..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Dilerim, tüm yaþamýnýz boyunca yaþarsýnýz. -Swift
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Ýtiraflar > Ömer Faruk Hüsmüllü




21 Nisan 2013
Sokrat ile Meraklý Eþek Arýsý - 18  
Ömer Faruk Hüsmüllü
Sokrat: Bazen bir fýrtýna o gemiyi bizim limanýmýza yanaþmak zorunda býrakabilir. Böyle olduysa çok dikkatli davranmalý. Çünkü fýrtýna nedeniyle gemide çok ciddi hasarlar meydana gelmiþ olabilir ve biz de bunlarý giderecek özelliklere sahip deðilsek acýklý bir sonla karþý karþýya kalabiliriz. Yani limanda demirliyken o geminin batmasýna sebep olabiliriz.


:GEH:


Sokrat: Merhaba Meraklý Eþek Arýsý!

Meraklý Eþek Arýsý: Merhaba Sokrat! Bugün tartýþmak, daha doðrusu senin de görüþlerini öðrenmek istediðim bir konu var: Bir bilim adamýnýn baþýna gelen olayý okudum ve ona yapýlan haksýzlýk beni çok etkiledi.

Sokrat: Tarih, bilim adamlarýna, filozoflara, sanatçýlara, yazarlara, þairlere yapýlan haksýzlýklarla doludur. Lafý ben alýrsam kolay kolay susmam. O nedenle en iyisi sen o olayý anlat bana.

Meraklý Eþek Arýsý: Kimya alanýnda deha sayýlan yanlýþ hatýrlamýyorsam on sekizinci yüzyýlýn sonlarýna doðru yaþamýþ olan bir bilim adamý, o dönemin devrim mahkemeleri tarafýndan devrim karþýtý olmak ve vergi toplamada usulsüzlük yapmakla suçlanýr ve idama mahkûm edilir.

Sokrat: Demek ki anlattýðýn olay Fransýz Ýhtilalinden hemen sonra cereyan etmiþ.

Meraklý Eþek Arýsý: Evet öyle.Bilim adamýný kurtarmak isteyen dostlarýçok uðraþýrlar ama çabalarý bir sonuç vermez. Bunun üzerine arkadaþlarýnýn Fransa’nýn onuru deðerli bir bilim adamý olduðunu yazarak mahkemeye bir dilekçe ile baþvururlar ve baðýþlanmasýný isterler. Yargýcýn onlara verdiði cevap "Cumhuriyet’in bilginlere ihtiyacý yoktur!" olur. Sonunda 51 yaþýnda iken, "devrim" adýna bu bilim adamýnýn kafasý giyotinle uçurulur. Burada beni esas etkileyen olaylar ise þunlar oldu: Bu bilim adamýný giyotine götürmek üzere cellat yanýna geldiðinde nerede kaldýðýný unutmamak için okuduðu kitabýn arasýna bir ayraç koymasý ve idamýndan önce bir matematikçi arkadaþýný çaðýrarak “Kafam sepete düþtüðünde gözlerime bak. Eðer iki kere göz kýrparsam; insanýn kafasý kesildikten sonra bir süre daha beyin düþünmeye devam etmekte demektir" demesidir.

Sokrat: Böyle bir durumda bile bilimsel deney yapmayý düþünebilen gerçek bir bilim adamýymýþ. Kafasý kesildikten sonra gözlerini iki kere kýrpmýþ mý?

Meraklý Eþek Arýsý: Evet, kafa kesildiðindesepete düþüyor ve iki kere göz kýrpýyor. Bunun canlý tanýðý olan matematikçi diyor ki: "Onun son saniyedeki ispat arayýþý, bilimselliðin yüzyýllar sürecek meþalesidir. Ama o yobaz kafalar asýrlarca karanlýkta sürünecekler, insanlýðý da süründürecekler" Bir gökbilimci de "Kafasýnýn koparýlmasý için bütün gereken yalnýzca bir saniyeydi. Onunki gibi bir kafanýn bir daha gelmesi için belki yüzyýl bile yetmeyecek " sözleriyle üzüntüsünü dile getirmiþ. Onu giyotine gönderen yargýç da birkaç gün sonra ayný akibete uðramýþ yani idam edilmiþ.

Sokrat: Galileo de idam edilecekti, ancak son anda görüþlerinden vaz geçerek hayatýný kurtarabildi.

Meraklý Eþek Arýsý: Bu yüzden Galileo’yi korkaklýkla suçlayanlar da var.

Sokrat: Ben bu suçlamalara katýlmýyorum. Çünkü Galileo’nin bu kararý hangi þartlar altýnda verdiðini bilmek gerekir. Ayrýca onun hayatýný bir þekilde kurtarmasý bilim açýsýndan zarar deðil kâr olmuþtur.

Meraklý Eþek Arýsý: Onu neden idam etmek istemiþlerdi?

Sokrat: Galileo(1564-1642), kendisinden önce Copernicus'un öne sürdüðü güneþ merkezli evren kuramýný benimsemiþ ve bu nedenle Vatikan kilisesi tarafýndan iki defa yargýlanmýþtý. Çünkü kilise dünya merkezli bir evren anlayýþýný savunuyordu ve Copernicus teorisini dine aykýrý buluyordu. 1614'te ilk mahkemesinde görüþlerini yaymasý ve öðretmesi yasaklanmýþ, 1632'de yazdýðý bir kitap nedeniyle yargýlanmasý sonucu ömür boyu ev hapsine mahkûm edilmiþti. Aslýnda Galileo’ya verilen ceza idamdý, ama “Dünyanýn güneþ etrafýnda dönmediðini” beyan etmesi üzerine hayatý baðýþlanmýþtý.

Meraklý Eþek Arýsý: Demek ki, dine aykýrý bir düþünce ortaya atanlar bunu hayatlarýyla ödemek zorunda kalmýþlar.

Sokrat: Maalesef öyle. Daha da kötüleri var. Mesela Bruno’nun baþýna gelenler… Bruno (1548-1600), evrenin sonsuz olduðunu ve evrende dünyadan baþka gezegenler bulunduðunu söylediði için 1600 yýlýnda Roma Katolik Kilisesi'nin Engizisyon mahkemesinde yargýlanýp sapkýn ilan edilerek idamýna karar verilmiþ. Mahkeme kararý nedeniyle Bruno, Roma'da diri diri yakýlarak infaz edildi. Oysa Bruno’ya düþüncelerinden vazgeçmesi ve sonsuz evren görüþünün din sapkýnlýðý olduðunu kabul etmesi durumunda kilise tarafýndan affedileceði söylenmiþti. Ama o, gördüðü bütün iþkencelere karþýn, görüþlerinden taviz vermedi.

Meraklý Eþek Arýsý: Sonu gerçekten de çok kötü olmuþ.

Sokrat: Bir örnekten daha bahsedeyim: Thomas More(1478-1535). Ýngiliz devlet adamý ve ayný zamanda bir hukukçu. Ütopya’nýn yazarý. Lordlar Kamarasý Baþkanlýðý’na kadar yükseldi. Önce kralýn boþanýp yeniden evlenmesine karþý çýktýðý için hapsedildi, sonra da Ýngiliz Kralý VIII. Henry’yi kilisenin baþý olarak kabul etmediði için ölüm cezasýna çarptýrýlarak 1535 yýlýnda kafasý giyotinle kesilerek idam edildi. Thomas More, giyotine baþýný koyarken celladýn heyecanlandýðýný görüp ona dedi ki: “Senin bir suçun yok, sen sadece görevini yapýyorsun. Yalnýz, þu sakalýmý düzelt de baþým kesilirken o da kesilmesin. Çünkü suçlu olan benim, sakalým deðil.”

Meraklý Eþek Arýsý: Ýnsanlarýn çoðu onlarý takdir etmekle birlikte ayný durumla kendileri karþýlaþtýklarýnda onlar gibi davranmayacaklardýr. Çünkü insanlar yaþamayý ideallerinden daha üstün tutarlar.

Sokrat: Onlar tarihteki saygýn yerlerini aldýlar, ama bu haksýzlýklarý yapanlarý hatýrlayan var mý? Yok.

Meraklý Eþek Arýsý: Bütün suç bu yanlýþ karalarý veren yargýçlarda mý?

Sokrat: Hayýr.Aslýnda burada önemli olan kiþiler de deðildir; zihniyettir. Tarihin her döneminde dogmatik zihniyet, aydýnlýðý boðmak istemiþtir. Çünkü dogmatik düþünce, eleþtiriyi sevmez. O nedenle de sorgulayan kafalarý ya kopartýr ya da hapishane ve zindanlarda çürütür.

