Þiir, tarihten daha felsefidir ve daha yüksekte durur. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
Kitap okuru olmak bir ayrýcalýktýr. Kuran’ýn ilk vurgularýndan biri, kitap okuma eylemi üzerinedir. Dolayýsýyla insan fýtratýna vurgu yapan bir vahiy ürününün okuma vurgusu önemli ve anlamlýdýr. Anlamlýdýr diyorum, herkes kitaptan ayný manayý ve ilmi alamaz. Sadece okur ve yazar olur. Okumanýn manevi iklimi ayrýdýr. Tüm bunlarý söylememin nedeni ,son dönem moda tabiriyle kitaplara atfedilen müstehcenlik vurgusu. Müstehcen; açýk saçýk, erotik, cinsel içerikli manalarýna gelen bir kelimedir. Erotik kelimesi de, Yunanca Eros’ tan gelir. Mitolojik cinsel tanrý, kahraman olan Eros’ tan… Edep kelimesinden evrilen ve geliþen edebiyatýn mecaz dünyasýnýn bazen bu kelimeyle iliþkisi de olabilir. Velilerden eline dilekçe alan bazý dini yanlýþ anlayanlar ya da tersi aþýrý modernistik kesimler; tavsiye edilen eserlerde mal bulmuþ gibi müstehcenlik þikayetine giriþtiler. Ben kitap okuru olarak buna müsteh-cinlik diyorum. Kardeþim sen Yunus Divan’ýný, Mesnevi’yi, neresinden ve nasýl okudun da þikayet ediyorsun? Þikayet ettiðin klasikleri bugüne kadar ben dahil yüzlerce münevver okudu ve mecazlarýný ve derunî anlamýný sindirerek anladýlar .Sen hangi metni, nasýl okudun da seni tahrik etti? Ben buna cinlik diyorum… Eserleri okuduklarýný da düþünmüyorum. Yunus gibi dindar ve iyi bir Müslümanýn eserinin neresinde müstehcen kelime buldunuz, açýklayýn da biz de okuyalým. Týk yok… Ayný þeyi, bazý dini yanlýþ anlayanlar da Akif’e yapýyorlar. Neymiþ” Bedr’ in aslanlarý “mübalaðasý hatalýymýþ…Çanakkale’de þehit olan atalarýmýz Bedir savaþçýlarýndan yukarý olamazlarmýþ!!! Sevsinler sizin Müslümanlýðýnýzý, siz daha metnin arka planýný anlayamamýþsýnýz ki. Orada önerilen anlam, Müslüman Türk’ün de en az sahabe derecesinde imana sahip savaþçýlar olduðudur. Akif’in Arap Müslümanlarý küçümsemesi diye bir þey yok. Gelelim Mesnevi ya da bazý romanlardaki müstehcen anlamlý olduðu söylenen ifadelere. Roman doðrudan cinsel bir metin ifadesiyle anlatýlýyorsa bu bir tercihtir. Okumazsýnýz olur biter. Devletin de böyle bir kitap önerisi yok ve olamaz. Mesela; Ahmet Altan’ýn Kýlýç Yarasý veya Metin Kaçan’ýn Aðýr Roman’ý böyle bir cinsellik içerirler. Bazý Kenize Murat, Murathan Mungan romanlarý ya da Ýngiliz romancýlarý vb. Mesnevi’ nin cinsel içerikli ifadeler içerdiði yolundaki þikayetler tamamen bühtandýr. Metin söylemini anlamlandýramama halidir. Mevlana’nýn kullandýðý simge ve mecazlarýn anlamýný bilememe durumudur. Mevlana-Þems arkadaþlýðýný(!) güncelle anlatmak da tam bir tasavvuf bilmeme aymazlýðýdýr.Ýki þahsiyet arasýndaki iliþkiyi “yarým kafayla” açýklayan bazý pop dinî yanlýþ yorumlarý da buradan Allah’a havale ediyorum. Modern dönem edebi metinlerindeki müstehcenlik bir tercihtir. Eski okumalardaki metinlerde kullanýlan ifadelerse, bir yorum ve zorlama içerir. Türkülerimizdeki durum tam buna örnektir. Neþet Ertaþ türkülerine seksi diyen “modernistik maço” yorumlara yuh diyorum. Can Dündar’ýn yorumu gibi. En az dinî yanlýþ yorumlar kadar kötü. Neymiþ fincan dudaklar, fýndýk burunlar… metinde müstehcenmiþ!!!Bu benzetmenin neresinde sýkýntý var anlamýyorum. Küçük burun ve büyük dudak metaforu o kadar. Sonuçta bir türkü dizesi. Ýnsan kendi türkülerinden ve þiirlerinden bu kadar mý kompleks duyar? Tamamen aþaðýlýk kompleksi. Kültürel yabancýlaþma ve millî duruþ eksikliði böyle durumlarý körüklüyor. Bu eserlerin yorumlanmýþ hallerini okusalar, bu komik durumlara düþmez insanýmýz. Mevlana’yý Cemalnur Sargut Haným’dan, Akif’i Orhan Okay Hoca’ dan, Yunus ustayý Cemal Kurnaz’dan inceleselerdi bunlarý söylemezlerdi. Okumadan, sözel bir zekayla böyle oluyor. Bunun adýna da müsteh-cinlik olur. Saðlýklý bir okuma, kitap eleþtirileriyle olur. En düz eserin bile, eleþtirisini okuduktan sonra okumakta yarar var. Yukarýda saydýðýmýz yazarlar, þahýslarýn eserleri hakkýnda otoritedir. Önce onlardan oku, sonra alimlerin eserlerini özümse. Çözüm bu kadar basit. Okumanýn önündeki engellerden birini burada yorumladýk. Eserlere yabancýlaþmamak için, iyi bir okur olmaya çalýþalým. Yoksa her edebiyatçýmýz müsteh-cinliðe kurban gider. Müstehcenliðe de külliyen karþýyým. Edep kökünden gelen edebiyat, ahlakla çerçevelenmiþtir.” Edep ya hu” diyerek, edebiyat dolu günler sizin olsun diyorum.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ýsa Çolaker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |