Duygusallýk dünyada milyarlarca insaný etkisi altýna almýþ bir cahiliye kültürüdür. Þeytanýn insanlarý Allah’ýn yolundan alýkoymak amacýyla kullandýðý bu etkili silah, insanlarýn duygularýnýn esiri olmalarýna ve akýllarýný kullanamamalarýna neden olmaktadýr. Bilindiði gibi þeytan, Allah’ýn büyüklüðünü düþünemeyen, takdir edemeyen insanlar ortaya çýkarmak ve insanlarý Allah’ýn yolundan saptýrmak için ant içmiþtir: ‘Madem öyle, beni azdýrdýðýndan dolayý onlarý ( insanlarý saptýrmak) için mutlaka Senin dosdoðru yolunda (pusu kurup) oturacaðým.’ (Araf Suresi, 16) Þeytan bu amacýna ulaþmak için hiç ara vermeden var gücüyle çalýþmaktadýr.

Duygusallýðýn zararlarý:
Duygusallýðýn insanlar için zararlarý çok fazladýr. Duygusal insanlar genelde çok hassas olurlar ve bu yüzden en küçük olaylarý dahi sorun haline getirip stres içinde yaþarlar. Bu sadece çevrelerine deðil kendi bedenlerine de fazlasýyla zarar verir. Sürekli þüphe, kýskançlýk, tedirginlik yaþarlar. Olaylar karþýsýnda mantýklý düþünmek yerine duygularýyla hareket ederek yanlýþ kararlar verirler. Müminler Allah’a tevekkül ettikleri için saðlýklý ve mutlu iken, bu insanlar pek çok psikolojik rahatsýzlýkla mücadele ederler.

Duygusallýðýn insan bedenine verdiði tahribatlar sonucunda çeþitli hastalýklarýn oluþmasý kaçýnýlmazdýr. Mide, kalp rahatsýzlýklarý, aþýrý zayýflama, saç dökülmesi, ciltte bozulmalar ve çok sayýda önemli hastalýðýn altýnda yatan en büyük sebep strestir. Neþeli ve mutlu yaþayan insanlarýn daha uzun ve saðlýklý yaþadýklarý bilimsel araþtýrmalar sonucunda ispatlanmýþ bir gerçektir.

Duygusallýðýn getirdiði zayýflýk, aklýný ve mantýðýný kullanan insanlarda görülmez. Bu insanlar olaylar karþýsýnda soðukkanlý ve sakin olurlar. Çünkü her þeyin Allah’ýn kontrolünde gerçekleþtiðini bilir ve sonuna kadar O’na teslim olurlar. Bu durum insanlar için sonsuz bir güven duygusu demektir. Kendini güvende hisseden insan panik olmaz, kontrollü davranýr. Sonuç ne olursa olsun yýkým yaþamaz ve her koþulda tevekküllü olur. Bu da saðlýklý bir ruh yapýsý, saðlýklý bir insan ve saðlýklý bir toplumun oluþmasýna neden olur.

Duygusallýk telkini:
Günümüzde duygusallýk telkininin en yoðun yapýldýðý insanlar gençlerdir. Aþk ve tutkunun sonuna kadar yaþanmasý gerektiði telkiniyle gençlerin kontrolden çýkmalarý saðlanarak çoðu zaman yanlýþ iliþkilere sürüklenmelerine neden olunur. Duygusal þarkýlar, sözler, þiirler, filmler ve romantizm masallarýyla genç beyinlere mantýktan uzak sadece duygusal yaklaþýmlarla ‘aný yaþamalarý’ telkini verilir. Böylece gerçek sevgiyi yaþamadan sadece geçici heveslerin hüküm sürdüðü bir hayat yaþayan bu gençler beklentilerinin gerçekleþmediði durumlarda büyük yýkýmlar yaþarlar. Bazen intihara kadar giden zayýflýklar dahi gösterebilirler. Oysa aklýný kullanýp Allah’a sýðýnan insanlar için her türlü durum bir hayýr olarak görülür. Þifayý uyuþturucu, alkol ya da baþka þeylerde deðil Allah’a sýðýnmakta bulurlar. ‘Kur'an'dan mü'minler için þifa ve rahmet olan þeyleri indiriyoruz. Oysa o, zalimlere kayýplardan baþkasýný arttýrmaz.’ (Ýsra Suresi, 82)

Bugün yaþanan pek çok çözümsüzlüðün, sýkýntýnýn ve belalarýn altýnda þeytanýn bu bitmek bilmeyen telkinleri yatar. Þeytan insanlarýn boþ amaçlar, geçici hevesler peþinde koþup yanlýþlar yapmasýný ister. Bundan büyük bir haz duyar. Allah kullarýný bu tehlikeye karþý Kuran’da þöyle uyarmýþtýr : ‘Ey iman edenler, þeytanýn adýmlarýna uymayýn. Kim þeytanýn adýmlarýna uyarsa, (bilsin ki) gerçekten o (þeytan) çirkin utanmazlýklarý ve kötülüðü emreder. (Nur Suresi, 21)

Son olarak insanlar, þeytanýn telkiniyle, duygusallýðýn mutlaka olmasý gerektiðine inanarak duygusal olmayan insanlarý vicdansýz olarak nitelendirirler. Bu yanlýþ kaný duygusal olmayan her insanýn merhametsiz olduðu görüþünün ortaya çýkmasýna neden olsa da Allah’ýn sýfatlarýndan olan merhamet, mümin kullarý üzerinde görülen bir özelliktir. Müminler merhametlidir ancak duygusal deðildirler. Böylesine bir zayýflýðýn þeytanýn oyunu olduðunu çok iyi bilirler ve bu oyunu Allah’ýn dosdoðru yolundan giderek bozarlar. Mümin güçlü bir karakterdir, aklýný kullanýr, telkinlerden Allah’ýn izni ile etkilenmez.
(Allah'tan) Sakýnanlara þeytandan bir vesvese eriþtiðinde (önce) iyice düþünürler (Allah'ý zikredip-anarlar), sonra hemen bakarsýn ki görüp bilmiþlerdir. (Araf Suresi, 201)



Altuð Öztürk