"Kirazlar ve dutlarýn tadýný çocuklar ve serçelerden sor." -Goethe |
|
||||||||||
|
Bu gece bendensiniz Öylesine hýzlý bir biçimde atlara atlayýp gölgeleriyle kaçtýlar ki, aðacýn diðer kapýsýndan giren baþka gölgeleri görmediler. . Dýþarýsý bol sýcaklý bir mevsim, sardunyalar kaplamýþ bahçe duvarlarýný, yoksa hanýmeli mi onlar, her neyse bir önemi yok. Testiye doldurduðum su ýsýndý gölgelere akþam güneþi deðdi. Yoldan geçenler soru sorma cesaretini gösteremediler bana. ‘Bu gölgeler kimler, bu gölgeler nereye gidiyor, nereden geliyor…’’ Ben yaðmuru bekleyen koala , bahçe duvarýna bakan aðacýn altýnda uzanýyorum. Zaman bir arý výzýltýsý, þaþý gölgeler beynimin kör ikindisinde boþluk. ‘Beynimdeki merdivenlerden tek baþýna yavaþ-yavaþ inerim derinliklere. Öyle sanýyorsunuz deðil mi?’’ Asla! O daracýk merdivenlerden inerken birçok insaný alýrým yanýma ve öyle girerim maðaralarýma. Sanýyor musunuz ki aðacýn gövdesindeki kapýdan çýkýp gidecekler. Söndürdüm mü gemideki kameranýn ýþýklarýný onlara þekiller yüklerim, karmaþýk konuþmalar yaparým. Baþtan çýkarýcý ruhumla þöyle demlendiririm tartýlarýmý, yeþeririm karþýlarýnda kurallara aykýrý olarak. Onlar karanlýkta yankýlanan tiz sesimi duyarken beklemekten çatlar atlarý. ‘‘Kalemimin ucu þeytan mý melek mi?’’ Sana diyorum en baþtaki gölge, zaman kendiliðinden bir hoþça kal dedi mi sana. Dediði zaman ölmüþ olup küt diye gideceksin. Oysa yaþarken birileri terk ediyor seni, ya da sen birilerini terk ediyorsun. Su kendiliðinden hiç yürümüyor. Yani diyorum bir serçe öpseydi senin gagandan benim maðaramda ne iþin olurdu gagasýz þey. Ya sen ortadaki gölge, güzel bir gece deðil mi. Ýnsan isterse kendi maðarasýnda bakabilir yýldýzlara. Bak ne güzel görünüyor. Doðrusu samanyolunun bu kadar güzel olduðunu hiç görmemiþtim. Peki, sen hayatýnda kafaný kaldýrýp baktýn mý samanyoluna. Çam aðacýnýn gövdesine kurulan bir çardakta uyumaktansa gidip koca poponu gökdelene hapsettin. Bir türlü gecenin sessizliðini dinleyemedin deðil mi? Haydi, söyle bakayým bu ormanýn ve kuþlarýn sesi nereye kayboldu. Ya þu yýldýzlar, bir düþünsene þu an sen de onlarýn içindesin –ne maðarada mýsýn? Haydi, gölge oyunu yapalým seninle. Bir kartal kanatlarýný nasýl açýp havalanýrsa sen de öyle yap bakalým. Haydi, bir el feneri bul ve ýþýðý arkaya koyup gölgeni önüne al. Ah iþte bak muhteþem görünüyorsun. Kollarýný iki yana doðru kaldýr. Kartalýn kanatlarý gibi baþla kollarýný çýrpmaya. Haydi, hýzlan-hýzlan, hýzlandýkça samanyoluna doðru uç bakalým. Uçamadýn deðil mi? Çapsýz, beceriksiz, zaten uçma vaktin de gelmedi henüz. Canýmý pek fena sýkmaya baþladýnýz. Þu ahþap balkonun altýnda oturan kadýn sana defalarca seslendim. Senin için çenemi bahçe duvarýnýn üstüne koydum.-Hey bahar geldi be kadýn hiç görmüyor musun? Haydi, avuçlarýný aç ve baharý avuçla dedim. Âmâ sen kendi rüzgârýna öyle çok kapýldýn ki bakýþlarýný o aptal adamýn bahçesinden bir türlü çekemedin. Hýmbýl bir kedinin üzgün bakýþlarýný kendi gözlerine doldurdun. Az ileride sýðýrcýklarý kovalayan çocuðun haykýrýþýný duymadýn. ‘Iþýðý söndür, kapýyý kapa, son ver koridorda terliklerini sürüklemeye, topla pýlýný pýrtýný yelken aç. ‘ Ya sen, sen niye gülümsüyorsun o aptal ekmek gülüþünle. Koðuþun balkonuna çýkýp kelime baloncuklarý yuvarlýyorsun kendi kendine konuþuyorsun. Sende bir delilik anatomisi var mý-Derin bir nefes al yaðmuru bekle diyorsun.-Nah gelir yaðmur. Pek fena sinirlendiriyorsun beni o ekmek gülüþünle. Sen geç þu tarafa Ýliryalý saçýný ustura ile kazýsýn. -Kalemimin ucu þeytan mý melek mi? Benim maðaramýn hayalet yüzleri, bu gece hanginize birer kimlik yüklesem. Karýþtýrsam sizi beyazýn içinde harmanlasam, çevirsem, sonra fýrlatsam siyahýn içine. Oradan toplasam hepinizi, karþýnýza geçip Mozart’ýn sesini sonuna kadar açsam ve dinamit gibi patlatsam baðýrsaklarýnýzý. Sonra maviye yüklensem kendim de mavi olsam aksam peþinize. Kulede nöbet tutan asker kýlýðýna bürünsem uzun menzilli fiþekle vursam, kül rengi ölümün yüzüne yatýrsam sizi. Eðildim sordum çatlayan atlara ‘’Gölgeleriniz nerede… ‘’Benim adým lacivert yaþamýn rengiyse bu gece bendensiniz. Haydi merdivenlerden çýkýp gidebilirsiniz ..’’
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © lacivertiðnedenlik, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |