Her ne kadar
savrulan yaprak misali olsak
Her lahzayý dikkate almadan,
nefsin telakkileriyle oyalansak

Hep zannederek
amellerimizi icra edip, hülyalarýn
sezgisiyle hep hal etmeye koyulsak

Hak ve hukuk adýna
mütemadiyen gerileyip, ruhun
ve aklýn zaruretine inanmadan,
tahkike dayanmadan yapay bir sürur yaþasak

Hakikat için
niçin sýradanlýðý býrakmayýz
Her nefsi bahanenin
nezninde itibar elde etmek için savaþýrýz

Keder ve gamýn
kucaðýnda bunalýrýz,
içinden çýkamayýnca bahtýmýza laf atarýz

Ýnsan akýl ve irade
nimetiyle tercih edebilme hakký
verilmiþ en mütekamil varlýktýr lakin her
nedense hakkýyla fark edip, iltica etmeye yanaþmayýz

Ýnsan elbette
tevbe eder ve bilincini tazeler
Ve fakat ihsan ve hassasiyeti kalbi
ve irfanýyla fedaya adamazsa akýl neyler

Güç ve kuvvetin
iksiri nefese bahþedilmiþ, izan
ve vicdan için muvazene ilim ve bilinç
için dimað, hakka ram olmak için neyi bekler

Kulluk nasibe
ve niyete muhtaç bir hikmettir
akýl ve irade bakýmýndan bilgi ve görgü
en kýymetli rehberdir, iþtiþare bu bakýmdan tavsiye edilen deðer

Günü kurtarmak
için nefeslenmek vakte intizardýr
Nefes ecelin derdiyle gam içinde
terlemeyen en hikmetti hüccettir, edeb-i þiardýr

Ýnsan aklý
ve iradesiyle muhatap kabul edilen varlýktýr,
nefsi hezeyanlar zaafiyetin vasfýdýr,
tevbe samimiyeti asla yýpratýlmadan el açýlmalýdýr

Yoksa hakkýn
rahmeti ve maðfireti, ihlasýn
edasýndan neþet eden hassasiyeti, kalbinde
yaþatan ve edebiyle yakaran canýn imdadýdýr

Mustafa CÝLASUN