..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir takým þeyler görürsünüz ve "Niye?" diye sorarsýnýz. Ben ise bir takým þeyler düþlerim ve "Niye olmasýn?" diye sorarým. -George Bernard Shaw
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Türkiye > Hakan Yozcu




5 Mart 2015
Cennet ve Cehennem  
Hakan Yozcu
Önce Cehennem Çukuru’nu gezmenizi tavsiye ederim. Çünkü Cennet’e giderseniz burasýný yorgunluktan gezemezsiniz. Yüzlerce merdiven inip çýktýktan sonra yürümeye takatiniz kalmaz. Biz de önce Cehennem Çukuru’nu geziyoruz. Mitolojiye göre, Tanrýlarýn babasý Zeus, burada Alevler saçan bin bir baþlý ejderha ile savaþmýþ. Zeus, ejderhayý yenmiþ. Ve onu buraya hapsetmiþ.


:ADDE:


Silifke’den Mersin’e doðru giderken Susanoðlu ile Kýzkalesi arasýnda Cennet ve Cehennem Levhalarýný görürsünüz.
Bu levhalarý gördüðünüzde hiç tereddüt etmeyiniz ve aracýnýzý, sahillerden tepelere doðru yönlendiriniz. Çünkü müthiþ bir doða harikasý ile tanýþacak ve onunla dost olacaksýnýz.
Cennet, Cehennem ve Astým Maðarasý size burada yarenlik edecek. Unutamayacaðýnýz güzelliklerini size sunacak. Belki her defasýnda buraya tekrar uðramak isteyeceksiniz.
Burasý cennet Çöküðü ve Cehennem Çukuru olarak biliniyor. Resmi adlarý böyle. Ama halk arasýnda kýsaca Cennet-Cehennem deniliyor.
Buraya ulaþmak için anayoldan tepelere doðru gideceksiniz. Yaklaþýk 3 km sonra bu doða harikalarýna ulaþacaksýnýz.
Yollarda sýk sýk kafeteryalar göreceksiniz. Her biri birbirinden güzel ve temiz. Buralarda Silifke yöresine has Yörük ayraný, sýkma börekler, gözlemeler ve yine bu bölgeye has tantuniler bulmanýz mümkün. Bunlar o kadar lezzetli ki; eðer kilo almaktan korkmuyorsanýz birkaç tane rahatlýkla yiyebilirsiniz. Müthiþ bir damak zevki.
Biz, sabah erken yola çýktýðýmýz için bu kafeteryalardan birine oturuyoruz. Oturduðumuz yer “Harnupaltý Dilek Ergün’ün Yeri” adlý bir aile çay bahçesi. O kadar güzel bir yer ki güzelliði anlatýlmakla bitmez.
Bahçenin içine yerleþtirilen masalar, aðaçlarýn gölgesinde insana huzur veriyor. Kuþ cývýltýlarý arasýnda sabah kahvaltýsý o kadar güzel oluyor ki yaþamak gerek. Dilerseniz bir masaya oturur, doðanýn güzelliðini seyreder; dilerseniz yörük çadýrlarý biçiminde düzenlenmiþ yerlere uzanýr, denizin maviliðini izlersiniz.
Genç bir kýz, döne döne size hizmet eder. Ayaðýnda þalvarý, tatlý gülümsemesi ile size yabancýlýk çektirtmez. Sanki daha önce buraya gelmiþ de, bu haným kýzýmýzýn elinden, buz gibi köpüklü ayraný içmiþ gibi olursunuz.
Bahçe aralarý çimlendirilmiþ. Kahvaltý, önünüze geldiðinde, zenginliði iþtahýnýzý kabartýr. Doymak nedir bilmezsiniz. Bal, tereyað, çökelek kavurmasý, zeytin türleri, peynirin her çeþidi, kaþarlý ve tereyaðlý sahanda yumurta, turunç reçeli (Kýbrýs’ta biz buna macun diyoruz) domates, salatalýk, sýkmalar, börekler, gözlemeler...
Tam bir mide ziyafeti. Her þeyden önemlisi temizlik ve güler yüz. Gerek 15 yaþlarýndaki genç kýzýmýzýn güler yüzü, gerekse hamur iþlerini yapan yenge hanýmýn tebessümü unutulacak gibi deðil. Misafirperver ve içten bir davranýþ... Hesaplar da bize göre çok çoook uygun. Sanki bedava...
Buraya mutlaka uðramalýsýnýz. Yoldan geçerken Cennet ve Cehennem levhalarýný görünce bir yarým saatinizi de buraya ayýrýn piþman olmazsýnýz.
Kahvaltýdan sonra Cennet ve Cehennemi gezmeye gidiyoruz. Bulunduðumuz yere çok uzak deðil. Hepsi ayný alan içerisinde. 500 metre ilerisi.
Önce Cehennem Çukuru’nu gezmenizi tavsiye ederim. Çünkü Cennet’e giderseniz burasýný yorgunluktan gezemezsiniz. Yüzlerce merdiven inip çýktýktan sonra yürümeye takatiniz kalmaz.
Biz de önce Cehennem Çukuru’nu geziyoruz. Mitolojiye göre, Tanrýlarýn babasý Zeus, burada Alevler saçan bin bir baþlý ejderha ile savaþmýþ. Zeus, ejderhayý yenmiþ. Ve onu buraya hapsetmiþ.
Cehennem çukuru, 70 metre derinliðinde bir çukur. Karþýnýza aniden çýkýyor. Ürpertici bir görünümü var. Simsiyah duvarlar ve altýnda yemyeþil aðaçlar var. Duvarlar ateþ yanýðý gibi. Ýs halini almýþ. Demir parmaklýklar arasýndan aþaðýya bakýyorsunuz. Eðer yükseklik korkunuz yoksa müthiþ bir manzara ile tanýþýyorsunuz. Yükseklik korkunuz da varsa ayaklarýnýz titreyerek oradan bir an evvel uzaklaþmaya çalýþýyorsunuz.
Cehennemden sonra cennete gidiyorsunuz. Bu, bende, günahlarýný cehennemde çekip cennete giden insanlarýn durumunu hatýrlattý.
100 metre kadar aþaðýda Cehennem Göçüðüne geliyorsunuz. Burasý da bir göçük. Yýllar önce bir yer altý deresinin yol açtýðý kimyasal erozyondan dolayý, tavanýn çökmesi sonucu oluþmuþ.
250 metre uzunluðunda. 110 metre geniþliðinde ve 70 metre derinlikte bir çukur.
Çukur, yeraltýna doðru ilerliyor. Çoðu antik 452 basamaktan yürüyorsunuz. 250 metre uzunluðunda dev bir maðaraya geliyorsunuz. Ýç kýsýmlar tamamen karanlýk. Çünkü güneþ almýyor. Soðuk ve serin bir havasý var. Iþýklandýrýlmýþ.
Maðaranýn giriþine küçük bir kilise yapýlmýþ. Kalýntýsý hala duruyor. Paulus adýnda bir dindar, burayý MS 5. veya 6. yüzyýlda Meryem Anaya ithafen yaptýrmýþ.
Merdivenleri inerken aðaçlar arasýndan ilerliyorsunuz. Çeþitli bitkiler ve çiçekler de var. Kuþ cývýltýlarý hiç eksik olmuyor. Kendinizi cennette gibi hissediyorsunuz.
Çýkýþta dinlenmek zorundasýnýz. Hemen çýkýþtaki dinlenme tesislerinde soðuk bir su veya bir ayran içiyorsunuz. Yorgunluðunuz bir nebze de olsun gidiyor.
Sýra, az ilerde bulunan Astým Maðarasý’ný gezmeye geliyor. Burasý da görülmesi gereken bir doða harikasý.
Ejder Tifon’un meskeni olan maðara 16 metre derinliðinde sarkýt ve dikitlerle süslü bir maðara. 200 metre uzunluða sahip. Üç galeriden oluþmuþ ve 78 demir basamaktan oluþan merdiveni var. Maðaranýn havasýnýn astým hastalarýna iyi geldiðine inanýlýyor.
Aþaðýya iner inmez müthiþ bir manzara sizi karþýlýyor. Maðara sarkýtlarla dolu. Her sarkýt yüzlerce yýl sonunda oluþmuþ. Baktýðýnýzda her biri bir canlýya benziyor. Her þeye benzetmeniz mümkün.
Burada fazla kalamýyoruz. Çünkü elektrikler kesiliyor. Jeneratör devreye giriyor ama tam saðlýklý deðil. Elektrikler gidip gidip geliyor. Yanýmýzda çocuklarýmýz da olduðu için dönmek zorunda kalýyoruz.
Çocuklarýn baðýrmasý korku filmlerindeki çýðlýklarý andýrýyor. Ses, maðarada yankýlanýyor. Iþýklarýn kýsa bir süre sonra gelmesiyle rahatlýyoruz. Hemen dýþarý çýkýyoruz.
Çýkýþta dinlenme tesisleri var. Görevliler, sizi ayran içmeye davet ediyorlar. Yorgunluktan dolayý bu davete hayýr demek mümkün deðil.
O kadar yoruluyoruz ki oturup soðuk su ve ayranlarýmýzý içiyoruz.





Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn türkiye kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
6. Türkoloji Buluþmasý
bir Güneþin Yeniden Doðduðu Yer: Samsun
Ara Çayhaneler
Ýki VIzdan, Bir Bizden
Bir Uzungöl Hatýrasý
Çay ve Þenlikler Diyarý Rize
dýþarýda Deli Dalgalar: Sinop
Maçka Yollarý Artýk Taþlý Deðil
Trabzon’da Bir Gün
Yine Yeþillendi Fýndýk Dallarý

Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
"Gün Olur Asra Bedel" Üzerine Bir Ýnceleme
Bir Þiir Emekçisi: Ýhsan Tevfik Kýrca
Yozcularýn Kökeni ve Çangaza Köyü
yaþar Kemal’in Ölüm Yýldönümü Münasebetiyle
Çeþitli Yönleriyle Prof. Dr. Erhan Arýklý
Öykü Tiyatro ve Sanat Üzerine
"48 Saat" Üzerine
Çakýrcalý Efe Üzerine
Âþýk Osman Akçay Ýle Tanýþtýk
Benim Gözümden "Tutunamayanlar"

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yüreðimde Ýhtilal Var [Þiir]
Hayat Seni Çözemedim [Þiir]
Helallik Ýstiyorum [Þiir]
Yörük Kýzý [Þiir]
Nasihat 2 [Þiir]
Seninle Olayým [Þiir]
Geliyoruz [Þiir]
Nasihat [Þiir]
Aþk Var mý? [Þiir]
Minik Bir Þaire Rastladým [Þiir]


Hakan Yozcu kimdir?

1964 doðumluyum. Kuzey Kýbrýs'ta yaþýyorum. 1988 Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatý Bölümünden mezun oldum. 20 yýl çeþitli okullarda edebiyat öðretmenliði yaptým. Uzun yýllar Yenivolkan ve Güneþ Gazetelerinde köþe yazarlýðý yaptým. Þu an Habearkýbrýslý ve Güncelmersin Gazetelerinde yazýyorum. Birçok internet gazete ve sitelerinde yazýlarým yayýnlanýyor. Þiir, öykü ve tiyatro oyunlarý yazýyorum. Bu alanlarda çeþitli ödüllerim var. Kendime ait basýlmýþ "Güzel Bir Dünya" ve "Mesela Baþka" isimli iki adet öykü kitabým var. 7 tane tiyatro oyunum var. 6 yýl Kýbrýs Türk Devlet Tiyatrolarý Genel Müdürlüðü görevinde bulundum. Halen Baþbakan Yardýmcýlýðý Ekonomi, Turizm, Kültür Ve Spor Bakanlýðý'na baðlý Müþavirim.

Etkilendiði Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.