Kemirilmiþ yapraklar ve çiðnenmiþ tütünler eþliðinde
Üslubun da aðýz kadar yanýldýðý kitabýn
önsözlerinden bir söz
ve usturanýn sýyýrdýðý bir hayat mahzeninin
güler yüzlü görüntüsü
ve akis
ard arda yapýþýrken Kâbe anahtarýna;
minnetin boyunduruðunda çýlgýn bir devin
amaçtan yoksun gölgesi cinnete dokunurken,
Yaþlanmýþlýðýn yaþamakta býrakltýðý buruk acýnýn
titreyerek gömüldüðü
zamandan çekilen dakikalarýn pazarlandýðý
bulutun buza kestiði
emsalsiz bir dünya günü,
mazinin neþredilecek onca posasý dururken seðirmelerde
fiyakalý bir gerçek, hizaya dizdi herbirþeyi
dinletti mahzun öfkesini umarsýzca.

Kanýn gövdeden aktýðý yerde
tam o yerde,
Kutsal ve levhi mahfuz yan yana
özün yarasýna merhem biçiyordu.

Manzara, posasýz bir rengin kalbe fýþkýran arseniði gibi
Ýn ve cin topyekün ayaktayken gölgelerine takýlan herþey
kutsamanýn bakire kalmýþlýðý kadar göz önünde.


Suretlerin dili de damaðý da için için
kinsiz yalanlar savuruyordu
Hükumran lisanýnca herþey biliniyorken
yaþanýyordu tüm bunlar
kalbi, cesetler taþýyordu henüz
ve var olmak yakýndý varlýk olana
herbirþeyin geri dönmesi ne kadar yakýnsa
o kadar yakýndý.

parantezler açýldý lisan dilinde, ardý sýra
in ve cin, belledi hükmünü
yakýldý tutanaklar ve yol açýldý tam önlerine
adýmlar kutsandý
ve belirmek doyumsuz kaldý yeni bir zamana kadar. .


emsalsiz bir dünya günü
ay ýþýðýný sýyýrmýþ bakýyordu
bir sus düþtü.