..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Dünya hiçbir padiþaha kalmadý, sana da kalmayacaktýr. -Nizamî
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm > Ömer Faruk Hüsmüllü




2 Aralýk 2014
Demokratik Deliler Devleti (3d) +18) - 6  
Ömer Faruk Hüsmüllü
O önde ben arkada ilerlemeye baþladýk. Birkaç adým atmýþtým ki yolun kenarýnda bir aðaca yaslanmýþ olan iri yarý bir adamýn bana bakmakta olduðunu fark ettim. Gözlerimiz karþýlaþýnca çivilenmiþ gibi olduðum yerde kaldým. Adamýn gözlerinde sanki þimþekler çakýyordu. Suratýnýn aldýðý þekilden beni iðrenç bir varlýk olarak gördüðünü anlamýþtým.


:AJGB:




-Delirtme insaný!

-Sana neden böyle bir iyilik yapayým ki?


**

Hastanenin bahçe kapýsýnýn açýlmasý için bekliyoruz. Kapýdaki görevli bizi gördüðü halde görmemezlikten geliyor. Þoför dikkat çekmek için kornoya bastý. Ama adam hiç oralý deðil. Birkaç dakika daha bekledikten sonra þoför üst üste birkaç kere kornaya basýnca görevli kafasýný bizden tarafa çevirip elleriyle bir þeyler anlattý. Þoför:

-Anladým. Evraklarý görmek istiyor. Her gün kurallarý deðiþtiriyorlar. Daha birkaç gün önce evrak kontrolleri içerde yapýlýrdý.

Diye söylenip torpido gözündeki evraklarý alýp arabadan indi. Kapýyý öyle hýzlý kapattý ki oturduðum yerde sallanmaya baþladým. Görevli evraklara baktý, telefonu kaldýrýp karþý tarafa gelen araçla ilgili bilgi verdikten sonra kapýyý açtý. Þoför koþarak geri geldi, elindeki evraklarý benim kucaðýma atýp, el frenini indirdi. Gaza fazla yüklenmiþ olmalý ki araba patinaj yaptý. Hýzla hastanenin bahçesine girdik. Ýki kiþi biraz daha geç kalsalardý bizim arabanýn altýnda kalabilirlerdi ama çevik davranýp kendilerini kenara attýlar.

Kontaðý kapatýp beklemeye baþladýk. Biraz sonra beyaz önlüklü bir bayan yanýnda üç adamla birlikte geldi. Þoför araçtan inip evraklarý bayana verdi. Bayan adamlara arabanýn bagajýný iþaret etti. Onlar da oradaki kolileri aþaðýya indirmeye baþladýlar. Ben hâlâ arabanýn içinde oturuyordum. Þoför eliyle inmemi iþaret etti ve görevli bayana:

-Bir de hasta getirdim, dedi.

Bayan bu haberden memnun deðilmiþ gibi suratýný astý. Bana küçümseyen bir ifade ile baktý ve:

-Evraklarýný bana ver ve peþimden gel! Dedi.

O önde ben arkada ilerlemeye baþladýk. Birkaç adým atmýþtým ki yolun kenarýnda bir aðaca yaslanmýþ olan iri yarý bir adamýn bana bakmakta olduðunu fark ettim. Gözlerimiz karþýlaþýnca çivilenmiþ gibi olduðum yerde kaldým. Adamýn gözlerinde sanki þimþekler çakýyordu. Suratýnýn aldýðý þekilden beni iðrenç bir varlýk olarak gördüðünü anlamýþtým. Evet, ben onun gözünde belki de pis bir sinektim. Ayaðýnýn altýnda acýmadan ezebileceði bir sinek… Gözlerimi gözlerinden kaçýrmak istediysem de baþaramadým. Korkudan tir tir titremeye baþladým. Buraya geldiðime öylesine piþmandým ki… Geriye dönüp beni getiren arabaya atlayýp buradan kaçmak istiyordum. Kendimi zorlayarak arkama baktýðýmda ise beni getiren arabanýn gitmiþ olduðunu ve o kocaman demir kapýnýn kapanmýþ olduðunu gördüm.

Ne yapacaðýmý bilemez bir haldeydim. Bir bayan sesi beni kendime getirdi:

-Nerede kaldýn? Ben sana beni takip et, demedim mi? Etrafý seyretmeyi býrak da düþ peþime!

Bu sesi duyduðuma sevindim. Çünkü o kötü bakýþlý adamdan kurtulmamý saðlamýþtý. O adam kim mi? O adam meþhur Ýmparator… Þansýzlýðýma bakýn ki hastaneye adýmýmý atar atmaz bu lanet adam karþýma çýkmýþtý…

Bayan memur beni önce bir doktorun yanýna götürdü. Doktor evraklarýmý inceledikten sonra önündeki bilgisayardan bakarak:

-Hastayý 43 nolu odaya yatýrýn. Orada boþ bir yatak var. Evraklarýný da kayda soksunlar. Görevliye kalacaðý odayý da söyleyin. Dedi.

