Yüz kiþinin içinde aþýk, gökte yýldýzlar arasýnda parýldayan ay gibi belli olur. -Mevlana |
|
||||||||||
|
Onlar bugün bahçede oynuyor. Hava epey soðuk. Ýyi ki rüzgâr yok. Ýkisinin de yanaklarý kýpkýrmýzý. Eðiliyorlar, çabucak toplar yapýyorlar; uzaða atmaya çalýþýyorlar. Buna da çok gülüyorlar. Sonra tekrar eðiliyorlar... - Daha uzaða atalým. - Bora, aðaca atalým. Ne dersin? - Kaç defa denedim, olmuyor! - Elindekini göreyim, güzel. Haydi, þimdi... Kar topu aðacýn bir dalýna dokundu. Ýnci biraz þaþýrmýþtý. Belli etmemeye çalýþtý. - Evet, abla, gördün mü, gördün mü ? Baþardým iþte! Bora, neþeli neþeli zýplýyordu. Nasýl olduðunu anlayamadý. Ayaðý kaydý. Kendini yerde buldu. Ablasý ona gülmeye baþladý. Yanýna gitmeye acele etmiyordu. Ama yine dayanamadý. Kardeþine ellerini uzattu. Kollarýndan tutup kaldýrdý. - Dirseðin acýmýyor, deðil mi? - Acýmýyor, ablacýðým. Burasý yumuþak. Biliyorsun ben karý çok severim. Bahçemiz, aðaçlarýmýz, evimiz kýþýn baþka görünüyor. "Kar Yaðmýþ" deyip devam etti: Bozmaz eðlencemizi, Soðuk, korkutmaz bizi. Bütün gece yaðmýþ kar Camdan artýk kim bakar? Yolda onlarýn izi Güldürür hepimizi Avuçlarda ekmek var Hiç aç kalmasýn kuþlar. - Aferin, Bora. Bak, seni dikkatle dinledim. Ýnci'nin aklýna, iki yýl önce yaþadýklarý geldi. Yine böyle bir kýþ günüydü. Yalnýz, hava çok soðuk olduðu için dýþarýda oynayan çocuk yoktu. Ekmek almýþtý, eve gidiyordu. Beyaz karýn üzerinde, bir aðacýn altýnda kuþ gördü. Korkutmadan yanýndan geçti. Birkaç adým atýnca baþýný çevirip baktý. Kuþ uçmamýþtý... Geri döndü, onu eline aldý. Kuþ, kanatlarýný kýpýrdatmadý. Gözlerinde sadece korku vardý. Onu eve götürmüþtü. Belki de hastaydý. Ýlk baþta ne su içti ne de bir þey yedi. Belli ki çok üþümüþtü. Ancak dört saat geçince kendine gelmeye baþladý. Ýki gün daha odalarýnda kaldý. Canýnýn sýkýldýðýný anladýlar; kuþu serbest býraktýlar. Gene kar topu atmaya baþlayacaklardý. Ama, Bora birden durdu: - Ablacýðým, yaparýz demiþtin. - Ne demek istiyorsun, Bora? - Sabah konuþmuþtuk ya... - Ayak izlerine bakacaktýk. - Ama onu yaptýk. - Evet, baþka, kara yazý yazacaktýk. - Yazýlarýmýz hâlâ orada duruyor. - Ee, o zaman... - Kardan Adam nerede? Doðru ya. Ýnci unutmuþtu. Oysa kocaman kocaman kar toplarý yapýp üst üste koymayý çok seviyordu. Hemen baþladýlar. Kar yeterince yumuþak deðildi. Bu yüzden biraz zorlandýlar. Yorulmuþ olsalar da, kenara çekilip baktýklarýnda, artýk orada bir Kardan Adam vardý. Beresi: lâcivert. Kaþkolu: kýrmýzý. Burnu , gözleri eksik deðildi. Onlara, anlamlý anlamlý bakýyor gibiydi. Gülümsemesi sýmsýcaktý. - Bora'cýðým nasýl? Beðendin mi? - Abla, onu kim görse anýnda beðenir. Ama bir þeyi eksik. - Sanmýyorum. - Peki, cebi nerede? - Cebi mi? Ýlk defa duyuyorum. Onun cebi olmaz. - Olur, abla, olur. Biz yapalým! Ýnci, kardeþini kýrmak istemiyordu. Þimdiye kadar ne güzel eðlenmiþlerdi. Belki biraz sonra içeri gireceklerdi. Pencereden bakýnca Kardan Adam'ý göreceklerdi. Bora, elinde bir poþetle öylece duruyordu. Onu cebinden çýkarmýþtý. Poþetin içinde þekiller vardý. Renkli kâðýtlardan kesilen üçgen, kare, daire. Ablasý kesmiþti. Bora onlarý çok beðenmiþ; hatta dýþarý çýkarken üç deðiþik þekli poþetle birlikte yanýna almýþtý. Onlarý ne yapacaðýný düþünmemiþti. Ama þimdi biliyordu... Ýnci, denemeye karar verdi. Kardeþine: - Lütfen, arkaný döner misin? dedi. Yapmak istediði kolay deðildi. Uðraþtý durdu. Kardan Adam'ýn þimdi cebi de vardý. - Tamam. Nasýl görünüyor? Bora döndü. Pýrýl pýrýl gözlerle konuþmaya baþladý: - Teþekkür ederim. Çok güzel olmuþ. Kardan Adam'a bir mektup yazarsam cebine býrakýrým. Beraber oynadýðýmýz oyunlarý anlatýrým. Þimdi ise oraya sadece bunu koyacaðým. Elini uzattý. Usulca, kardan cebi düþürmeden, poþeti yerleþtirdi. Yaptýðýndan hoþnuttu. Ama eldivenlerini çýkarýp poþeti tekrar eline aldý. Renkli þekilleri tek tek Kardan Adam'a gösterdi. Beðeneceðini biliyordu. Onlarý hiç kýrýþtýrmamýþtý. Poþeti bir daha özenle cebe koydu; artýk eve gitme zamanýydý... Bayse Hatipoðlu
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayse Hatipoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |