..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir ülke baðýmsýz olmadan, baðýmsýzlýk da erdem olmadan ayakta duramaz. -Rousseau
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam > Canip Doðutürk




27 Mart 2012
Düzen Üzerine  
Hýrsýz Çeþitleri

Canip Doðutürk


Hýrsýz Çeþitleri Üzerine Hýrsýzlarýn Düzeni Üzerine DÜZEN ÜZERÝNE


:AFHI:

Üç tip hýrsýz vardýr. Birincisi açlýk duygusundan kendinden geçip, doymak için ekmek çalan, ikincisi hýrsýzlýðý meslek edinenler, üçüncüsü bu iþi yasal olarak yapan..

Birinci tür hýrsýz hayatýnda bir kere eylemde bulunur, en az on beþ yýl yatar mahpushanelerde, çýkmasý zor, çýksa da kimse hýrsýz diye iþ vermez.

Ýkinci hýrsýz türünün mesleði hýrsýzlýk olduðu için, akla gelebilen her þeyi çalar; bu türler organize halde çalýþtýklarý için, kolay yakalanmazlar. Biri içeri girse diðerleri ona bakar. Takým elbiseli, kravatlý, kara gözlüklü patron onu bir biçimde tekrar çýkartýr. Her þeye raðmen çýkaramazsa; zaman içinde genel afla çýkarlar. Öncelikli olarak bu ‘kader mahkûmu’ maðdurlar dýþarý çýkar ve içeride meslek içi eðitimi aldýklarýndan dört elle tekrar mesleklerine dönerler, canla baþla yeniden iþe koyulurlar.

Üçüncü tip hýrsýzlar, dolandýrýcý, rantçý ya da komisyonculardýr: Bunlar ilginç canlýlardýr, doðadaki tek örneði bukalemunlardýr. Her tür araziye uyarlar. Yasal olarak çalýþýrlar. Renkleri, biçimleri yoktur. Bunlar banka, site, villa, balkon, dað, baraj, tatil köyleri, orman, dað, yayla, ova, köprü, yol hatta denizleri bile çalabilir ve pazarlayabilirler. Ýnsana ait ne varsa; komisyonunu alýr ve satarlar. Bunlar ayný zamanda dünyalý olduklarý için, her yerde mülkleri, paralarý ve köleleri vardýr…

Her gün yeni bir safsata üretir; delicesine gündemi saptýrýrlar. Yasal olduklarýndan, her þeye hâkimdirler. Yaptýklarý iþ çok büyük olduðundan kolay kolay yakalanmazlar. Anlaþmazlýklarý ancak, kendi aralarýnda paylaþamadýklarý ‘ganimetlerden’ doðabilir! Bunlar toplumun deðer yargýlarýndan beslenirler. Vatan ve millet sevgisini vurgulamak için, köprü, geçit, cami, okul gibi kurumlar yaptýrýp, adlarýný yazdýrýrlar…

Yakalandýklarýnda, mahkemelerin bunlarý yargýlamasý: namuslu, dürüst aç, zar zor geçinen asgari ücretlileri, iþsizleri, açlýk sýnýrýnda yaþayanlarý, banka maðdurlarýný inandýrmak için bir yargýlama provasýdýr. Kolay kolay suçlu bulunmazlar. Suçlu bulunduklarý enderdir.

Mahpushaneleri beþ yýldýzlý otel gibidir. Kýsa bir süre dinlenirler; çevresindekiler emrindedirler. Daha düþük düzeyli hýrsýzlar ona hizmet etme yarýþýndadýrlar. Onunla resim çektirip övünenler, onun eskittiði eþyalarý alýp saklayanlar, çýktýklarýnda resimlerini çocuklarýna gösterip bak oðlum ben bu ünlü kabadayý, iþ adamýyla ayný koðuþta yattým diyenler, anýlarýný çevresindekilere anlata anlata bitiremeyenler vardýr...

