Öðle üzeri vatandaþlýk görevimi yapmak üzere köyün yolunu tuttum. Eþim, ben, abim ve 90 yaþýnda olan annem. 16 No’lu Sandýkta oyumuzu kullanacaðýz.
     Sandýklar, her zamanki gibi Güvercinlik Köyü Ýlkokulu’na kurulmuþtu. Köyde seçim için 3 sandýk bulunuyor. Çünkü köyün hatýrý sayýlýr bir oy potansiyeli var.
     Sandýk baþýna geldik. Daha içeri girmeden seçmenlerin tartýþmasýyla karþýlaþtýk. Okulun önü oldukça kalabalýk. Polisler olaya müdahale ettiler. Ve büyümeden olay kapandý.
     Oyumuzu kullanmak için sandýk baþkanýna gittik. Genç bir kýz. Sandýk kuruluna baktým. Tanýdýk simalar var. Ýçlerinde bir tanesi oldukça tecrübeli. O da ne yazýk ki sadece parti gözlemcisi. Yani pek fazla etkisi yok.
     Sandýk baþkaný, çok tecrübesiz. Neredeyse hiçbir þey bilmiyor. Ýnisiyatif kullanamýyor. Belki beþ dakika önünde oy pusulalarýmý almak için bekliyorum. Elimi uzatýyorum. Ama nedense o, bir türlü vermiyor. Oy kullanýlan yere bakýyorum. Acaba birileri mi var? Dolu da ondan mý vermiyor. Ama deðil. O bölümler de boþ. Artýk yumuþak bir dille “Þu oy pusulalarýmý verseniz de oyumu kullansam” diyorum. Ve ikazým üzerine alýyorum. Geçip oyumu kullanýyorum.
     Sandýk þeffaf. Bakýldýðýnda görülüyor. Özellikle pusulayý sandýða atarken meraklý gözler takip ediyor. Ya oyum görülürse ne olacak? Oy gizli ortamda veriliyor ne de olsa. Onun kavgasýný yapmýyoruz. Asýl kavga geride…
     Dedim ya annem 90 yaþýnda. 3 Tane gözlük kullanýyor. Ve gözlüklerin camlarý en kalýn cinsten. Sandýk baþkanýna “Kýzým, benim gözüm görmüyor. Oðlum, yanýmda bulunsun” diyor. Sandýk baþkaný bayan “Olmaz. Gözlüðünüz var” diyor. “Sandýða yalnýz gideceksiniz” diyor. “Ben okuyamam kýzým” diyor. Bayan ýsrarla “Olmaz” diyor. Ben müdahale etmek istiyorum. “Bakýn, seçmen hastayým diyorsa onu hasta kabul etmek zorundasýnýz. Siz doktor deðilsiniz. Gözünün görüp görmediðine karar veremezsiniz. Ýnisiyatifinizi kullanýp izin verebilirsiniz. O da olmadý sandýk kuruluna oylamaya sunarsýnýz. Sandýk kurulunun alacaðý karara göre hareket edersiniz” diyorum. Ama sandýk baþkaný bayan çok inat çýkýyor. “Olmaz!” diyor. “Gözünde gözlük var” Sandýkta bulunan siyasi parti gözlemcisi “Hocam, doðru söylüyor. Yýllardýr sandýk baþkanlýðý yaptý. Tecrübeli. Ben, size söyledim. 90 yaþýnda insanlar var. Onlar gelince ne yapacaksýnýz? Bu gibi durumlarda seçmenin en güvendiði kiþi yanýnda girip ona yardým edebilir. Ama siz dinlemiyorsunuz” diyor. Bayan, ýsrarla “Olmaz! Kullanamaz.” diyor. Sakin bir dille son kez “Bak caným, önemli olan seçmenin iradesini sandýða yansýtmaktýr. Amaç mümkün mertebe seçmene oy kullandýrmaktýr. Sizin bu yaptýðýnýz ise seçmeni engellemektir.” diyorum. Ama kime söylüyorum belli deðil. Tecrübesiz bayan, hiç oralý olmuyor. Dinlemiyor bile…
     Annem pusulalarý alýp oy vermeye çalýþýyor. “Kim, nerde bilmiyorum ki” diyor. Bayana bu sefer “O zaman hangi partinin, hangi adayýn nerde olduðunu anlatýp göstermek zorundasýnýz” diyorum. Bayan, pusulalarý alýyor. Aynen “Þurada UBP, þurada CTP, þurada DP… istediðine ver” diyor. “Peki, meclis üyelerini, azalarý nasýl seçecek?” diye sorunca bayan “Ýstediðine versin” deyip kapatýyor.
     Annem de çaresiz oyunu kullanamýyor. Sadece bir pusulaya rast gele mühürü basýyor. Ama kime verdi, nereye verdi kendi de bilmiyor. Mühür vurduðu pusula artýk belediye için miydi, muhtarlýk için miydi, yoksa aza veya meclis üyeleri için miydi Allah bilir…
     Annem gibi daha kaç tane yaþlý kiþi, oyunu yaktý böyle. Çünkü 16 nolu sandýkta hiç birine izin verilmedi. Oysa diðer iki sandýkta bu gibi yaþlýlara refakatçi verildi. Peki, 16 nolu sandýktaki yanan oylar ne oldu? Ýrade sandýða yansýmadýktan sonra yapýlan seçim neye yaradý?
     Diðer taraftan da yaþlý insanlara öncelik tanýnmasý gerekir. Bu, yasa da var. Ama maalesef, sandýk baþkaný bayan bunu da yapmadý… Yaþlýlarý da sýraya koyup dakikalarca ayakta bekletti… Tansiyonu olan var, þekeri olan var, kalp hastasý olan var…
     Yüksek Seçim Kurullarýnýn sandýk kurullarýný atarken seçilen kiþilere dikkat etmesi gerekmez mi? Özellikle sandýk baþkanlarýnýn deneyimli olmasý, daha önceden bu iþi yapmýþ kiþilere görev vermesi daha doðru olmaz mý? Deneyimli sandýk baþkanlarý tecrübeleriyle iradenin sandýða en doðru ve en güzel biçimde yansýmasýný saðlar. Hata en aza iner…
     Yine de vatandaþlýk görevimizi yerine getirmenin sevinciyle evimize döndük. Ama annem, “Oyum yandý!” diye çok üzüldü…
     Ne diyelim… Saðlýk olsun…
     Belki de böylesi hayýrlýymýþ…