..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Düþmekten yükselme doðar. -Victor Hugo
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm > Kemal Yavuz Paracýkoðlu




15 Mayýs 2012
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/1.  
Kemal Yavuz Paracýkoðlu
Daðýn tepesinde, bir kaya kütlesi üstünde yer alan kale, bin yýlýn rüzgârlarýyla yerle bir olmuþtu. Kale surlarýna ait aþýnmýþ duvar taþlarý olmasa buranýn bir kale kalýntýsý olduðunu anlamak mümkün olmazdý; hiç kimsenin, oraya tarihi bir deðer biçtiði de yoktu zaten.


:BCHC:
I.

Daðýn tepesinde, bir kaya kütlesi üstünde yer alan kale, bin yýlýn rüzgârlarýyla yerle bir olmuþtu. Kale surlarýna ait aþýnmýþ duvar taþlarý olmasa buranýn bir kale kalýntýsý olduðunu anlamak mümkün olmazdý; hiç kimsenin, oraya tarihi bir deðer biçtiði de yoktu zaten.
Kale kalýntýsýnýn dýþýnda, daðýn eteklerinde yer alan on haneli mezra, hayvancýlýkla geçinen insanlarýn yaþadýðý, tulum peyniriyle ünlü Kayaköy’dü. Muþ Bulanýk’da daðlar arasýnda unutulmuþ, senede bir iki defa uðrayýp köyün tulum peynirini satýn alan toptancý tüccarlarýn dýþýnda geleni gideni pek olmayan, tabir-i caizse Allah’ýn bile siktirettiði bir yerdi. Köyün tek yol baðlantýsý, kýraç arazinin tabanýnda yaðýþtan yaðýþa su tutan, çakýl taþlarýndan ibaret bir dere yataðý boyunca, Muþ - Bulanýk karayoluna kadar beþ kilometre tutan toprak bir yoldu. Tek görünen yeþillik o dere yataðýndaki aðaçlar ve küçük bahçelerdi.
Kayalýklardaki kale kalýntýlarýnýn belirlenmiþ hiçbir tarihi deðeri yoktu, ama Kayaköy’ün burada kurulmasýnýn tek nedeni o kalýntýlarýn yer aldýðý kayalýklardý. Kayaköy’lüler için o kayalarýn önemi, kayalýklarda yer alan inlerden dolayýydý, çünkü tulum peyniri üreticiliðinde en önemli ihtiyaç peynirin soðukta depolanmasýydý ve onlar doðal bir buzdolabý vazifesi görmekteydiler. Üstelik inlerin doðal olarak bulunmasý da gerekmemekteydi; kolayca eþelenebilen bir madenden oluþan bu kayalýklarda kendi ininizi bir kazma kürekle kolayca yaratabiliyordunuz.
Bu Nisan ayý, hatýrlanabilir Nisan aylarý içinde en ýslak geçeni olmuþ, ay boyunca yaðan yaðmurla eriyen kar sularýyla Kayaköy deresi Bulanýk Çayýna katýldýðý yere kadar gidilemez yol kesilmiþti. Nisan sonlarýna gelindiðinde yaðmurlar kesilir kesilmez köye takým elbise içine kravat takmýþ götlü göbekli birçok adam gelip gitmeye baþlamýþtý. Önce seçim var sanýlmýþ, gelenler seçim palavralarý sýkmadan, geldikleri gibi gitmiþlerdi. Birkaç salak köylü gelenlerin harabelere turistik gezi yapan turistler olduðunu söylemeye baþlamýþ, akla baþka bir neden gelmeyince köyün bildik geçinen kanaat önderlerinin de onayýyla bu öngörü genel kabul görmüþtü. Ta ki, Mayýs ayý gelir gelmez, gelen gidenlerin ayaðý kesilip de, hiç gelen giden kalmayýnca bu öngörünün de yanlýþ olduðu anlaþýlmýþtý. Çokbilmiþ kanaat önderlerinin, o kelli felli adamlarýn köyü günlerce istila etmelerinin nedenini bilememekten dolayý sinir krizleri geçirmeye baþladýklarý günlerde, aþiret reisi ve milletvekili Celal Kabaloðlu, yanýnda bir çuval dolusu para ve bir noter kâtibiyle çýka gelerek onlarý bu sýkýntýdan kurtarývermiþti. Hem de iki satýrlýk bir diyalogla:
“Beyim, her þeyi olduðu gibi bunu da anca siz bilirsiniz. O adamcazlar köyümüze niye akýn ettiler ki?”
“Neye olacak caným! Ben yolladým onlarý. Bir taþ ocaðý açmak için arazinizi satýn alacaðým da, gidin bir bakýn bakalým, kaç paradan satýn alayým, diye deðer ölçmeðe yolladým…”
“Aman beyim, ne deðeri olurmuþ bu taþlý yamacýn?”
“Öyle demeyin… Ben Allah’tan korkarým. Sizin de çoluk çocuðunuz var. Hakkýnýz neyse, fazlasýnla ödemem gerek. Noter beye tapu belgelerinizi teslim edip verin vekâletinizi ki tapuhanedeki iþleri yapýp bitirelim çabucak!”
On haneden dokuzu kuyruða girip ellerindeki tapu belgelerini noter kâtibine teslim etmiþti. Noter kâtibinin daktilosuyla bir þeyler yazýp bitirmesini beklemiþler, sonra o yazýlanlarýn altýnda imzala denilen yerleri parmaklarýný basarak imzalamýþlar, Celal beyin önüne varýp teslim aldýklarý tomar tomar banknotu pantolonlarýnýn, ceketlerinin ceplerine sokuþturmuþlar, oralara sýðmayanlarý ise gömleklerinin eteklerini pantolonlarýnýn kemeriyle iyicene toparladýktan sonra koyunlarýna sokuþturup evlerinin yolunu tutmuþlardý. Bu tören tamamlandýðýnda Ali Elmas’ýn kuyruða girmediði fark edilmiþ, buna þiddetle kýzan beyefendiye, Ali Elmas’ýn Bulanýk Yetiþtirme Yurdunda müstahdem olarak çalýþtýðý, köyde bulunmadýðý için kuyruða girmediði söylenerek kýzgýnlýðýnýn þiddeti biraz olsun hafifletilmiþti.
Koskoca aþiret reisinin Kayaköy’lüleri bu þekilde ödüllendirmesi için Allah’a büyük bir hayýr etmiþ olmalýydýlar. Buna dair rivayetler de muhtelifti. Buna da imam efendi; ki, kendisi köy muhtarýnýn kardeþi Hüsrev’den baþka birisi deðildi, hemen o günkü ikindi namazýnda, “Hayýr da, þer de Allah’tandýr. Ahali aksatmadan camiye devam etmektedir ve de imal edilen peynirde hiç hile yapýlmamaktadýr. Elbet beyefendiyi araç ederekten ödüllendirir Allah…” diyerek kendince son noktayý koymuþtu.
*
Asýl son noktayý ise Celal Kabaloðlu’nun abisinden yadigâr yeðeni Fiko koymuþtu. Fiko, hemen o gece, uykularýn en aðýr olduðu saatlerde yirmi adamýný silahlandýrýp Kayaköy’e saldý. Yirmi adam ikiþer kiþilik gruplar halinde birer eve dalýp ev sakinlerini yediden yetmiþe tekme tokatla, don fanila köy meydanýnda toparladýlar.
Eþkýyabaþý, “Hamido aðamýn selamý var ey köylüler,” diyerek söze baþladý. Hamido, Muþ ovasýnda ne kadar köylü varsa, hepsinin bildiði, ama yüzünü görüp tanýmadýðý ünlü bir eþkýyaydý. “Duymuþtur ki, arazinizi Kabal aþireti reisine satmýþsýnýz. He?”
Köylüler, bu eþkýyanýn Kabal aþiretiyle düþman olduðunu duyarlardý, bilirlerdi. Hamido’nun, babasýný öldürten Kabal aþireti ileri gelenlerinden intikam almak için daða çýktýðý, hatta onlarla bir çatýþmasýnda tek gözünden vurulup tek göze kaldýðý her tarafta bir efsane gibi anlatýlýrdý. Anlaþýlan o ki, Kayaköylüler arazilerini Kabaloðlu’na satmakla Hamido’yu çok kýzdýrmýþlardý. Muhtar boynunu bükerek eþkiyabaþýný sakinleþtirmek için kekeleyerek bir þeyler söylemeye çalýþtý.
“Aðam, bilirsin ki kim kuvvetli ise biz onun kulu olmak ile mükellefiz. Kabaloðlu gelmiþtir, gücünü getirmiþtir dikmiþtir karþýmýza, bizi kulu etmiþtir. Þimdi, silah Hamido aðamýzdadýr, þimdi onun kullarýyýz… Hamido aðam derse ki satmayýn ulen arazinizi, hemen yarýndan tizi yok ki, Kabaloðlu’na veririz paralarýný alýrýz tapularýmýzý.”
