Bizim Temel Birgün...
Pazartesiyi çarþambaya baðlayan akþam, yani salý akþamý baþlamýþtý herþey... Evlerinin önünde duran metruk bina yýkýlmýþtý. Gelecekte ayný akýbete uðrayacak halefinin yapýmý için gereken temel çukuru kazýlýyordu þimdi... Kulaklarý olmamasýna raðmen “kepçe” adý uygun görülen kazý makinasýnýn operatörü, çukur kazmak þeklinde özetlenebilecek karmaþýk operasyonu hakkýyla icra etmiþti bütün gün... Ve þimdi elektrik kesintisi nedeniyle çalýþmalara ara verilmesinden faydalanarak uyukluyordu. Neredeyse tüm þehri etkileyen bir kesintiydi.
Bu sýrada yarýn sabaha kadar mesaisine ara veren adam inþaat manzaralý evine gelmiþ ve sadece elektrik kesildiðinde görülen yýldýzlara bakmak için balkona çýkmýþtý. Durum hiç hoþuna gitmiyordu. Yeni bina tüm manzarasýný kapatacaktý. O zaman elektrik kesilse bile yýldýzlarý göremeyecekti. Gerçii o an bilmiyordu ama ironik bir þekilde inþaatý yaptýran adamýn adý Murat Yýldýz idi ve binasýna kendi soyadýný verecekti sanki bina, sevdiði kadýnýn rahminden çýkmýþ gibi...
Dükkanýna, þirketine, sahip olduðu taþýnmaz mallarýna kendisinin veya sevdiði birinin adýný/soyadýný veren insanlardan hoþlanmazdý. Mide bulandýrýcý bir sahiplenme þekliydi bu... Hoþ, bina sahibinden nefret etmesi için bunu bilmesine gerek yoktu. Zaten nefret ediyordu.
Birkaç dakika sonra ortalýk kalabalýklaþtý. Manzara Katili, son model arabasýyla inþaat alanýna gelmiþti ve inþaat þefiyle mühendise ne kadar anlayýþsýz ve öküz bir herif olduðunu anlatmakla meþguldü.
Binanýn bulunduðu yerin yakýnýnda 3 adet sokak lambasý vardý. Dolayýsýyla gece 10’a kadar sürmesi planlanan kazý için ekstra bir ýþýklandýrma gereði duyulmamýþtý. Ama bu beklenmedik elektrik kesintisi iþi bozmuþtu. Aksi gibi kazý makinasýnýn farlarý da çalýþmýyordu.
Tartýþma daha doðrusu iþ adamýnýn küfür resitali, inþaattaki herkesin kovulmasýyla sona erdi. Uykusundan kovularak uyandýrýlan kepçe operatörü; uyku maðduru ve mahmuru olsa da maðrur bir þekilde orayý terketti. Karþýsýndaki aðzý bozuk zavallýnýn seviyesine inmedi. Sadece “Piçoðlupiç!” diye içinden geçirdi. Gerçi bu küfür mantýk örgüsü bakýmýndan pek saðlam deðildi. Zira “Piç” babasý belli olmayana denir. Fakat piç olan kiþinin bir baþka piçin çocuðu olduðunu biliyorsak aslýnda babasý belli demektir. Her neyse...
Onca paraya raðmen istediðini, istediði gibi yaptýramayan iþ adamý önünde duran çukura bakakaldý. Öyle öfkeliydi ki elektrik gelince ya da sabahýn ilk ýþýklarýyla iþi kendisi bitirmeye karar verdi. Az önce yaktýðý purosunu temel çukuruna attý. Ardýndan da purosunun üstüne düþtü. Ýki gündür aralýklarla yaðan yaðmur nedeniyle balçýklaþmýþ zemin düþüþünü yavaþlatmýþtý fakat kalkýþýný da zorlaþtýrýyordu. O sýrada bir motor gürültüsü duydu. Yardým istemek için aðzýný açmýþtý ki tonlarca aðýrlýktaki kepçe onu çamurun derinliklerine batýrdý. Birkaç saniye sonra çýrpýnmasý durdu. Ama kepçe durmadý. Taa ki topraktan ayrýþtýrýlamayacak bir hale gelene dek, çiðköfte misali adamý topraða yoðurdu. Zifiri karanlýkta yaþananlarýn tek þahidi yýldýzlardý...