..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Kürtaj sadece kendileri bir zamanlar doðmuþ insanlar tarafýndan savunuluyor. -Ronald Reagen
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Kent > Caner Almaz




9 Temmuz 2013
Topal Kedi  
Caner Almaz
Ýç ses, kontrol edilebilir deðildir bazen.


:AFCF:
Ah, bu benim aklým, hiç yerinde durmaz. Alýr adýmýný önüne, yürür sevdiði yollarý.

Yine çýkmýþ, bedenimin gölgesini sýrtýna düþürmüþ, yürüyor. En sevdiði sokaklarda, günün ýþýðý henüz sönmemiþken. Saðýndan, solundan, gölgesinin içinden, kapýlarýn arasýndan, binalarýn altýndan, insanlar geçiyor. Kulaðýnda sevdiði de bir müzik çalýyorsa eðer, hemen kuruyor onlara birer hikaye. Dökülüyor öyküler aklýna. Akýl da bu akýl ha, birini bitirmeden, diðerini yazmaya koyuluyor. Bir hikayenin nefesini tüketmeden, hevesle bir diðerine sokuluyor.

Kadýköy’de heykele çýkan Kuþdili Caddesi’ni adýmlýyorum. Güneþ akþam vaktinde yüzümü kucaklýyor. Ýþten çýkalý bir saat bile olmamýþ, güneþ gölgemi sýrtýma düþürüyor diye seviniyorum. Ýnsanýn içine iþliyor ýþýk, hava aydýnlýkken güneþin neþesini tüm adýmlarýmda hissediyorum. Caddede yürüyüþ yönümün aksi yönünde giden araçlarýn içindeki insanlar, bana bakýp niye gülümsüyor bu deli diye düþünüyorlar mý acaba? diye düþünüyorum. Birisinin ne düþündüðünü düþünürken, benim ne düþündüðümü düþünen insanlarýn olup olmadýðýný düþündüðümü bir baþkasý düþünse, içine düþtüðüm bu sarmal düþünce baloncuklarýný patlatmaya hangi düþünce kuvvetlerini tazyikli sözlerle üzerime salarlar diye düþünüp, bu düþüce gücümü boþa harcadýðýmý fark edip son kez de bunun için üzünçlü sayýklýyorum, bi sus içim, bi sus.

Susmuyor.

Kalabalýðý hiç sevmiyorum aslýnda. Olabildiðince insanlardan uzaklaþabileceðim yollarý tercih etmem, senelerdir bir ritüel haline ne zaman dönüþmüþ, hangi ara insanlarýn olmadýðý sokaklarý keþfetmiþim, bu süreci inanýn hatýrlamýyorum. Sessiz sokaklarý keþfetmek gibisi yoktur. Ve bu sokaklarda gördüðünüz insanlarýn kendinize benzediðini bir süre sonra fark etmeye baþlarsýnýz. Ýnsanlardan, kalabalýktan, sesten, gürültüden, koþuþturmacadan kaçan insanlar bunlar. Bana benzeyen insanlar. Birisine bir gün selam versem diye düþünürüm bazen ama sonra bu sokaða niye girdiðimi düþünüp onlarýn yalnýzlýklarýnýn baþladýðý yerde benim yalnýzlýðýmýn bittiðini hatýrlarým. Yutarým cümleleri. Ýçim böyle zamanlarda neden insanlardan kaçtýðýmý sorar durur bana. Acaba der, insanlardan bu denli uzaklaþmanýn sebebi, içinde bir yerlerde kendine karþý hissettiðin özgüven probleminin istemsiz bir þekilde dýþavurumunun gerçek hali mi? Yok derim, saçmalama, oldukça kendime güvenen bir yapým var benim, hatýrla. Yapma! der iç sesim, hala saçlarýný tarama konusunda kararsýzlýk yaþadýðýný, üç ayda bir þekil deðiþtirmekten saçlarýnýn psikolojisinin bozulduðunu, 27 yýldýr seninle beraber olmalarýna raðmen bir nizami sýraya girmeyi öðrenemediklerini hatýrlatýr bana. Sus derim bi sus, bak sessiz sokakta bir topal kedi, keman çalýyor. Dinle. Hý-hým der, çalýyor, üstelik topal kedi. Uykusunda da bale yapýyor üstelik.

