Kürtaj sadece kendileri bir zamanlar doðmuþ insanlar tarafýndan savunuluyor. -Ronald Reagen |
|
||||||||||
|
O’ NU UNUTMALIYIM Radyomu hafif bir sesle açmýþ Neþe Can’ ýn þarkýlar proðramýný dinliyorum. Proðramda en çok sevdiðim þarkýlardan biri olan, seevda yaratan gözlerini her zaman görsem yer alýnca iyice kendimden geçmiþtim. O’ nu düþünüyordum. Telefonumun sesiyle irkildim. Ahizeyi kaldýrýp kulaðýma dayadým. O’ nun sesiydi. Bana dinlemekte olduðum þarkýyý dinletiyordu. O halde sende dinle diyerek radyomun sesini biraz daha açtým. Þarkýyý sonuna kadar beraber dinledik. Þarký bitince radyolarýmýzý kapattýk. O hýçkýrýklarla boðulurcasýna Bir þarkýmýz vardý. Onu silmedin deðil mi diye sordu. Portatif teybimdeki ayrýlsakta beraberiz þarkýsýný kastediyordu. Hayýr silmedim dedim. Onu daha da silmeyecek misin? Evet yaþadýðým sürece de silmeyeceðim. Seni se..... Sözünü tamamlayamadý. Tiz bir hýçkýrýk sesiyle telefonu kapattý. Üst üste defalarca aramama raðmen cevap alamadým. Bir burukluk çöktü içime. Aðlamak istiyordum, hem de onun gibi hýçkýra hýçkýra. Boðazýmda bir þey düðümlenmiþti sanki. Ne aðlaya biliyor ne de yutkuna biliyordum. Boðulur gibiydim. Teybi önüme çektim, tuþuna bastým. Yüzümü masaya kapatarak, þarkýmýzý dinlemeye,bir yandan da geçmiþimizi düþünmeye baþladým. Onunla el ele tutuþur, Bahri Baba Parkýnda, Fuarda gezerken dünyayý unutur, ne geçmiþimiz ne de geleceðimiz umurumuzda bile olmazdý. O günkü mutluluðumuzun ömer boyu süreceðine öylesine inanýyorduk ki. Ne bilirdik hayalle gerçek arasýndaki korkunç uçurumu. Ýkimizin’de baþýnda kavak yelleri esiyordu. Son buluþmamýzda çok üzgündü. Nedenini sordum? Hiçbir þey sorma bana, üzgünüm iþte o kadar diye yanýt verdi. Israr ettim aðlamaya baþladý. Yine ýsrar ettim. Kendisini iyice toparlamýþ ve kendisinden oldukça emin tavýrla Bu artýk son buluþmamýz olacak dedi. Niye? Annem böyle olsun istiyor da ondan. Peki anneni dinleyecek misin? Maalesef evet. Neden dinleyeceksin? Hiçbir þekilde annemi kýramam. Annem beni bir akrabamýzýn oðluna sözlemiþ, annemin hatýrý için o akrabamla evlenmeye mecburum. Peki bu durumu iyice düþündün mü? Mutlu ola bilecek misin? Sonunda piþman olmayasýn. Belki mutlu olurum belki de olamam, bundan sana ne. Tepemin tasý atmýþtý. Bir öfke selinin içinde bulmuþtum kendimi. Mutlu olamayacaðýný biliyorum:Ýyi düþün ve kararýný hemen ver. Ya þimdi benimle gelirsin, ya da bir daha bir birimizi görmemek üzere ayrýlýrýz. Ýyi düþündüm ve ayrýlmakta da kesin kararlýyým. Hiçbir þekilde annemi kýramam. Ben de sana son sözümü söyleyeyim; gün gelir piþman olursan, geri dönmek istersen, dönme isteðini asla kabul etmeyeceðim. Merak etme, sana hiçbir zaman geri dönmeyeceðim. Elimi uzattým O halde yine de dostça ayrýlalým dedim. Uzattýðým elimi tutmadý bile. Arkesýný döndü, isteksiz adýmlarla yürüdü gitti. O uzaklaþýrken gözlerimi hiç ayýrmadým üzerinden. Sanki beynime kazýmak istiyordum gidiþini. Baþýný iyice önüne eðmiþ, belki de aðlýyordu. O an ölümün özlemiyle yanýp tutuþmuþtum. Günlerce aç kalmýþ bir insanýn hayalinde sýralanan yiyecekler gibi, ölümün her türlüsü geçti gözlerimin önünden. Aðýr, aðýr, ayaklarýmýn bilinçsizce sürüklediði yere doðru yürüyorum. Bir ara kendimi toparlamaya çalýþtým. Büyük sinemanýn önüne geldiðimi fark ettim. Ta Çankaya’ dan buraya kadar nasýl yürümüþtüm hiç fakýnda deðilim. Her þey öylesine bulanýk ki, ne yapacaðýmý, nereye gideceðimi bir türlü kestiremiyorum. Öylesine periþaným. Her þeyi oluruna býrakmaya karar verdim. Afiþlere göz attým. Proðramdaki filmin ne olduðunu anlamadan giþeye yöneldim. Biletimi alarak içeriye girdim. Yerime otururken, yer göstericiye yüklü bir bahþiþ verdim. Gürültülü bir þekilde teþekkür ederek ayrýldý. Baþýmý tokmaklayan düþüncelerden bir türlü kurtulamýyordum. Antrakta çýkýp gitmeye karar verdim. Iþýklar yandýðýnda,gitmek üzere kalktým. Birden ayný sýrada sol tarafýmda oturan güzel bir kýzýn ýsrarlý bakýþlarýyla karþýlaþtým. Bakýþlarý çok etkilemiþti beni. Tekrar yerime oturdum. Uzun uzun bakýþtýk. Gözlerinde hüzünlü bir anlam vardý. Sanki aðlamaklýydý. Gidip , yanýndaki boþ koltuða oturdum. Tepeden inme Sizinle tanýþmak istiyorum demiþtim. Çok cüretkarsýnýz Sizde çok güzelsiniz. Doðrusu çok merak ediyorum, gerçekten dediðiniz kadar güzel miyim? Yoksa her gördüðüne iltifatlar yaðdýran bir yalancýyla mý karþý karþýyým. Ben gerçeði söylüyorum, siz nasýl isterseniz öyle yorumlayýn. Yüzüme dikkatle baktý. Hüzünlü gözlerini harelendi en gir kirpiklerini hafifçe oynatarak Size inanmak isterdim ama; erkek milleti deðil misiniz? Ne de olsa pek inanmaya gelmez. Bana inanmalýsýnýz. Ýnanmanýzý istiyorum. Zamanla beni daha iyi anlayacaksýn. Iþýklar sönmüþ, film baþlamýþtý. Heyecandan her tarafým tir tir titriyordu. Yavaþça elimi uzattým. Ýnce uzun parmaklý elini avucumda sýkmaya baþladým. Eli yumuþacýktý. Uzun uzun yüzüme baktý. Yapma ne olur, canýmý acýtýyorsun. Hem de bir gören olur. Elini çekmek istedi, býrakmadým. Söz ver hiç ayrýlmayacaðýmýza, söz deyinceye kadar da býrakmadým. Film bitince beraberce dýþarýya çýktýk. Bir taksiye binerek fuara gittik. Küçük Göl Gazinosunda meyve sularýmýzý yudumlarken, o bana kendisini, ben de ona kendimi tanýttým. Her olasýlýða karþý biri birimize adreslerimizi verdik. Ýki gün sonra tekrar buluþmak üzere ayrýldýk. Sevinçten uçuyordum. Birkaç saat önce dünyasý yýkýlan sanki ben deðildim. Yýkýlan dünyamýn yerine yep yeni bir dünya kurulmuþtu, hem de umutlarla dolu. Buluþmamýz peþ peþe devam ediyordu. Her geçen gün bizi, biri birimize daha çok yaklaþtýrýyordu. Hele ailelerimizin iznini aldýktan sonra, iki aile arasýnda gerçekleþtirilen sade bir nýþan töreninden sonra hiç ayrýlmaz olmuþtuk. Baþýmý masadan kaldýrdým. Neden onu düþünüyorum, diye kendime sordum. Onunla aramýzda her þey bitmemiþ miydi? Kendime yeni bir dünya kuran ben deðil miydim? Hem de ýþýl ýþýl umut dolu bir dünyaydý bu. Iþýklý, umut dolu dünyamda artýk onun yeri yoktu. Kim olursa olsun. Nýþanlýmla arama en küçük bir gölge düþürmemeliydi. Ayrýlsak beraberiz þarkýsýn tekrar çalacak þekilde ayarladým teybimi. Silici düðmesine basarak çalýþtýrdým. Þarkýyý yýkýlan eski dünyamýn enkazý altýna gömdüm. Telefonun zili çaldý. Ahizeyi kulaðýma dayadým. Yine o idi. Þu anda aðladýðýmý ve gururumu ayaklarýnýn altýna atarak sana dönmek istediðimi anlýyorsun deðil mi? Dedi. Aðlaman boþ, bana tekrar dönmenden söz edilemez bile. Biliyorsun niþanlýyým ve niþanlýmý da ölesiye seviyorum. Peki ben ne olacaðým. Beni hiç düþünmüyor musun? Bir tek þey biliyorum. O da seni unutmaya mecbur olduðumu ve bunu baþardým da.Sen de unutursun. Annenin hatýrý için. Anemin Allah belasýný versin diyerek kapattý telefonu. Birkaç gün sonra bir mektup aldým. Zarfýn üzerindeki yazýdan mektubun ona ait olduðunu anlamýþtým. Merakla zarfý açtým. Ýçinden çýkan mavi pelür kaðýda sadece Nokta Noktam þiiri çýkmýþtý. Þiirden baþka hiçbir þey yoktu mektupta. Pelür kaðýtlarýný ince ince yýrttým ve çöp sepetine attým. Sabýrsýzlýkla nýþanlýmýn gelmesini beklemeye baþladým. Özcan NEVRES
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Özcan Nevres, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |