Olgunluða eriþmemiþ þairler ödünç alýr, olgunluða eriþenler çalar. -George Eliot |
|
||||||||||
|
Emine PÝÞÝREN -“Odanýzý deðiþtireceðiz. Servisimize erkek hasta yatýrdýk, onu sizin odanýza alýp, sizi de iki kiþilik odaya nakledeceðiz.” Öfkemi dizginlemek kolay olmasa da kendimi bir hayli zorladým; ses tonumu yükseltmiþtim. -“Hemþire Haným, bu ikinci oda deðiþiminiz. Odamýzý deðiþtirmek istemiyoruz. Hastamýz joker deðildir. Bizim dýþýmýzda bir çözüm bulacaðýnýza inanýyorum, hemþire haným.” Hemþire haným hiç beklemediði bu tepkim karþýsýnda ancak kaþlarýný çatabilmiþti. Teyzemin yattýðý odaya gidip, “odamýz deðiþmeyecek, üzülme teyzem, tamam mý?” diyerek onu sakinleþtirdim. Karnýndaki dikiþ yerlerini hafiften tutarak, “kýzým midem çok bulanýyor,” diye inledi. Hemen kapýya yöneldim: “Hemþireyi çaðýrayým az daha sabret teyzeciðim,” dediðimde acýyla yüzünü buruþturup; -“Akþam hemþiresini bekleyelim kýzým; þimdikiler oda yüzünden bize takmýþlardýr.” Demez mi? Aklýma bile getiremeyeceðim bu yanýt karþýsýnda, “sen içini ferah tut caným teyzem, herkes sorumluluðunu bilmeli…” der demez soluðu yine ayný hemþirelerin yanýnda almýþtým: -“Hemþire haným, hastamýzýn bulantýsý fazlalaþtý, üstelik aðrýsý da var. Bir bakar mýsýnýz?” Kaþlarý çatýk hemþire hiç oralý olmadýðý gibi önündeki bilgisayarda sanki bir þeyler okuyormuþ gibi hareketsizdi. Sesimin tonu ve rengi hafiften kýrmýzý renge geçmek üzereydi…Yüzüm ýsýnmaya baþlamýþtý: -“Beni duymadýnýz mý, size söyledim hemþire haným, hastamýzýn mide bulantýlarý þiddetlendi…” Hafiften baþýný çevirip, “Tamam doktoruna telefon açarým,” dediðinde de ben de çaresiz odamýza yönlendim. Ve doktordan gelecek yanýtý yarým saati aþkýn beklerken teyzem iki üç kez kan ve safra kusmaya devam etmiþti. Endiþelenmiþtim. Üstelik de korkmaya baþlamýþtým: ‘Acaba mide kanamasý mý geçiriyordu? Neden kanama vardý?’ diye içsel kaygýnýn anaforlarýna çekiliyordum. Dýþýmdaki ben ise gayet sakindi. Teyzemin alnýný okþadým. Alný nemli ve soðuktu. -“Teyze sen daha önce mide kanamasý geçirdin mi?” -“Hayýr, ama iki kez mide ameliyatý olmuþtum.” Eyvah! Ya bu kez de benzer þey olursa! Ýnsan bilmediði bir konu üzerinde nasýlda kuþkulanýyordu. Peki, bizim bu kaygýlarýmýzý yok edecek kimlerdi? Kendi kendimi paniðe doðru körüklüyordum. Dayanamadým, üçüncü kez hemþire hanýmlarýn bulunduðu tarafa yöneldim. Neden geciktiklerini, þikâyetimizin þiddetle devam ettiðini söylediðimde, odamýzý deðiþtirmek isteyen hemþire oldukça sert tepkisini gösterdi: -“Doktora telefon açacaðýmýzý size söylemiþtik. Anlamýyor musunuz siz? Þimdi hastanýza mide koruyucusu yapacaðýz. Siz karþýmdan çekilir misiniz?” Ah, bu nasýl bir tavýrdý! Bu nasýl bir duygusal ataktý! Hem sorumluydu, hem de görev ihmalinde bulunan kutsal mesleðin meþalesini elinde tutan kiþi, nasýl da insanýn içine öfkenin korlarýný atýyordu. Kavgayý tetikleyecek bu bedensel ve sözel davranýþýnýn sonucunu hiç düþünmez miydi ki? Ýçime gönlündeki mancýnýkla fýrlattýðý öfke ateþi ile yanan yüreðimin acýsýna daha fazla dayanamamýþtým. Patladým..! -“Siz hastasýnýz hemþire haným!” -”Ne ben mi hastayým! Siz önce kendinize bakýn…” -”Evet, siz hastasýnýz. Tabi ki, bende hasta olabilirim. Kabul…Çünkü günlerce gecelerce bu hastanedeyim. Uykusuz ve de yorgunum hemþire haným. Sizin bizi anlayacaðýnýzý düþünmüþtüm…Ama o izan yok sizde…” -”Bakýn bana hakaret ediyorsunuz. Üstelik de þu an beni engelliyorsunuz. Çekin gidin karþýmdan..!” -”Hemþire haným, emir kipi kullanamazsýnýz. Ben bir hasta refakatçisiyim, üzerinde durmamýz gereken de sizin tedavisini geciktirdiðiniz hastamýzdýr. Gereken yerlere sizi þikayet edeceðim.Ama önce þu hastamýzýn saðlýðýný düþünmemiz gerek miyor mu?” -”Tamam, tamam…Nereye isterseniz þikayet edebilirsiniz.Vallahi þu an sizinle uðraþamam. Zaten iþim baþýmdan aþkýn… “ Sorumlu servis hemþiresi, daha fazla sözel dövüþemeyeceðini anlamýþtý: O salkým saçalak at kuyruðu saçlarýný sallayarak yanýmdan uzaklaþýrken, benim de ruh dengem bozulur gibiydi…Yüzüm ýsýnmaya baþlamýþtý. Sanki öfkemin fren balatalarý artýk tutmaz olmuþtu.Dayanamadým: -”Hemþire Haným, siz gerçekten saðlýklý deðilsiniz..! Sizin acil bir ruh doktoruna görünüp tedavi olmanýz gerekir. Aksi halde bizim gibi daha çok insanýn canýný acýtacaksýnýz.” Sesim servisin koridorlarýnda akisler yapmýþtý: Odalardan tek tek hasta refakatçileriyle birlikte meraklý hastalar da baþlarýný çýkartmýþlardý. Eyvah, eyvah! Korktuðum baþýma gelecekti..! Devam Edecek. Emine PÝÞÝREN
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Emine Piþiren, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |