Son Piþmanlýk Para Etmeyecek
. Bu durumda yapýlacak iþ yasaðý kalkýncaya kadar, partinin kapatýlmasýný saðlamak ve gelecekteki liderliðini saðlama almak mý? Bu anlaþýlmasý güç inadýn baþka bir anlamý olabilir mi? Bakýn DYP nin eski emanetçi lideri sayýn Hüsamettin Cindoruk ne diyor. “Oy pusulalarýnýn en altýnda partinin baþkanýnýn ismi yazýlýdýr. Oy pusulalarýnda Recep Tayyip Erdoðan’ýn ismi var ama, partinin üyesi bile deðil. Oysa partinin üyesi olmayan baþkan olamaz. Peki bu durumda ne olur? Ya seçim iptal edilir. Ya da AKP nin almýþ olduðu oylar. Yüksek Seçim Kurulu bu durumu dikkate almasa bile, seçilmeyi kýl payý kaybedenler, AKP nin oylarýný iptal ettirmek için yüksek seçim kuruluna baþ vuracaklar. Zira iptal edilen oylar kýl payý kaybedenlerin kazanmalarýna yol açacaktýr”
Siyasetçilerin, hele hele Süleyman Demirel gibi demirbaþ siyasetçilerin söylediklerini mutlaka tartarak söylemeleri gerekir Oysa sayýn Demirel bir gazeteciyle yaptýðý söyleþide, “Türkiye Kürt’lere saldýrýrsa bunun bedelini çok aðýr öder. Zira en büyük Kürt þehri Ýstanbul’dur. Çünkü Ýstanbul’da bir milyon Kürt yaþamaktadýr.” Bu söylem kýrk yýllýk siyasetçi sayýn Demirel’e yakýþýr mý? Eðer bu sözleri ben veya içimizden biri söylemiþ olsaydý Devlet Güvenlik Mahkemesi hemen yakamýza yapýþýrdý. Sen Ýstanbul’da yaþayan Kürt’lere tüyo mu veriyorsun diye.
Seçime çok az kaldý. Seçime katýlan tüm partilerin liderleri bas bas baðýrýyorlar. Geliyoruz, tek baþýmýza iktidara geliyoruz. Gerçekten her liderin katýldýðý mitingler olabildiðince kalabalýk. Taþýma suyla deðirmen dönmez. Buna raðmen miting yapýlan alanlara çevre illerden gidenler akýn akýn. Osman Bölükbaþý her mitinginde kendisini dinlemeye gelenlere sitem ederdi. Harman büyük ama tane yok derdi. Hane nerede bana verdiðiniz oylarýnýz? Bir rastlantý sonucu Bölükbaþý’nýn miting alanýnda bulmuþtum kendimi. O kadar güzel konuþuyordu ki, mitingin sonuna kadar alandan ayrýlamadým.
Liderlerin mitinglerini televizyondan izliyorum. Hepsinde olabildiðince bol vaat. Örneðin ulusal anamýz sayýn Tansu Çiller, geliyoruuuuuuuz, geliyoruuuuuz hem de 225 milyar dolarla geliyoruz diyor. Halk arasýnda bir deyim vardýr. Bu tür bol kepçe daðýtanlara, kýsa kes de sobaya sýðsýn derler. Oysa Tansu hanýmýn kestikleri býrakýn sobalara, kalorifer kazanlarýna bile sýðmaz. Sanki Lidyalýlarýn ünlü kralý Krezüs’ün hazinesini bulmuþ. Daðýtacak yer arýyor. Barajý aþamaz gözüyle bakýlan Mesut Yýlmaz’ýn ANAP ý. Ecevit’in DSP si, diðer yüzde buçuk partilerin tümü miting alanlarýný týka basa dolduruyorlar. Aklýma bir soru takýlýyor. Bu insanlarýn iþleri güçleri mi yok? Yoksa bedava araba buldum, binip gezelim mi diyorlar? Ya da göze mi girmek istiyorlar.
Birkaç parti hariç, tüm partiler sözbirliði etmiþçesine türban sorununu 28 þubata raðmen kaþýma cüretini gösterebiliyorlar. Oysa tümü de yasalara uymak zorundadýrlar. Ülkede iþsiz sayýsý sekiz milyonu aþmýþ. Sanki iþsizlik sorunu çözülmüþ gibi, iþsizliðe doðru dürüst deðinen yok. Varsa türban, yoksa türban. Laik bir ülkede din simgesi haline getirilmiþ türbaný tartýþmak abesle iþtigaldir. Býrakýn türbanla tuzu kuru olanlar uðraþsýnlar. Bu insanlar iþ istiyorlar, aþ istiyorlar. Baþlarýný sokabilecekleri bir mekan istiyorlar.
Üç kasým günü ülkemiz insanlarý sandýk baþýna gidip, beþ yýllýk bir süre için ülkeyi yönetecekleri seçecekler. Beþ yýl için seçtikleri, kim bilir ne zaman yönetim týkandý, kurtuluþ seçimdir feryatlarýna baþlayacaklar. Kuþkumuz bu seçimin hemen ardýndan yeni bir seçime gitmek zorunluluðunun doðmasýdýr.
Üç kasým günü partililer, partilerinin aldýðý sonuçlara kimileri sevinirlerken kimileri de üzülecekler. Bizim için Üç kasýmýn ayrý bir özelliði de var. Geçmiþte gazetenizin sütunlarýnda öyküsünü okuduðunuz Can Bebek dördüncü yaþýna veda ederek beþ yaþýna girecek. Can bebek bebek olmaktan çýktý. Artýk yakýþýklý bir delikanlý adayý. Bazen onunla iyi geçinemiyoruz. Geçen gün onu evimizin bulunduðu site alaný içindeki çocuk parkýna götürmediðim için bana çok kýzmýþ. Açmýþ bilgisayarýmý. Masa üstünde ne varsa hepsini geri dönüþüm kutusuna göndermiþ. Bir kýsmýný da silmiþ. Ýþini bitirdikten sonra oturma salonuna geçip annesine “dedemin bilgisayarýnda, masa üstündekilerin hepsini çöp sepetine attým. Bazýlarýný da sildim” demiþ. Annesi,” neden yaptýn oðlum “ dediðinde yanýtý oldukça yalýnmýþ. “Dedem uðraþsýn diye” Üç kasým gecesi, bu yaramaz delikanlýnýn yaþ gününü kutlayacaðýz.
Bu seçimde ilk defa oy kullanamayacaðýz. Zira seçmen listelerinde adýmýz, sanýmýz yok. Yangýndan mal kaçýrýr gibi, apar topar yapýlmasýna karar verilen bu seçim için normal bir oluþum. Eskiden parmak bastý demokrasisiydi yönetimimiz. Þimdilerde yeni bir ek yapýldý. Seçmen listelerinde adýný bulamama demokrasisi. Ne diyebiliriz ki? Vatan, millet sað olsun
                              Özcan Nevres 30 Ekim 2002