640K bellek herkese yetmelidir. -Bill Gates, 1981 |
|
||||||||||
|
Çocuða özellikle ölüm konusu çok dikkatli anlatýlmalýdýr. Ölümü yok olmak ya da toprak olmak olarak anlamasý çocuk için yýkýmdýr. Anne - babasýnýn bir gün ölerek toprak olacaðýný zanneden çocuk, psikolojik açýdan dengesini yitirir. Kendisinin de bir gün yok olacaðý düþüncesi, çocuðu ayný ruh haline sürükler. Oysa anne ve babasýyla cennette kavuþacaðý, onlarla birlikte olacaðý söylenirse, çocuk ruhen ve bedenen çok saðlýklý olur. Doç. Dr. Sefa Saygýlý "Cocuk Yetiþtirmede Altýn Kurallar"ýnda çocuk ve ölüm konusundaki görüþlerini þu sözlerle açýklar: "Ölümün hayatýn bir parçasý olduðu fikriyle tanýþan çocuklar, bu konuda kendileriyle hiç konuþulmayan çocuklara oranla ölümden daha az korkar. Çocuðumuz ölüm üzerine durup dururken tartýþmaya hevesli deðilizdir. Ne var ki aile yaþamýndaki bir kayýp, bunun hangi duygulara yol açtýðý ve ne anlama geldiði hakkýnda konuþmak için zaman ayrýlýrsa, çocuklar da ölümü hayatýn bir parçasý olarak görür. Çocuklarýn ölüm hakkýnda kendi fikirleri oluþmuþtur; bu nedenle doðrularýn söylenmesi durumunda kafalarýnda korkunç düþüncelere daha az yer kalýr. Çocuklar ölüm üzerine rahatlýkla konuþabildiklerinde, ondan daha az korkar ve bir yakýnlarýný kaybettiklerinde de daha anlayýþlý olurlar." "Çocuklarda Davranýþ Bozukluklarý" adlý kitabýnda ise Sayýn Saygýlý þu açýklamalarý yapar: "Dindar olan ailelerin, Allah inancý ve sevgisiyle yetiþen çocuklarýnda ölümün yol açtýðý mahzurlar görülmemektedir... Herhangi bir ölüm halinde, ahiret inancý çocuðu teskin eder. Bu yüzden Ýslâm terbiyesi ile yetiþtirilen çocuklarda ruhî bozukluklara az rastlanýr. Depremden korkan, daha doðrusu "en güçlü" babasýnýn kaçýþýna mâna veremeyen çocuk, Yüce Allah’ýn iradesi olmadan yapraðýn bile kýmýldayamayacaðýný bilseydi, hadiseyi zihninin derinliklerinde iz býrakmadan, zararsýz geçirebilirdi." Hatalý bir yaklaþým olarak ise þu örneði verebiliriz... Yurt dýþýnda bir dergide yayýnlanan bir makalede çocuk ve ölüm konusunda anne babalara þöyle bir tavsiye vardýr: "Çocuðunuzun köpeði ölürse, derin bir uykuya daldýðýný, kardeþi, arkadaþý ya da bir yakýný ölünce onlarýn bir seyahate çýktýðýný söylersiniz." Ancak bu makale nedeniyle dergiye anne babalardan sayýsýz mektup gelir. Ailelerin þikayetleri çocuklarýnýn da ayný þeyleri yaþamaktan korktuklarý, uyumaktan kaçýndýklarý, onlarla seyahate çýkamadýklarý, bu durum karþýsýnda ne yapacaklarýný þaþýrdýklarý yönündedir. Makaleyi yazan doktorun cevabý ise; "Bu meseleyi fazla kurcalamakla hata ettik" olur. Oysa hayatýn en kesin gerçeði olan ölüm kuþkusuz "kurcalanmalý", üzerinde derin düþünülmeli, her an gelebileceðinin bilincinde yaþanmalý ve sonsuz hayat için hazýrlýklý olunmalýdýr. Yukarýdaki örnekten de çok açýktýr ki ölümle her þeyin biteceði, yokluk, hiçlik düþüncesi insanýn yaþamýný azap içinde sürdürmesine sebeptir. Ýnsan, ölüm sonrasý bir yaþamýn bilincinde olduðunda, yaþadýðý zorluklar kolaylaþýr. Kuþkusuz bu çocuklar için de geçerlidir. Ölümün, gerçek yaþama geçiþ aþamasý olduðunun bilincindeki çocuk korku ve üzüntü hissetmeyecektir. Annesini ya da babasýný kaybeden çocuklara söylenen, "bir daha annen ya da baban asla gelmeyecek, onlarý artýk göremeyeceksin" gibi sözler korkunçtur. Anne babasýný bir daha göremeyecek olmasý, çocuk için dehþet verici bir düþüncedir. Dolayýsýyla “bizleri Allah yarattý, ahirette, cennette yine hep birlikte olacaðýz” denildiðinde, çocuk ruhsal yönden rahatlýk içinde olur; sevgisi devam eder. Prof. Dr. Atalay Yörükoðlu, çocuk ve ölüm konusunda þu önerilerde bulunur: “Çocuklar ölümle, çok erken yaþlarda ilgilenmeye baþlarlar. Öldükten sonra iyilerin cennete gideceðini öðrenmek, onlar için çoðu zaman yatýþtýrýcý olur... Sevdiði dedesi ölen bir küçük çocuk, bu gerçeði çok güzel dile getirmiþti: Dedem beni býrakýp cennete gitti, orada baþka çocuklarla oynuyor!..” A. Yörükoðlu’nun, anne ve babalara çocuk ve ölüm konusundaki bir diðer tavsiyesi de þöyle; “Onlarýn, sevdiði kiþilerle bir öte dünyada buluþmak ümidini kýrmayýn." (Çocuk ve Ruh Saðlýðý, Ýþ Bankasý Yay. Shf. 194) Çocuk inançlý yetiþtirildiðinde, bu onun tüm hayatýný mutlu ve huzur içinde yaþamasýna vesile olacaktýr. Bu þekilde yetiþtirilen bir çocuk, yaþý ne kadar küçük olursa olsun, olgun bir akla ve ahlaka sahip olur. Çocuk tek güç sahibinin Allah olduðunun bilincinde olursa, yaþadýðý olaylar karþýsýnda duygusal yýkýma uðramaz. Her olayýn Allah’ýn kontrolünde olduðunu bildiði için hoþuna gitmeyen bir þeyle karþýlaþtýðýnda yakýnmaz, güzel ahlak sergiler. Din gerçek anlamda yaþanmadýðýnda insanlarýn ve dolayýsýyla toplumlarýn saðlýðý bozulur. Dýþarýya çýktýðýmýzda insanlarýn ne kadar mutsuz olduklarýný görmemek imkansýzdýr. Çocuklarýmýzýn beslenmelerine dikkat ettiðimiz kadar ruhlarýnýn da beslenmesine özen gösterelim. Çünkü din, çocuðun saðlýklý ve mutlu olmasýný saðlayan ruhsal besindir.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Fuat Türker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |