..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsan kendini bilmeli. Gerçeði keþfetmeye yaramasa da, yaþamayý öðretiyor. Ve bundan daha güzel birþey yok. -Pascal
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Mehmet Önder




2 Temmuz 2011
Bizim Medya  
Mehmet Önder
Mediha olay gününe kadar adýndan hiç mi hiç rahatsýz olmamýþtýr. Ha Mediha ha Medya, ne deðiþirdi ki?


:AIJI:
BÝZÝM MEDYA


      Mediha, kocasý Þakir ve iki çocuðuyla bir köyde yaþamaktadýr. Mutlu bir yaþamlarý vardýr.
Kendiliðinden oluþan evdeki iþ bölümüne göre, tüm dýþarý iþlerini Þakir yapar. Mediha da ev iþlerinin yanýnda çocuklarýyla ilgilenir; bir de pazarýn kurulduðu günler ilçeye alýþveriþe gider. Evin tüm pazar gereksinmesini de o bilir.
      Aslýnda onun bilinen adý Mediha deðildir. Kütüðünde öyle yazsa da, söyleniþi zor geldiðinden, önce Mediya’ya dönüþtürülmüþ, gitgide de Medya olup çýkmýþtýr. Ondan sonra Medya aþaðý Medya yukarý. O da alýþmýþtýr yeni adýna, hiç yadýrgamaz.

     …

     Mediha olay gününe kadar adýndan hiç mi hiç rahatsýz olmamýþtýr. Ha Mediha ha Medya, ne deðiþirdi ki?
     Ýlçe pazarý cumalarý kuruluyordu. Perþembe akþamý Þakir tutturdu “Bu hafta pazara ben gideceðim.” diye. Yapacak iþi mi kalmamýþtý ne. Mediha, “Sen þimdi ýsmarlananlarýn yarýsýný unutur gelirsin” diyecekti, vazgeçti. Ýçinden “Adamcaðýz kýrk yýlda bir iþtahlanmýþ, hevesini kýrmayayým” dedi.

      …

Þakir o gün erkenden kalktý, ilk dolmuþa yetiþti. Yarým saat demeden ilçeye ayak basmýþtý bile. Küçük bir ilçe olsa da, güzel binalar, geniþ ve tertemiz sokaklar, her yanda yalnýzca bayram törenlerinde gördüðü türden kalabalýklar hoþuna gitmiþti. “Ýnsan yüzüne hasret kalmýþým yahu, ara sýra geleyim” dedi, usulca. Sonra pazar yerine doðru yürümeye baþladý. Önünde yürüyen iki kiþi de aralarýnda konuþuyorlardý. Biri biraz dertliceydi:
- Ah ulan þu medya var ya, yaktý kavurdu beni.
Öteki de medyayý savunuyordu:
- Sen zaten baðrýyanýksýn birader. Medya sana ne yapabilecek.
- Öyle deme be abi, vallahi ciðerim yanýyor.
Þakir konuþmalarý dinledikçe düþüncelere daldý. Ne demek istiyorlardý. Adýný andýklarý Medya, karýsý olabilir miydi? Ýçini bir huzursuzluktur kapladý. Her ne kadar “Bu kalabalýkta bir benim karý mý var Medya” diye düþünse de, içinde bir acaba oluþmuþtu.



Bari alýþveriþimi yapýp döneyim, dedi. Kalabalýðý yarýp ilerledi. Çocuklar çerez istemiþlerdi. Gördüðü ilk çerezci dükkanýna daldý. Ama orada da gençten bir müþteri çerezciye dert yanýyordu:
- Ah amcacýðým! Çok paran olacak, basacaksýn parayý, aha böyle. Alacaksýn avuçlarýna medyayý; ooh keyfe bak!
Þakir’in baþýndan aþaðýya kaynar sular dökülmüþ gibi oldu. Ama adama yanýt vermekten de geri kalmadý:
- Alamazsýn!
Genç, Þakir’e döndü, bu köylünün bir þeyden haberi yok der gibi küçümseyerek baktý:
- Eh, þimdilik alamam. Ama bir gün paralanayým o zaman görürsün!
Tam anlamýyla emin olamasa da kuþkularý gitgide artýyordu. Durum çok ciddiydi. Dedikodusu yapýlan Medya karýsý mýydý, yoksa baþka bir kadýn mýydý? Hazýr bu gence rastlamýþken durumu aydýnlatmalýydý:
- Arkadaþ, senin bu Medya dediðinin baþý açýk mý, örtülü mü?
Genç bilmiþ bilmiþ baktý:
- Hem açýk hem örtülü.
“Bak sen, gelip bir süre sonra baþörtüsünü çýkarýyor” dedi, içinden. Yalnýz “Açýk” dese, “Baþkasýdýr” deyip rahatlayacaktý, olmadý.
- Peki bu Medya dediðin uzun boylu mu, kýsa boylu mu?
- Aðabey, medya bu; uzun. Eli kolu da uzun.
- Peki esmer mi?
- Deðil deðil, öyle kapkara þeye kim döner bakar. Bu renkli, yanaðýndan kan damlýyor.
Olmuyor, eþeledikçe altýndan karýsý çýkýyor. Uzun boylu, sarýþýn, kanlý canlý. Bir “Ööf!” çekti, kendini dükkandan dýþarý zor attý.

     …

Ýlerlerken “Bari köyde bulunmayan meyvelerden alayým” deyip, bir sergiye yanaþtý. Ne var ki, konu orada da Medya’ydý. Usta çýrak hem satýþ yapýyorlar hem de sohbete devam ediyorlardý. Ustasý:
- Oðlum, bu medya ile hükümet bile baþ edememiþ. Gizli bir þeyi mi var, çýkarýverir ortaya. Aman aman aman!
Bu kadarý da fazlaydý artýk. Medya’yý bir daha pazara göndermek þöyle dursun, elinden bir kaza çýkacaðýndan korkmaya baþladý þakir.
Peki görevlilerin eli armut topluyordu? Dayanamadý:
- Zabýtalar alýp götürmüyor mu, o kadar rezilliðe göz mü yumuyorlar?
Bu kez çýrak söze girdi:
- Amca be, sen daðdan mý indin? Medyayý tanýmadýðýn nasýl da belli oluyor.
- Hýý! Tanýmam öyle mi?
- Nerden tanýyacaksýn. Bu iþ para iþi bir kere. Parayý basan istediði gibi kullanýr. Paran yoksa dönüp bakamazsýn bile.

     …

Þakir çýldýrsýn mý, dellensin mi bilemiyordu. “Pazara niye kendin gelmezsin. Bak iþte baþýna neler gelmiþ de haberin yok” diye diye pazaryerinin öte baþýna doðru yürümeye baþladý. Bir süre sonra karþýsýna elinde sakýz satan çocuk denecek yaþta biri çýktý. Þakir “Oldu olacak, bir de buna sorayým” dedi:
- Evladým, Medya’yý bilir misin?
- Bilirim.
- Tanýþýr mýsýnýz?
- Ben onu tanýrým da o beni tanýmaz.
Ardýndan Þakir’in yüzüne dikkatlice baktý:
- Bizde öyle þeylerle uðraþacak parý mý var be amca? Zaten yaþýmýz tutmaz. Mektebe bile gidemiyoruz þurada.
Þakir’in içi daha bir karardý. “Öyle ya, zamparalýk adý üstünde para iþi!” diye mýrýldandý.

     …
Daha hiç alýþveriþ yapmamýþtý ama, ayaklarý “Artýk dön” diyordu. Dönüþ yoluna koyuldu. Ama kurtuluþ yok ki; burada da Medya konuþuluyor. Bu kez bir grup; içlerinden biri:
- Bu medya da yalnýz kendi iþini yapmýyor ki kardeþim. Hükümetleri devirmek onda, silah sanayine el atmak onda, ihale kovalamak onda. Býktýrdý artýk!
Þakir içinden “Adam gibi kendin gel. Karýyý pazara yollayacak ne vardý? Bak karýþtýrmadýðý halt kalmamýþ” derken, gruptan bir baþkasý hayýflanmaya baþladý:
- Þu medyayý ele geçirenler paranýn hasýný götürüyor, haberiniz olsun.
“Yahu, bu karý bir de birilerine para mý kazandýrýyor?” dedi ve yürüyüþüne hýz verdi. Garaja geldiðinde köyün dolmuþu kalkýyordu, son anda bindi. “Hiç alýþveriþ yapmamýþsýn Þakir abi” diyen muavine karþýlýk bile vermedi. Yeri zamaný mýydý þimdi?

      …

Dolmuþ biraz ilerleyince þöför radyoyu açtý. Ýnce sesli bir bayan haberleri okuyordu. Falanca partinin filan yetkilisi “Medya üzerindeki baskýlar kabul edilemez” dedi, deyince Þakir içinden mýrýldandý: “Görürsünüz siz baský nasýl oluyormuþ.”
Eve vardýðýnda Mediha tavuklara yem veriyordu. Hiç bir þey söylemeden gýrtlaðýna yapýþtý; çocuklar yetiþmese kötü þeyler olacaktý. Babalarýna, o medyanýn baþka bir þey olduðunu, anneleri ile ilgisi olmadýðýný uzun uzun anlattýlar. Þakir sakinleþir gibi oldu; yanlýþýný anlamýþ olmalýydý. Ama yine de sormadan edemedi:
- Haydi hepsini anladýk da, hükümetle niye uðraþýyorsun be kadýn?



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.



Mehmet Önder kimdir?

30. 11. 1959'da Ýzmir'in Bayýndýr ilçesine baðlý Furunlu Köyü'nde doðdum. Ýlkokulu köyde, lortaokulu Çýrpý Mustafa Adanýr Ortaokulu'da okudum. Bayýndýr Lisesi'nde bir dönem okuduysam da devam edemedim. Sonra radyo tamirciliði baþta olmak üzere birçok iþte çalýþtým. Ege Týp Fakültesi'nde memur olarak iþe baþladým. Buradaki on bir yýla yakýn çalýþmam süresinde önce Ýzmir Namýk Kemal Akþam Lisesi'ni, ardýndan Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdim. Ýlk Beþ yýlýný Ýzmr merkezde, kalanýný Bayýndýr'da olmak üzere yirmi iki yýla yakýn bir süredir serbest avukatlýk yapmaktayým. Evliyim, Alp Deniz adýnda sekizinci sýnýf öðrencisi bir oðlum var.

Etkilendiði Yazarlar:
Aziz Nesin, Rýfat Ilgaz, Muzaffer Ýzgü


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Mehmet Önder, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.