..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bazen evrende yalnýz olduðumuzu düþünürüm, bazen de olmadýðmýzý. Her iki durumda da bu düþünce beni afallatýr. -Arthur C. Clarke
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
ÝzEdebiyat - Yazar Portresi - Salih Zeki Çavdaroðlu
Salih Zeki Çavdaroðlu - FERAHNÂK
Site Ýçi Arama:


Þiir
  Adý Konulmamýþ Duygular (Salih Zeki Çavdaroðlu) 13 Aralýk 2010 Sevgi ve Arkadaþlýk 


  Hayal Bazan Gerçeði Aþar (Salih Zeki Çavdaroðlu) 15 Aralýk 2010 Aþk ve Romantizm 

Uzakta olan bir sevgiliye sesleniþ....

  Seyr - Ü Sefer (Salih Zeki Çavdaroðlu) 23 Temmuz 2010 Aþk ve Romantizm 


  Sýkýntý (Salih Zeki Çavdaroðlu) 22 Temmuz 2010 Aþk ve Romantizm 


  Yakýnma (Salih Zeki Çavdaroðlu) 24 Temmuz 2010 Toplumcu 


  "" Mâzi Kalbimde Yaradýr "" (Salih Zeki Çavdaroðlu) 25 Temmuz 2010 Aný 


  Vesvese (Salih Zeki Çavdaroðlu) 27 Temmuz 2010 Özlem Þiirleri 


  Hoþ Geldin (Salih Zeki Çavdaroðlu) 31 Temmuz 2010 Sevgi ve Arkadaþlýk 


  Âkýbet (Salih Zeki Çavdaroðlu) 1 Aðustos 2010 Sevgi ve Arkadaþlýk 


  Anýlar…anýlar… (Salih Zeki Çavdaroðlu) 2 Aðustos 2010 Özlem Þiirleri 


  Anýlar…anýlar… (Salih Zeki Çavdaroðlu) 2 Aðustos 2010 Özlem Þiirleri 


  Sensizlik Beyitleri (Salih Zeki Çavdaroðlu) 2 Aðustos 2010 Klasik 


  Veda Gibi Bir Þey (Salih Zeki Çavdaroðlu) 4 Aðustos 2010 Özlem Þiirleri 


  Her Þey Geçmiþte Kaldý (Salih Zeki Çavdaroðlu) 8 Aðustos 2010 Aþk ve Romantizm 


  Yolun Sonu (Salih Zeki Çavdaroðlu) 9 Aðustos 2010 Halk 


  Sevdânýn Temerküzü (Salih Zeki Çavdaroðlu) 19 Aðustos 2010 Aþk ve Romantizm 

Þiir

  Yaðmuru Beklerken (Salih Zeki Çavdaroðlu) 23 Aðustos 2010 Umut 

þiir

  Hafakan (Salih Zeki Çavdaroðlu) 24 Aðustos 2010 Tasavvuf 


  Hasbihal (Salih Zeki Çavdaroðlu) 29 Aðustos 2010 Özlem Þiirleri 


  Varsa Yoksa Hep Sen (Salih Zeki Çavdaroðlu) 19 Eylül 2010 Sevgi ve Arkadaþlýk 


  Ýki Bedene Tek Ruh (Salih Zeki Çavdaroðlu) 2 Ekim 2010 Modern 


  Deðiþimimde de Sen… (Salih Zeki Çavdaroðlu) 3 Ekim 2010 Özlem Þiirleri 


  Bir Þarkýyý Dinlerken (Salih Zeki Çavdaroðlu) 4 Aralýk 2010 Sevgi ve Arkadaþlýk 


  Aþk Bir Terennüm Ýse (Salih Zeki Çavdaroðlu) 23 Ocak 2011 Aþk ve Romantizm 


  Benim Gözümde Sen!.. (Salih Zeki Çavdaroðlu) 28 Ocak 2015 Aþk ve Romantizm 


  Elifmakamý (Salih Zeki Çavdaroðlu) 3 Þubat 2015 Sevgi ve Arkadaþlýk 

Kanal 24 ' te yayýnlanan Türk Müziði programý üzerine...

  Sana Söz Veriyorum (Salih Zeki Çavdaroðlu) 2 Mart 2015 Aþk ve Romantizm 


  Çanakkale Aslâ Geçilemeyecek! (Salih Zeki Çavdaroðlu) 2 Mart 2015 Destan 


  Sensiz Bayram (Salih Zeki Çavdaroðlu) 18 Temmuz 2015 Aþk ve Romantizm 

Bir bayram düþüncesi...

  Vefatýnýn 67. Yýlýnda Ziya Osman Saba’ Yý Rahmetle Anýyoruz... (Salih Zeki Çavdaroðlu) 30 Ocak 2021 Aný 


 

 



G Ý R Ý Þ

Cumhuriyet’ in yeni bir toplum inþa etmek için geliþtirdiði bir dizi “inkýlâp projesi” içinde hiçbir þekilde hedefine ulaþamamýþ , baþarýsýz kalmýþ birkaç proje varsa bunlardan biri de müziktir.1920’ li yýllarýn ortalarýndan 1950’li yýllarýn baþýna kadar olan radikal uygulamalar,baskýlar ve yasaklara raðmen Türk toplumu kendisine müzikte dayatýlan,sistemini çok sesli müzikten alan “ulusal musýkî”yi hiçbir þekilde kabullenmemiþtir.Hatta onca manipülasyona , resmî ideolojinin buyurgan isteklerine,kendi öz müziðini dejenere etme bahasýna da olsa boyun eðmemiþtir.Dayatýlan çok sesli müzik o günden bu yana “ulus devlet elitleri”ne sadece zümresel prestij avuntusundan baþka bir þey vermemiþtir.
“Ulus Devlet”kurulurken, Devletin ekseninin seküler ve lâik dünya görüþünden yola çýkýlarak yapýlaþtýrýlmasýna karar verilmiþti.Böyle bir sistemin oluþturulmasý için de yerleþik deðerler ve kurumlarýn bir çoðundan vazgeçmek gerekecekti.Ancak,ümmet temelli toplumu, ulus temelli bir topluma dönüþtürmek her halde pek kolay bir þey olmayacaktý.
“…Baþarýya ulaþabilmek için Osmanlý,hatta Ýslâm öncesi Türk ve Anadolu tarihleri ön plâna çýkarýldý.Osmanlýca büyük ölçüde tasfiye edilmeye çalýþýldý.Kemalizm,Türk insanýnýn kendilerini tanýmlayýþ biçimini deðiþtirmek amacýyla yeni bir alternatif kimlik sunmak istedi…”
“…Türkiye`nin tarihinin Cumhuriyet`le baþladýðýný öne sürmek, `resmi tarih`in bile yapmadýðý bir þeydir. `Resmi tarih`, Türklerin tarihini, Osmanlý ve Selçuklu`yu atlayarak yazmaya kalkýþan bir historiografiydi…”
Deðerler A’ dan Z’ ye deðiþecek,kutsallar atýlacak;yerine yeni kutsallar konacaktý.Bunun için de özellikle din ve kültür ana eksen alýnarak,bu eksen etrafýnda þekillenmiþ ne kadar kurum ve kavram varsa hepsi bir bir yürürlükten kaldýrýlacaktý.Yani; “…Osmanlý’ ya ait ne var,ne yoksa silip süpürmeye kararlý yeni yönetim,her halde bu konuda dünya üzerindeki en kararlý ve en telaþlý yönetimdi.Toplumu tepeden týrnaða deðiþtirmek için alfabesine,kýlýk kýyafetine,dinî müesseselerine,yüzyýllarýn birikimi olan temel deðerlerine müdahale ederek,bunlarý bir gecede deðiþtirmeye zorlayan yeni anlayýþ aslýnda Rusya’ da devrim yaparak,Çar ve ailesini öldüren Bolþevikler’ den daha radikaldi…”
Osmanlý Alfabesi yerine Lâtin Alfabesi; Osmanlýca yerine “Arý Türkçe” yi tercih eden rejim,Osmanlý sanatýnýn en kadim ve popüler dalý olan musikisine de elbette izin vermeyecekti.O zamana kadar bestelenmiþ 20.000’ den fazla esere sahip repertuarýyla,Osmanlý’ nýn adeta melodik tarih ve geleneði olan musiki de unutturulmalý ve tarihin karanlýklarýna gömülmeliydi.
“…Hititler’ in,Sümerler’ in sahneye çýkarýlýþý,sýrf Osmanlý’ yý unutturmak içindi…”
Gerçi daha önceki yýllarda;hatta yüzyýllarda, aþaðý yukarý 18.yüzyýlýn baþýndan beri yani “Lâle Devri”,”Tanzimat”,”Meþrutiyet” gibi dönem isimleri veya “III.Selim”,”II.Mahmud”gibi padiþah isimleri ile de tanýmlanan devirlerde de baþlatýlan “yenileþme”hareketlerinde de bir takým “kýyým”harekâtlarý olmuþsa da ; “…Cumhuriyet,Tanzimat’ a kýyasla,radikal bir devrimciliði sergilemekte,Cumhuriyet,Tanzimat’ ýn ikircikli yapýsýna son vermeyi amaçlamýþ ve bunda da baþarýlý olmuþtur.Bu amaçla Cumhuriyet,geçmiþle ve gelenekle köprülerin atýlmasý anlamýna gelmektedir…”
Bu zihniyetle yapýlan “inkýlâplar”ýn hemen hemen çoðu istenilen amaca yakýn bir þekilde ulaþmýþtýr.Alfabesi,kýyafeti,hukuku,eðitimi,hatta diliyle yepyeni bir toplum oluþturulmuþtur. Buna raðmen Türk toplumu,baþta “Türkçe Kur’an”,”Türkçe Ezan” ve “Türkçe ibadet”le birlikte “Çok sesli ulusal müzik”projelerini ezici çoðunluðuyla kesin olarak reddedmiþtir.Ülkenin yönetimi serbest iradesiyle seçtiði insanlarýn eline geçtiðinde,tek parti döneminde yapýlmýþ deðiþiklikler zaman geçirilmeden,hemen aslî haline dönüþtürülmüþtür.
1950 senesinde CHP’ nin demir yumruklu yönetiminin sona ermesiyle; takriben 15 senelik kesintisiz bir süreklilikte Türkçe okunmasýna raðmen, ezan’ da ve ibadette bir geçiþ süreci yaþanmadan yeniden Arapça aslýna dönülmesinde herhangi bir zorluk yaþanmamýþtýr.Bu da zorlamalarla ve yapay bir þekilde oluþturulan inkîlaplarýn aradan ne kadar zaman geçerse geçsin,baþarý þansý olmadýðýný,þartlarýn elverdiði takdirde hiç yaþanmamýþcasýna terk edileceðini ortaya çýkarmýþtýr.
Özellikle Atatürk’ ün ölümünden sonra,Ýnönü’ nün “Millî Þef”lik döneminde Cumhuriyet’ in kuruluþu ile birlikte yapýlan doðru ve yanlýþlar bir bütün olarak “Kemalizm”adý altýnda tabulaþtýrýlmýþtýr. O zamana kadar yapýlan bütün uygulamalar tartýþmaya hatta eleþtiriye kapalý tutularak Cumhuriyet’ in kutsallarý haline getirilmiþtir.Öyle ki bu uygulamalardan dönülmesi Atatürk devrimlerine yapýlan ihanet olarak adlandýrýlacaktýr. Oysa Atatürk saðlýðýnda müzikte inkýlâp olamayacaðýný anladýðýný itiraf etmesine raðmen , Batýcý elitlerimizin, hala Türk milletinin geleneksel musýkisine dönme çabalarýný Cumhuriyet devrimlerine ihanet olarak görmelerini anlamak mümkün deðildir.
Buna raðmen,özellikle 27 Mayýs 1960 darbesi ile baþlayan askerî müdahaleler ile bu müdahalelelerin ara dönemlerinde Türkçe ibadet ve çok sesli müzik istekleri tekrar tekrar servis edilmektedir.Ne gariptir ki bu isteklerde bulunan kiþiler Türkçe ibadet etmek istediklerinde veya çok sesli müzik dinleyecekleri zaman hiç kimse onlara engel de olmamaktadýr.Burada ortaya çýkan ise, toplumdan buna dair herhangi bir talep olmamasýna, hatta böyle düzenlemelere Türk toplumunun açýkça karþý çýkmasýna raðmen , bir takým çevrelerin 1930’larýn þablonlarýna göre gelenek ve maziden kopuk bir Türk toplumu özlemlerinin olanca þiddeti ile devam ettiðidir. Hatta bir takým akl-ý evveller Geleneksel musiki’ nin tek sesli olduðundan,” antidemokratik”, çok sesli müziðin ise “demokratik “olmasýndan dem vurmaktadýrlar. Bu söylemleri de, ne bireysel ve toplumsal psikolojiyi,ne müziði,ne de demokrasiyi tanýmadýklarýnýn bir itirafýndan baþka bir anlam taþýmamaktadýr.....


  26.06.2009 11:26:56  

Üç aylar' ýn iklimi belli olmaya baþladý. Termometreler bu kadar yükselmiþken , ferahlatýcý manevî bir serinlik hissediyorum...



 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Salih Zeki Çavdaroðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.

 

Bu dosyanýn son güncelleme tarihi: 19.04.2024 04:03:46