Ferhat Gibi” adlý dünki yazýma Sakarya’nýn Pamukova Ýlçesi 75. Yýl Ýlköðretim Okulu’nda görev yapan Eðitimci yazar Sayýn Ülkü Gazovalý’dan adeta bir nazire geldi.
Ülkü Haným, “Ýnsanlarýn önüne engel olarak dað gibi duran adamlar deðil, dað gibi adam olup yol açan insanlara destek olan yardým eden adamlar olmalý... Yazýnýzdaki serzeniþiniz çok haklý.” Dyerek yazdýðým yazýya benzer konulu yazýsýný bana gönderdi. Ben de yazýyý olduðu gibi sizlerle paylaþýyorum.
Ülkü Haným’a teþekkür ediyorum:
     “DAHA KAÇ YÜZYIL?
Karþýlýklý susuyorduk…. Bekliyor ve susuyorduk… Öyle susuyorduk ki çöllerde kaktüsler bile susuyordu. Öyle duruyorduk ki dünya dönmeyi býrakýyordu, duruyordu….Felekler yedi katýn yedisinde de duruyordu…
Bir Müslüman susarken diyordu: Allah azze ve celle… Bir Hristiyan susarken diyordu: Tanrý elbet bize sahip çýkacak… Bir Yahudi susmuyordu, vuruyordu… Hepimiz Filistin oluyorduk ve susuyorduk…
Bir Yehova Þahidi köprüden atlýyordu… Biz susuyorduk… Bir Mecusi ateþte yanýyordu…. Biz duruyorduk… Bir salkým söðüdün boynu kýrýlýyordu fýrtýnadan, biz bakýyorduk…
Böyle susa susa, baka baka, bekleye bekleye yüzyýllar geçti… Ýnsanoðlu, hala bir susmalar, bir durmalar, bir uzaktan bakmalar derdinde… Dünyadaki mazlumlarýn derdi deðil var olan derininde, yüreðinde…. Tek derdi kendiyle, kendi derdiyle…
Dünyayý kötü yapan hayatý yaþanmaz kýlan bu evrende kötülerin var olmasý deðil, bu evrende iyilerin susmasý, yaratýcý beyinlerin kullanýlamaz boþ yýðýnlar haline gelmesi, üretmemesi... Susmasý ve susmasý ve susmasý....
Peki daha kaç yüzyýl susacak bu iyi insanlar? Daha kaç yüzyýl üretmeyecek. Düþünmeyecek? Düþlemeyecek, düþleyip de hayata geçirmeyecek? Karþý gelmeyecek de karþýdan bakmakla yetinecek? Daha kaç yüzyýl ? Yahut kaçýncý yüzyýlýn gelmesini bekliyor insanlýk kendine yakýþaný yapmak için?
Engeller mi? Onlar hep vardý ve her zaman da var olacak...Kýstas engeller deðil, kýstas ''cesaret''... Kýstas '' ataleti yenmek''... Ýnsanlýk için þimdilik küçük kendin için büyük bir adým atmak... O ilk adýmý atmak. Kalbine o heyecaný yerleþtirmek, atýlmak...
Gerisi kendiliðinden gelecektir zaten.”