..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Hala çevrende bulabileceðin güzellikleri bir düþün ve mutlu ol. -Anne Frank
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Ýstanbul > Sema Yýldýrým




11 Ekim 2012
Ýstanbul Boðazýnda Bir Ses  
Ýstanbul Boðazýnda Bir Ses

Sema Yýldýrým


Ýstanbul! Her geldiðimde, buralarda yaþanmaz diyip kestirip attýðým ama ayný zamanda içimden bir özlem duyduðum þehir. Yorgun þehir… Bir o kadar da güzel þehir… Bana göre gezilip görülecek ama yaþanmayacak bir þehir... ...“Yar senin sebebune de kaldým Ýstanbullarda kaldým Ýstanbul.”...


:AGBG:
Yolculuk yapmaktan yorgun düþtüðün bir günün sonlarýna yaklaþýyorum. Yer Üsküdar… Eminönü vapuru beklemekteyim. Yolcu salonu dolu her zamanki gibi. Hava hafif serin ama Güneþli. Nihayet vapur geliyor. Ýnsanlar hemen doluyor içine. Üst kata çýkýyorum. Gönül ister ki köþeye oturayým ama nafile. Her gelen köþelerde tek sýra oluþturmuþ. Bir yer seçiyorum gözüme ve oturuyorum. Yanýmda yabancý iki çift var. Nereli olduklarýný kestiremiyorum, çok sakin konuþmalarý dikkatimi çekiyor. Vapur hareket ediyor sonunda. Herkesin baþý dýþarýya dönüyor. O muhteþem Ýstanbul boðazýný seyretmek için. Hafif esen bir rüzgâr ve deniz kokusu. Hemen martýlar manzarayý süslemeye baþlýyor. Klasik bir Ýstanbul görüntüsü iþte. Anlatýlmaz yaþanýr türden olanlar var ya! Ýþte ondan. Kýsa bir sessizliðin ardýndan yanýndakiyle konuþmaya baþlayanlar çoðalýyor. Bense hala kýpýrdamadan duruyorum desem yalan olmaz. Ýstanbul’dan uzakta olan biri olarak bu görüntüyü anlýk olsa bile kaçýrmak istemiyorum. Her seferinde sanki ilk defa görüyor gibiyim.
Ýstanbul! Her geldiðimde, buralarda yaþanmaz diyip kestirip attýðým ama ayný zamanda içimden bir özlem duyduðum þehir. Yorgun þehir… Bir o kadar da güzel þehir… Bana göre gezilip görülecek ama yaþanmayacak bir þehir... Ara sýra, havasýný alýp gitmek yetiyor bana. En fazla 2 gün. Sonrasýnda bunalýyorum. Sanki çektiðim nefes oksijensiz, durduðum her yer sesli gibi gelir. Sessiz bir köþe ararým fakat ne fayda! Kapýyý pencereyi kapatýp, bir eve kapansan bile, etraftaki seslerden rahat yok insana. Bir þey daha var tabi ki. Uykumu alamam mesela. Tuhaftýr ama kaç saat uyursam uyuyayým uykusuz gibi hissederim kendimi. Ben Ýstanbul ’un üzerimde olan etkisini düþünürken bir kemençe sesi geliyor kulaklarýma. Saðýma soluma bakýyorum ama deðiþen bir þey yok. Herkes kendi halinde. Herhalde bir tek ben duyuyorum bu sesi diye ürkerek tekrar dýþarýya bakýyorum. Sonra kemençe sesi devam ediyor. Sakin ve bir o kadar da huzurlu hissediyorum kendimi. Bu boðaz manzarasýnýn yanýnda, bir kemençe sesi iyi gidiyor. Ve gür bir ses yükseliyor arkadan:

“Divane aþuk gibi da dolanirum yollarda.”

Bu sesten sonra vapurda bir sessizlik oluyor ve herkes ayný tarafa bakmaya baþlýyor. Ben de arkama bakýyorum. Uzun kývýrcýk saçlý, hafif sakallý, genç bir adam var. Bir üniversite öðrencisine benziyor. Aslýnda ben yakýþtýrýyorum üniversite öðrenciliðini. Elinde kemençe hem çalýyor hem söylüyor. Ýlk defa böyle bir sesi canlý dinlediðimden midir bilemiyorum ama o anda bana bulunmaz bir ses gibi geliyor. (Tabi ki Ebru Gündeþ hariç) Sanki sesi hoparlörden çýkýyormuþçasýna vapurda duyuluyor. Önüme dönüyorum ve herkes eski halini almýþ yanýndakiyle konuþmaya baþlamýþ bile. Bu durumdan rahatsýz oluyorum açýkçasý. Biri emek veriyor yeteneðini sergiliyor ve sen hiçbir þey yokmuþ gibi davranýyorsun. Belki ben abartýyorum ama bu benim canýmý çok sýkýyor. Dinlemeye devam ediyorum:

“Yar senin sebebune de kaldým Ýstanbullarda kaldým Ýstanbul.”

Ýstanbul Boðazýnýn güzelliðine eþlik ediyor bu ses. Öyle bir düþüncelere dalýyorum ki… Bir tuhaf oluyorum, dokunsalar aðlayacaðým. Gören de yârin sebebine Ýstanbul’da kalmýþým da bu türküden etkilenmiþim sanacak. Türkü bitiyor ve kemençe durmadan devam ediyor. Herkes tekrar ayný yöne bakýp pür dikkat kesiliyor. Ben de ayný þekilde. Diðer insanlar niye bakýyor orasýný bilemem de, benim bakmamýn sebebi, acaba duracak mý diye merak ettiðimden. Durmuyor tekrar söylemeye baþlýyor:

“Ben seni sevduðumi da dünyalara bildirdum.”

Rahat bir nefes alýp önüme dönüyorum. Herkes ayný þekilde eski haline dönüyor. Neden bunu yaptým bilmiyorum ama herhalde sesin kesilmesinden korktum. Vapurda güzel gidiyormuþ canlý türkü. Sanmayýn ki telefon kulaklýðýndan dinlendiði gibi. Þimdi takýp kulaklýðý Þevval Sam’dan bile dinlesem eminim bu kadar etkilenmezdim. Canlý ses bir baþka oluyormuþ meðer. Kazým Koyuncuyu’da unutmamak gerek. Allah rahmet eylesin. Ne kadar dinlesem doyamam. Etrafýma bakýyorum içim hâlâ rahat deðil. Herkesin susup dinlemesini istiyorum. Fazla mý empati kuruyorum acaba? Kendimi türkü söyleyenin yerine koyuyorum istemeden. Ben söylüyorum ama herkes kendi halinde diye hayýflanýrdým herhalde. Tekrar arkamý dönüp baktým. Söylemeye devam ediyordu:

“Oldi hayli zamanlar görmedum sevduðumi.”

Üstelik yüzündeki ifade de gayet iyi. Güler yüzle ve mutlu bir þekilde söylüyor. Tekrar önüme dönüp düþünmeye baþladým. Acaba ben etraftaki insanlarý çok mu dikkate alýyorum. Ama elimde deðil ki. Bakýyorum yanýndakiyle konuþan, telefonla uðraþan, fotoðraf çektiren. Sinirlerim bozuluyor. Ben sorunluyum herhalde. Neyse þimdi bunu düþünmenin sýrasý deðil. Ve bu türkünün de sonu geliyor;
“Ben sana doyamadum doysun kara topraklar.”
Ardýndan kemençenin sesi de kesildi. Kesildiði gibi bir alkýþ koptu ki anlatamam. Hatta ayakta alkýþlayanlar, bravo diye baðýranlar bile oldu. Ben de þaþkýnlýk içerisinde alkýþlýyorum. Meðer herkes can kulaðýyla dinlemiþ. Buna sevindim. Ayný þekilde ben alkýþlansam ancak bu kadar sevinebilirdim. Sonra genç ayaða kalkýyor ve eðilerek selam veriyor.
-“Hepinize teþekkürler. Çok teþekkür ederim. Bir tane daha söyleyeceðim. Sizden destek istiyorum.”diyerek oturuyor. Tekrar baþlýyor kemençeyle birlikte söylemeye:

“Koyverdun gittun beni oy Koyverdun gittun beni”

Arkadaþý ayaða kalkýyor ve kemençe kutusunu alarak vapurda sýrayla gezinmeye baþlýyor. Herkes kutunun içine para atýyor. Öyle ki para atmayan kalmýyor diyebilirim. O hala söylemeye devam ediyor:

“Kimse almasun seni kimse almasun seni. Yine bana kalasun yine bana kalasun. “

Arkadaþý elinde kemençe kutusuyla benim tarafa yaklaþmaya baþladý bile. Bazýlarý önce biraz duraksayýp düþünüyor. Sonra sýra bana geliyor. Ne duraksamasý atýyorum parayý. Sonra içimden söylüyorum:” Helal olsun be. Helal.” Ve Eminönü’ne geldik sayýlýr. Türküden son sözler:

“Hiç mi düþünmedun sen oy
Sevduðun boyle aðlar
Sevduðun boyle aðlar.”

Vapurdan inerken, türkü söyleyen gencin yanýndan geçenler bir þeyler söyleyerek tebrik ediyor.
Benim aklýmda tek bir soru var; Bir daha böyle bir sesi canlý dinleyebilecek miyim acaba?



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Sen Aþk mýsýn?

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Uzaktan Sevdim Seni [Þiir]
Bundan Sonra [Þiir]
Can Kýrýklarý [Þiir]
Sevimsizce [Þiir]


Sema Yýldýrým kimdir?

.

Etkilendiði Yazarlar:
M.Kemal Atatürk, Elif Þafak, Ebru Gündeþ, Canan Tan, Erdal Demirkýran, Serdar Özkan...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Sema Yýldýrým, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.