Ölümden önce yaþam var mý? -Duvaryazýsý |
|
||||||||||
|
Korkuyu çok küçük yaþlarda ailemiz ve çevrenin telkinleriyle öðreniyoruz. Küçükken genellikle “öcü” kavramýyla korkutuluyor, büyüdükçe korkunun diðer çeþitleriyle tanýþýyoruz. Korkularýmýz da yaþýmýzla orantýlý olarak sürekli büyüyor. Hemen hepimizin yaþadýðý karanlýk korkusu, yerini üniversite sýnavý korkusuna, daha sonra meslek, kariyer, evlilik gibi geleceðe dair korkulara býrakýyor. Çok cesur olduðumuz, hiçbir þeyden korkmadýðýmýz iddiasýnda olsak bile, hayatýmýzýn bir döneminde korkunun bir çeþidini yaþýyoruz. Ýþimizi yitirmekten korkmuyorsak, hastalanmaktan korkuyor, belki maddi kayba uðrama deðil de ailemizi yitirme korkusunu içimizde taþýyoruz. Hepimiz hayatýmýz boyunca az ya da çok bir þeylerden korkuyoruz. Ýlerleyen yaþlarýmýzda ise en büyük korkumuz, ölüm korkusu. Kendimizi ölüme yakýn hissettiðimizde, “ölmekten korkmuyorum” desek bile, hangi þekilde öleceðimizin korkusunu yaþýyor, hayatýmýzý kâbusa çeviriyoruz. Kaderi bilmiyor, bizi nelerin beklediðini merak ediyor, özellikle olumsuz olaylar yaþayacaðýmýz olasýlýðýný düþünüp, sýkýntý duyuyoruz. Bu düþünceler ciddi þekilde huzurumuzu kaçýrýyor, strese sokuyor. Ayrýca yaþadýðýmýz günlük korkularý unutmayalým. Bu korkular ise yaþ gruplarýmýza göre deðiþkenlik gösteriyor. Küçük yaþlardaki endiþelerimiz genellikle arkadaþlýk iliþkilerimiz, anne babalarýmýzýn her isteðimizi yerine getirmemeleri, okulda yaþadýklarýmýz, derslerimiz, ödevlerimiz gibi konularda basit, ancak o yaþlarda bizim için çok önemli sorunlar. Yaþýmýz ilerledikçe sorun haline getirip, endiþe duyduðumuz konular da artýyor. Ergenlik döneminde ve ardýndan lise çaðlarýnda arkadaþlarýmýzla aramýzdaki sorunlar, grup içindeki popülerliðimiz, giyeceðimiz giysi, derslerimizdeki baþarýmýz ve aile iliþkilerimiz en büyük ve en önemli sorunlar oluyor. Bu konularda olumsuz bir durumla karþýlaþtýðýmýzda derinden etkileniyor, bunalýma giriyoruz. O dönemde tüm sorunlarýn ve korkularýn doruk noktasý ise üniversite sýnavý. Bu sýnavýn kazanýlmasý kesinlikle zorunlu; çünkü kazanýlmadýðýnda, ardýndan gelen sorunlar daha da büyüktür. Serde bizi o yaþa kadar getirmiþ, yedirmiþ içirmiþ, dersaneye yollamýþ olan anne-babamýza hesap vermek var çünkü. Hem sonra bu durum akrabalara, eþe dosta, çevremizdeki insanlara nasýl açýklanýr? Tüm bu ortak kaygýlar oldukça yersizdir, ancak o yaþlarda insaný derinden yýpratýr. Kimi zaman yalnýzca gelecekle ilgili konularda deðil, gün içinde yapacaðýmýz iþlerdeki detaylarý da düþünüp bunalýma giriyoruz. Bir dönem ise en önemli endiþemiz iþimizde terfi edip edemeyeceðimiz, yeni bir otomobil alýp alamayacaðýmýz, çocuklarýmýzý özel okula gönderip gönderemeyeceðimiz, tatile gidip gidemeyeceðimiz gibi konularda oluyor. Bu kaygýlar sebebiyle, çok kýsa sürecek dünya hayatýnda rahatça yaþamak amacýyla, hýrsla mal yýðýp biriktiriyoruz. Dünya hayatýnýn gerçeðini kavrayamýyor, bencilce tutkularýmýz yüzünden mutsuzluðu yaþýyoruz. Biriktirdiðimize sahip olduðumuzu zannedip yanýlýyoruz. Gerçekte biz, biriktirdiðimize ait oluyoruz. Mallarýn bizi sonsuz kýlacaðýný zannediyor, malýn mülkün tutsaðý haline geliyoruz. Geleceðe dönük en büyük korkularýmýzdan biri de yaþlanma. Yaþlýlýk konusu açýldýðýnda korku ve endiþeye kapýlýyor, ancak kýsa bir süre sonra hiçbir þey yokmuþ gibi günlük yaþamýmýza devam ediyoruz. Ölümü hatýrlattýðý içindir ki yaþlýlýk üzerine konuþmuyor, önümüzde uzun yýllar olduðunu, yaþlýlýðýn ve ölümün çok ileride olacaðýný düþünmeye çalýþýyoruz. Aldýðýmýz hiçbir tedbir bedenimizdeki kýrýþýklýklarý, sarkmalarý, saçýmýzýn dökülmesini, beyazlamasýný, görme ve iþitme kusurlarýný, yaþa baðlý olarak yeni hastalýklarýn ortaya çýkmasýný engellemiyor. Yaþlýlýk nedeniyle meydana gelebilecek bu olasýlýklarýn bir tanesi dahi, ciddi korkulara neden oluyor. Ýyice yaþlandýðýmýzda ise, ciddi bir hastalýkta ya da bakýma muhtaç olma durumunda, çocuklarýmýzýn bizimle ilgilenmeyeceðinin endiþesini taþýyoruz. Ayrýca ölümümüzün þekli ve yeri konusunda da kaygýlanýyoruz. En ciddi korkularýmýzdan biri de eþimizin daha önce ölmesi durumunda yalnýz kalma korkusu. Gençlik dönemimiz olan en güçlü çaðda kendimizi tüm dünyanýn odak noktasý olarak görüyor, belli bir süre sonra gücümüzün ve güzelliðimizin yaþlanma ile yok olmaya baþladýðýný fark ediyor, ancak acizliklerimiz karþýsýnda bir þey yapamýyoruz. Baþlangýcýmýz var ancak sonumuz yok. Kaderimizde belirlenen süre dolduðunda, herhangi bir sebeple yaþamýmýz sona erecek. Ölümün sebebi ne kaza, ne de hastalýk; bütün sebepleri Allah yaratýyor. Ne yaparsak yapalým ölüm anýný geri ya da ileri almaya güç yetmiyor. Allah’ýn tek güç olduðunun, O’nun dilemesi dýþýnda hiçbir þeyin gerçekleþmeyeceðinin bilincinde olmadýðýmýz ve O’na güvenip dayanmadýðýmýz sürece tüm bu korkular kaçýnýlmaz. Korku duyduðumuz þeyler baðýmsýz birer güç deðil oysa. Tümü Allah’ýn kontrolünde. Yalnýzca Allah'ýn sevgisini, üzerimizdeki rahmetini yitirmekten, hoþnutluðundan mahrum kalmaktan korktuðumuzda tüm bu korkular yerini Allah’a tevekküle býrakýyor. Kendimizde güç görüp, kaygý içinde korkularla tek tek boðuþmak ne kadar anlamsýz. Korku duyulan herkesi ve her þeyi Allah'ýn yarattýðýnýn þuurunda olmak, korkularý yenmenin çözümü iken... Allah'tan gelen her þeyi, sabýr ve tevekkül içinde, O’ndan hoþnut olarak ve en güzel tavýrla karþýlayabilsek, yaþayacaðýmýz baþka korku kalmayacaktýr. Dünyevi korkular gibi içinde acý, ýzdýrap ve dehþet olmayan, aksine insana neþe, akýl, ufuk, haz, þevk ve güzellik veren Allah korkusunu kalpten yaþayana baþka korku mu var?.. “Allah’tan korkandan, her þey korkar. Korkmayan ise, her þeyden korkar.” Hz. Muhammed (sav) Fuat Türker
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Fuat Türker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |