..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Aþk eski bir masaldýr ama her zaman yepyenidir. -Heine
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Fantastik > Onur Tekin




5 Aralýk 2014
Bedevi Çoban'ýn Hayalleri  
Onur Tekin
Kabuklarýndan çýkarýp düþ tarlasýna ektiði hayalleri gerçeðin fidesi olmadýðýndan bu yana hayal kurmaktan vaz geçen Bedevi Çoban, düþ tarlasýný bir kereliðine olsun faal hale getirdiðinde ne ile karþýlacaðýný bilmiyordu..


:ADFG:
Kabuklarýndan çýkarýp düþ tarlasýna ektiði hayalleri, gerçekliðin bir fidesi olmamýþken o tarlaya gün yüzü görmemiþ hayaller ekmekten vazgeçtiðinden bu yana isteyerek alýþkanlýk hâline getirdiði iþi yapýyordu yine. Ölü Deniz’in batýsýnda bulunan maðaralarýn yakýnýndaki o bol otlu arazide hayvanlarýný otlatýyordu. Burada her yan göz alabildiðine yeþildi. Yaratýcý, yeþil rengin buradan tanýnmasýný istercesine yaratmýþtý bu otlaðý. Ot çoktu çünkü kimse hayvanlarýný burada otlatacak kadar cesur deðildi. Belki de köy halkýnýn birçoðu bu bölgeye adýmýný dahi atmamýþtý. Oradaki maðaralarla ilgili yüzlerce efsane anlatýlýrdý. Hepsi birbirinden farklýydý belki ama tümünün iki ortak noktasý vardý. Biri hazine diðeri vahþet idi. Kimi çok baþlý ejderha kýlýklý ateþ saçan canavardan kimi vücudunun bir kýsmý insan bir kýsmý yýlan devasa bir yaratýktan bahseder bu efsanelerin. Ama Bedevi Çoban çareyi çaresizliðin içinden çekip çýkartmak zorundaydý. Öyle de yaptý, her zamanki gibi elinde bir asa; üzeri budaklý, ucu sivri, kalýn ve parlak… Bir taþýn üzerine amaçsýzca oturmuþ ve topraða anlamsýzca þekiller çizmekte. Öylesine dalmýþ ki kendini de mekaný da hayvanlarýný da unutmuþ. Düþünmüyor bile sadece elindeki asasý hareket halinde ve bir de bir müzik aleti edasýyla ritmiksel bir biçimde inip çýkan göðsü… Göz kapaklarý dahi açýlýp kapanmýyordu. Yeþil renk gözünün önünde sakin sakin canlanmaya baþlarken fark etmiþti, kendisi için bir ilk olan ve her ilk gibi deðerli olan kuzusunun o karanlýk maðaraya girdiðini. Önce olayýn ciddiyetinin farkýna varmaksýzýn þaþtý kendine. Nasýl bu kadar dalabildiðine bir anlam vermeye çalýþýrken içinde bulunduðu durumun ehemmiyeti yavaþ yavaþ beyninde þekillenmeye baþladý. Evet, hayatýnda ilk kez kendi baþýna doðurttuðu o kuzusu maðaranýn içine girmiþti. Ýþte tam o anda korku duygusunu en derinliklerine varana kadar hissetti her yanýnda. Nefesi korku kokarken, beyni korku düþünüyor, elleri korku içinde titriyordu. Ne yapacaðýný bilemez haldeydi. Ve yapabileceði þeylerin neler olduðunu düþünmeye odaklanamýyordu bile. “Neden bu kadar dalgýn davranmýþtým ki? Benim burada varlýðýmýn baþka bir sebebi var mýydý? Neden vardým? Çünkü bu hayvanlarýn bu maðaralara girmesini engelleyecektim. Ama ben ne yaptým? Hiçbir þey düþünmeden daldým gittim.” Korkuya yoldaþ kýzgýnlýk Bedevi Çoban’a bunlarý düþündürmüþtü. Sakin kalmasý gerektiðinin farkýna varýnca bu duyguyu daha önce nerede hissettiðini ve kurtuluþ yolu olarak ne yaptýðýný düþünmeye baþladý. En son o maðaraya koþar adýmlarla giren kuzuyu doðurturken bu kadara yakýn bir korku hissetmiþti. Gerçi o anda korkunun yanýnda panik de vardý ama olsun bu durama çok yakýndý. Peki, ne yapmýþtý? Durumu kabullenip neler yapabileceðini düþünmüþ ve kuzuyu doðurtmuþtu. Þimdi de bunu yapmalýydý. Bu sakinlikle neler yapabileceðini düþündü ve ihtimalleri aklýnda sýralamaya baþladý. Ýlk aklýna gelen, ki ona göre en tehlikelisiydi, maðaraya girip kuzuyu aramak oldu ama hemen bu düþünceden vazgeçti. Bu olabilecek en son ihtimaldi. Bunun için bedeni de ruhu da henüz hazýr deðildi. Baþka ihtimaller aramaya koyuldu. Beynini en son ne zaman bu kadar yoðun çalýþtýrdýðýný düþünerek düþünüyordu ihtimalleri. Aklýna gelen ikinci ihtimal maðaraya bir þeyler fýrlatýp kuzusunun dýþarý kaçmasýný saðlamak oldu. Bu ihtimali beðenmiþ olacak ki yüzünde masum bir tebessüm belirmiþti. Önce asasýný fýrlatmayý düþündü ama asa ona bir nevi yoldaþtý. Zaten de asasýný hem çok uzaða atamazdý hem de yeterince ses çýkartmazdý. O anda yerdeki o pürüzlü kaya parçasýný fark etti ve onu atmaya karar verdi. Olanca gücüyle fýrlattýðýnda öyle bir þangýrtý duyuldu ki kendisi dahi buna þaþýrmýþtý. O sesin ne olabileceðini tahmin edemiyordu. Birden kuzusu geldi aklýna ve büyük bir ümitle bir müddet kuzusunun çýkacaðý düþüncesiyle maðaranýn yakýnýnda bekledi. Ama o þangýrtýdan baþka hiçbir ses çýkmamýþtý. Tekrar o sesin ne olabileceði üzerine odaklanmaya çalýþtý. Evet evet, bu ses bir küp ya da çanak kýrýlmasý sesine benziyordu. Birden aklýna duyduðu efsaneler geliverdi. Efsanelerde bir küp içinde hazineden bahsediliyordu. Doðru olabilir miydi? O kýrýlan bir hazine dolu küp olabilir miydi? Bu düþünce dahi vazgeçtiði düþ tarlasýný yeniden faal hale getirmeye yetti. Zengin olmak.. Hayallerini anýnda bu duygu ile süsledi. Elindeki asasýný býraktý ve gün boyu yavrusundan uzak kalmýþ bir annenin yavrusuna kavuþmak için koþar adýmlarla gidiþini andýrýr bir yürüyüþle maðaraya yaklaþtý. Önünde durdu. Bu bile onun için büyük bir cesaret örneði idi. Uzun uzun baktý maðaraya. O tüm bedenini saran korku; vücudunu terk etmiþ deðildi henüz ancak ondan daha aðýr basan ümitleri vardý, maðaranýn aðzýnda savaþý kazanmýþ bir lider edasýyla dururken. Her doðan gün kimileri için ümitlere kimileri için hayallere kimileri içinse kabuslara gebedir. Bedevi Çoban için artýk ümitlere gebe olacaktý. Sahip olacaktý dünyevilik olan lakin onda o zamana kadar hiç olmayan zenginliklere. Bu kargaþalý durumda bu zenginlikle neler yapabileceðini dahi düþünmemiþti. Maðaranýn içi görünmüyordu. Durduðu yerden gözüne iliþen tek þey koyu siyah karanlýktý. Birden elinde yoldaþýnýn olmadýðýný fark etti ki ne zaman býraktýðýný dahi hatýrlayamýyordu. Ümit, heyecan ve korku gibi birbiri ile tezat ve bu sebepten zihinde kargaþa oluþturabilecek olan duygularý hep beraber hissederek asasýný almaya yöneldi. Bu kez adýmlarý olabildiðince yavaþtý. Giderken karar doðruluðu terazisinde kararýný tartýyordu. “Ne kazanýrým, ne kaybederim?” sorularý ile meþguldü beyni. Kaybedeceði þeyler listesi çok da kalabalýk deðildi. Kazanacaðý þeyler listesi ise bir hayli kalabalýk olduðu gibi sonu da gelmek bilmiyordu. Tüm bunlara raðmen maddesel olarak az olan kaybedeceði þeyler listesindekiler deðer bakýmýndan oldukça üstündü. Fakat yine de o maðaraya girmeyi ve anlýk olarak düþ tarlasýna ektiði yeni, gün görmemiþ hayallerinin gerçekleþmesini istiyordu. Hasýlý zenginliði canýndan üstün tutup her þeyi göze alarak o maðaraya girmeye kararlýydý. Hafifçe eðilirken bedeninin çýkarttýðý rüzgarla ruhu titremiþti Bedevi Çoban’ýn. Fazla düþünmeden yoldaþýný yerden aldý. Onu bir baston gibi kullanarak yürüyordu. Sadece zenginliði düþlüyordu. Bir ara durdu ve derince soluklandý. Arkasýný dönüp hayvanlarýna bakma gereði hissettiðinde onlarýn çok uzaklaþmýþ olduðunu gördü. Asasýný tutmadýðý elinin ayasýna boynunu hafifçe bükerek baþýný koydu. Bunu dýþarýdan gören “Ben ne yaptým?” diye düþünüyor sansa da aslýnda o “Bunu nasýl yapacaðým?” diye düþünüyordu. Yapmasý gerektiðine inandýðý þeyi yapacaktý. Ancak nasýl yapacaðý hakkýnda hiçbir fikri yoktu. Maðara karanlýktý, yolunu bulmakta zorlanacaktý, hele bir de içinde bir vahþi yaratýk varsa… Telaþa kapýlýp hata yapmak istemiyordu. Önce baþlamalýydý gerisi kendiliðinden iyi ya da kötü gelirdi. Öyle de yaptý. Yüreði sessiz çýðlýklarý kýskandýrýrcasýna çarpýyordu. Kararýný anlýk olarak sorgulasa da vazgeçmedi. Asasýný gözleri görmeyen bir kiþinin yolunu bulmak için kullandýðý bastonu gibi kullanýyordu. Þiddetlice saða sola sallýyordu. Bir müddet bu þekilde ilerledi. Ortalýkta ne efsanevi bir canavar ne bir küp dolusu hazine ne de kuzusu vardý. Açýkçasý kuzusu o anda düþündüðü þeylerin en sonunda yer alýyordu. Çok deðil daha birkaç dakika öncesine kadar hayatýnýn en deðerli bazý varlýklarýndan biri olan kuzusu þu anda düþünce haritasýnýn merkezine en uzakta olanýydý. Bu duruma þaþmadý deðildi. Yürüdü, yürüdü ve yürüdü. Artýk bir þeyler bulmak ya da görmek istiyordu. Bir müddet sonra asasý tahmin edemediði bir þeye çarptý. O anda durdu ve bir kere daha asasýný hýzlýca salladý. Yine kýrýlan bir küp sesi geldi kulaðýna. O anda içini tümüyle saran tek þey sevinç olmuþtu. Sevinç çýðlýðý atmamak için kendisini zor tuttu. Yoldaþýný yine istemsizce yere býraktý hatta ki yere attý. Elleriyle sesin geldiði yeri yoklamaya baþladý. Kendisine torba olduðu hissini veren bazý þeylere çarptý eli. Birden fazlaydý bunlar. Etrafý biraz daha yokladý. Kýrýk küp parçalarý ve o torbalardan baþka bir de asasý eline çarptý. Önce o torbalarý sonra da asasýný eline aldý. Bir de kýrýklardan küçük bir parça aldý. Çünkü o kýrýlýp bir þangýrtý çýkaran sesin tam olarak ne olduðunu da merak ediyordu. Tahminlerinde yanýlmadýðýný düþünerek zenginliðin en yeni sahibi olduðu inancý içinde coþkuyla ve koþar adýmlarla dýþarý çýktý. Birden gözlerinin iþlevine aykýrý hareket ettiðini daha doðrusu iþlevini yapmakta zorlandýðýný fark etti. Hemen gözlerini yumdu. Yavaþ yavaþ gözlerini açtý ve gözlerinin teferruatlý bir þekilde görmeye baþladýðýný anlayana kadar gökyüzünü seyretti. Bundan emin olur olmaz önce elindeki kýrýk parçaya baktý ve yanýlmamanýn verdiði haklý gururla küçük bir tebessüm ederken o parçayý anýnda yere býraktý. Beraberinde asasýný da býrakmýþtý bile. Elinde üç adet torba olduðunu gördü. Toplarken bunun farkýna varmadýðýný anladýðýnda kendisiyle alay edercesine gülümsedi. Hemen torbalarý yokladý. Hepsinin de içinde ayný boyutta ve sert bir cisim olduðunu anladý. Bir torbayý sýkýca kavrarken diðerlerini az önce asasýna ve kýrýk küp parçasýna yaptýðýnýn tam tersince yavaþça yere býraktý. Elleri heyecandan terlemiþ, buz gibi olmuþ ve þiddetlice titriyordu. Bu titremesi yüzünden torbayý açmakta biraz zorlandý. Yine de baþardý. Ýçinden metal renkte, üzerine deðiþik figürlerin iþlenmiþ olduðu ve kapaðý olan bir demir parçasý olduðunu düþündüðü nesne çýktý. Bu nesne o torbadan çýkmasýný istediði, hayal ettiði þeylerden biri deðildi. Ama hâlâ o nesnenin içinde hayal ettiði bir þey olabileceði düþüncesi içinde kapaðýný açtý. Kapaðý baþparmaðý ve iþaret parmaðý arasýna sýkýþtýrýp avuç içine doðru çekerek diðer eliyle de nesneyi tutarak içine baktý. O anda tüm hayallerinin tek düze bir kulak çýnlamasýndan farksýz olduðunu anladý. Ne zaman baþladýðý bilinmeyen hiç bitmeyecek sanýlan ve ne zaman bittiði ise belli dâhi olmayan bir kulak çýnlamasý. Yerde duran diðer torbalarý ise kýzgýnlýkla dolu bir hâlde bir çýrpýda açýverdi ve ikisinden de ayný þeyler çýktý. Kutularýn içinden çýkardýðý þeyleri elinde topladý. Kýsa süre önce gerçek olduðuna inandýðýmýz belki de inandýrýldýðýmýz bu zamana inat bir hayal dünyasýnda az da olsa yaþamýþtý Bedevi Çoban. Her yýkýlan hayal sonrasý yaþanýlan üzüntüyü kendince haklýca yaþadý Bedevi Çoban. Kuzusu da yoktu ortalýkta. Bir geçeði kaybettiðine mi yoksa binlerce hayali yýkýldýðýna mý üzülmesi gerektiðine tam olarak karar veremese de sonuç üzüntü olacaktý, o kesindi. Gözünü kýzgýnlýkla dolu bakýþlarla yeniden elindekilere çevirdi. Ve kendisine þu soruyu sordu: “Hani hazine? Bunlar da ne?” Altýn çýkmasýný beklerken küpün içinden çýkanlarsa üzeri yazýlý kaðýt parçalarýydý. Bu yüzden üzgündü, bitkindi. Ama bilmiyordu ki Bedevi Çoban “Yazý” paha biçilemez bir hazineydi.

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Teþekkür
Gönderen: Onur Tekin / , Türkiye
13 Aralýk 2014
Yorumlarýnýz için teþekkür ederim. Bu hikâye tamamlandý. Kýsa ve ana fikir odaklý yazýlar yazmayý seviyorum. Ancak yine kýsa ve ana fikir odaklý baþka hikâyelerimi de kýsa süre içinde yükleyeceðim inþaallah. Onlarý da okuyup yorumlarýnýzý benimle paylaþýrsanýz çok sevinirim. Tekrar teþekkür ederim.

:: ............
Gönderen: Kâmuran Esen / ,
12 Aralýk 2014
Baþarýlý bir çalýþma. Yazý dili saðlam, dilimizin kurallarýnýn doðru uygulanmýþ olmasý da takdire deðer. Devamýný dilerim. Sevgiyle.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn fantastik kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Kibir: Ateþ ve Ölüm - 2 -
Kibir: Ateþ ve Ölüm - 1 -

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Hayattan Kaçýþ
Buluþ

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Ezan, Varoluþ ve Ölüm [Deneme]
Saygýdeðer Öðretmenim [Deneme]


Onur Tekin kimdir?

Elinde kalem, dilinde kelam. Fýtratýnýn gereðini her þartta yapan ya da yapmayý arayan. . Dilin formülünü görüp özümsediðinden beri için için cehennem ateþiyle yanan ve yazmakla cennet bahçelerine dalan. .

Etkilendiði Yazarlar:
Erdem Beyazýt, Mehmet Akif Ersoy, Necip Fazýl Kýsakürek, Nazan Bekiroðlu...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Onur Tekin, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.