• ÝzEdebiyat > Deneme > Toplum |
141
|
|
|
|
Gül bahçelerinde gül koklamak en çok onlarýn hakkýydý; dikenleri tenlerine battý! ..
Aðladýlar ve kanadýlar durmadan! |
|
142
|
|
|
|
Sarhoþ mu acaba bu dünya? Öyle ya sarhoþ olmasa niye dönsün ki? Sarhoþ olmaya sarhoþ da, acaba içmekten mi sarhoþ, aþktan mý, yoksa daha da baþka bir þeyden mi sarhoþ? Acayip bu dünya, hem kendiyle hem de bizle kafa buluyor. Biz de tutmuþ ''Dünya dünya zalým dünya.'' deyip duruyoruz, kendi zalimliðimizi de unutarak. |
|
143
|
|
|
|
Kimler aðlatýr analarýmýzý, o mübarek insanlara bu kadar göz yaþý revamý? Ha þunu da unutmayalým tabi ki ''Aðlarsa aman aðlar gerisi yalan aðlar.'' diye de bir özlü sözümüz var. Hiç kimse bizi analarýmýzý kadar dert etmez, yaralarýmýza ilaç olmaya çalýþmaz. O zaman biz de þarkýda ki gibi ''Ýyi gün dostlarým siz hele bir þöyle durun, gerçek dostlar beni yerden yere vurun.'' deriz... |
|
144
|
|
|
|
kadýnlarýmýzýn deðeri neden bilinmiyor? |
|
145
|
|
|
|
Bekir Yýldýz, 8 Aðustos 1998' de aramýzdan ayrýldý. Bir Yýldýz daha kaydý.. Ruhu þad olsun... |
|
146
|
|
|
|
Yedirip içirmek, iyi aðýrlamak lazým misafiri ki bir de biz de Tanrý Misafiri denen bir kavram vardýr. Yoldan geçen hiç tanýmadýðýmýz insaný kapýmýzý çaldýðý zaman Tanrý Misafiri kabul eder, yedirir, içirir, hizmet ederiz o insan... Hele de köylerde yatacak yer bile verirler zaman zaman, bu Anadolu insanýnýn kadirþinaslýðýna güzel bir örnektir... |
|
147
|
|
|
|
Kýþýn kasvet verici günlerini geride býraktýk.Mart ayýyla beraber bahar mevsimi kendini hissettirmeye baþladý.Öncelikle günler uzadý.21 Mart günü,gündüzle gece birbirine eþit oldu.Bundan sonra gündüzler,gecelerden daha uzun olacak. |
|
148
|
|
|
|
''Tarih milletlerin tarlasýdýr. Her toplum geçmiþte ne ekmiþse, gelecekte onu biçer.'' der ünlü Fransýz düþünür Voltaire... Tabi ki tarihe her millet önce kendi bakýþ açýsýndan göz gezdirecek, kazandýðý baþarýlarý ile gurur duyacak, baþarýsýzlýklarýný da mümkün mertebe hatýrlamamak ve ders çýkarmak niyeti ile aklýnýn, toplumsal hafýzasýnýn bir yerlerinde saklý tutacaktýr. Bazen acý verecektir ülkelerin tarihi insanlara, dünyanýn çeþitli yerlerinde yaþanan benzer olaylar ile birlikte...
|
|
149
|
|
|
|
Biz hayvanýz, anlarýz. Sevginizi, nefretinizi daha pek çok þeyi. Depremleri önceden sezeriz ama nedensiz ve zevk alýrcasýna atýlan bir tekmenin nereden ne zaman geleceðini sezemeyiz. Lütfen bizi koruyun, incitmeyin, bize zarar gelmesine engel olun. Hepinizi çok seviyoruz biz |
|
150
|
|
|
|
Sosyal Medya da zaman zaman görüyorum dinimiz Ýslam ile Kur'an ile dalga geçmeye çalýþanlarý ve üzülüyorum gerçekten, bu aklý kýt insanda demeyeyim de, yaratýklara... Kur'an yakmaya kalkýyorlar, birbirlerine fýrlatýyorlar Kur'anýmýzý... Ýllaki azaplarý da çok çetin olacaktýr tövbe etmedikleri takdirde... |
|
151
|
|
|
|
Bu aralar hedefimde çok yaðlý bir ördek var. Senelerdir tam kývamýna gelsin doðru zamaný yakalayayým diye sabrediyorum. Sonunda kývama geldi. Ülkenin birinin zenginliklerine göz koyduk biz arkadaþlarla... Bir politikacý satýn alýp onu büyüttük, þimdi nasipse onunla ülkeyip kesip paylaþýp yiyecez. |
|
152
|
|
|
|
Yolda yuruyorsun, bir patlama sesi ve ne oldugunu anlamadan yerde buluyorsun kendini. Burnun kaniyor, dudaklarina kan geliyor, ne oldugunu anlamaya calisiyorsun... |
|
153
|
|
|
|
Þehitlerimizin ruhlarýna saygýsýzlýk olur diye normal ses tonumuzdan daha düþük bir ses tonuyla konuþmaya çalýþýrken, bir dondurmacýnýn sesiyle irkildim. Sonra kalabalýðý gören diðer satýcýlar; kartpostal, hediyelik eþya ve su satýcýlarý bir taraftan, yiyecek satanlar diðer taraftan baðýrýp duruyorlardý. Sanki bir mahalle pazarýnýn esnafý gibiydiler. |
|
154
|
|
155
|
|
|
|
SELAMÜN ALEY 'KÜRT'
Bu ilginç baþlýða bakýp da týpký Ezan-ý Muhammedi gibi evrensel bir parola olan
muazzez ve mükerrem selamýmýzý saða sola çekip kývýrdýðýmý ve ona göre yeni bir
uyarlama çabasý içinde bulunduðumu sanmayýn lütfen...
Sümme Haþa ne haddime...
Bu baþlýðý kullanmaktaki amacým, enaz bin yýldýr kadim kardeþ olarak beraber
yaþadýðýmýz, sevinçlerimizi, tasalarýmýzý, mukaddes deðerlerimizi ve
törelerimizi paylaþtýðýmýz, künyelerimizi oluþturan harflerin bile ufak bir yer deðiþik
liðiyle ayný olduðu yani kýsacasý bir elmanýn iki yarýsý olduðumuz KÜRT
KARDEÞLERÝMÝZE BÝR DEFAYA AMA PÝR DEFAYA MAHSUS ÖZEL BÝR SELAMLA
SELAMLAMAK. |
|
156
|
|
|
|
Biz "idealler" ile büyüdük,büyütüldük..
"Dava" dediðimiz manevi emziklerimiz vardý..
Kimi zaman "Yeniden Büyük Türkiye" ,
Kimi zaman "Milliyetçi Türkiye" ,
Kimi zamanlar da "Baðýmsýz Türkiye" diye attýðýmýz sloganlar.. |
|
157
|
|
|
|
Bir 15 yýl daha bu deðiþen kadýn profilinin ekmeðini yiyecekleri ortadadýr ama sonrasý Amerika’nýn yeniden bekarete önem verip, çekirdek aileye dönmesi gibi olacaktýr, biz de “Ah nerede hata yaptýk!?” diye dövüneceðiz.
|
|
158
|
|
|
|
Bu ülkede ve Ýslam coðrafyasýnda kadýn olmak çok zordur. Maganda-arabesk-dinci (MAD) kültür kadýný alýnýp satýlan bir mal, bir “tarla” olarak görüyor ve ona yaþam hakký tanýmýyor. Onu kara çarþaflara, haþemalara, türbanlara, gurkalara, evlere kapatmaya, üç çocuk doðurma sendromuna indirgemeye çalýþýyor.
|
|
159
|
|
|
|
Dün “ulus(o)alcý Kemalist”,
Milliyetçi muhafazakar,
Sað liberal,
Dindar muhafazakar,
Kürt milliyetçi..
Ama “iktidar koltuðu”na oturup ganimeti karþýsýna alýnca..
Hepimiz “Tek Renk” oluyoruz..
Ýþte o “renk”te uzlaþýyoruz sadece..
Uzlaþý kültürümüz denizi,pardon,ganimeti görünceye kadar..
|
|
160
|
|
|
|
Eski bir hikayedir, duymuþsunuzdur belki: Tanrý yeryüzüne toplam bir avuç akýl fýrlatmýþ, yeryüzündeki insan sayýsý arttýkça, fert baþýna düþen akýl katlanarak azalmýþ.
Sembolik bir hikaye elbette.
|
|