..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Tüm mutsuzluklar yokluktan deðil, çokluktan gelir. -Tolstoy
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Tüze Felsefesi (Hukuk) > Ahmet Odabaþ




28 Temmuz 2012
Neden Atatürk Hedef  
Ahmet Odabaþ
Emperyalizmin hedefinde sürekli Atatürk ve Atatürçü düþünce var... Atatürk, birleþtirici ve tam baðýmsýzlýk düþüncesindedir


:AGDC:


Emperyalizmin hedefinde sürekli Atatürk ve Atatürçü düþünce var...
Atatürk, birleþtirici ve tam baðýmsýzlýk düþüncesindedir.

Önce Atatürk’e muhalif olduðunu sanan bir kitle oluþturulmuþ ve beslenmiþtir. Gerçekte, kendi ayaðýna kurþun sýkan bir grup, ve tabi iþbirlikçiler türemiþtir.

Kazanýn doðurmasýný kazanç sayanlar oluþmuþtur...

Türkiye’nin milliyetçileri saðcý ve solcu olarak bölünmese, hangi iþgalci içeri adým atabilirdi... Korkularý o...milliyetçiliðin, vatan ve milleti sevmenin saðý solu olmaz...

Tam baðýmsýzlýk için tek yumruk olacak güçler, birbiri ile kavgaya yöneltilmiþtir. Bu oyun, oyunu yazanlar tarafýndan baþarý ile sergilenmiþ ve sergilenmeye devam etmektedir.

ATATÜRK GÝBÝ DÜÞÜNMEK

Bir sorunla karþýlaþtýðýnda, baþvuru kitabýnýz olmalý… güvenilir bir danýþman, bir rehberiniz olmalý… Yaþadýðýmýz dünya, ýssýz ada deðil… yalnýz deðiliz…

Atatürk gibi düþünmek, her zaman kullanýlacak bir reçete, bir rehber kitap, güvenilir bir dost…

Herkes hukukçu deðil. Ama mutlaka bir hukukçumuz olmalý….

Herkes doktor deðil, ama mutlaka bir doktorumuz olmalý…

Herkes asker deðil, mali müþavir deðil, mühendis, öðretmen, …. Deðil… Ama hepsi gerekli…

Zor bir karar sürecindesiniz…rehberiniz, yol göstericiniz olmalý…

Atatürk kitabýný açýyorsunuz…. Yaþamda en doðru yol gösterici bilimdir, fendir… diyor.

Bir bakan çýkýyor ve uzak köydeki çiftçinin sabanýndan sorumlu olduðunu söylüyor….

Bir eðitimci çýkýyor, köyü köyden kalkýndýrmaktan böz ediyor…

Gelecek göklerdedir diyen Atatürk, uçak fabrikasý kurulmasýný saðlýyor… (Birileri bu fabrikayý özelleþtirdi...ya da sattý...ya da üretimi durdurdu...)

Tek kuruþ borç para almadan, muhteþem sanayi tesisleri kuruyor…

Yabancý hayraný zavallýlara mesaj veriyor… Ne mutlu Türküm diyene…

Anayasa, Medeni Yasa ve pek çok ulusal çalýþmaya imzasýný atýyor…

Bir þey zor olabilir ama asla imkansýz deðil…

Söylevi dikkatli okuyalým… kendine saygý, güven ve dostluðu göreceksiniz satýr aralarýnda…

Kendini baþkasýnýn yerine koymayý göreceksiniz...

Bir komutan göreceksiniz… müslüman deðil ama müslüman kardeþlerinden ayrý mezara girmek istemiyor… gavur falan deyip bizi ayýrmasýnlar diyor…

1924 Anayasasý’nýn 2. Maddesi:
Madde 2: (5.2.1937-2115) Türkiye Devleti Cumhuriyetçi, Milliyetçi, Halkçý, Devletçi, Lâik ve Devrimcidir. Devlet dili Türkçe’dir. Baþkent Ankara’dýr.

Hem milliyetçi, hem devrimci, laik, devletçi, cumhuriyetçi…

Bu maddeyi çözümlersek, bir çok sorunun çözüldüðünü göreceðiz… bilim ve feni rehber alan, halkçýlýk, devletçilik, milliyetçilik ve derimciliði, cumhuriyetçiliði bir bütünün parçalarý olarak tanýmlayan düþünce , bir çok yapay sorunlarý baþtan çözümlemektedir.

Çok partili dönemde, devletçiliðin tasviye edilmesi için, rapor üstüne rapor sunmuþtur sözde dostlar….

Piyasa ekonomisi, serbest piyasa paravaný arkasýnda, saðcý milliyetçiler ile solcu milliyetçiler birbirine kýrdýrýlmýþ, araya profesyönel tetikçiler sokularak, ortam kýzýþtýrýlmýþtýr.

ETÝBANK ve SÜMERBANK

Halkçýlýk bu… Hitit Uygarlýðý (Eti) ve Sümer Uygarlýðýna sahip çýkýyoruz... Bu topraklarda kurulan tüm uygarlýklar bizim...
Çivi yazýlarý da, Hitit Yasalarý da, Sümer ve Ege uygarlýklarý, Roma Hukuk da... hepsi bizim... Türkler’de bilim ve teknoloji var mý yok mu... Ýlk güneþ tutulmasýný kim hesaplamýþtý... Yazý kimin ürünü, matematik ve geometri, ... bilim tarihini ne kadar biliyoruz...

Menderesten istenen devletçilikten, Atatürten uzak durmasýný saðlamaktý....

Ekonomi yönetimini IMF ve Dünya Bankasý kontrolüne býrakýlmazdý...yani ABD nin...

Özelleþtirmeler tarihine bakýn... kim istedi, kim yaptý.... Sessiz sedasýz Atatürk’ten uzaklaþýldý...

Önce 24 Anayasýna darbe.... devrim mi...sað gösterip sol vurmak böyle bir þey...

Atatürk gibi düþünülse, NATO ve IMF kayýðýna binilmezdi....

Kaç komutan, bilim adamý, gazeteci, öðrenci... tutuklu...

Atatürk gibi düþünülse, böyle gariplikler olamaz...

Sorun mu...sorunlar çözmek için...

Atatürk gibi düþüneceðiz...

1924 Anayasa’sýnýn 2. Maddesini görmek istiyoruz...ve

Madde 88: Türkiye’de din ve ýrk ayýrdedilmeksizin vatandaþlýk bakýmýndan herkese “Türk” denir.
Türkiye’de veya Türkiye dýþýnda bir Türk babadan gelen, yahut Türkiye’de yerleþmiþ bir yabancý babadan Türkiye’de dünyaya gelip de memleket içinde oturan ve erginlik yaþýna vardýðýnda resmî olarak Türk vatandaþlýðýný isteyen yahut Vatandaþlýk Kanunu gereðince Türklüðe kabul olunan herkes Türk’tür.
Türklük sýfatýnýn kaybý kanunda yazýlý hallerde olur.

61 ANAYASA’SI
I. Temel haklarýn niteliði korunmasý
Madde 10: Herkes, kiþiliðine baðlý, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir.
Devlet, kiþinin temel hak ve hürriyetlerini, fert huzuru, sosyal adâlet ve hukuk devleti ilkeleriyle baðdaþamayacak surette sýnýrlayan siyasî, iktisadî ve sosyal bütün engelleri kaldýrýr, insanýn maddî ve manevî varlýðýnýn geliþmesi için gerekli þartlarý hazýrlar.

Madde 11: (20.9.1971 – 1488) - Temel hak ve hürriyetler, Devletin ülkesi ve milletiyle bütünlüðünün, Cumhuriyetin, millî güvenliðin kamu düzeninin, kamu yararýnýn, genel ahlâkýn ve genel saðlýðýn korunmasý amacý ile veya Anayasanýn diðer maddelerinde gösterilen özel sebeplerle Anayasanýn sözüne ve ruhuna uygun olarak, ancak kanunla sýnýrlanabilir.
Kanun, temel hak ve hürriyetlerin özüne dokunamaz.
Bu Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbirisi, insan hak ve hürriyetlerini veya Türk Devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüðünü veya dil, ýrk, sýnýf, din ve mezhep ayrýmýna dayanarak, nitelikleri Anayasada belirtilen Cumhuriyeti ortadan kaldýrmak kastý ile kullanýlamaz.
Bu hükümlere aykýrý eylem ve davranýþlarýn cezasý kanunda gösterilir.

III. Eþitlik
Madde 12: Herkes, dil, ýrk, cinsiyet, siyasî düþünce, felsefî inanç, din ve mezhep ayýrýmý gözetilmeksizin, kanun önünde eþittir.
Hiçbir kiþiye, aileye, zümreye veya sýnýfa imtiyaz tanýnamaz.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

SÝYASÎ HAKLAR VE ÖDEVLER

I. Vatandaþlýk
Madde 54: Türk Devletine vatandaþlýk baðý ile baðlý olan herkes Türk’tür.
Türk babanýn veya Türk ananýn çocuðu Türk’tür. Yabancý babadan ve Türk anadan olan çocuðun durumu kanunla düzenlenir.
Vatandaþlýk, kanunen gösterdiði þartlarla kazanýlýr ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir.
Hiçbir Türk, vatana baðlýlýkla baðdaþmayan bir eylemde bulunmadýkça, vatandaþlýktan çýkarýlamaz.
Vatandaþlýktan çýkarma ile ilgili karar ve iþlemlere karþý yargý yolu kapatýlamaz.


YAKIN TARÝHÝMÝZÝN ÖÐRENÝLMÝÞ YANLIÞLARI

Mandacýlýktan baþka bir þey bilmeyen, kendi ayaklarý üzerinde yürümesi ve koþmasý gerektiðini bilmeyen, güçlü olmanýn , güçlü olduðunu kabul ettiði, baþkasýnýn gölgesine sýðýnmak olduðunu sanan, ya da küçük çýkarlar karþýlýðýnda, kazanýn doðurduðuna inanan kiþiler potansiyel tehlikedir.

Ne demiþ büyük adam…Küçük Amerika olacaðýz… Yola çýkýþ hatalý…

Baðýmsýzlýk savaþýný kim verdi… kime karþý verdi…

15 yýllýk Atatürk dönemini, askerlik, sanayi, ekonomik kalkýnma , eðitim, toplumsal geliþme açýsýndan iyi bilmek gerek…

Atatürk döneminde,yabancýlardan tek kuruþ borç para alýnmadan, Dünya tarihinin en hýzlý ekonomik kalkýnmasýnýn gerçekleþtirildiðini, üstelik Osmanlý’dan kalan borçlarýn bu dönemde ödendiðini biliyoruz… Tek parti dönemine saldýranlara duyrulur…

1929 - 1939 yýllarý arasýndaki on yýlda dünya sanayi üretimi %19 artarken, Türkiye'de sanayi üretimi artýþýnýn %96'yý bulduðunu, Sovyetler Birliði ve Japonya dýþýnda hiçbir ülkede, bu alanda Türkiye'den daha hýzlý bir büyüme saðlayamadýðýný biliyoruz.
Askeri darbelerin Türk Silahlý Kuvvetlerine mal edilemeyeceðini, 1960 darbesinin arkasýnda demokrasi aþký deðil, Türkiye’nin sanayi alanýnda kalkýnmasýný engelleme manevralarý olduðunu, düþünelim. Menderes’in 1960 yýlý haziran ayýnda Rusya’da yapacaðý görüþmelerin, Türkiye’nin siyasi tutumumu kökten deðiþtirebileceði , endiþesi ile sudan nedenlerle darbe yapýldýðý, yargýlama benzeri hukuk dýþý uygulamalar yapýldýðý ve idamlarýn gerçekleþtirildiðini biliyoruz.

1960, 1971 ve 1980 darbelerinin ayný kaynaktan yönlendirildiðini, Türkiye’deki sað-sol gibi yapay bölünmelerin ve çatýþmanýn ayný kaynaðýn ürünü olduðunu,

Terör örgütü kimliðinde eylem yapanlarýn, yabancý gizli servislerin elemaný ve/veya tetikçisi olduðunu her türlü karanlýk eylemin arkasýnda yabancý devletlerin olduðunu yerli iþbirlikçilerin paravan olarak kullanýldýðýný göz ardý etmeyelim.

Dikkat edilmesi gereken, Uçak fabrikasý, demir çelik, tekel, çimento, þeker fabrikalarýnýn, Sümerbank, Etibank gibi sanayi devlerinin…. Hep Atatürk dönemine ait tesisler olduðu gerçeði….

(Yabancý danýþman veya yabancý sermaye yok… Ýþte Atatürk v Atatürkçülüðe saldýranlarýn gerçek gerekçesi…. )

Bunlarý kahramanca kapatýp, baðýmlýlýðýmýzý artýrdýk. Bunu açýklamak, öðrenilmiþ çaresizlikten baþka bir þey olamaz.

Atatürk’ü eleþtirmeye kalkan bilgisiz veya ard niyetli kiþi, laikliðe olan kýzgýnlýðýný, raký kadehi ile açýklamaya çalýþýr. Özgürlüðü, baðýmsýzlýðý, kendine güveni, emperyalizme karþý dik durmayý düþünemez… Öðrenilmiþ güçsüzlük…

Köy Enstitülerini kapatan zihniyeti sorgulamaz… Nazilli Basma Fabrikasýný, Etibank’ý, Sümerbank’ý kimin ve neden kurduðunu düþünmez…

Zaten KÝT ler zarar ediyordu… hemen satýlsýn… satýlmayan kapatýlsýn…

Yine uçak fabrikasýna geliyoruz… Niye kapatýldý…

Çözümü gereken problemi belirlemeden, tek parti dönemine saldýr… Anlayan yok nasýl olsa… Sloganlarla çok biliyor görünebiliriz. Sesi çok çýkan davul örneði… Ýçi boþ, sesi çok…

DP kurucularý ve Adnan Menderes, CHP’li deðil mi…

Demokrat Parti kurucu ve yöneticilerinin , daha öncesinde CHP milletvekili olduðunu, Adnan Menderes’in CHP milletvekili olduðunu unutmayalým. Üçüncü cumhurbaþkanýmýzýn aktif siyasetin içinde olduðu ve çok partili yaþamdan önce , bakan ve baþbakan olarak görev yaptýðýný biliyoruz. Celal Bayar'ýn , Atatürk için söylediði, " Seni sevmek milli ibadettir" sözü ile Ýsmet Ýnönü'nün "Vatan sana minnettardýr" özdeyiþini biliyoruz.

1960 devrim mi, darbe mi…. Askere saldýrmak için bahane olarak kullanýlan olaylarýn, 71 ve 80 olaylarýndan farký yok… Ýspat için ekonomiyi hangi zihniyetin ve kimin yönettiðine bakýn….

Ordu NATO ile göbek baðý ile baðlý… Nato yani Amerikadan habersiz , ordu darbe falan yapamaz…yapmaz… Nato’ya baðlý olmayan bir Jandarma ve Ege Ordusu var… Bunu de Ergenekon’unu açýklamasýnda kullanýn… Hedef Natocu olmayan veya Nato karþýtý komutanlar…

Ordu birþeylere karýþmýþ olabilir diyenler, NATO birþeylere karýþmýþ olabilir mi…diyor..

IMF VE Dünya Bankasý…. Bugün ne oluyor…Gelsin kredi, gitsin kredi… yeni borçlar ve her türlü üretimi bitir…

Kafasý raký kadehinden ve mini etekten fazlasýný düþünemeyen aydýn görünümlü þahýslarý düþünmek gerek.
Her türlü uzman ithal edilip, kendilerine yüksek tarifeden ücret ödenir. Bizim için deðil, baðlý olduklarý kurum için çalýþýrlar… Bunu bir anlayabilsek…

Kalkýnmak birilerinden borç para alýp, ona faiz ödemek þeklinde öðrenilmiþ olabilir…

Ülkemizi savumak ve saldýrýlardan korunmak için, yabancýlardan medet ummak öðrenilmiþ yanlýþlardan biri…

Yabancý sermaye ile kalkýnacaðýz sanýlabilir…

Daha sayalým mý….
16 Haziran 2012 Cumartesi


DIÞ KAYNAKLI ÇATIÞMALAR

Konu baþlýðýnda tereddüt ettim. Anlatmak istediðimi tam olarak kapsýyor mu diye..
Aslýnda anlatýlmak istenen, Türkiye’de yabancý destekli, gizli servis destekli, yerli iþbirlikçiler aracýlýðý ile sergilenen saldýrýlar..
1900(lerden baþlamak gerek…asýl konumuz 1940 ile 2012 arasý dönem…
Saldýrý þekli, çatýþma þekli tartýþýlmalý…
Kültürel açýdan yoðun bir kuþatma… Fast food, koka kola, ayakkabý ve kot… Yabancý film ve müzik… Bunlar kanýmca teferruat…

ABD ile ikili anlaþmalar ve Nato süreci, örümcek aðýna yakalandýðýmýz süreç….ve Dünya Bankasý, IMF li dönem…1947 lerden itibaren aða takýlmýþ durumdayýz.

TOPLUM PSÝKOLOJÝSÝ VE BÝZ

Toplum psikolojisini anlamak insandan, insaný anlamaktan baþlar.
Öðrenilmiþ çaresizlik kiþisel bir süreçtir.
Toplumlarý yönlendiren kiþilerin etkisinde olduklarý psikolojik süreçler, doðrudan toplumlara yansýr…
Buna belki de demek durumundayýz.

Öðrenilmiþ çaresizlik ilginç bir süreç… Köpekbalýðýnýn engellenmesi ve buna þartlanmasý, pirenin zýplamasýnýn engellenmesi… Bunlar bildik deney ve gözlemler… Aslýnda Pavlov deneyi ile paralellik gösteriyor…

Torbalý Kipa’da, arkadaþlar marketi gezmeye gitti… bu arada bir çay söyledim. Çay geldi yanýnda iki adet poþet þeker ile… normalde þeker poþetinin açýlmasý ve çaya atýlmasýný düþünüyorum. Fakat saðlýk sorunu nedeniyle, þeker poþetini açamýyorum. Bu durumda, arkadaþlar gelene kadar çay içmeyeceðim ya da bitiþik masalardan yardým isteyeceðim…

Böyle basit bir konuda yardým istemek içimden gelmedi… Neden sonra aklýma geldi… ben çayý þekersiz içiyorum…

Mizah öyküsü gibi ama gerçek…

Tarihimiz yabancý uzmanlarýn oyun alaný gibi… 1956 larda, bilmem hangi demir-çelik fabrikasýnýn neden kapatýlmasý gerektiðine dair uzman raporu… Yabancý uzman tarafýndan…

O zaman satýlmayan tesisler yýllar sonra satýldý ve enkaz haline döndü… Kaç kiþinin iþsiz kaldýðýný bilmiyorum…

Bu furyadan Nazilli Basma Sanayi de nasibini aldý…

Eðitim tarihinin özgün ve baþarýlý çalýþmalarýndan biri olan Köy Enstitüleri kapatýldý… Sonra ne yapýldý…ithal eðitim sistemleri getirildi…

Türkiye’nin savunmasý için, NATO ya girdik. Bizi gelip de yabancý askar mi savunacak…. Bir düþünelim. Hiçbir zaman olmadý ve olmayacak…

Türkiye’de uçak üretimi yapýlýyor ve bir kýsým Avrupa ülkelerine dahi satýlýyordu. Ne yaptýk, yabancý uzman görüþü aldýk… Siz NATO standardýnda üretim yapamýyorsunuz… Fabrikayý kapatýn ve üretimi durdurun dedi uzman…. Uzman ya bu… Öyle yaptýk.
Tesislerinizi, fabrikalarýnýzý özelleþtirin diyen yabancý uzman görüþleri harfiyen uygulandýk…

Kamu yönetiminde, bütün uygulamalar, yabancý uzmanlarýn önerileri doðrultusunda yapýlýyor. Emeklilik yaþý, hastanelerin mevcut durumu, þeker fabrikalarýna kadar olan özelleþtirme furyasý, tarýmda çalýþan nüfusun azaltýlmasý, yabancý uzmanlarýn önerileri….

Bu arada, yabancýlýk unsuru içeren uyuþmazlýklarda, hakem þartý… Kendi mahkemelerimizi devre dýþý býraktýk… Yabancý uzmanlar böyle önerdi çünkü…

Suni bir saðcýlýk, solculuk furyasý oldu…. Alevi-sünni çatýþma ortamý yaratýldý… Yabancý uzmanlar böyle istedi… Herkes bir þeyler yapýyor ama neden yaptýðýný bilmiyor… Yabancý uzmanlar saðolsun….

Kürtlerin özerkliðinden söz eden arkadaþýma, arkadaþ, Boðaz’da balýk yememize bir engel var mý… Ýstediðin düzeyde eðitim görüp, devlet yönetiminin her yanýna gelebilir misin… Bakan olmaný, baþbakan olmaný, hakim, savcý, avukat olmaný engelleyen bir þey mi var… Varsa böyle bir sorun, yanýndayým…. Ama yabancý uzmanlarýn isteðini yapacaksan, yine yanýndayým ama, bu ahmakça oyuna gelmemen için….

Yabancý uzmanýmýz, her türlü silahý temin edip, 15 yaþýndaki çocuðu da kendi devletine karþý çatýþmaya, ölüme gönderiyor mu….evet. Niye eðitime, saðlýða, üretime tek kuruþ katkýsý olmuyor… Niye yeni fabrikalar ve iþyerlerini engelliyor… Seni, beni, ya da bazýlarýmýzý sevdiðinden mi…. Deðil…

Ekonomik sorunlarýn çözümü için, mayýn, roketatar, kalaþinkof un çözüm olarak öðretildiðini, bunu da yabancý uzmanlarýn yaptýðýný biliyoruz.

Ordumuzun ne kadar büyük olduðu ve tasfiyesi gerektiði yabancý uzman görüþü… Uygulanacak tasfiye yöntemi de uzmanlardan öðrenilecek… Kimlerin hapse atýlmasý gerektiði, kimlerin pasifize edilmesi gerektiði uzmanlarýn bileceði iþ

Yasalarýn ve anayasanýn yorumu ve uygulanmasý, uzmanlarýn iþi…

Sorunlarýn çözümü, önce kendimizi tanýmamýz ile baþlýyor…. Öðretilmiþ rollere soyunmak benim gibi þekersiz çay içen adamýn, þeker poþetini açamadýðý için çaydan yoksun kalmasý gibi olabilir…

Mizah öyküsü gibi…

SURÝYE ve TÜRKÝYE

Terör örgütü, yabancý gizli servislere çalýþýyor... Bugün Suriye’nin durumu, Türkiye’nin bir modeli... Yabancý paralý askerler terör estiriyor... fatura mevcut yönetime...

Kalleþ ve sinsi bir saldýrý... bizim güneydoðumuz.... Orda atýlan taþ Türkiye’ye düþer...

Paralý askerler ve muhalif görünümlü iþbirlikçiler, Türkiye’den besleniyor...

Kendi ayaðýmýza kurþun atýyoruz... olmaz böyle þey...

Ýþte eksiðimiz...




1924 Anayasa’sýnýn 2. Maddesini görmek istiyoruz...ve

Madde 88: Türkiye’de din ve ýrk ayýrdedilmeksizin vatandaþlýk bakýmýndan herkese “Türk” denir.
Türkiye’de veya Türkiye dýþýnda bir Türk babadan gelen, yahut Türkiye’de yerleþmiþ bir yabancý babadan Türkiye’de dünyaya gelip de memleket içinde oturan ve erginlik yaþýna vardýðýnda resmî olarak Türk vatandaþlýðýný isteyen yahut Vatandaþlýk Kanunu gereðince Türklüðe kabul olunan herkes Türk’tür.
Türklük sýfatýnýn kaybý kanunda yazýlý hallerde olur.

61 Anayasasý
I. Temel haklarýn niteliði korunmasý
Madde 10: Herkes, kiþiliðine baðlý, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir.
Devlet, kiþinin temel hak ve hürriyetlerini, fert huzuru, sosyal adâlet ve hukuk devleti ilkeleriyle baðdaþamayacak surette sýnýrlayan siyasî, iktisadî ve sosyal bütün engelleri kaldýrýr, insanýn maddî ve manevî varlýðýnýn geliþmesi için gerekli þartlarý hazýrlar.

Madde 11: (20.9.1971 – 1488) - Temel hak ve hürriyetler, Devletin ülkesi ve milletiyle bütünlüðünün, Cumhuriyetin, millî güvenliðin kamu düzeninin, kamu yararýnýn, genel ahlâkýn ve genel saðlýðýn korunmasý amacý ile veya Anayasanýn diðer maddelerinde gösterilen özel sebeplerle Anayasanýn sözüne ve ruhuna uygun olarak, ancak kanunla sýnýrlanabilir.
Kanun, temel hak ve hürriyetlerin özüne dokunamaz.
Bu Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbirisi, insan hak ve hürriyetlerini veya Türk Devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüðünü veya dil, ýrk, sýnýf, din ve mezhep ayrýmýna dayanarak, nitelikleri Anayasada belirtilen Cumhuriyeti ortadan kaldýrmak kastý ile kullanýlamaz.
Bu hükümlere aykýrý eylem ve davranýþlarýn cezasý kanunda gösterilir.

III. Eþitlik
Madde 12: Herkes, dil, ýrk, cinsiyet, siyasî düþünce, felsefî inanç, din ve mezhep ayýrýmý gözetilmeksizin, kanun önünde eþittir.
Hiçbir kiþiye, aileye, zümreye veya sýnýfa imtiyaz tanýnamaz.

82 Anayasý

X. Kanun önünde eþitlik
MADDE 10. – Herkes, dil, ýrk, renk, cinsiyet, siyasî düþünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayýrým gözetilmeksizin kanun önünde eþittir.
Hiçbir kiþiye, aileye, zümreye veya sýnýfa imtiyaz tanýnamaz.
Devlet organlarý ve idare makamlarý bütün iþlemlerinde kanun önünde eþitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadýrlar.

24 Anayasasýnýn 2. Maddesi sessiz sedasýz unutuldu...

Atatürk gibi düþüneceðiz... Çözüm bu...

     Medeni Yasa (Yeni)
I. Hak ehliyeti
MADDE 8.- Her insanýn hak ehliyeti vardýr.
Buna göre bütün insanlar, hukuk düzeninin sýnýrlarý içinde, haklara ve borçlara ehil olmada eþittirler.



1926 tarihli Medeni Yasa
Madde 8 - Her þahýs medeni haklardan istifade eder. Binaenaleyh kanun dairesinde haklara ve borçlara ehil olmakta herkes müsavidir.


ALLAH AKÝL ADAKLARDAN KORUSUN...

70 milyon insandan, binde biri dahi olsa yetmez mi... Dýþarda akýllý adam aramak ahmaklýk deðil de ne...70.000 ciddi bir sayý...


YAKIN TARÝHÝMÝZÝN ÖÐRENÝLMÝÞ YANLIÞLARI

Mandacýlýktan baþka bir þey bilmeyen, kendi ayaklarý üzerinde yürümesi ve koþmasý gerektiðini bilmeyen, güçlü olmanýn , güçlü olduðunu kabul ettiði, baþkasýnýn gölgesine sýðýnmak olduðunu sanan, ya da küçük çýkarlar karþýlýðýnda, kazanýn doðurduðuna inanan kiþiler potansiyel tehlikedir.

Ne demiþ büyük adam…Küçük Amerika olacaðýz… Yola çýkýþ hatalý…

Baðýmsýzlýk savaþýný kim verdi… kime karþý verdi…

15 yýllýk Atatürk dönemini, askerlik, sanayi, ekonomik kalkýnma , eðitim, toplumsal geliþme açýsýndan iyi bilmek gerek…

Atatürk döneminde,yabancýlardan tek kuruþ borç para alýnmadan, Dünya tarihinin en hýzlý ekonomik kalkýnmasýnýn gerçekleþtirildiðini, üstelik Osmanlý’dan kalan borçlarýn bu dönemde ödendiðini biliyoruz… Tek parti dönemine saldýranlara duyrulur…

1929 - 1939 yýllarý arasýndaki on yýlda dünya sanayi üretimi %19 artarken, Türkiye'de sanayi üretimi artýþýnýn %96'yý bulduðunu, Sovyetler Birliði ve Japonya dýþýnda hiçbir ülkede, bu alanda Türkiye'den daha hýzlý bir büyüme saðlayamadýðýný biliyoruz.
Askeri darbelerin Türk Silahlý Kuvvetlerine mal edilemeyeceðini, 1960 darbesinin arkasýnda demokrasi aþký deðil, Türkiye’nin sanayi alanýnda kalkýnmasýný engelleme manevralarý olduðunu, düþünelim. Menderes’in 1960 yýlý haziran ayýnda Rusya’da yapacaðý görüþmelerin, Türkiye’nin siyasi tutumumu kökten deðiþtirebileceði , endiþesi ile sudan nedenlerle darbe yapýldýðý, yargýlama benzeri hukuk dýþý uygulamalar yapýldýðý ve idamlarýn gerçekleþtirildiðini biliyoruz.

1960, 1971 ve 1980 darbelerinin ayný kaynaktan yönlendirildiðini, Türkiye’deki sað-sol gibi yapay bölünmelerin ve çatýþmanýn ayný kaynaðýn ürünü olduðunu,

Terör örgütü kimliðinde eylem yapanlarýn, yabancý gizli servislerin elemaný ve/veya tetikçisi olduðunu her türlü karanlýk eylemin arkasýnda yabancý devletlerin olduðunu yerli iþbirlikçilerin paravan olarak kullanýldýðýný göz ardý etmeyelim.

Dikkat edilmesi gereken, Uçak fabrikasý, demir çelik, tekel, çimento, þeker fabrikalarýnýn, Sümerbank, Etibank gibi sanayi devlerinin…. Hep Atatürk dönemine ait tesisler olduðu gerçeði….

(Yabancý danýþman veya yabancý sermaye yok… Ýþte Atatürk v Atatürkçülüðe saldýranlarýn gerçek gerekçesi…. )

Bunlarý kahramanca kapatýp, baðýmlýlýðýmýzý artýrdýk. Bunu açýklamak, öðrenilmiþ çaresizlikten baþka bir þey olamaz.

Atatürk’ü eleþtirmeye kalkan bilgisiz veya ard niyetli kiþi, laikliðe olan kýzgýnlýðýný, raký kadehi ile açýklamaya çalýþýr. Özgürlüðü, baðýmsýzlýðý, kendine güveni, emperyalizme karþý dik durmayý düþünemez… Öðrenilmiþ güçsüzlük…

Köy Enstitülerini kapatan zihniyeti sorgulamaz… Nazilli Basma Fabrikasýný, Etibank’ý, Sümerbank’ý kimin ve neden kurduðunu düþünmez…

Zaten KÝT ler zarar ediyordu… hemen satýlsýn… satýlmayan kapatýlsýn…

Yine uçak fabrikasýna geliyoruz… Niye kapatýldý…

Çözümü gereken problemi belirlemeden, tek parti dönemine saldýr… Anlayan yok nasýl olsa… Sloganlarla çok biliyor görünebiliriz. Sesi çok çýkan davul örneði… Ýçi boþ, sesi çok…

DP kurucularý ve Adnan Menderes, CHP’li deðil mi…

Demokrat Parti kurucu ve yöneticilerinin , daha öncesinde CHP milletvekili olduðunu, Adnan Menderes’in CHP milletvekili olduðunu unutmayalým. Üçüncü cumhurbaþkanýmýzýn aktif siyasetin içinde olduðu ve çok partili yaþamdan önce , bakan ve baþbakan olarak görev yaptýðýný biliyoruz. Celal Bayar'ýn , Atatürk için söylediði, " Seni sevmek milli ibadettir" sözü ile Ýsmet Ýnönü'nün "Vatan sana minnettardýr" özdeyiþini biliyoruz.

1960 devrim mi, darbe mi…. Askere saldýrmak için bahane olarak kullanýlan olaylarýn, 71 ve 80 olaylarýndan farký yok… Ýspat için ekonomiyi hangi zihniyetin ve kimin yönettiðine bakýn….

Ordu NATO ile göbek baðý ile baðlý… Nato yani Amerikadan habersiz , ordu darbe falan yapamaz…yapmaz… Nato’ya baðlý olmayan bir Jandarma ve Ege Ordusu var… Bunu de Ergenekon’unu açýklamasýnda kullanýn… Hedef Natocu olmayan veya Nato karþýtý komutanlar…

Ordu birþeylere karýþmýþ olabilir diyenler, NATO birþeylere karýþmýþ olabilir mi…diyor..

IMF VE Dünya Bankasý…. Bugün ne oluyor…Gelsin kredi, gitsin kredi… yeni borçlar ve her türlü üretimi bitir…

Kafasý raký kadehinden ve mini etekten fazlasýný düþünemeyen aydýn görünümlü þahýslarý düþünmek gerek.
Her türlü uzman ithal edilip, kendilerine yüksek tarifeden ücret ödenir. Bizim için deðil, baðlý olduklarý kurum için çalýþýrlar… Bunu bir anlayabilsek…

Kalkýnmak birilerinden borç para alýp, ona faiz ödemek þeklinde öðrenilmiþ olabilir…

Ülkemizi savumak ve saldýrýlardan korunmak için, yabancýlardan medet ummak öðrenilmiþ yanlýþlardan biri…

Yabancý sermaye ile kalkýnacaðýz sanýlabilir…

Daha sayalým mý….
16 Haziran 2012 Cumartesi



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn tüze felsefesi (hukuk) kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Türkiye ve Komþuluk
Neymiþ Biliyor Musun
Atatürk ve Türkiye
Bilirkiþi Raporu
Seçim Barajý
Madem ki Biliyorsun, Neden Öðretmiyorsun
1982 Anayasasý ve Tutukluluðun Devamý Kararý
Çok Partili Yaþam
Dostça Bir Söyleþi
Özelleþtirme Neden Yapýlýr

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Beynimizin Çaresizlik Oyunu
Bayýndýr
Kendini Baþkasýnýn Yerine Koymak
Doða Düzeni ve Ýnsan
Baþlarken
Ms ile Söyleþi
Dna ve Evrim
Duygusal Þiddet Nedir?
Hastalýðýn Ýlerlemesi Nasýl Durur
Yanlýþ Anlama Sanatý

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Kukla [Þiir]
1001 Gece Masallarý [Þiir]
Odabaþ Tüm Þiirler [Þiir]
Buluþalým [Þiir]
Kuklacý Amca [Þiir]
Çay Koy Ortak [Þiir]
Çay Koy Ortak [Þiir]
Geliyorum Ortak [Þiir]
Zamanýn Yaptýklarý [Þiir]
Akrabalar [Þiir]


Ahmet Odabaþ kimdir?

1963 Çarþamba/Samsun doðumluyum. Serbest avukat olarak çalýþýyorum. (Ýzmir'de)

Etkilendiði Yazarlar:
Karacaoðlan, Pir Sultan Abdal, Hayyam, O Veli, Aziz Nesin,


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ahmet Odabaþ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.