Serasker Caddesi’nin arnavut kaldýrýmlarýnda yürüyorum. Ah diyorum, iþte denize çýkan bir sokak. Bir insan oturacaksa denize çýkan bir sokakta oturmalý diyor içim. Her sokak illaki denize çýkar diye tersliyorum içimi. Sus bi sus! Solumdaki bir sokaða sapýyorum onun konuþmasýna fýrsat vermeden. Solu çok seviyorum. Sokakta ahþap kahverengi cumbalý bir evin önünden geçerken kahvenin falýna bakan bir teyzeyi görüyorum, karþýsýnda ondan medet uman bir genç kadýn. Yetmiþ iki adýmda, sokaðýn sonuna ulaþýyorum. Fal bakan kadýnýn yoðunlaþmýþ gözlerini unutuyorum. Dikkat kesilen kýzýn yüzüne düþen saç tellerini de. Önüme düþen yolda güneþin hala gözümü alabiliyor olduðunu fark edince, anlamsýz bir sevinç tekrardan dolandý içimde. Hala saat erkendi, güneþ batmamýþtý, bir þeyler yapmak için, mesela yürümek için, bir þeyler içip bir þeyler okumak için hayli vaktim var demekti. Vaktin kendime kalmasýna neden bu kadar seviniyorum? dedim kendime. Çünkü kendini yeterince yalnýz hissetmiyorsun, sürekli insanlarla olma çaban var, aslýnda böyle bir hayat istemiyorsun diye cevapladý beni içim. Ýlk defa hak verdim içime. Sarraf Ali Sokak’a hangi ara vardýðýmý ise hiç bilmiyorum. Yazý’ya mý otursam yoksa Ýlk Vapur’a mý? derken, ayaklarým devreye giriyor ve buraya kadar ezbere beni onlarýn getirdiðini ispatlarcasýna, Vapur’un sokak masalarýndan birine kuruluyorum. Beni uzaktan görüp yüzüne gülümsemesini çoktan takýnan Yakup Abi’yi baþýmla selamlýyorum, yaklaþýyor masama, el sýkýþýyoruz.

- Hoþ geldin gözüm, nerede diðer çocuklar? diyor

- Hoþ bulduk Abi, gelirler birazdan, diyorum.

- Haydar mý getiriyorum her zaman ki gibi? diyor, ritüele sokmaya çalýþýyor beni, direniyorum, bu aralar çok seviyorum çünkü direnmeyi. Haydar ise bizim buraya oturduðumuzda genellikle söylediðimiz biraya taktýðýmýz isim. Marjinal faydasý en yüksek olaný.

- Yok Abi, sen bana bi þiþe getir, olabildiðine soðuk olsun, diyorum.

- Çerezi söylemeye gerek yok zaten diye ekliyorum.

Gülerek uzaklaþýyor. Haydar Abi görüyor, biraya verdiðimiz ismi mekan sahibi Haydar Abi’den aldýðýmýzý söyleyeyim. Bizi seviyor, hesapta indirim yapýyor. Bir kere oturduðu yere baðlanan insanlar vardýr ya, öyleyim ya da öyleyiz. Her insan alýþtýðýný sürdürmekte ýsrarcý galiba. Farklý þeylerden korkuyoruz her daim, yeni bir þeye alýþmanýn ürpertisini yaþýyoruz içimizde sanýrým. Biram geliyor. Kapaðýný açtýrmýyorum. Çerezim yanýna konuyor. Ýki elimin arasýnda tutuyorum birayý, avuçlarýmdan içime ilerleyen ferahlýðý duyumsuyorum. Kapatýyorum bir süre gözlerimi, gözlerim kapalýyken sokaðý dinliyorum. Bir darbuka sesi, bir çocuk ciðerini yýrtýyor, insan sesleri birbirine girmiþ halde bir þeyleri kovalýyormuþçasýna hýzlýca akýyorlar birbirinin içine, çýnlayan çatal ve býçak ve kadeh sesleri, bir köpek havlamasý, bir karga sesi, bir martý isyaný… Ýlk yudum akýyor içime, sanki içimden nehirler geçiyor. Ne zaman geldiniz diyorum çocuklara, çocuklar bana bakýyor. Biz hep buradayýz diyorlar gözleriyle. Haydarlar öyle söylüyor hakikaten de, çoktan yarýlanmýþ arjantin bardaklar. Terlemiþçesine akýyor üzerinden damlalarý, sýcak yaz günlerini hatýrlýyorum, çocukluðum geliyor aklýma. Dostlarým gülüyor, ben de gülüyorum, arkadaþýmýn çürümüþ diþi takýlýyor gözüme. Diþ aðrýlarým geliyor aklýma çocukluðum kaçýþýyor. Sokaktan bir kadýn geçiyor, saçlarýna rüzgarý iliþtirmiþ. Kývýrcýk saçlarý gözlerimi söküyor yerinden, aklýma ulaþýyorlar kolayca. Gözlerim saçlarýyla beraber uzaklaþýyor, ben masada kalýyorum. Çerezi kim bitirdi diye serzeniþte buluyorum kendimi, küfrediyorum. Aðzým dolu dolu, ciðerlerimi boþalta boþalta, gözlerimi unuta unuta. Gözlerim hala gidiyorlar. Saçlarý kývýrcýk bir kadýn, gözlerimi benden çalýyor.

