Benim yaradýlýþýmda fevkalade olan birþey varsa, Türk olarak dünyaya gelmemdir. - Atatürk |
|
||||||||||
|
Onu ilk gördüðümde, uzun zamandýr izini kaybettiðim bir dostu görmenin sevincini duydum. Bir lokantanýn önünde oturmuþ, gelip geçenleri izliyordu. Onun önünden geçerken, içimden bir ses, ‘beni mutlaka tanýr, selam verir’, diyordu. Ancak umduðum olmadý. Ben de ona selam vermeden geçip gittim. Ýlk karþýlaþmanýn ardýndan onu birkaç kez daha ayný lokanta önünde gördüm. Duygularýmý bir türlü yenememiþtim. En son gördüðümde ise hava kararmýþtý. Þirkete geri dönmem gerekiyordu. Ancak bu kez, içimdeki sese kulak verip, ona merhaba demeliydim. Masada müþterilerle konuþuyordu. Araya girdim. “Cavit abi, beni tanýdýn mý? Ben, Ömer Hoca, Ödemiþ’ten.” Ayaða kalktý. Tanýmýþtý. Sarýldýk. Masaya buyur etti. Ýþimin olduðunu, kendisini en kýsa zamanda arayacaðýmý, söyledim. Sýcak karþýlama, onun hakkýnda ne kadar yanlýþ düþündüðümü bana göstermiþti. Bir an kendimden utandým. O gün, iþ arkadaþýmla Alsancak bölgesindeki okullarý tarama yapýyorduk. Öðle yemeði zamaný geldiðinde, uzun zamandýr görmediðim Cavit abinin lokantasýna gitmeyi önerdim. Onun önerdiði yere daha sonra gideriz, deyip, ikna ettim. Lokantaya giriþte, kasada kýzýný gördüm, selam verip, babasýný sormamla arkamda bitmesi bir oldu. Hemen masaya buyur etti. Yemek türünü de onun önerdiðinden seçtik. Onun da anladýðým kadarýyla tanýdýðý biriyle konuþmaya gereksinimi vardý. Hemen söze girdi. Onun, Ödemiþ’ten Ýzmir’e geliþ öyküsü, bir çok iþadamýnýn baþýna gelebilecek türden bir öyküydü. Esnaf dayanýþmasý gereði kefil olduðu bir yakýn arkadaþýnýn iflasý sonucu, bankalara olan tüm borçlar onun üzerine kalmýþ ve o da bunu bir ar namus meselesi sayýp, tüm mal varlýðýný satarak arkadaþýnýn borçlarýný ödemiþti. Böylece bir anda tüm varlýðý sýfýrlanmýþ; doðup büyüdüðü ve acý tatlý anýlarýyla sevdiði kenti terk etmek zorunda kalmýþtý. Karþýyaka’da ucuz salaþ bir dairede oturuyorlardý. Tüm aile büyük bir yalnýzlýk içine gömülmüþ, yiyecek ekmeðe muhtaç duruma düþmüþlerdi. Zaman acýmasýzdý. Kurban bayramý gelip çatmýþtý. O güne dek her yýl iki kurban kesen Cavit’in cebinde yýllar önce Ödemiþ’i terk edip Ýzmir’e yerleþen Saim beyin zorla verdiði yirmi milyondan baþka hiç para yoktu. Ne çocuklarýna, ne de torunlarýna bir bayram harçlýðý veremeyecekti. Her bayram sabahý yaptýðý gibi duþa girip abdest alýyordu ki, içindeki þeytan:” Tanrý seni sevseydi, bu durumlara düþmezdin, senin namaza gitmen gerekmez.”dedi. O da bu sese kanarak, camiye gitmek istemediðini söyleyince, bunalýmdan henüz çýkmaya çalýþan dindar karýsýyla kavgaya tutuþtular. Onunla baþ edemeyeceðini anlayýnca da, peki, deyip, kendini sokaða zor attý. Cami yerine vapur iskelesine gitti. Kafasý karmakarýþýktý. Ýçindeki isyan giderek büyüyordu. Konak meydanýna geldiðinde bayram namazýndan çýkan askerleri görünce, askerlik günleri gözünde canlandý. Gözleri buðulandý. Ýçinden bir ses bu kez, Bornova’ya git, demiþti. Hiç düþünmeden Bornova otobüsüne binmiþ, kendini Ege Üniversitesi Hastanesinin acil servisi önünde bulmuþtu. Gördüðü ilk manzara çok acý vericiydi; trafik kazasý sonucu yaralýlar sedyede, çevresinde yakýnlarý, baðýrýþ çaðýrýþlar, öte yanda vefat eden bir baþkasýna aðýt yakanlar... Bu þok edici manzaralar karþýsýnda, o ana dek kendisini Tanrýyý inkara kadar götüren isyanýnýn ne denli yanlýþ olduðunu anlamýþ, kýsa bir iç hesaplaþma sonucu,”Ne yapýyorsun Cavit? Saðlýklýsýn, çoluk çocuðun yanýnda, hâlâ çok þeyi baþarabilecek güçtesin.”diyen sese kulak verdi. Böylece, eþinin tedavisini gerçekleþtiren doktoru ve hastalarý ziyaret edip, onlarla bayramlaþmaya karar verdi. Tanrýya;”Yarabbim, sana isyanýmdan ötürü beni affet, bana iþ bulmamda yardým et!”diyerek dua etti. Doktorun ardýndan bir zaman eþinin de tedavi gördüðü hasta koðuþundaki hastalarla bayramlaþtý. Ýzmir’de hatýrý sayýlýr bir ailenin büyüðü saygýn bir haným da o sýrada o koðuþta tedavi görüyordu. Bayramda hastanede yatan hastalar için iki kurban kestirmiþti. Hanýmefendi onunla ilgilenmiþ, içindeki fýrtýnanýn dinmesine yardýmda bulunmuþtu. Ayrýlacaðý sýrada kurban yemeði gelmiþ, onu da yemeðe zorla alýkoymuþlardý. Ýçi tarifsiz bir mutlulukla dolmuþtu. Yüreðini karartan kara bulutlar daðýlmýþ, böyle anlamlý bir günde hastalarla bir arada olmak ona büyük bir rahatlama ve gönül zenginliði kazandýrmýþtý. Ziyaretin ardýndan, hastaneden huzur içinde ayrýlmýþtý. Eve geldiðinde tüm ev halkýnýn panik içinde olduðunu görünce, yaþadýklarýný bir bir anlatmak zorunda kalmýþtý. Bayramýn ikinci günü, bugün iþletmeciliðini yaptýðý lokantanýn bulunduðu Kýbrýs Þehitleri caddesinde bir kuruyemiþ maðazasýnda eleman aranýyor tabelasý görmüþ, hevesle içeri dalýp, çalýþýp çalýþamayacaðýný sormuþtu. Kendisine tereddütle bakan yöneticiye:” Yaþý 60, saçlarý kýrlaþmýþ bu kiþiye bir þans verirseniz hemen iþe baþlayabilirim.”demiþ ve iþe kabul edilmiþti. Bu onun için bir mucizeydi. Tanrý, sesini duymuþ, dileðini yerine getirmiþti. Bir süre sonra o maðazanýn vazgeçilmez elemaný olup çýkmýþtý. Aradan geçen zaman içinde þimdiki ortaðýnýn yaptýðý iþ teklifini kabul etmiþ ve çevrenin saygýn bir iþ adamý kimliðini yeniden kazanmýþtý. Dünün ‘Þekerci Cavit’i, þimdi her gün Alsancak’ta yüzlerce konuðunu aðýrlamaya devam ediyor. Kim bilir, belki bir gün sizin de yolunuz oraya düþebilir. Benden söylemesi, külbastý yemeðini mutlaka deneyin, beðeneceksiniz!
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © ömer akþahan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |