 • İzEdebiyat > Deneme > Doğa ve Dünya |
81
|
|
|
|
Bu kanlı vahşet ne için yapılmaktaymış biliyor musunuz?
“Danimarka erkeklerinin artık erişkin bir erkek olduklarını kanıtlamak içinmiş…” |
|
82
|
|
|
|
Sen aşk coğrafyamda önce bir buluttun, üzerime cesur yağmurlar serpen. Çimenlerin üzerinde yürürken, parmaklarımı ıslatan çiydin umut yolumda. Bir ovanın ortasında tümülüsttün geçmişten geleceğime. Bir tablettin antik bir şehrin kalıntısından ellerime değen. Bir yamaçtan aşağı kayan çocuğun neşeli haykırışıydın kulaklarımda çınlayan. Bir adaydın okyanusun karanlık sularının tam ortasında. Yüreğime kazınan bir haritaydın duygu kalemleriyle çizilen. |
|
83
|
|
|
|
Yayla, tüm muhteşemliği ile gözlerimizin önündeydi. Allah’ım bu ne güzellikti ! Gözlerim, bedenim, ruhum inanmıyordu bu harikuledeliğe ! Dört bir yanı dağlarla çevrili ve yatay şeklinde yukarıdan aşağılara doğru edalı gelin gibi süzülerek kurulmuştu yayla. |
|
84
|
|
|
|
Bir ordudan bahsedeceğim size.Öyle bir ordu ki yeryüzünde milyarlarca efrâdı var bu ordunun.Tek başlarına güçsüz gözükseler de birlik olduklarında öyle büyük bir güç oluşturuyorlar ki |
|
85
|
|
86
|
|
|
|
Etçil bir yaratığa zorla ot yedirmeye çalışmak garâbetinde; toplumcul ya da “biz”cil insanı toplumdan tecrit etmeye onu “ben”cil yapmaya çalışıyoruz. |
|
87
|
|
|
|
Bu dere ile ben aynı lisanı konuşuyoruz.buradaki çiçeklerle, bu gökyüzü ile, üzerime dolacak olan bu toprakla ben aynı lisanı konuşuyoruz. |
|
88
|
|
|
|
Uzakdoğu’nun yemek kültürü malum bize göre çok farklı, böcekler, fareler vs yiyen insanları gördüğünüzde neler hissetiniz ve lokantada bilmeden yediğiniz böyle yemek türleri oldu mu?
Öncelikle o kültürlerdeki mantığı anlamak gerek. Nüfus kalabalık ve bölge de malum çok büyük. Denizler, canlılar açısından çok zengin. Bölgenin besin kaynakları da belli. Dolayısıyla denizden çıkan her şeyi yemelerini çok doğal karşılıyorum. Ancak çiğ ve hatta canlı olarak tüketmelerini yadırgamamak elde değil ama buda onların sağlık kaygılarıyla başlamış ve yıllar içersinde damaklarında yer etmiş. |
|
89
|
|
|
|
Somali'li kadar aç ve onun kadar bitap. |
|
90
|
|
|
|
Yeşili, kızılı, sarısıyla tabiata renk ve soluk veren yapraklara ömrümün her döneminde hayran olmuşumdur. Şekilleri ve çizgileri profesyonel bir ressam elinden çıkmış kadar estetik gelir bana. Her ne kadar çiçek ve meyvenin yanında ikinci planda kalmış gibi görünse de onlar da Allah'ın mucizevi eserlerinden biridir. Ağaçların vazgeçilmez süsleridir. |
|
91
|
|
|
|
Bana göre içinde yaşadığımız şu kâinat oldukça fantastik bir âlem. Bütün bu evrenin ve bilemediğimiz tüm kâinatların yazarı olan sanatkârın karşısında hayran olmadan duramıyoruz. |
|
92
|
|
|
|
Oruçtan yeni çıkmış gibi denizden kana kana su içen, kızıl rengi üzerine yorgan yapmış kumların üzerinde yalnızım ve yine kendimle konuşuyorum. Güneş’in, suyu kendine çektiği andaki bu muhteşem manzarada bir an sahildeki kumları kendime benzetiyorum, |
|
93
|
|
|
|
Bir kadın vücudu hayal ediyorum. Çırılçıplak ama kusursuz değil. Kadının vücudunu saracak naylon bir kadın giysisi hayal ediyorum. Kendisi görünmediği halde sardığı bedenin çıplak halde sunamadığı güzelliği ortaya çıkarabilecek bir ürün tasarlıyorum. |
|
94
|
|
|
|
bazen bir gülüş oldum dudaklarımda. bazen bardaktan boşalırcasına yağmur oldum gözlerimde. sustum, haykırdım, delirdim ve sakinleştim. ne kimseyi anlayabildim ne de kimseye kendimi anlatabildim. üşüdüm, korktum, rezil oldum. |
|
95
|
|
|
|
*Beklediğimiz mucize gerçekleşirse ne olacak?Yaşamımız boyunca hep mucizelere umut bağlamak yanlış olsa gerek.Çünkü güneşler her gün doğuyorlar ve her gün batıyorlar.Sayısız güneşten her birisi bir mucize değil de nedir?Asıl olan güneşimizi belirleyebilmekte,seçebilmekte ve onu görebilmektedir.
|
|
96
|
|
|
|
Hayatınız boyunca hiç içinde yaşadığınız bu dünyayı değiştirmek isteyen bir insan olmayı istediniz mi? Büyük liderler, büyük insanlar gibi siz de bu dünya’yı kendinizce değiştirmeyi hiç düşünüp, hayal ettiniz mi?Olaya gerçekçi ve objektif bir açıdan yaklaştığımızda, bu dünya’yı aslınla kim değiştirmek istemez ki.
|
|
97
|
|
|
|
Yazımız masum bir genin itiraflarının devamıdır. Sıkıcı olmaması için ayrı ayrı bölüşülmüştür. |
|
98
|
|
|
|
Gerçek bir tarımsal kalkınma için sistemli bir tarım eğitimi olmazsa olmaz bir gerçekliktir. |
|
99
|
|
|
|
Gün gelip de, kavrayışını engelleyen kabuğu sıyırıp atarsa zeka, o gün Tanrı olacaktır. |
|
100
|
|
|
|
Bugün artık, bize orada öylece sanki hiçbir şey yapmadan duruyormuş gibi gelen ağaçların ve diğer tüm nebatatın da birer "canlı" olduğu, sözden de öte bilimsel olarak ispatlanmış durumda. Hatta bitkilerde bizim gibi nefes alıp veriyorlar, dolaşım sistemleri var, üreme sistemleri var vs. |
|