Bayan memur baþýný sallayýp eliyle gelmemi iþaret etti. Doktorun yanýndan evrak kayda, oradan da bundan sonraki günlerimi geçireceðim 43 nolu odama gittik.

Odada dört yatak vardý. Boþ olan yatak cam kenarýndaydý, yanýnda eþyalarýn konabileceði bir dolap ve biraz ileride de dört kiþilik bir masa ile sandalyeleri vardý. Odaya girince bayan:

-Size yeni bir arkadaþ getirdim. Dedi ama oradakilerin hiçbiri herhangi bir tepki vermedi.

Bayan memurun iþi bitmiþ olmalý ki arkasýný dönüp odadan çýktý. O gittikten sonra yataðýmýn üzerine oturup düþünmeye baþladým. Yabancý bir yerdeydim. Çok sayýda insan arasýnda yapayalnýzdým. Burada neyin nerede olduðunu, hangi kurallarýn geçerli olduðunu, kime nasýl davranmam gerektiðini þu an bilmiyordum. Býrakýn bunlarý bilmeyi tuvaletin yerini bile sormak zorundaydým. Öyle de kime? Oda arkadaþlarým en ufak bir tepki vermiyorlardý. Dýþarý çýkýp biriyle konuþmayý denesem, diye düþündüm ama vazgeçtim. Beni terslemelerinden çekindim. Kýsacasý anladým ki burada her þeyi yaþayarak, deneyerek öðrenecektim.

Uzunca bir süre böyle bekledikten sonra bahçeye çýkýp etrafa bakmaya karar verdim. Bahçe insan doluydu. Hava çok iyi olmamasýna raðmen insanlar arada sýrada yüzünü gösteren güneþten faydalanmak için dýþarýya çýkmýþ olmalýydýlar. Ya da ben böyle sanýyordum. Belki de bunlarýn birçoðunun böyle bir amacý yoktu. Yerler ýslak olduðu için aðaçlarýn altýndaki çimenlerde oturan yoktu, o nedenle banklar adeta kapýþýlmýþtý. Yürüyen ikili-üçlü gruplardan daha fazla tek baþýna dolaþmayý tercih edenler vardý. Koþanlar, spor hareketleri yapanlar, kovalamaca oynayanlar ve tabii tek baþýna oturmuþ bir þeyler düþünenler…

Bir çýðlýkla irkildim. Sesin geldiði tarafa baktým, benden oldukça uzakta bir kalabalýk vardý. Orada bir þeyler oluyordu. Ya biri kriz geçiriyordu ya da birileri kavga ediyordu. Dört güvenlik elemaný kalabalýðýn olduðu yere doðru koþarken bir taraftan da bellerinde asýlý duran cop ve kelepçeleri tutmaya uðraþýyorlardý. Daha önceki deneyimlerim, böyle durumlarda fazla meraklý olmamayý bana öðrettiðinden olayýn olduðu yerin aksine yönümü çevirdim.

Asýrlýk çýnar aðacýna yaslanmýþ, gözleri yerde bir genç dikkatimi çekti. Simasý hiç de yabancý gelmedi. Onu bir yerlerden tanýyordum, ancak nereden? Yanýna gidip selam verdim, sadece baþýný kaldýrýp yüzüme bakmakla yetindi. Yüzünü tam olarak görünce hatýrladým. Ýlk yattýðým hastanede bu gençle tanýþmýþtým. O zaman adýný söylemiþti, ama þimdi unuttum. Hatýrlamaya çalýþýyorum, aklýma hiçbir isim gelmiyor.

Bu gence ait anýmý anlatmak istiyorum, o nedenle zaman diliminde biraz gerilere gideceðiz:

O gün polikliniklerin karþýsýndaki kafede çay içiyordum. Bir genç:

-Abi, ateþin var mý? Dedi. Çakmaðý uzattým, sigarasýný yakýp oturmak için izin istedi. Çünkü kafede boþ yer bulmak biraz zordu.

Oturabileceðini söyledikten sonra hemen sohbete baþladý:

-Hayýrdýr abi?

-Kontrole geldim. Sýrada çok hasta var, onun için burada vakit geçiriyorum. Sen muayene için mi geldin?

-Ben Amatem’deki sýramý bekliyorum. Baðýmlýyým da…

-Ne baðýmlýsý?

-Uyuþturucu. Madde ile yakalandým. Satýcý deðil, kullanýcýyým, dedim ve denetimli serbestlik yasasýndan faydalanmak istediðimi söyledim. Hakim kabul etti. Uyuþturucu kullanmadýðýmý kanýtlamak için þimdi bazen iki bazen de üç haftada bir gelip tahlil sonuçlarýný doktora göstermek zorunluluðum var. Arada rehabilitasyon seanslarýna katýlmamýz da gerekiyor. Ama doðrusu ben bu seanslardan bir þey anlamýyorum.

-Her uyuþturucuyla yakalanan kullanýcýyým deyip kendini kurtarabilir. Böyle yasa mý olur?

-O iþ, öyle o kadar kolay deðil abi. Kilolarca uyuþturucuyla yakalan paçayý kurtar. Yok öyle bir þey! Bir içimlik yani azýcýk uyuþturucu için geçerli bu. O yüzden yakalanýnca hapse girmemek için birçok satýcý üzerinde çok az uyuþturucu bulundurur.

-Pekiyi gerçekte sen sadece içici miydin, hiç satmadýn mý?

-Sadece içiciyim diyenlerin çoðu yalan söyler. Çünkü bu meret öyle ucuz bir þey deðil ki… Varýný yoðunu yatýrýyorsun, bütün paraný harcýyorsun bunu almak için. Paran ve malýn bitince ne yapacaksýn? Mecburen torbacýlýk yapmak zorundasýn.

-Önce seni zehirliyorlar, sonra da sen baþkalarýný…

-Aynen öyle. Mecbursun. Uyuþturucu parasý bulmak için hýrsýzlýk, soygun, fahiþelik yapanlar hatta cinayet iþleyenler bile var. Bu zehre ulaþmak için neler yapýlmýyor ki… Paran varsa her yerde uyuþturucu temin edebilirsin.

-Burada yani hastanede de bulabilir misin?

-Paradan haber ver; hemen alýp geleyim. Bu iþin dini imaný para! Çok büyük meblaðlar dönüyor bu piyasada. Umulmadýk insanlar para hýrsýyla bu iþin içinde…

-Nasýl alýþtýn bu zehre?

-Arkadaþ ayaðýna abi, arkadaþ…. Onlarýn “Bir kereden bir þey olmaz!” sözüne kandýk, bir kere denedik ve bir daha da kurtulamadýk. Abi galiba sýram geldi, arkadaþ çaðýrýyor. Hoþça kal.

Deyip yanýmdan ayrýldý. Beþ dakika sonra yanýnda biri ile dýþarý çýktý. Ýþi fazla uzun sürmemiþti. Ancak az önceki genç gitmiþ yerine bambaþka biri gelmiþti. Sinirli hareketlerle cebinden bir sigara çýkardý, yanýndaki yaktý. Boþ bir bankýn üzerine oturdu. Baðýrýyordu:

-Allah hepinizin belasýný versin! Doktorluðunuz batsýn. Bizi adam yerine koymuyorlar. Köpek muamelesi yapýyorlar. Baðýmlýyýz diye aþaðýlýyorlar. Biz de insanýz be! Ýki dakika bile odalarýnda tutmadan kovalayýveriyorlar. Lanet þeyler, pislikler!

Arkadaþý aðzýný kapatmaya çalýþýnca da ayaða kalkýp onu iteledi ve olanca gücüyle banký yumruklamaya baþladý. Bunlar öyle sert vuruþlardý ki elleri kýrýldýysa doðrusu hiç þaþýrmam.

Sakinleþmesi biraz zaman aldý ama sonunda baðýrýp çaðýrmayý, saða sola yumruk atmayý býrakýp bankýn üzerine oturdu, sigara paketini çýkardý, birkaç dakika içinde ardý ardýna dört sigara içti.

Tekrar bu hapishane bozuntusu hastanedeki olaylara dönüyorum:

Devam edecek....



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn 1. bölüm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 35 Son Bölüm
Memleketimin Delileri - 2
Memleketimin Delileri - 1
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 33
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 34
Köpeðin Adý Badi - 80 (Son Bölüm)
Demokratik Deliler Devleti - 37 (Son Bölüm)
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 32
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 26
Göçe Göçe - Köyümüz Yok Olmuþ - 48 (Son Bölüm)

Yazarýn roman ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ücretsiz Kitap Daðýtabileceðim Ýstanbul’da Bir Mekan Arýyorum
Bir Edebiyatçý Gözüyle Maðaranýn Kamburu - Yorum: 4
Bir Felsefeci’nin Kaleminden Maðaranýn Kamburu – Yorum: 6
Maðaranýn Kamburu
Bir Romanýn Anatomisi: Maðaranýn Kamburu
Bir Aný Defteri Buldum - Roman
Ömer Seyfettin Eserlerini Nasýl Yazardý?
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 2
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 3

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Siyasi Taþlama: Neþezâde - 2 [Þiir]
Siyasi Taþlama: Karamsarzâde [Þiir]
Kusurî"den Týrtýklama [Þiir]
Zam Zam Zam... [Þiir]
Týrtýklama (Kazak Abdal'dan) [Þiir]
Yoklar ve Varlar [Þiir]
Ýstanbul,sana Âþýk Bu Kul [Þiir]
Âþýk Dertli"den Týrtýklama [Þiir]
Namuslu Karaborsacý [Þiir]
Dostlarým [Þiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yýldýrým adýný kullanarak çeþitli forumlara yazý yazdým. Ýddiasýz iki romaným var. Çok sayýda siyasi içerikli yazýya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öðretmeniyim. Yazmaya çalýþan her kiþiye büyük bir saygým var. Çünkü yazýlan her satýr ömürden verilen bir parçadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Az veya çok okuduðum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.