Kaçýncý bira artýk saymýyorum, Yakup Abi getirdikçe getiriyor, yorulmuyor Yakup Abi. Yakup Abi’nin üst diþleri takma, benim diþlerimden sadece birisi dolgu. Abi diyorum, bu diþler nasýl oldu? Anlatýyor. Ben giden gözlerimi düþünüyorum. Bir kahkaha kopuyor masada, seslere uyuyorum. Çocuklar diyorum, topal bir kedi nasýl keman çalar? Bir kahkaha daha. Ben diyorum, gördüm. Sen diyor, içim, görmedin, uyduruyorsun. Sen diyor, arkadaþým, çok içmiþsin. Ben diyorum, bi sus, bi sus Allah aþkýna!

Kývýrcýk bir kadýn, beni terk ediyor. Gözlerim onda kalýyor. Ben ve gözlerim ve O, ayrý yerlerdeyiz.

Kalkýyorum, Yakup Abi hesaplýyor, ödüyorum. Nakit parayý sevmiyorum ama hep üstümde taþýyorum. Üzerimde nakit para varken, nakit parayý sevmediðim için kartla hesabý ödüyorum. Slibin birini alýp sokaðý adýmlýyorum. Üþüyorum, içim üþüyor. Bir sigara olsaydý diye düþünüyorum. Tütün ve tütün mamullerini yasaklayan yasa tasarýsýný hatýrlatýyor seçilmiþ iç seslerim. Genel kabul görmüþ düþünce taslaklarým üzerinde hallerimin oyuna sunulmamýþ faþist bir iktidarda yaþadýðýmý düþünüyorum. Kendi iç ülkemde savaþ baþlatýyorum, bir þahlanýþ bir direniþ. Güneþli Bahçe Sokak’ýn tam ortasýnda çatýþmaya baþlýyorum bir sigara için kendimle. Aðýr yaralý hayaller, öksüz kalmýþ içsesler taþýnýyor aklýmýn sokaklarýna. Sokaðýn sonunda midyeci Ensar’ý görüyorum. Hangi ara önünde durup da kabuklarý tek tek açmaya baþladýðýmý ve yediklerimi Ensar’ýn hangi ara saydýðýný ve hangi ara otobüslere doðru yürümeye koyulduðumu ve hangi ara savaþý kazandýðýmý ve hangi ara sigara bulup da içmeye baþladýðýmý hatýrlamýyorum. Ýçemediðim sigarayý yarý yolda býrakýyorum, ellerimi cebime saklýyorum. Rýhtýmda topal bir kedi görüyorum, yavaþlýyorum. Bir banka çöküyorum, kediyi seyrederken, kalk diyor, içimdeki sesim. Kalk. Bi sus, bi sus! Bak, kedi keman çalýyor.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn kent kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Varlýk
Yokluk - 3
Varlýk - 3
Varlýk - 2
Varlýk ve Yokluk

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Zaman - 1
Yanmak - 2
Unutanlar Bürosu - 1
Eksik - 4
Gölge
Nokta
Eksik - 3
Düþmek
Unutanlar Bürosu - 4
Eksik - 5

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yeni Baþlayanlar Ýçin; Yalnýzlýk [Deneme]
Yeni Baþlayanlar Ýçin; Aþk [Deneme]
Çay - 2 / Sen Gittin ve Herkes Ölmeye Baþladý [Deneme]
Ýtiraflar - 1 [Deneme]
Kesik [Deneme]
Çay - 1 [Deneme]


Caner Almaz kimdir?

Ýçimdeki çok sesliliðin esiri olan kalemimle, çok sesliliðinize hitap ediyorum. Sizi duyuyorum ve sizi anlatýyorum. Ýçinizdeki sizi dinlemelisiniz.

Etkilendiði Yazarlar:
Dostoyevski, Oðuz Atay, Franz Kafka


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Caner Almaz, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.