En büyük mutluluk ve en büyük sýkýntý anlarýnda sanatçýya gereksinme duyarýz. -Goethe |
|
||||||||||
|
Bir zamanlar gözle görülemeyen küçücük bir hücreydiniz. Bu hücre bölündü, çoðaldý, bir et parçasý oldu. Sonra görebilen, duyabilen bir insan oluþtu. Büyüdünüz... Her yaþýnýzda yeni bir yüzünüz oldu... Bunun ne kadar büyük bir mucize olduðunu düþündünüz mü? Evrendeki her þeyin belirli bir ölçüyle yaratýldýðýný ve tüm evrende kusursuz bir dengenin olduðunu, düþündünüz mü?... Veya þu an ayaðýnýzý bastýðýnýz yerkürenin, saatte 1670 kilometre hýzla hareket ettiðini... Yeryüzünün süsleri olan çeþit çeþit bitkilerin nasýl yaratýldýðýný... Çamurlu topraktan tadýyla, kokusuyla ve rengiyle insanýn zevkine uygun meyvelerin nasýl olup da çýktýðýný...Meyvelerin kabuklarýnýn aslýnda mükemmel birer ambalaj olduðunu... Düþündünüz mü hiç; meydana gelebilecek bir doðal afetin bulunduðunuz þehri, evinizi bir anda yerle bir edebileceðini, dünyada sahip olduðunuz her þeyi birkaç saniye içinde yitirebileceðinizi... Hayatýnýzýn büyük bir hýzla gelip geçtiðini, bir gün güçten düþerek yaþlanacaðýnýzý, güzelliðinizi ve saðlýðýnýzý kaybedeceðinizi... Ve ölümü... Onunla ne zaman karþýlaþacaðýnýzý bilemiyorsunuz ama her insan gibi bir gün mutlaka karþýlaþacaksýnýz... Allah, insaný düþünme yeteneðiyle yaratmýþtýr. Ve tüm bunlar insanýn, üzerinde düþünmesi gereken gerçeklerden yalnýzca birkaçýdýr.... Her insanýn kimi zaman kendisinin dahi farkýnda olmadýðý bir düþünme kapasitesi vardýr. Ýnsan bu kapasiteyi kullanmaya baþladýðýnda, o zamana kadar fark edemediði gerçekleri ve güzellikleri görmeye baþlar. Allah, gördüðümüz her þeyi belli bir amaç üzerine yaratýr ve insanlarý bunlar hakkýnda düþünmeye davet eder: Þüphesiz, göklerin ve yerin yaratýlmasýnda, gece ile gündüzün ard arda geliþinde, insanlara yararlý þeyler ile denizde yüzen gemilerde, Allah’ýn yaðdýrdýðý ve kendisiyle yeryüzünü ölümünden sonra dirilttiði suda, her canlýyý orada üretip-yaymasýnda, rüzgarlarý estirmesinde, gökle yer arasýnda boyun eðdirilmiþ bulutlarý evirip çevirmesinde düþünen bir topluluk için gerçekten ayetler vardýr. (Bakara Suresi, 164) Allah Kur’an’da herþeyin mülk ve yönetimin kimin elinde olduðu sorusuna "Allah" cevabýný veren kiþilere, "öyleyse nasýl oluyor da böyle büyüleniyorsunuz?" diye sorar. Ayette geçen büyü kelimesi, insanlarý toplu olarak etkileyen zihinsel bir uyuþukluða iþaret olabilir. Düþünmeyen insanýn aklý uyuþmuþtur, görüþü fludur, gözünün önündeki gerçekleri görmemiþ gibi davranýr, muhakemesi zayýftýr. Çok açýk gerçekleri dahi kavramaktan yoksundur. Çevresindeki olaðanüstü olaylarýn bilincine varamaz; olaylarýn girift noktalarýnýn farkýnda deðildir. Ýnsanlarýn yaþadýklarý gaflet halinin, birbirlerine adeta miras gibi aktardýklarý derin düþünmekten kaçýþýn kaynaðýnda da bu uyuþukluk vardýr. Oysa insan dýþarýda gördüðü yüzlerce insanýn yüzü üzerinde bile birçok farklý þey düþünebilir. Bütün insanlarýn fiziksel görünümleri birbirinden tamamen farklýdýr ve biri diðerine kesinlikle benzemez. Allah binlerce yýldýr, milyarlarca insaný birbirinden tamamen farklý olarak yaratmýþtýr. Kuþkusuz bu, Allah’ýn apaçýk varlýðýnýn ve üstün yaratmasýnýn delillerinden biridir. Ancak insanlarýn büyük çoðunluðu bu konularý pek düþünmez. Aniden "þu anda ne düþünüyorsun?" diye sorulsa, son derece gereksiz ve kendilerine pek fayda getirmeyecek þeyler düþündükleri ortaya çýkar. Oysa insan, uyandýðý andan uyuyana kadar geçen zaman içerisinde her an "anlamlý", "hikmetli", "önemli" konularý düþünebilir ve düþündüklerinden sonuçlar çýkarabilir. Düþünmenin yarar saðlamasý ve insaný doðru sonuca ulaþtýrabilmesi için daima olumlu yönde düþünmek gerekir. Örneðin, çok güzel bir insan karþýsýnda, kendi eksikliklerinden dolayý bir eziklik duymak veya kýskanmak, Allah’ýn hoþnut olmayacaðý bir düþüncedir. Allah’ýn rýzasýný hedefleyen insan, bu güzelliðin Allah’ýn kusursuz yaratýþýnýn bir tecellisi olduðunu düþünür. Bu kiþiye Allah’ýn yarattýðý bir güzellik olarak bakar ve haz alýr. Allah’tan hem kendisi hem de karþýsýndaki kiþi için ahirette gerçek ve sonsuza dek sürecek bir güzellik ister. Dünyada insanýn hiçbir zaman kusursuz olamayacaðýný, çünkü dünyanýn imtihan gereði eksik yaratýldýðýný düþünen insanýn cennet özlemi artar. Kuþkusuz bu, samimi düþüncenin yalnýzca bir örneðidir. Ýnsan yaþamý boyunca bu tarz pek çok olayla karþýlaþýr. Bu olaylar sýrasýnda Allah’ýn razý olacaðý bir ahlak sergileyip sergilemediðiyle sýnanýr. Düþünmenin kendisine ahireti için bir hayýr getirmesi, insanýn düþündüðü þeylerden öðüt ve ibret almasýyla doðru orantýlýdýr. Bu yüzden insanýn daima samimi olarak düþünmesi þarttýr. O, size ayetlerini gösteriyor ve sizin için gökten rýzýk indiriyor. Ýçten (Allah’a) yönelenden baþkasý öðüt alýp-düþünmez. (Mümin Suresi, 13)
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Fuat Türker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |