Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karþýsýnda zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. -Atatürk |
|
||||||||||
|
Sokrates’e ait sözün bilginin derinliðine ve sonsuzluðuna bir atýf olarak düþünmek gerekir. Çünkü insan okudukça ve bilgi sahibi oldukça bilgisinin ne kadar yetersiz olduðunu ve cahilliðinin boyutlarýný daha iyi görmeye baþlar. Yani insan okudukça ne kadar az þey bildiðini ve öðrenmesi gereken daha çok þey olduðunun farkýna varýr. Bilgi yeterlilik duygusu kazandýrmaz aksine yetersizlik duygusundan kaynaklanan öðrenmeye olan açlýðý kamçýlar. Bilgi artýkça insanýn cehaleti ortaya çýkar. Ve insan sürekli bu cahilliðini giderme peþinde koþmalýdýr. Çünkü insan öðrendikçe mutlu olduðu gibi hala öðrenmesi gerekenlerin olmasýna karþýnda heyecan duygusunu besler. Bilgi insanýn rehberidir. Eðer insan bilgiye hüküm edecek iradeye sahipse bilginin klavuzluðu insaný erdemli bir insan dönüþtürerek, var oluþ direncini sürekli besler. Ancak iradesi zayýf, egosu geliþmiþ kiþilerde bilgi efendi olur. Ve insaný farklý bir biçim kazandýrýr. Ve insaný istediði gibi yönetir. Ýþte bilginin sýrrý burada yatmaktadýr. Bilgi iki yönlü bir rehberdir. Doðru yüzünün iyi okunmasý iþte Sokrates’in anlatmaya çalýþtýðý yönüdür. Peki, bilginin efendi olduðu ve bilgiyi taþýyan kölenin durumu nedir? Bu kölelerin çok çeþidi vardýr. Bazen çok kolaylýkla tanýndýklarý kadar bazen de tanýnmasý çok güçtür. Belki de mütevazýlýkten uzak, kendini sürekli öven, çok konuþan, kendini farklý göstermeye çalýþan, sürekli beðenemezlik güdüsü sergileyen, kendini çok beðenen ve seven, kiþiliði ve bilgisi tutarsýz olan, insanlara tepeden bakan ve aþaðýlayýcý ifadeler kullanan, insani yönü geliþmememmiþ gibi kiþisel özellikler gösteren tipleri bu sýnýfa koyabileceðimiz gibi kýsaca bilgiyi kendi menfaati için kullananlar bilginin kölesi durumda olanlardýr diye biliriz. Durumu biraz açarsak Bilginin aldatýcý ve yüzeysel yüzüyle tanýþan ve egosunu terbiye edemeyenler birkaç kitap okumakla, dergi ve gazete karýþtýrmak öðrendikleriyle büyüklük taslamaya baþladýðý gibi kendini yüceltmeye baþlar. Artýk kimseyi beðenmez, kimseleri dinleme gereði duymaz. Artýk kendisi her þeyi biliyordur. Ýnsanlara akýl vermeye, yol göstermeye baþlar. Dar kalýplarla dünyayý okumaya çalýþýr. Edindiði birkaç bilgi kýrýntýsýyla yeterlilik duygusuna kapýlarak, kendini yeni bilgilere karþý kapatýr. Farkýnda olmadan baðnaz bir tutum içine girer. Biraz okumuþ ve biraz bilgi sahibi olanlar artýk kimseyi beðenmez. En iyisini, en doðrusunu kendisinin bildiðine inanýr, kendini inandýrýr. Kendini eleþtirmen koltuðuna oturtarak, dayanaklarý olmadan ve temeli zayýf bilgilerle etrafa saldýrýr. Yýktýðý ya da eleþtirdiklerinin yerine yenisini koymaktan acizdir. Çünkü derinlik yoktur. Sýð sularda yüzer. Bildiðine inan kiþi, yetersizliðini görmez, görse de kendine yediremediðinden gidip öðrenme ç yabasýnda bulunmaz. Kiþiliði egosunun etkisinde girdiðinden yanlýþ bilgilerle bile hareket etmeyi göze alýr. Baþkalarýnýn kendisi hakkýnda olumsuz düþünmesine tahammül edemediðinden bilgisinde ýsrarcý olur. Bilginin köleleri çok dedikocudur. Karalamayý, arkadan kuyu kazmayý severler. Belkide farkýnda olmadan bunu yaparlar. Çünkü kiþilik bozukluðu karakter haline dönüþmüþtür. Bilgi efendisi ona yeni bir kiþilik kazandýrmýþtýr ama farkýnda deðildir. Bilginin köleleri, erdemli ve alçak gönüllü kimseleri etraflarýnda görmek istemezler. Onlara da yaklaþmazlar. Çünkü dürüst olmadýklarý ve foyalarýnýn meydana çýkmasýndan çekinirler. Dolaysýyla onlarý etraflarýnda uzak tutmak için ellerinden geleni yaparlar. Bilginin köleleri, kendilerini kusursuz görürler. Dolaysýyla eleþtiriye gelemezler. Kendilerini eleþtirenleri de yerden yere vurmak için gözlerini karartýrlar. Bilgi köleleri, kendi menfaatleri dýþýnda insanlýða sunduklarý bir þey yoktur. Varsa yoksa kendileri etrafýnda dünyayý döndürürler. Görüldüðü gibi bilginin yanlýþ kiþilerin eline geçtiði takdirde insanýn zarar görmesi içten deðildir. Öyleyse bilginin kölesi olmuþlara dikkat etmek ve önemsememek gerekiyor. Bilgi kölelerin en büyük acýsý hesaba alýnmamaktýr. Bu acý onlarýn yok oluþudur. Osman Tatlý osmantatli@gmail.com www.osmantatli.com.tr
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © osman tatlý, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |