|
Susuyorum,hýçkararak...
(Burçak Özcan) 9 Eylül 2005 |
Aþk ve Romantizm |
| |
 /
Bir kez daha yittin /
Karanlýk sularýn içinde /
Siyah yaþlarýma karýþan gözbebeklerinle /
Bir martý çýðlýðýnda duyuldu don sesin sesinde dün gece /
Susuyorum,hýçkýrarak... /
|
|
|
DEVAM EDEMEZKEN;DEVAM ETMEK...
Ve bazen gitmiyor bazý þeyler..Ciddi anlamda yürümüyor.Tutanacak bir dal yok..Yapraklar yerde..Susuz bir mevsimin, susuz kalmýþ kadýný olup çýkýveriyorsunuz..Aklýnýza Ahmet Altanýn bir denemesi geliveriyor..Bir nilüfer gibi akýp gitmek...Dupduru bir gölde,sürüklenmek...Ve belki de her kadýnýn aklýna gelmiyor bu deneme..Aynaya bakmak yerine,çogu zaman yazýlara bakýyorsunuz ve suretiniz hiç bir aynanýn gösteremediði kadar net bir biçimde!!!
Bir mührü bozan nedir? Rüyalarý erteleyen? Zamaný kadere takýlan bir kadýnýn son arzusu nedir?
Cek sandalyeyi altýmdan cellat! Herkesin itemediði þu sandalyeyi sen it...Yoksa bunu da ben yapýcam...
Beyninizden geçen onca cümle anlamsýz bir biçimde dökülür bazen sayfalara aslýnda oldukça derin olduklarý halde yüzeyden kazýlmasý mümkün olmayan yosunlar gibi....Ve çoðu zaman yazdýðýnýz o cümlenin içinde yok olup gidersiniz ama sizide var eden odur..Acýnýn asýl tokatýda budur yüzünüze inen ve hiç bir incinme,bu incinmeden daha mümkün bir iz býrakamaz.Ve bu bir çocuk kalbi incinmesidir.Affeder ama asla unutmaz..Siz unutamazsanýz ama olanlar unutulur,hiçbir þey olmamýþçasýna..Ýþte an ve acýnýn ortaklýðý burda baþlar.Kanrevan içerisindesinizdir.Bir yerden sonra boþverirsiniz çünkü öyle gerekir ve daha da acýr canýnýz.Kýzgýn demir vicüdunuzda dolaþmaktadýr.Bitmicek gibi gelir...
Devam edemezken,devam etmek de budur iþte.
|
|
