Edep, kalbin ve vicdanýn þiarýndandýr
Aktif haldeki meramýndan akseden suhuletli bir sedadýr
Asabiyet ve kabalýk ruhu yoran bir hastalýktýr, hassasiyeti olmayan gönül kuraktýr
Afak ummana bedel bir tahayyülün insicamýndan tezahür edecek þevk-i kabuldur, ihsaný ise sýrr-ý hudadýr

Ýnsan cehlini yenmek için azmetleidir
Nefsini terbiyeye dikkat kesilmiþ bir ümittir, yoksa hazan külfettir
Her nefs ölüme raðmen imtihanýn saiki ve vehim zerkeden endiþe gerekçesinin failidir
Bu bakýmdan akýl ve irade, ruhun ve dimaðýn tasavvur etmesinde ki muradýn vuslat meramý ve aþk sevdasýnda ki hakikatidir

Haya, insanýn kulluk lütfunda ki farkýdýr
Mizan ve berzah arasat vaktinin en mümeyyiz ve hatta sessiz edasýdýr
Kabir içinde ki mevta, cazibesini terk etmiþ hazz-ý heva, duçar olunacak korku kim için acýdýr
Þifaya muhtaç hasta acziyetin kollarýna tutunan ve gözleriyle meramýný anlatan, her halinde acýnmaya bel baðlayan tuhaf bir sancýdýr

Ýnsan düþmeye görsün, nedenler içinde süzülsün
Tedbir ve taktirin, akýl ve izanýn selamet içinde ki þuura, nazarlar elbette ki gülsün
Her nefsin yükü ve imtihaný akýl ve irade kapasitesinin ahenginde ki iman ve isyan mesabesinde gizlenen sabýr ve nimet kanaatý azsa takat büzülür
Güç, kalbin ve ruhun teslimiyet ve irade deki niyetin aslýna tekabül eden azim ve tutarlýlýðýn vuslat sevdasýndan nükseden ülfettir

Mustafa CÝLASUN