týpký Kâbe gibi karalara bürünür. Ayrýlýðýn ateþi dönmeden yakar daha ve döndüðündeyse yandýkça yanar, ateþ büyür içinde asla kor olmaz ve sönmez bu aþk ateþi. Dertli bir âþýktýr hacý. |
|