• ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam |
1181
|
|
|
|
Sokaklar dolusu ýssýzlýk içerisinde bakip da gorememek, dinleyip de duyamamak, uzanýp da dokunamamak, arayip da bulamamak.... Olunmaz, bulunmaz, onulmaz bir kýlýç yarasý... |
|
1182
|
|
|
|
evet düzensiz bir hal aldýn sen, çabuk toparla kendini cesaretlen mutlu hýrsýný yakala, yoksa yaradan gözyaþlarý acý verecek sana.
|
|
1183
|
|
|
|
Mutluluk istiyorsak, býrakýn haram yemeyi, haramýn dahi hayalini kurmadan yaþamayý sevmemiz lazým |
|
1184
|
|
|
|
Damlalarýn sürekliliði, kederin içinde boðulan, ruhundaki girdabý atlatamayan bir insan için kendini gösteriyordu.. Neyin kafasý bu? Neyin istilasý? Renkler içinde renksiz, þuursuz, aldanarak gezinmek gibi..
Yenilenecekse için, durduramadýðýn zaman, iþlemeye devam edecekse, kalbin göðsünü delecekse.. Yok artýk diyemem ! Bunu hissedeceðim. Son artýk diyemem ! Önünde sonunda bunu öðreneceðim.
|
|
1185
|
|
|
|
Yaþanan acýlar hiç silinmiyor insanýn zihninden,üzerinden aylar geçsede ve yüzlerce yalancý kahkaha atýlsada üzerine. Ve yine düðümleniyor insanýn boðazýnda... Ýþte böyle bir kesit kendi yaþamýmdan....... |
|
1186
|
|
1187
|
|
1188
|
|
|
|
Tüm bunlar, paranýn alamayacaðý þeylerde olduðu gösterse de, hayal kurmanýn kimseye bir zararý olmamýþtýr herhalde . Gerçi kimine göre, hayaller kurulmak için vardýr gerçekleþmek için deðil, diyerek insanoðlunun elde edinceye kadar ki istek ve azmini elde ettikten sonra da göstermesini dileyelim.Tüm mutsuzluklar yokluktan deðil, çokluktan gelir. -Tolstoy Þimdiden mutlu yýllar. |
|
1189
|
|
|
|
Serin bir hava vardý. Belki herþey için çok geç, belki de herþeyin yeni bir baþlangýcýydý. Soðuk esintiyi iliklerine kadar hissetmek ve bilmek biþeylerin deðiþik bir yöne doðru ilerlediðini umarsýzca... Ne yapmalý?!??
Aslýnda ne garip belki de milyonlar |
|
1190
|
|
|
|
YAÞASIN TÜKÜRÜK! ...ne tavsiye ama :))))) |
|
1191
|
|
|
|
Kendine sormalýsýn ne istediðini þimdi. belirsiz hayaller deðil, canlý rüyalar olmalý öne sürdüðün.. Kalbin olacaklarý hissetmeli.. Dünyan sesinle irkilmeli.. Beni anlayacaksan eðer, kalbin aþmalý gelgitleri..