Meraklý Eþek Arýsý: Seni de haksýz yere suçlamýþlar ve ölüm cezasýna çarptýrmýþlardý. Bu konuyu anlatmak ister misin?

Sokrat: Hayýr istemiyorum. Belki daha sonra…

Meraklý Eþek Arýsý: Neden?

Sokrat: Çünkü bugün yeterince üzücü olaylardan bahsettik. Bunlara bir dram daha eklemeyelim.

Meraklý Eþek Arýsý: Daha önce konuþtuk, ama sevgi konusunda bir yazý okumuþtum. Bununla ilgili görüþlerini almak isterim. Olur mu?

Sokrat: Tabii olur. Söyle!

Meraklý Eþek Arýsý: Not etmiþtim. Okuyayým. Bir yazar diyor ki: “Önünden süzülerek geçen gemiye sinirleniyorsun, kýyýya yanaþýp da seni almadýðý için. Sevdiðine güceniyorsun, sevginden haberi olmadýðý için. Gücenme. Çünkü onun kalbi de bir gemi ve maalesef her limana yanaþmýyor.”

Sokrat: Etkileyici. Sevgi gemisini limanýmýza yanaþtýrmanýn bir yolunu bulmalýyýz.

Meraklý Eþek Arýsý: Nasýl?

Sokrat: Bazen bir fýrtýna o gemiyi bizim limanýmýza yanaþmak zorunda býrakabilir. Böyle olduysa çok dikkatli davranmalý. Çünkü fýrtýna nedeniyle gemide çok ciddi hasarlar meydana gelmiþ olabilir ve biz de bunlarý giderecek özelliklere sahip deðilsek acýklý bir sonla karþý karþýya kalabiliriz. Yani limanda demirliyken o geminin batmasýna sebep olabiliriz.

Meraklý Eþek Arýsý: Buradaki batan gemi, eski sevgilinin açtýðý yara kapanmamýþken yeni sevgiliden de darbe yiyen âþýk mýdýr?

Sokrat: Anlayýþýndan dolayý kutlarým.

Meraklý Eþek Arýsý: Öyleyse sevgili olmak da kiþiye bazý ödevler yüklüyor.

Sokrat: Evet. Sevgili olmak, herkesin harcý deðildir. “Kalpteki ateþ kimi yakarsa sevgili odur.” Yargýsýna katýlýrým, ama sevgiyi, aþký sürdürebilmek için tek baþýna kalpteki ateþ yetmez.

Meraklý Eþek Arýsý: Sevgi, sadece sevgiliye karþý duyulan bir duygu da deðil. Diðer insanlara, hayvanlara ve hatta doðaya karþý da duyulabilir deðil mi?

Sokrat: Evet.

Meraklý Eþek Arýsý: Ýyilik mi sevgi mi Sokrat?

Sokrat: Kýrk katýr mý kýrk satýr mý?

Meraklý Eþek Arýsý: Bu nasýl cevap böyle?

Sokrat: Beðenmediðin bir cevapla karþýlaþtýðýnda ilk iþin sorduðun soruya bakmak olsun.

Meraklý Eþek Arýsý: Çok çabuk sinirleniyorsun!

Sokrat: Baðýþla, elimde deðil! Böyle sorular beni kýzdýrýyor. Çünkü sevgi ve iyilik biri diðerine tercih edilemeyecek duygu ve deðerlerdir.

Meraklý Eþek Arýsý: Aslýnda ben de pek bulunmayan þeyler ya!

Sokrat: Orasý belli olmaz. Bak, Oruç Baba bir hikâyesinin baþýnda demiþ ki: “ Sizin evinizde de mutlaka en az bir tane “iyilik çiçeði” vardýr. Sakýn ola ki yanlýþlýkla çöpe atmýþ olmayasýnýz….”

Meraklý Eþek Arýsý: Devamýný da dinlemek isterim.

Sokrat: Anlatayým: “Ýnsanlar, kendilerince fazla olduðunu düþündükleri þeyleri evlerinden sokaða atmaya karar verdiler. En az olmasýna raðmen “iyilik”ten iþe baþladýlar. Gariban bir çöpçü de sabýrla bu atýlan iyilikleri süpürdü ve küçük bir kovanýn içine koydu. Bir müddet sonra, iyilikten boþalan yerlere kötülük doldu ve bunlar her tarafý sardý. Bunun üzerine insanlar bu sefer de, kötülüklerden kendilerini sakýnmak için kötülük korumalarý tuttular. Bu korumalar da kötülük yapmaya baþlayýnca çareler aradýlar. Bu arayýþlarý sýrasýnda kötülüklerden etkilenmeyen, korumasý olmayan, yoksul ama mutlu bir yaþam süren kiþinin sadece gariban çöpçü olduðunu fark ettiler. Herkes bunu nasýl baþardýðýný merak ediyordu. Evine gittiler ve sordular. O da anlattý: -Kovaya topladýðým iyilikleri eve götürdüm. Birkaç gün sonra su almak için kova gerekti. Ýstemeyerek de olsa kovanýn içindekileri bahçeye gömdüm. Ertesi sabah bahçem iyilik çiçekleriyle doldu. Bunun üzerine herkes, gariban çöpçünün bahçesinden bir tane “iyilik çiçeði” aldý, bir saksýya ekti ve bütün kötülükler aniden yok oluverdi. “

Meraklý Eþek Arýsý: Ben de mi bahçeme bir iyilik çiçeði eksem acaba?

Sokrat: Yanlýþ yere ekmiþ olursun.

Meraklý Eþek Arýsý: Baþkalarý bahçesine ekince yanlýþ olmuyor da, ben ekince mi olacak? Ekebileceðim doðru yer neresi öyleyse?

Sokrat: Kalbine ekmelisin.

Meraklý Eþek Arýsý: Kalbime iyilik çiçeklerini nasýl ekeceðim.

Sokrat: Farkýnda deðilsin ama belki de ekmiþsindir bile… Sabýrla bekleme tutmasýný. Bitirelim mi? Hoþça kal. Konuþmamýzý þu sözle baðlayayým: Ey insanoðlu bil ki, yýldýzlar senin için parlamýyor, güneþ senin için doðmuyor ve dünya senin için dönmüyor! Ama istersen sen de yýldýzlarý parlatabilirsin, güneþi doðdurabilirsin ve dünyayý döndürebilirsin. Nasýl mý? Bir kalbe girerek… Çünkü her kalpte yýldýzlar, güneþ ve bir de dünya vardýr, tabii görmesini bilen için…

Meraklý Eþek Arýsý: Galiba verdiðin mesajý anladým. Güle güle Sokrat!

● ● ●



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn Ýtiraflar kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Daire Ýçinde Bir Nokta Mýsýnýz,yoksa Sadece Bir Nokta Mýsýnýz?
Oruç Baba Ýle Bir Damla Sohbetleri - 2
Sen Gittikten Sonra
Oruç Baba Ýle Bir Damla Sohbetleri - 1
Oruç Baba"dan Aforizmalar - 16
Düþündüren Sözler - 98
Düþündüren Sözler - 97
Düþündüren Sözler - 96
Oruç Baba’dan Aforizmalar - 43
Oruç Baba"dan Aforizmalar - 18

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bir Meczup Yakarýþý
Bu Dünyaya Veysel Olarak Geldi Âþýk Veysel Olarak da Gitti
Sevgili Ölüm Dost Muyuz?
Nasreddin Hoca Fýkralarýna Güler Misiniz?
Gidenlerden Son Kareler
Gülerken Göbek Çatlatan Çok Komik Temel Fýkralarý
Aþk Üzerine Kýkýr Kýkýr Fýkralar
Varoluþ ve Ölüm
Yüreðin Ýlâcý: Sevgi
Düþünen Kafalardan Düþündürücü Cevaplar

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Siyasi Taþlama: Neþezâde - 2 [Þiir]
Siyasi Taþlama: Karamsarzâde [Þiir]
Kusurî"den Týrtýklama [Þiir]
Zam Zam Zam... [Þiir]
Týrtýklama (Kazak Abdal'dan) [Þiir]
Yoklar ve Varlar [Þiir]
Ýstanbul,sana Âþýk Bu Kul [Þiir]
Âþýk Dertli"den Týrtýklama [Þiir]
Namuslu Karaborsacý [Þiir]
Dostlarým [Þiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yýldýrým adýný kullanarak çeþitli forumlara yazý yazdým. Ýddiasýz iki romaným var. Çok sayýda siyasi içerikli yazýya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öðretmeniyim. Yazmaya çalýþan her kiþiye büyük bir saygým var. Çünkü yazýlan her satýr ömürden verilen bir parçadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Az veya çok okuduðum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.