Bilim þaþkýnlýkla baþlar. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
YOKSULUN GÖNLÜ ZENGÝN 10/1/2009 Bir poyraz eser ki el ayak þiþer, bir kar yaðar ki diz boyu.Evimiz aþaðý mahallede. Ýçi yýrtýk, yýpranmýþ kitaplarla dolu, örgü çantalarýmýz omuzumuzda, ayaklarýmýzda soðukkuyular okula gideriz. Okul yukarý mahallede, köyün diðer ucunda. Toprak damlý, iki-üç göz evin önünden geçerken sert bir ses bizi durdurur olduðumuz yerde: -Gelin uþaklar! Isýnýn da gidin. Bu ses, Cümemmi'nin (Cuma Coþkun) sesidir.Ellerimizi oðuþturarak gireriz içeriye. Dadaðý kömürünün kýzarttýðý sobanýn yanýna bile yaklaþamadan ýsýnýrýz, benzimize kan gelir. Sonra da neþeyle okula koþarýz. Bütün zavallýlýðý, sessizliði ile Ohulu teyzem de bir þeyler mýrýldanýr; ama ne söylediðini biz de anlayamayýz. Ramazan ayýnda, kýþ-yaz hiç fark etmez, "tak tak" teneke sesiyle uyanýr sahurda köylü. Pencerelerin altýnda sýtma görmemiþ sesiyle baðýrýr Cümemmi: -Kalkýýýn, kalkýn! Her evin penceresine yaklaþýr, ýþýk yanýncaya kadar çalar tenekeyi. Otuz gün boyunca o kadar boþ tenekeyi nereden bulurdu bilmiyorum. O zamanlar köy yerinde çok zordu bu. Her gün deðnekle vura vura birini yamultur, atardý. Gecenin soðuðunda, karanlýðýnda , peþinizde havlayan azgýn köpeklerle kolay deðildi bu iþ. Köyde düðünler dört gün sürerdi. Cümemmi bu düðünlerin deðiþmez çaycýsýdýr. Düðün odasý çoðu zaman bir giriþ, bir odadan oluþan yerlerdi. Giriþteki o küçücük yerde gazocaðý üzerinde çay kaynar, bardaklar leðendeki kirli suda yýkanýrdý. Musluk suyu yok, ayný suda bardaklar bir iki çalkalanýrdý o kadar. Biz çocuklar o çaya bile ulaþamazdýk. Býrakýn çay içmeyi, her konuk geliþinde oynayan köçeði bile Cümemmi'nin korkusuyla titreyerek seyrederdik. Köçeðin oyunu bitince hepimizi dýþarý kovalardý. Hiç de hak etmediði bir lakapla, "Deli Cüme" diye anýlan bu adam köyümün bekçisi, çaycýsý, ramazan tenekecisiydi. Köyün en yoksuluydu; ama gönlü zengindi. Alýn teri ile kazanýr, birkaç iþi birden yapardý. Soyadý gibi hareketli, coþkundu. ................... Adana terminalindeyim. Bir düðün için gittiðim Adana'dan, Ankara'ya dönüyorum. Otobüsün kalkýþ saatini beklerken gülümseyerek gelen birini gördüm. Yanýma geldi: -Merhaba aðabey nasýlsýn, burada ne iþin var? -Ýyi de ben seni tanýyamadým kusura bakma! -Ben Gürsel'im, Cuma Coþkun'un oðluyum. Onun bu ilgisi beni mutlu etti.Yoksul Cümemmi'nin gönlü zengindi. Köylünün belki de küçümsediði bu adam soðukta bizi ýsýtýr, ramazanda uyandýrýrdý. Hem de elinde tüfekle muhtarýn hep yanýnda olan köy bekçisiydi. Onu anarken aklýma gelen dizeleri de sýralamadan edemedim: "Poyrazýn sesine Teneke sesini kattým Yoktu ki bir davulum Sesi hoþ gelsin kulaðýnýza Kamyon kamyon ne buðday ne pancar sattým