Bu laflar eþkiya baþýný daha da kýzdýrmaktan baþka bir iþe yaramadý.
“Ulen, siz Kabaloðlu’nun karþýsýna dikilip al paraný, ver tapumu diyebilecek adam mýsýnýz, deyyuslar! Deseniz de, o siktir olun gidin karþýmdan deyince ne yaparsýnýz, he! Onu demeye Hamido aðam gibi dirayetli bir adam gerekir. Hamido aðam sizin namý hesabýnýza Celal Kabaloðlu’na yollayacak paralarý ve de tapularýnýzý alacak elinden. Haa, sonra da, bi daa araziyi o Kabaloðlu deyyusuna satmaya kalkýþmayacaksýnýz, ona göre! Tamam mý ulen!”
Köylüler üzülsünler mi sevinsinler mi, bilemeden, minnetle eþkiyabaþýnýn elini eteðini öpmeye koyuldular.
“Tamam aðam, Hamido aðamýz versin paralarý alsýn tapularý madem. Biz ant olsun ki bidaa Hamido aðamýzýn hasýmlarýna satmaya kalkýþmayýz arazimizi…”
“Tamam. Kuruþunu eksiltmeden getirin aldýðýnýz paralarý teslim edin bana bakim!”
Köylüler birer eþkýya nezaretinde evlerine daðýlarak, evlerindeki tomarlarý getirip açýlan bir çuvalýn içine sýkýþtýra týkýþtýra doldurdular.
“Kuruþunu eksiltmediniz inþallah! Kabaloðlu, Hamido aðama kuruþu eksik bunun deyip hakaret ederse, vallah gelir canýnýza okur, ona göre haa!”
Herkes, “yok valla, hepisini teslim ettik,” diye uðuldadý.
Bu iþlem bitip de, eþkýyalara gitmek üzere yol göründüðünde Kayaköylüler bu büyük belayý hiçbirinin burnu bile kanamadan savuþturmuþ olmanýn huzuruyla hemen orada, topluca, ikiþer rekât þükür namazý kýlýp, yarým kalan uykularýný tamamlamak üzere evlerinin yolunu tuttular.
*
   



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn 1. bölüm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/3.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/9.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/4.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/2.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/8.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/6.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/5.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/7.

Yazarýn roman ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bizim Köyün Ayýlarý
Paþazade... 2
Paþazade…1.
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/40)
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/37)
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/36. )
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/10. (1. Bölüm Sonu)
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/39)
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/35. )
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/38)

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Part - Time Seviþmeler [Þiir]
Bir "Hiçbir Þey" Olmak [Þiir]
Deliler Bayramý [Þiir]
Nazlý Nazlý Karýlar... [Þiir]
Gülbahar'ým; Can Çiçeðim! [Þiir]
Ýkimiz Ýçin [Þiir]
Hayatým [Þiir]
Halepçe [Þiir]
Senden Önce, Sensiz [Þiir]
Çapkýn Kýz... [Þiir]


Kemal Yavuz Paracýkoðlu kimdir?

Okur yazar, okuduðunu anlar, yazdýðý okunur, emekli büro memurluðundan devþirerek, kendi kendine oldu yazar. . .

Etkilendiði Yazarlar:
Hiç kimseden etkilenmemiþtir, kendine özgü bir yazý dili kullanýr...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Kemal Yavuz Paracýkoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.