..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Düþünce dilden, dil düþünceden doðar. -Platon
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Doða ve Dünya > Didem Deþtioðlu




16 Mayýs 2012
Suda Gökyüzü Vardý, Ayda Yaþam  
Didem Deþtioðlu
Su tanrýsý Phorcys hüzünle bakýyor geçmiþe, su perileri artýk adlarýnýn bir anlam taþýmadýðýný düþünüyor, güzelliklerini gördükleri su akmýyor... Apollon’un çaldýðý üç telli lirin sesi eþliðinde gürül gürül akan nehirlerin sesi yok artýk, nehir yataklarý kurumuþ, akýntýya karþý yüzen sazanlar yüzemiyor bile... Göller kurudu, gözyaþlarý kurudu...


:AGHD:


Thales felsefede çýðýr açan -Dört Ýlke- öðretisinin ilk ayaðý olan „Su ilkesini“ I.Ö. VI. yy’da ortaya atmýþtýr. Bu felsefe ile ilgili olarak Aristo tek bir yargýdan söz eder: "Her þeyin kaynaðý sudur, bir baþka deyiþle her þey ýslak bir maddeden yaratýlmýþtýr.” Yaþadýðý dönemlerde Mýsýr yaþam biçimini inceleme fýrsatý bulan Thales, Nil Nehrinin taþkýnlarýndan sonra bitki ve hayvan populasyonunun birdenbire þaþýlacak derecede artmasýna, doðanýn kara bir toprak renginden rengarenk gökkuþaðýnýn yeryüzündeki yansýmasýna dönüþmesine tanýklýk etmiþtir… Suyun varlýðý ile doðanýn yeniden doðuþunu iliþkilendiren Thales’in bütün varlýklarýn temel ilkesi su’dur öðretisinin ilhamý, seher vakti güzel kokulu bir kýr çiçeðinin topraktan doðuþunu izlerken gelmiþtir.

Evet, su yaþamýn kaynaðýdýr. Soluduðumuz havada, doðar doðmaz içtiðimiz ilk sütte, Mona Lisa tablosunda, gözyaþýmýzda, çocukluðumuzun renkli oyun hamurlarýnda, çizdiðimiz doða resimlerinde rastlarýz suya, denize, okyanusa... Ayda yaþamýn olup olmadýðýný araþtýranlar bile öncelikle su var mý diye bakýyorlar, su varsa hayat da vardýr diyorlar. Neden mi, çünkü vazgeçilmezidir yaþamýmýzýn su! Ne yazýk ki artýk zorunda olarak vazgeçiyoruz sudan, tüm su kaynaklarýmýz olaðanüstü hýzda tükeniyor, suyu gramla satýn alacaðýmýz günler kapýda! Doða ona yaptýklarýmýzýn intikamýný mý alýyor yoksa baþta biz mi ona çok acýmasýz davrandýk bilinmez ama Orhan Veli`nin "Hava bedava, su bedava... Bedava yaþýyoruz, bedava..." dediði günlerin üstünden çok zaman geçmemesine raðmen artýk su bedava deðil. Deniz suyunu arýtarak halkýna satan zengin ülkelerden biri olan Dubai’de bile dört litre benzine karþýlýk sadece bir litre su alýnabiliyor. Yani artýk zenginlik de kar etmiyor, doðanýn sýnýrsýz gücü karþýsýnda...

MÖ 3000 yýllarý civarýnda gerçekleþtiði düþünülen Nuh Tufaný’nýn ana temasý Mezopotamya’da bulunan büyük bir uygarlýðýn sularýn altýnda kalarak tarihe karýþmasýdýr. Nuh`un Gemisinin kalýntýlarýna Aðrý Daðý’nda rastlandýðý rivayeti ve Aðrý’nýn 5137 metre yüksekliði ile Türkiye’nin en yüksek daðý olduðu göz önüne alýnýrsa hemen soru iþaretleri beliriyor aklýmýzda... Nereye gitti bu kadar su ya da nereden geldi bu kadar su?

Türkiye’nin Mezopotamya uygarlýklarýnýn yaþadýðý alanlarý da içine aldýðýný bilmemiz bu rivayete yeni kanýtlar saðlýyor, düþünmeye baþlýyoruz... Dünya liderlerini çevre bilincine karþý uyarmak isteyen Greenpeace üyeleri bizden önce düþünmüþ olsa gerek ki; þimdiden Aðrý Daðý’nýn zirvesine Nuh’un gemisinin benzerini inþa etmeye baþlamýþlar.Lanetli birer dünya köyü bireyi olmaya devam ediyoruz gün be gün...Her birimiz doða suçlusu...

Her gün insan kaynaklý 2 milyon ton atýk suyu akarsu, göl gibi temiz sularýmýzýn damarlarýna bir zehir misali enjekte etmekle baþladýk iþe ve bu þekilde doðal varlýklarýmýzý yok etmeye tam gaz devam ediyoruz.Yetkililer uyarýyor; petrolsüz milyonlarca yýl yaþadýk ama susuz birkaç gün bile dayanamayýz diyerek... Sadece 40 yýl sonra vücudumuzun yiyeceklerden aldýðý zehri vücuttan atmak için almasý gereken su miktarý %50 artacak, ama o zaman da gereken suyu bulamayacaðýz... Musluklarýnýzdaki sýzýntýlarý engelleyin, bulaþýklarýnýzý tasarruflu makinelerde yýkayýn, arabanýzý yýkamayýn silin, az akýtan duþ baþlýklarý kullanýn, meyve ve sebzelerinizi çeþmeden akan su yerine uygun bir kapta yýkayýn, çiçeklerinizi buharlaþmanýn en az olduðu sabah vakitlerinizde sulayýn diyerek uyarýyor halký su iþleri müdürleri... Fakat kaçýmýz bu uyarýlarý dikkate alýyoruz? Bir zamanlarýn BM Genel Sekreteri Boutros GALÝ, “ Geleceðin savaþlarý politik nedenlerden deðil, su için çýkacaktýr” demiþti, savaþý göreceðimiz günler yakýndýr...

Ýlk su tanrýsý Phorcys hüzünle bakýyor geçmiþe, su perileri artýk adlarýnýn bir anlam taþýmadýðýný düþünüyor, güzelliklerini gördükleri su akmýyor... Apollon’un çaldýðý üç telli lirin sesi eþliðinde gürül gürül akan nehirlerin sesi yok artýk, nehir yataklarý kurumuþ, akýntýya karþý yüzen sazanlar yüzemiyor bile... Göller kurudu, gözyaþlarý kurudu...

Doðanýn kurumasýna aðlayan Kýzýlderililer yok artýk, onlar da kurudu, kurutuldu beyaz adamlar tarafýndan! Yaðmur dualarý da büyüselliðini yitirdi... Modern bilimin de dediði gibi yaþam suda baþlamýþtý, ne yazýk ki susuz devam edeceðiz bundan sonra... Nuh Tufaný tersine döndü, uygarlýklar sular altýnda kalýp yok olmuþtu, biz ise susuzluktan yok olacaðýz ve bize yaþlý gözlerle bakan doða ben sizi uyarmýþtým diyecek toprak altýndaki bedenlerimize hitaben...

Düþünceleriniz mürekkep iziniz olsun, Hoþça Kalýn!



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Hekime Þiddetin Boyutunu Gösterebilmek Ýçin Ölmek mi Gerekiyor? [Eleþtiri]


Didem Deþtioðlu kimdir?

Yazarýmýz 4 yýldýr yerel gazetede MÜREKKEP ÝZÝ isimli köþesinde yazarlýk yapmakta. Ýlk yazýsý olan -Düþünceler Kervaný- Türk Tabipler Birliðinin Dergisinde ardýndan da köþe yazarlýðý yaptýðý gazetede yayýmlanmýþtýr. Köþe yazýsý yazmayý, Gezip yeni yerler görmeyi, Puzzle yapmayý, Tenis oynamayý, Tiyatro izlemeyi, Ders çalýþmayý:) veee en önemlisi GÜLÜMSEMEYÝ çok seven yazar Didem Deþtioðlu þuan "Saðlýk Kurumlarý Organizasyon ve Yönetimi" mezunu ayný zamanda; "Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi 6. sýnýfta" eðitimini sürdürmekte.

Etkilendiði Yazarlar:
Paulo Coelho


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Didem Deþtioðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.