• ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam |
1401
|
|
|
|
Sýcak bir çay alýrým kendime bazen ve izlerim onu. Ýzlediðim çay deðildir o an kesinlikle, sýcacýk çayýn buharýnda bambaþka þeyler görür ve hayaller kurarým. O ýlýklýðý içimde hissederim ben, ayný hissi baþka nelerin verdiðini düþünürüm. Sonra niye bunlarý düþündüðümü düþünürüm... |
|
1402
|
|
|
|
Biraz da birbirimize olan dualarýmýz ile ayakta duruyoruz. Çocuðunuza, eþinize, ana babanýza illa ki dua ediyorsunuz zaman zaman, þunu da deneyin çok sevdiðiniz bir arkadaþýnýza ya da uzun zamandýr görmediðiniz uzak bir akrabanýza veya tanýdýðýnýz ve zamanýnda size kötülüðü dokunmuþ bir adama iyi olmasý için dua edin. ''Dua müminin silahýdýr''derler. Ama bu silah baþka silahlara benzemez, patladýðý zaman çevreye iyilik mermileri daðýlýr, kan ve gözyaþý deðil... |
|
1403
|
|
|
|
Bu yýlki Öðretmenler Günü benim için farklýydý. 24 Kasým Öðretmenler Günü münasebetiyle her ilden bir öðretmen, “81 ilden 81 Öðretmen” bulunduðu þehri temsil etmek üzere Ankara’ya çaðrýldý. Trabzon’u temsilen ben Ankara’ya gönderildim. 24 Kasým günü öðleden sonra Cumhurbaþkaný Abdullah Gül, bizi Çankaya Köþkü’nde kabul edecekti. 864 rakýmlý Çankaya’ya otobüslerle hareket ettik. Ömrümde ilk defa köþkte aðýrlanacak kiþiler arasýnda yer alýyordum. Bunun tatlý heyecaný vardý içimde. Bizimle beraber köþke çýkanlar arasýnda Millî Eðitim Bakaný Nimet Çubukçu ve bakanlýðýn üst düzey bürokratlarý da vardý.
|
|
1404
|
|
|
|
Bu acý haberi vermek hiç kolay deðil maalesef ama arkadaþlýk öldü. |
|
1405
|
|
|
|
Bugün uzun süredir iç kanamalarýmý saymazsak ilk aðlayýþým. |
|
1406
|
|
|
|
Hep çeker sizi sanki bir koku, aþktan, sevgiden belki de mutluluktan gelen ýlýk bir rüzgar taþýr onu, diðer yandan kaynaðýný acýdan, kederden belki de hüzünden gelen soðuk bir fýrtýna doðurmuþtur... |
|
1407
|
|
|
|
"Yolculuk esnasýnda camdan bakmak, candan bakmak gibidir. O an içinden geçenler gözlerinden dýþarý doðru akar gider." Yani yolculuk candýr, kýymetini bilene... |
|
1408
|
|
|
|
Ýllaki dövüþülecekse barýþ için dövülsün,öldürülecekse illaki bir þey savaþlar öldürülsün. Sýkýlacaksa bir kurþun, karanlýða cahilliðe sýkýlsýn. Memleket diyorum ,istiyorum ki Cahit Sýtký'nýn þiirindeki gibi olsun. Böyle memleketler kuruyorum kafam da. Böyle memleketler de neþeli türküler söylüyorum. Sonra sýzýlanýyorum.
|
|
1409
|
|
|
|
Ýma ettiðimiz konu, karþýmýzdaki kiþi tarafýndan her türlü yönden algýlanabilir. Bizim söylemek istediðimizin dozu, karþý taraf için ucu açýktýr.Ýma edilen konu her seviyede deðerlendirebilir . Dolayýsý ile, aslýnda, ima etme yolu ile karþýmýzdaki kiþiye daha çok zarar veriyoruzdur. |
|
1410
|
|
|
|
Bir Nihevent aþký yaþamanýn farkýndalýðýna gecikmiþlik |
|
1411
|
|
1412
|
|
|
|
Erzurum'da ilk defa açýlan kitap fuarýyla ilgili bir tanýtým yazýsý. |
|
1413
|
|
|
|
Bizler de öyle deðil miyiz? Tül görevi gören, sis tabakasý oluþturan, davranýþ ve sözlerimiz bazen yetersiz kalýr. Bazende bilgi birikimimiz dýþarýya karþý yetersiz durumdadýr. Bu anlarda yetersizliðimizin anlaþýlmasý asla kabul edilemez. Hemen zihnimizin kalýn keten perdelerini çekeriz: Yani, inatla dogmalarýmýza sarýlýrýz. |
|
1414
|
|
|
|
Zamanýn ne kadar hýzlý geçtiðinin hiç bir zaman farkýndalýðýna varamadým. Varabileceðim zamaný iple çekerken, varabileceðimden kuþkuluyum... |
|
1415
|
|
|
|
Sizce Türk Gençleri bu konuda gereken duyarlılığı gösteriyor mu?Sizce bizler eğitimimize ve bununla beraber geleceğimize gereken önemi veriyor muyuz?
|
|
1416
|
|
|
|
houston, sanýrým bir problemimiz var. |
|
1417
|
|
|
|
Görüleceði gibi, yardým etme olayý, bir karþýlýðýnýn olmasý hesabý ile yapýlmaktadýr. Yan,i öyle yüce bir tarafý falan yoktur. Al gülüm, ver gülüm atasözü burada da geçerliliðini korur. |
|
1418
|
|
|
|
" Sandalyeler, masum görünüþlü afacan çocuklara da benzer." |
|
1419
|
|
|
|
Gezmeyi severim ben. Gezmeyi, yeni insanlarla tanýþmayý, yeni yerler görmeyi çok severim. Öyle uzun yolculuklar, þehirlerarasý, ülkeler arasý seyahatler falan deðil bunlar. |
|
1420
|
|
|
|
Maddi açýdan zorlandýðýmýz zamanlarda, dostlarýmýzýn ortadan kaybolduðunu, ya hiç kalmadýðýný, ya da bir iki kiþi ile sýnýrlý kaldýðýný hepimiz biliyoruz zaten. Gerçek bir dosta sahipseniz eðer, dünyanýn en þanslý insanlarýndan birisiniz demektir. Paranýz varsa, dostlarýmýz da yanýmýzdadýr, bu nedenle birinci planda maddi açýdan güçlü limanlarýmýz (birikimimiz) olmalý demek zorundayým. Dostlarýmýz da olsun, ama bu limanda güvenli olabileceðiniz þüphelidir. Tercih sizin, ya son derece güvenli liman, ya da þüpheli, tehlikeli bir liman.
|
|