Bilmiyorsun! Yazmak, ruhun hikayelere anlam katmasý, savrulan anlamlarýn kendini bulmasý.. Arýyorsan sevdiðin þeyleri karþýndaki sahnede, neyin ne olduðu önemli deðil, gideceðim. |
|
1192
|
|
|
|
"Baþka bir þehirde de,bir akþamüstü, bir çay kaþýðýnýn çay bardaðýyla buluþmasýnýn o neþeli sesinin, duvarlara çarpýp geri geliþini, gözlerimle görebilirdim.Baþka bir þehrin kaldýrým taþlarýný sayarken de hayaller kurabilirdim.Akþam güneþinin vurduðu bir masada,sýcak bir kahvenin dumanýna karýþan sohbetler yapabilirdim baþka herhangi bir þehirde.Ve yine o herhangi bir þehir,tüm sokaklarýný açabilirdi bana yürüyerek eskitmem için." |
|
1193
|
|
|
|
Yazmak iþe ticari bir boyut kazandýrmadýðýnýzda daha zevkli olur.Ben yazmayý insan ruhunun yýkanmasý arýnmasý olarak düþünürüm hep,sadece kirden deðil beyinde biriken güzel duygularýn olmasýný arzu ettðiniz herþeyin kaðýda dökülmeside bir nevi arýnmadýr.Saatli dakikalý birþey deðil,göze görünen gönle düþendir ayrýca yazmak...Belki içinden geçenleri tam manasý ile kaðýda dökemezsin fakat yüreðinin kapýsýný azda olsa açmýþsýndýr beyaz kaðýda,Artýk odak noktan kaðýdýn ve nasýl bir ruh halinde isen ona iþlediðin iðnendir,kaleminde,
Kaleminiz sizin tercümanýnýz,kaðýdýnýzsa kalbinizin mührüdür.Güzel þeyler yaþamamýþ olabilirsiniz fakat güzellikler aksettirebilirsiniz kalbinizin mührüne, o yansýma belkide hayraný olduðunuz yakamozlar gibi ýþýldayacaktýr sizinle birlikte ....
|
|
1194
|
|
|
|
Bazý 'son'lar hüzünlüdür. Týpký onunki gibi...
Duyduðumdan beri bir konu kurcalýyor aklýmý, düþünüyorum... |
|
1195
|
|
|
|
Ne Cahit gibi yolun yarýsýndayým ne de Haþim gibi karamsar. |
|
1196
|
|
|
|
Ne zaman kýþ ve kar ile ilgili bir yazý yahut þiir görüp okusam, aklýma hep tedbir almak gelir istemsiz… Kýþ gelince insanlar tedbir alýrlar yollarda, hanelerde, iþ yerlerinde! Kar yaðýnca araçlar kaymasýn diye zincir takarlar sürücüler! Yanlarýnda takoz ve çekme halatý bulundururlar…
|
|
1197
|
|
|
|
oysa huzur dediðin nedir ki. kim kaybetmiþ de ben bulayým, bu huzurlu olmaya en müsait, dingin ve sessiz mekanda. kime sorsam verecek bir cevap bulur herhalde. bulur da arkasýna yaslanýr, zaman zaman huzur bulabilmenin içinde yarattýðý rahatlýkla. huzur dediðin nedir ki oysa... koca bir evde yapayalnýz, televizyonu bile açma gereði duymadan içerden gelecek bir týkýrtýyla korku içinde kalabiliyorken ben.
|
|
1198
|
|
|
|
Sessizlik o kadar güzelki sanki yýllarca hasretim bu sessizliðe.Ýnsanýn benliðini alýyor. Büyülü bir iksir gibi insanýn ruhunu alt üst ediyor.Baþýmý kaldýrýyorum ve gündüzün maviliðinden geriye kalan simsiyah bir gökyüzü görüyorum... |
|
1199
|
|
|
|
Bugün sýrada ki tüm þarkýlar senin, saçlarýnda ki beyaz teller benim olsun... |
|
1200
|
|
|
|
Ne güzel demiþ Yunus; “Mal da yalan, mülk de yalan/ Al biraz da sen oyalan”. Binlerce yýldýr dünya böyle devir teslim ediliyor. Kimse malýný elinde tutmayý ya da göçe karþý durmayý baþaramadý, baþaramayacak da. Duraklarda hanlar inþa ediyoruz. Belki bir saat sonra terk edeceklerimizle, sonsuza kadar birlikte olunacakmýþ gibi lezzetle yaþýyoruz. Dünya hapishanesinde olduðumuzu anlamadan demir parmaklýklara sarýlýp, birer mücevhere sarýlýyormuþ zevkiyle, “Bunlar benim” diyoruz. |
|