Sýradaki kitabýmýz Korkak ve Canavar. Perg Efsaneleri serisinin 1. kitabý. 274 sayfa. Yerli bir fantastik kurgu kitabý. Yazarý Barýþ Müstecaplýoðlu. Metis Yayýnlarýndan Mart 2002'de çýkmýþ kitap.

Kitap kapaðý eleþtirisi ile baþlamak istiyorum. Kapak çok itici. Ben hiç beðenmedim. Korkak ile Canavar karakterlerini milletin gözüne sokmak için bence bundan çok daha estetik ve göze hoþ gelen, çok daha pazarlayýcý bir kapak yapýlabilirdi. Kitabýn en büyük eksi puaný kapaða. Dakika bir, gol bir.

Bu vakte kadar okumak nasip olmadý. Neden? Kapak elbette bir etken. Bunu herkes gönül rahatlýðýyla itiraf etmez ama ben edecem. Kapak yüzünden kitabý almayý aklýmda hep gerilere ittim. Neden? Bir kere aklýnda bir duvar oluþuyor," olum þu kapaða bak bir de yabancýlarýn kapaðýna bak. Hiç senin okumyý sevdiðin kitaplara zerre benziyor mu bu kapak. Kapak bile böyleyse içi nasýldýr. Ona para vereceðine býrak þurda ne güzel Ejderha Mýzraðý serisi var.. Al bi Lockwood tasarýmý kapaklý kitap, oku gitsin..." diyooosuuuunn..

Çok mu hanzo kaçtý. Gerçekleri bazen ben de sevmem. Tamam genelde sevmem. Gerçekler çirkin ve acýdýr. Hoþlanmam çirkinlikten ve acýdan. Kim hoþlanýr ki.. Güzel bir resim, güzel renkler, güzel çizimler daha ilk anda çekici gelir ve insaný kitabý okuma havasýna sokar, hele ki kitaptaki bir sahne olduðunu kitabýn isminden, konusundan çýkartabiliyosan merakýný ve heyecanýn da ateþler..

Kapak niye önemli? Bir kere bu tür macera romanlarýný okuyan benim gibi insan modelleri, kendimizi genelde öyküdeki kendimize yakýn bulduðumuz bir karakterin yerine-yanýna koyarak kitaba dalarýz. Çizgi romada mesela Wolverine fanlarý Wolverine birilerini daðýtýp estikçe yüreklerin yaðý erir.. Batman karizmasýyla kavgaya dalýp ortalýðý daðýttý mý bizler de "hiieeeyttt be!!" diye gaza geliriz. Yani abi devir imaj devri ve kabul etmek zorundasýn, dünyada bu kitap kapaðý iþi çok ciddiye alýnýyor.. Öyle yani. Nokta. Anlayana sivrisinek saz. Bu kapaklarla bu tür kitaplar bu ülkede biraz zor satar.

Aslýnda satmasý lazým. Niye? Çünkü bu kitap güzel bir kitap. Öyle çok beðendim amam aman harika demiyecem. Ama güzel bir kitaptý. Hikayenin 2. kitabýný da okuma listeme aldýðýmý söylemek isterim. Elbette yabancý edebiyat ile Türk yazarlar arasýnda bir fark var. Bir kere yabancý yazarlarýn fantastik eserleri epey bir kültür ve tecrübe, deneyim birikiminden gelen kitaplar ve kendi okur profillerinin beðenilerine uygun þekilde kalýplara bürünmüþler.

Mesela yabancý kitaplarda kahraman var. Ýnsanlar kahramanlarý sever, kahramanlarý izler, kendini onlarýn yerine ya da yanýna koyar. Öykü kahramanlarla akar. Þimdiye kadar okuyup eleþtirisini yazdýðým yerli fantastik eserlerde benim þahsen gördüðümn eksiklik bu. Biz henüz yerli fantastik kurgu þablonumuzu oluþturamadýk.

Þablonu mu olur lan bu iþin diyenler çýkabilir. Ýddia etmeyecem. Fantastik kurgu kendi içinde de aksiyon, macera, felsefe, entrika, gerilim, bilim kurgu vs alt þablonlara ayrýlýp yazarlarýna göre ayrýlýyor.. Bizim de buna ihtiyacýmýz var, kendi okur profilimize göre bir þablona ihtiyacýmýz var. Bunu nasýl yaparsýn?

Bir kere hiç bilmediðin bir þeyi sýfýrdan öðrenip kendin yapmaya baþlamadan önce bunu yapanlara gidersin. Bakarsýn. Neyi nasýl yapýyorlar incelersin. Ve KOPYALARSIN. Evet, acý mý geldi? EVET, kopyalarsýn. Ancak kopyada baþarýya ulaþtýktan sonra yavaþ yavaþ özgünleþmeye ve kendi tarzýný bu kopyadan yola çýkýp þekillendirerek yaratabilirsin. Nasýl olcak? Uzatmadan söyleyeyim fikrimi: Alýrsýn satýþ rakamlarýný ve bu milletin en çok okuduðu yazarlar kimler bakarsýn, dalarsýn forumlara, okullara, kafelere, internete bi araþtýrma soruþturma yaparsýn. Sonra da elindeki malzemeyle harekete geçersin..

Konuyu çok daðýttým gibi oldu. Aslýnda Korkak ve Canavar ile de ilgiliydi hala ama biraz konudan uzaklaþtýk sanki..

Efendim kitabýn konusu iki gönülsüz ve kendi derdine düþmüþ vatandaþýn yollarýnýn birleþmesi ve sonra kendi görevinin peþinden sürüklenen bir üçüncüyle buluþup onun arayýþýna ortak olmalarýnýn hikayesi. Sevgiliþ Barýþ'ýn üslubunu ve dilini bu noktada eleþtirecek olursam bazý yerlerde pürüzlere ve yontulmaya ihtiyaç duyan noktalara tesadüf ettim demekle yetineceðim. Bu kadar söylemekle yetineceðim çünkü zamanla ve yazarak kesinlikler iyileþeceðini bildiðim ufak kusurlar bunlar ve bunun dýþýnda bu kitabýn þimdiye dek okuyup beðendiðim yabancý fantastik eserlerden tek eksi yaný kahraman yaný. Kahramanlar ne yazýk ki karizmatik deðil, sýcak deðil, yakýn bulmadým, bu adamlarla yola çýkmam. Sadece Bekçi gelecek vaad ediyor. Bekçi biraz daha cilalanýp derinleþtirilmeliydi. O zaman bizi, pardon, beni, sürükleyecek bir kahraman olurdu hikayede.

Hikayeyi sevdim. Devamýný merak ediyorum açýkçasý. Bu noktadan sonra ikinci kitapta olaylar nasýl geliþecek ve nerelere gidecez göreceðim. Gördüðümde size de anlatýrým, ya da siz benden önce okursunuz ve hatta belki de siz okudunuz bile..

Eline saðlýk Barýþ Müstecaplýoðlu. Güzel yazmýþýn. Yazmaktan vazgeçme.

Selam ve saygýlarýmla. Sýradaki kitapta buþuþana dek kitapla kalýn.