Ölüm herkese gelecek. Kendisinden korkan, kaçan, hiç düþünmeyen, hatýrladýðýnda unutmaya çalýþan herkese... Ondan asla kaçýþ yok; ölüm yaþamýn tek kesin gerçeði...

Allah’ýn sýnýrlarý içinde yaþayan kiþilerle, Allah’ýn sýnýrlarýný ihlal ederek yaþayanlarýn hayatlarý ne denli farklý ise ölüm anlarý da kuþkusuz birbirinden farklýdýr. Hiç ummadýklarý anda ölüm meleklerini karþýlarýnda bulan inkarcýlar dehþetli bir korkuya kapýlýr, canlarý içlerinden sökülür gibi alýnýr.

Ýnkar eden kiþi, dünya hayatýnýn çok uzun süreceðini zanneder, ölümü hep çok uzak görür. Ancak dünya hayatý onu aldatmýþtýr. Diriltildiðinde, “yýl sayýsý olarak yeryüzünde ne kadar kaldýnýz?" sorusuna verdiði cevap, "bir gün ya da bir günün birazý kadar kaldýk" olur.

Ahirette ise dünya hayatýnda hýrsla elde etmek için çaba gösterdiði herþeyin önemini yitirdiðini görür. Ailesi, arkadaþlarý, evi, otomobili, fabrikasý hepsi deðersizleþir. Tüm yaþamýný boþa geçirdiðini ve Allah’ý hoþnut etmek için hiçbir þey yapmadýðýný anlar ve müthiþ piþmanlýk duyar. Azaptan kurtulabilmek için, çocuðu da dahil olmak üzere tüm sevdiklerini feda etmek ister.

(Böyle bir günde) Hiçbir yakýn dost bir yakýn dostu sormaz. Onlar birbirlerine gösterilirler. Bir suçlu-günahkar, o günün azabýna karþýlýk olmak üzere, oðullarýný fidye olarak vermek ister; kendi eþini ve kardeþini, ve onu barýndýran aþiretini de; yeryüzünde bulunanlarýn tümünü (verse de); sonra bir kurtulsa. Hayýr; (hiçbiri kabul edilmez). Doðrusu o (cehennem), cayýr cayýr yanmakta olan ateþtir. (Mearic Suresi, 10-15) ayeti, kiþinin ruh halini yansýtýr.

Ancak fidye vermeye kalkýþtýðý hiçbir þey kabul edilmez. Dünyevi hiçbir þeyin ona artýk yararý yoktur. Allah’ýn sýnýrlarýný çiðneyerek yaþamýþ diðer insanlarla birlikte sonsuza dek yaþayacaðý mekan, maddi ve manevi acýlarýn tadýldýðý cehennemdir. Kendisini yaratan ve ona ‘iþitme, görme duyularý ve kalp’ veren, sayýsýz nimetle nimetlendiren Allah’a nankörlüðünün karþýlýðýnda, sonsuz azabý hak eder. Allah sonsuz adalet sahibidir ve cehennemi adaleti gereði yaratmýþtýr.

Ýnsanlarýn birçoðu cehennemden hayali bir kavrammýþ gibi espriyle söz eder. Oysa cehennem asla hayali bir kavram deðildir, yaþadýðýmýz dünyadan da gerçektir. Çünkü dünya, sonunda yok olur, cehennem ise sonsuza dek sürer. Allah’ýn üstün kudretini kavrayamadýklarý içindir ki bu kiþiler, öldükten sonra kendilerini bekleyen azabýn þiddetini akledemezler. Oysa "…o zulmedenler, azaba uðrayacaklarý zaman, muhakkak bütün kuvvetin tümüyle Allah’ýn olduðunu ve Allah’ýn vereceði azabýn gerçekten þiddetli olduðunu bir bilselerdi. (Bakara Suresi, 165)

Kaynayýp-feveran eden, öfkesinin þiddetinden neredeyse patlayýp parçalanacak olan cehenneme girdiklerinde, cehennem bekçileri, “size bir uyarýcý gelmedi mi?” (Mülk Suresi, 8 ) diye sorarlar. Uyarýcý kuþkusuz gelmiþtir ancak onlar uyarýlarý dinlememiþ, yüz çevirmiþlerdir.

Cehennem, ‘kapýlarý kilitlenmiþ’ sonsuz azap yurdudur. Ve iman etmeyenler "bütün zamanlar boyunca içinde kalacaklardýr." (Nebe Suresi,23) Birçok insan, ‘cehennemde biraz yanýp, sonra cennete girme’ gibi bir yanýlgýyla Allah’tan uzak yaþar. Bu düþünceyle kendilerini rahatlatmaya çalýþmýþ olanlara Kur’an cevap verir: ”... Allah Katýndan bir ahid mi aldýnýz?-ki Allah asla ahdinden dönmez- Yoksa Allah’a karþý bilmediðiniz bir þeyi mi söylüyorsunuz?” Hayýr; kim bir kötülük iþler de günahý kendisini kuþatýrsa, (artýk) onlar ateþin halkýdýrlar,orada süresiz kalacaklardýr.” (Bakara Suresi, 80-81)

Yüzüstü sürüklenerek ve aþaðýlanarak cehenneme giren inkarcýlar, kazandýklarý günahlarýn derecesine göre farklý azap tabakalarýndaki yerlerini alýrlar.

Cehennemde korkunç görüntüler, uðultular, inlemeler, en iðrenç kokular, en tiksinti verici tadlar ve en dayanýlmaz acýlar vardýr. “Artýk o gün hiç kimse (Allah’ýn) vereceði azab gibi azablandýramaz. Onun vuracaðý baðý hiç kimse vuramaz.” (Fecr Suresi, 25-26)

Kur’an, cennetten olduðu gibi cehennemden de “Ýþte bu, onlarýn din (hesap ve ceza) gününde þölenleridir.” (Vakýa Suresi, 56) ayetindeki gibi þölen ifadesiyle söz eder. Cehennem, inkar içinde yaþamýþ kiþiler için gerçekten hayal edilemeyecek kadar görkemli bir þölendir. Dünya hayatýndaki imtihanýn kaybedilmesinin ve yapýlanlarýn karþýlýðýnýn alýnmasýnýn þölenidir bu!..

Cehennemde manevi azaplar da vardýr. Aþaðýlanma, horlanma, rezil olma, çaresizlik ve piþmanlýk. Allah’ýn rýzasýný ve rahmetini amaçlayan insanlar dýþýnda herkes, ahirette büyük ve dönüþü olmayan bir piþmanlýk yaþayacaktýr.

Cehennem insan için en büyük tehlikedir. Kuþkusuz Allah’ýn hoþnutluðunun en çoðunu arayan insanýn en önemli amaçlarýndan biri bu tehlikeden uzak kalma isteðidir.

Korkunç uðultusunu , cehennem ehlinin bir kez daha dünyaya geri dönmek isteyen piþmanlýk dolu yalvarýþlarýný, kýsacasý sonsuza dek yaþanacak olan bu þiddetli azap ortamýný samimiyetle düþünmek, Allah korkusunu artýrýr, þuuru açar. Ýnsan gerçekleri fark ettiði ve gönülden Rabb’ine yöneldiðinde, artýk O’nun baðýþlamasýný umabilir.