Bu büyük iþ adamlarý ya da komisyoncu iþ bitiriciler, çýktýklarýnda bir kahraman gibi gösterilerle karþýlanýr. Kurbanlar kesilir, yoksul ve iþsizlere tattýrýlýr. Bir süre memleketinde aðýrlandýktan sonra, kazandýklarýný gözden uzak yesinler diye; dünyanýn bir baþka bölgesine yerleþtirilirler… Bunlar çalmaya doyamaz ve hep yoksuldurlar. Çala çýrpa, dünyanýn her yerinde mekân kursalar bile, rahatlýkla hiç sýkýlmadan ceplerinin astarýný herkese göstererek iþte benim de param yok, bende sizin gibi yoksulum derler.

Hükmetme hastalýðý depreþtikçe, psiþik davranýþlar gösterirler. Bulunduklarý yerlerde de rahat durmazlar. Yasa dýþý iþleri orada da yapmaya kalkýþýrlar, yakalanýp yargý önüne çýkarýlýnca da: onlarýn burada milli duygularýyla ayaklanan ‘kahraman artýklarý’, o ülkeyi protesto ederler. Yürüyüþler nümayiþler yaparlar. Siz bizim iþ adamýmýza nasýl böyle (…) dersiniz… O ülkelerin mallarý, bayraklarý yakýlýr, protesto edilir v.b...

Dolandýrýcýlýk görüldüðü gibi çeþitli biçimlerde kendini gösteren salgýn bir hastalýktýr. Bu amansýz hastalýk herkese bulaþmýþsa tedavisi yok denecek kadar zordur. . Yukarýdan aþaðýya hiyerarþik bir biçimde bulaþýcý bir hastalýk gibi herkese sirayet eder. Bu, öyle bir illettir ki, bu hastalýða yakalanmayan yaþama þansýný bile yitirebilir! Çalanlar bir olup çalmayaný hýrsýz diye ispiyon edebilirler! Diðer hýrsýzlar tarafýndan suçlu ilan edilip her türlü linçe maruz kalabilirler.

’’Devletin malý deniz yemeyen domuz’’ felsefesinin benimsendiði toplumlarda; zaman içinde herkes çalmaya baþlar. Veren ve alan memnun olduðu sürece virüs kökleþir. Çalýnan nesnenin kazanýmý çeþitli adlarla anýlabilir. Bunlar çok çalýþmak, akýllýlýk, kurnazlýk, hediye gibi kavramlardýr.

Bildiðiniz gibi devletin malý ortak maldýr. Çeþitli kaynaklardan beslenen bir ekonomi sistemi ile havuz doldurulur. Bu havuz eski çaðlarda savaþ ganimetleriyle dolar, tüketilir; tüketildikçe de savaþçý topluluklar, yerleþik düzene geçen tarým toplumlarýna saldýrýr nesi var nesi yok alýr, boþalan ambarý tekrar doldururlardý... Bu ganimetler pay edilir, bir kýsmý da havuza konulurdu. Devlet, malý azalýnca da kendi halkýný haraca keserlerdi. Tarihin tozlanmýþ sayfalarýnýn arasýndaki kýsa ve kaba özet bu.

Topluma bulaþan bu hýrsýzlýk illeti zamanla alýþkanlýk yapar ve herkes birbirinden çalarak yaþamaya baþlar; çok çalabilen akýllý ve beceriklidir, hiç çalamayan akýlsýz ve beceriksizdir. Hatta zamanla bu çok çalabilen kiþi çalmayý karakteristik bir alýþkanlýk davranýþýna Kleptomani (hýrsýzlýk hastalýðýna) dönüþtürür. Çaldýkça zevk alan bu hasta öyle bir hale gelir ki evrimleþerek genleri deðiþir ve bu hastanýn çocuklarý da ‘gizli yasal kleptomani’ olabilirler!

Kapitalist sistem, insanlarýn limbik sistemini öylesine bozmuþ ki; herkes geleceðinden endiþeli, korkak, yoksul ve çaresizlik içinde yaþar olmuþ! Varsýllar bile, endiþeli ve korku içinde geleceðinin güven içinde olmadýðýný biliyor. O nedenle hep varlýðýna varlýk katma yarýþýnda. Bu gerilim tüm insanlýðýn ortak noktasýdýr aslýnda! Herkes kendinden daha büyük, daha güçlü olan tarafýndan ya da halk tarafýndan linç edileceði, mallarýnýn yaðmalanacaðý paranoyasý içinde yaþar! Ýþte bu duygu, sistemin içindeki insanlarý psiþik hastalýklarýn içinde bir canavara dönüþtürür. Kapitalizm piramidinde olduðu gibi, kapitalist sistem kendi varlýðýný korumak ve sürdürmek için yönetiyor, kandýrýyor, öldürüyor! Bütün bunlar için daha çok týkýnýyor. Büyük insanlýk ise bu çarkýn içinde, bu sistemin varlýðý için kendisini ve herkesi beslemeyi sürdürüyor…

Toplum, yaþamýnda çok önemli yeri olan, insaný insanlaþtýran: müzik, resim, beden eðitimi, edebiyat ve felsefe gibi yaþamsal ve sanatsal dersleri kaldýrýp onun yerine insanlara, akla gelebilecek en kötü, en olumsuz ne varsa, üretme ve paylaþma yerine; en kýsa yoldan para kazanmayý öðreten ezberciliðin ve pazarlamacýlýðýn metot ve teknikleri ile ilgili öðretim anlayýþý dayatýlýrsa sonuç iþte böyle hüsran olur! Dahasý her geçen gün insanýn içinde var olan eþitlik, özgürlük, adalet ve dayanýþma duygusu ile deðer yargýlarý yerini toplumun bilinçaltýna yerleþen komisyonculuk, dolandýrýcýlýðýn o çirkin hazzýna býrakýyor.

Sistem hýrsýzlýk, dolandýrýcýlýk, tefecilik, bankercilik ve komisyonculuk (simsarlýk) zeminine uygun olduðu sürece, her zaman ve her yerde bozukluk olacaktýr… Çünkü insanlarýn içinde bulunduðu düzen bununla besleniyor ve bundan nemalanýyor!

Kapitalist Sistemin Piramidi

Kapitalizm

Sizi yönetiyoruz
Sizi kandýrýyoruz
Sizi öldürüyoruz
Sizin için týkýnýyoruz


Biz herkes için çalýþýyoruz. Biz herkesi besliyoruz.




Bu sistem, yeni rant alanlarý yaratýp daðlarý kel, denizleri batak, ýrmaklarý balýksýz, ovalarý çorak býrakýr… Ýþte Afrika bunun kanýtý!

Öyleyse; selam olsun! Selam olsun ‘insan haklarýnýn’ olmadýðý, hýrsýz, dolandýrýcý ve komisyoncularýn cirit attýðý ülkelerde üreterek yaþayanlara, milyonlarca iþsize, açlýk sýnýrýnda kývranan maðdurlara, aç çocuklara, çaresiz kadýnlara ve ÇALMADAN YAÞAMA SAVAÞI VEREN EMEKÇÝLERE…!

Canip Doðutürk




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn yaþam kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yaþama Davet Üzerine
Yýlmaz Güney, Castro, Stalin, Kýzlarý ve Halk Üzerine
Obezite Üzerine

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Terör, Kaddafi, Van Depremi ve Ardýndaki Vahþet Üzerine
Terör Üzerine
Düþünen Adam’ý Kim Delirtti?
Kadýnlar Üzerine
Sivas Vahþeti Üzerine
Duvarlar Üzerine
Kamu Alanlarý ve Ýnsanýn Tutsaðý: ‘insan’ Üzerine
Server Tanilli ve O’nun Aydýnlýðý Üzerine
Nâzým Hikmet Ran Üzerine
Eðitimin Çýkmazý Üzerine

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Döner Faþizmin Kurþunu [Þiir]
Ýnsanlýk Anýtý Üzerine [Eleþtiri]


Canip Doðutürk kimdir?

Güzel sanatlarla uðraþan bir eðitimci ve heykel sanatçýsýyým. Ayrýca, deneme, makale, þiir yazarak duygu ve düþüncelerimi paylaþmaya çalýþýyorum.

Etkilendiði Yazarlar:
Karl Marx,Freud, Nietzsche, Adorno, Dostoyevski, Mayakovski, Anton Çehov,Marquez,Emile Zola, Bertolt Brecth, Kafka, Aragon, Neruda, Lorca, Ahmet Arif, Nâzým Hikmet, Orhan Kemal ...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Canip Doðutürk, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.