Ýþte yamuk teneke Ýþte demsiz çay Ýþte çalar almaz muhtarlýk tüfeði Benim alýn terim" Numan KurtOkul yukarý mahallede, köyün diðer ucunda. Toprak damlý, iki-üç göz evin önünden geçerken sert bir ses bizi durdurur olduðumuz yerde: -Gelin uþaklar! Isýnýn da gidin. Bu ses, Cümemmi'nin (Cuma Coþkun) sesidir.Ellerimizi oðuþturarak gireriz içeriye. Dadaðý kömürünün kýzarttýðý sobanýn yanýna bile yaklaþamadan ýsýnýrýz, benzimize kan gelir. Sonra da neþeyle okula koþarýz. Bütün zavallýlýðý, sessizliði ile Ohulu teyzem de bir þeyler mýrýldanýr; ama ne söylediðini biz de anlayamayýz. Ramazan ayýnda, kýþ-yaz hiç fark etmez, "tak tak" teneke sesiyle uyanýr sahurda köylü. Pencerelerin altýnda sýtma görmemiþ sesiyle baðýrýr Cümemmi: -Kalkýýýn, kalkýn! Her evin penceresine yaklaþýr, ýþýk yanýncaya kadar çalar tenekeyi. Otuz gün boyunca o kadar boþ tenekeyi nereden bulurdu bilmiyorum. O zamanlar köy yerinde çok zordu bu. Her gün deðnekle vura vura birini yamultur, atardý. Gecenin soðuðunda, karanlýðýnda , peþinizde havlayan azgýn köpeklerle kolay deðildi bu iþ. Köyde düðünler dört gün sürerdi. Cümemmi bu düðünlerin deðiþmez çaycýsýdýr. Düðün odasý çoðu zaman bir giriþ, bir odadan oluþan yerlerdi. Giriþteki o küçücük yerde gazocaðý üzerinde çay kaynar, bardaklar leðendeki kirli suda yýkanýrdý. Musluk suyu yok, ayný suda bardaklar bir iki çalkalanýrdý o kadar. Biz çocuklar o çaya bile ulaþamazdýk. Býrakýn çay içmeyi, her konuk geliþinde oynayan köçeði bile Cümemmi'nin korkusuyla titreyerek seyrederdik. Köçeðin oyunu bitince hepimizi dýþarý kovalardý. Hiç de hak etmediði bir lakapla, "Deli Cüme" diye anýlan bu adam köyümün bekçisi, çaycýsý, ramazan tenekecisiydi. Köyün en yoksuluydu; ama gönlü zengindi. Alýn teri ile kazanýr, birkaç iþi birden yapardý. Soyadý gibi hareketli, coþkundu. ................... Adana terminalindeyim. Bir düðün için gittiðim Adana'dan, Ankara'ya dönüyorum. Otobüsün kalkýþ saatini beklerken gülümseyerek gelen birini gördüm. Yanýma geldi: -Merhaba aðabey nasýlsýn, burada ne iþin var? -Ýyi de ben seni tanýyamadým kusura bakma! -Ben Gürsel'im, Cuma Coþkun'un oðluyum. Onun bu ilgisi beni mutlu etti.Yoksul Cümemmi'nin gönlü zengindi. Köylünün belki de küçümsediði bu adam soðukta bizi ýsýtýr, ramazanda uyandýrýrdý. Hem de elinde tüfekle muhtarýn hep yanýnda olan köy bekçisiydi. Onu anarken aklýma gelen dizeleri de sýralamadan edemedim: "Poyrazýn sesine Teneke sesini kattým Yoktu ki bir davulum Sesi hoþ gelsin kulaðýnýza Kamyon kamyon ne buðday ne pancar sattým Ýþte yamuk teneke Ýþte demsiz çay Ýþte çalar almaz muhtarlýk tüfeði Benim alýn terim" Numan Kurt
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Numan Kurt, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |