..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir önyargýyý yok etmek, atomu parçalamaktan daha zordur. -Einstein
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm > Ömer Faruk Hüsmüllü




30 Haziran 2015
Demokratik Deliler Devleti - 20  
Ömer Faruk Hüsmüllü
Yeraltýnda bulunan ateþ yeryüzüne fýþkýrýnca aðaçlarý, hayvanlarý, insanlarý, binalarý cayýr cayýr yakacak; hatta demiri bile eritecek. Akarsular, göller, denizler sýcaklýðýn etkisiyle fokur dokur kaynayacak. Çýkan buhar, yanan maddelerin dumaný ile birleþerek dünyanýn etrafýný siyah bir örtü gibi saracak. Ay, yýldýzlar, hatta güneþ görünmez olacak. Bu simsiyah bulut tabakasý asýrlar sonra aþaðýya çökecek ve dünya simsiyah bir balçýk tarlasýna dönüþecek. Tabii bu þartlar altýnda insan dahil dünyada hiçbir canlý kalmayacak.


:ACDA:



Hayret! Ýnsanlar delilerden korkuyorlar da kendilerinden korkmuyorlar.
***
Devrimin on dördüncü günü...
Bugünün zor bir gün olmayacaðýný umuyor ve kendime iyimserlik telkin etmeye çalýþýyordum. Olaylarýn ve insanlarýn iyi taraflarýný görmeliydim. Kafamdaki bu pozitif düþüncelerle bahçede dolaþýyorum, biraz ileride çimenlerin üzerine oturmuþ insanlarýn yüzlerine bakýyorum. Hepsi de hayatlarýndan çok memnun görünüyorlar. Ýyice yanlarýna sokuluyorum. Tam sekiz kiþiler. Bir daire þeklinde, baðdaþ kurarak yere oturmuþlar. Dairenin tam ortasýnda sempatik görünüþlü, orta yaþýn üzerinde, güzel ve etkileyici konuþan bir adam var. O ayakta. Konuþuyor, diðerleri de dinliyor. Arada soru soranlar da oluyor.
-Hiçbir þey gördüðümüz gibi deðildir. Algýlarýmýz bizi çokca yanýltýr. Ýþin aslýný bilebilmemiz için bir yol göstericiye ihtiyacýmýz vardýr. Mesela, þu üzerinde yaþadýðýmýz dünya gerçekte bize göründüðü gibi midir? Deðildir. Biz bu dünyaya baktýðýmýzda neleri görebiliyoruz? Bulutlarý, kuþlarý, diðer hayvanlarý, aðaçlarý, insanlarý v.s... Dünyamýz bu bizim algýladýklarýmýzdan mý ibarettir?
-Bence evet, o kadardýr. Göremediðimiz þeyler hakkýnda nasýl fikir beyan edebiliriz ki?
Adam, soruyu soran kiþiye tebessüm ederek baktý. O sýrada yanýma Dedikoducu geldi. Bana bilgi vermeye baþladý. Bu adamýn üç tane üniversite bitirdiðini, bir tarikat þeyhi olduðunu, aslýnda bu tarikatýn dýþarýda da binlerce müridinin bulunduðunu anlattý. Daha konuþacaktý ama elimle iþaret ederek Dedikoducu'yu susturdum. Biraz bozuldu, ters ters yüzüme bakarak oradan ayrýldý. Gücenmiþti ama ben o adamý yani tarikat þeyhini dinlemek istiyordum.
-Görebilmek için bir yola girmek, o yolda yürümek gerekir. Yol çetindir, zahmetlidir, tehlikelidir. Ama gerçeklere ancak bu zorluklarý aþtýktan sonra ulaþýlabiliriz. Dünyamýzda üstte görünenin binlerce hatta milyonlarca kere daha fazlasý ateþ halinde yer altýnda bulunuyor. Gün gelecek bu ateþ yeryüzüne çýkacak. Ýþte o zaman kýyamet kopacak.
-Bu ateþ, þimdiye kadar yeryüzüne çýkmamýþ da bundan sonra neden çýksýn?
-Çýkmamýþ deðil, çýkmýþ; ama hepsi deðil, azý... Dünyanýn çeþitli yerlerinde lav püskürten yanardaðlar milyonlarca sene önce de vardý, þimdi de var. Yanardaðlardan çýkan ateþler gerçek ateþ miktarýnýn küçücük bir parçasý. Gün gelecek dünyada binlerce hatta milyonlarca, belki de milyarlarca yanardað yeraltýndaki ateþi ayný anda püskürtmeye baþlayacak.
-Bu ne zaman olacak? Olduðunda canlýlar ne yapacak? Dünyadaki hayat sonlanacak mý?
-Fazla zaman kalmadý, yakýnda çok yakýnda olacak. Yeraltýnda bulunan ateþ yeryüzüne fýþkýrýnca aðaçlarý, hayvanlarý, insanlarý, binalarý cayýr cayýr yakacak; hatta demiri bile eritecek. Akarsular, göller, denizler sýcaklýðýn etkisiyle fokur dokur kaynayacak. Çýkan buhar, yanan maddelerin dumaný ile birleþerek dünyanýn etrafýný siyah bir örtü gibi saracak. Ay, yýldýzlar, hatta güneþ görünmez olacak. Bu simsiyah bulut tabakasý asýrlar sonra aþaðýya çökecek ve dünya simsiyah bir balçýk tarlasýna dönüþecek. Tabii bu þartlar altýnda insan dahil dünyada hiçbir canlý kalmayacak. Uzaydaki diðer gezegenlerden araþtýrmacýlar güneþ sistemimizi incelemeye geldiklerinde dünyamýzý görüp hayret edecekler. Böyle bir gezegende hayatýn neden oluþmadýðý sorusuna cevap aramak için dünyamýzdan numuneler alýp laboratuvarlarýnda inceleyecekler.
-Bizi bekleyen bu kötü sondan kurtuluþ için bir yol yok mu?
-Tabii ki var. Ben iþte size bu yolu göstermek için konuþuyorum. Ýnananlar, bizim yolumuza girenler kýyamet öncesi bu dünyadan uçarak uzaklaþacaklar ve kendilerini kurtarabilecekler. Ýnançlý, itaatkar ve sadýk olmanýz sizi kurtuluþa götürecek.
Þeyh gözlerini kýstý, sol elini havaya kaldýrýp gökyüzünü iþaret etti. Müritlerin hepsi baþlarýný gösterdiði noktaya doðru çevirdi. Bir dakika kadar hiç konuþmadý. Ötekiler bu suskunlýk nedeniyle daha da meraklandýlar.
-Ýçinizde oraya gidip gelmek yani kýsa bir seyahat yapmak isteyen var mý?
Hepsi istekliydi. Heyecanlanmýþlardý. Ellerin tamamý havaya kalktý.
-Anlaþýldý. Hepiniz benimle beraber uçmak istiyorsunuz. Þimdi gözlerinizi yavaþ yavaþ kapatýn. Sakinleþecek, rahatlayacaksýnýz. Önünüze çýkan ýþýða dikkat edin, onu takip edin. Size gideceðiniz yeri gösterecek. Görüyorsunuz deðil mi orayý? Adeta cennet... Bütün güzelliklerin toplandýðý, ölümsüzlüðün var olduðu tek yer.
Gözleri kapalý adamlarýn hepsinin yüzünde mutluluk ifadesi vardý. Cennete benzeyen yeri görmüþ gibilerdi. Yavaþ yavaþ nefes alýyorlar, o nedenle inip çýkan göðüsleri fark edilebiliyordu. Bunun dýþýnda da zaten hareket eden baþka organlarý yoktu.
-Kendinizi büyük yolculuða hazýr hissettiðiniz an ellerinizi yana açarak bekleyin.
Hayretler içindeydim. Çünkü iki dakika kadar bu þekilde durduktan sonra komut vermeden otomatik bir þekilde hepsininin kollarý ayný anda yana doðru açýlýverdi.
-Büyük yolculuða yalnýz çýkýlmaz, yanýnýzda kardeþleriniz de olmalý. Tutun kardeþlerinizin ellerinden.
Mýknatýsýn zýt kutuplarý gibi birbirini çeken eller ayný anda birleþti. Birleþme sýrasýnda ellerden þimþek gibi bir ýþýk çýktý. Bunu kýsa devre yapan bir elektirik sesi izledi.
-Ayaða kalkýn. Ellerinizi birbirinden ayýrmadan havaya doðru kaldýrýn.
Söyleneni yaptýlar.
-Hep birlikte dönmeye baþlayýn. Döne döne göðe yükseleceðiz.
Dönmeye baþladýlar. Þeyh de ortalarýnda dönüyordu. Önce aðýr aðýr döndüler, sonra hýzlandýlar. Daha da hýzlandýlar ve adeta bir fýrýldaða dönüþtüler. Tam o sýrada düdük sesleri duyuldu. Bunlarý gören bir güvenlikçi anormal bir olay var düþüncesiyle uyarýda bulunuyordu. Ýlk düdüðü ya duymadýlar ya da duyup aldýrýþ etmediler. Ýkinci düdük sesi geldi, bir daha, bir daha...
Hepsi çakýldý kaldý. Donmuþ bir film karesi gibi... Güvenlik elemaný daðýlmadýklarýný görünce baþka bir yol deneyebilirdi. Nitekim bir tabanca sesi duyuldu ve mermi yanlarýndaki aðaca saplandý. Ýyi bir niþancýya denk gelmemiþlerdi.
Silah sesini duyunca tarikatçý grubun en baþta þeyhleri olmak üzere bütün fertleri uçtular, evet uçtular.. Ama kanatlarýyla deðil, ayaklarýyla!
Orada benden baþka kimse kalmadý. Büroya yöneldim. Kapýda beni bekleyen görevli acele olarak Savunma Bakaný'ný görmem gerektiðini söyledi. Koþarak gittim.
Bakan bu sefer beni oturtmadý. Ayakta emirlerini bekledim. Silah almak için öncekinden çok fazla para getirmemi emretti. Büroya gidip istediði meblaðý temin ettim. Kutulardaki paralar hemen hemen istenilen miktar kadardý. Paralarý götürdüðümde Bakan bir kâðýt çýkarýp parayý teslim aldýðýný yazdý, imzalayýp bana verdi.
-Bu para ile mühimmat ve yeni silah alacaðýz. Önceki alýnanlar güvenlik elemanlarýnýn miktarý kadardý. Oysa artýk yurttaþlarýn bazýlarýný silahlý eðitime tabi tutmak istiyoruz. Dýþ tehditlere karþý koyabilecek bir askeri gücümüzün olmasý da lazým.Yani zorunlu askerlik uygulamasý getiriyoruz. Dedi, ama bu açýklamalarý bana neden yapma zorunluluðu duyduðunu anlamamýþtým. Sonra sordu: Sen silah kullanmasýný biliyor musun?
-Hayýr efendim, bilmiyorum. Hayatta elime silah almýþ deðilim.
-Öðrenmelisin.
Diyerek konuþmayý sonlandýrdý ve çýkabileceðimi iþaret etti.
Ertesi gün öðleden sonra...
Yurttaþlarýn sahip olduklarý banka kartlarýný, paralarýný, saatlerini, yüzüklerini ve her türlü deðerli eþyalarýný üç gün içinde muhasebeye getirip teslim etmeleri, aksi hareket edenlerin þiddetle cezalandýrýlacaðý anonsu sabahtan beri yapýlýyor. Bununla da yetinmeyip koridorlara, bina duvarlarýna ve aðaçlara ayný konuda duyurular asýldý. Bu karar moralleri bozdu. Gerçi tutanakla teslim edilen bu eþya ve paralarýn daha sonra sahiplerine iade edileceði açýklamanýn sonunda yer alýyordu, ama buna pek inanan da yoktu.
Bu uygulamanýn nedeni, kölelerin banka hesaplarý tamamýyla boþaltýldýðý için devlet hazinesine yeni kaynak yaratmak düþüncesi olmalý. Aslýnda devletin hazinesi para dolu. Anlaþýlan daha çok paraya ihtiyaç var. Benim böyle akýl yürütmeme bakmayýn, kendimce birkaç kanýt ortaya atýyorum. Yoksa devleti yönetenlerin akýllarýndan geçenleri bilebilecek durumda deðilim.
Daha ilk günden kartlar, paralar ve kýymetli eþyalar getirilmeye baþlandý. Bu üç gün çok yorucu olacaktý. Çünkü þimdi bile kapýmýn önünde biriken çok sayýda yurttaþ vardý. Bunlar arasýnda sýra yüzünden kavgalar da çýkmaya baþlayýnca üç tane daha güvenlik elemaný istedim. Verdiler. Sýrada beklemeyi kimse istemiyor, herkes bir an önce iþini bitirmek amacýnda. Aðýz kavgalarý bazen yumruklaþmaya dönüþebiliyor.
Teslim aldýklarýmý kutularýn içine koyuyordum. Teslim edilenler pek para edeceðe benzemiyordu. Öyle ki bazýlarý banka kartý ile karýþtýrdýklarýndan teslim etmek için kartvizit bile getirmiþlerdi. Para çok az geldi. On lira hatta bir lira getiren bile oldu. Akþam yemeði için ara verdiðimde homurdanmalar olduysa da aldýrýþ etmedim. O gece geç saatlere kadar teslim alma sürdü. Bittiðinde öyle yorulmuþum ki kendimi yataðýma atýp uyumaktan baþka hiçbir þey düþünemiyordum.
Üç günün sonunda neler teslim edildiðini görmek için Maliye Bakaný geldi. Þöyle bir baktý, yüzü asýldý.Sonuçtan memnun olmamýþtý.
-Vay uyanýk deliler vay! Deðerli neleri varsa hepsini saklamýþlar, çeri çöpü de buraya getirmiþler. Yarýn didik dik her taraf aranacak. Kimin neyi varmýþ göreceðiz. Dedi ve öfke ile bürodan çýkarken kapýyý hýzla çarptý.
Arama yapýlacaðý gün hava yaðýþlý olmasýna raðmen üstleri aranarak herkes dýþarý çýkarýldý. Ben gelen kart, para ve deðerli eþyalarýn tasnifini yapacaðýmdan büromda kaldým. Odanýn penceresinden dýþarý baktým. Ýnsanlar yaðmurdan korunmak için binalarýn saçaklarý altýna sýðýnmaya çalýþýyorlardý. Sýrýl sýklam olanlar vardý ve tir tir titriyorlardý.
Arama sýrasýnda elde edilenler kolilerle gelmeye baþladýðýnda çok þaþýrdým. Daha öðlen bile olmadan odanýn dörte biri dolmuþtu bile...
Çalýþmaya ara verip dýþarý baktýðýmda yaðmurun dindiðini görüp sevindim. Yurttaþlar birkaç saat ýslanma ile bunu atlatmýþlardý. Seyiri fazla sürdüremedim, çalýþmaya dönmem gerekiyordu.
Akþama doðru arama bitti. Getirilenler konunca odamda hareket edebileceðim çok az bir boþluk kalmýþtý. Gelenler arasýnda özellikle muhafaza etmem istenen iki koli vardý. Bunlarý açtýðýmda birinin para ve banka kartý ile dolu olduðunu diðerinde ise kesici aletler, uyarýcý haplar ve uyuþturucu bulunduðunu gördüm. Hatta bir tane de kuru sýký tabanca vardý. Bunlarýn hastaneye nasýl sokulduðu sorusu aklýma geldiyse de bir cevap bulamadým.
Benim dolabý da aramýþlar. Eþyalarýmý saða sola atmýþlar. Tabii sadece benimkileri deðil, herkesinkileri böyle daðýtmýþlar. Toplamak için biraz uðraþtým. Ýçimden söylendim, küfür ettim.
Bu aramanýn asýl maðduru þiirlerine el konulan Âþýk oldu. Âþýk'ýn aðzýný býçak açmýyor. Kimseyle konuþmuyor, belli ki tüm dünyaya küsmüþ.
(Devam edecek...)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn 1. bölüm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 35 Son Bölüm
Memleketimin Delileri - 2
Memleketimin Delileri - 1
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 33
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 34
Köpeðin Adý Badi - 80 (Son Bölüm)
Demokratik Deliler Devleti - 37 (Son Bölüm)
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 32
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 26
Göçe Göçe - Köyümüz Yok Olmuþ - 48 (Son Bölüm)

Yazarýn roman ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ücretsiz Kitap Daðýtabileceðim Ýstanbul’da Bir Mekan Arýyorum
Bir Edebiyatçý Gözüyle Maðaranýn Kamburu - Yorum: 4
Bir Felsefeci’nin Kaleminden Maðaranýn Kamburu – Yorum: 6
Maðaranýn Kamburu
Bir Romanýn Anatomisi: Maðaranýn Kamburu
Bir Aný Defteri Buldum - Roman
Ömer Seyfettin Eserlerini Nasýl Yazardý?
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 2
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 3

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Siyasi Taþlama: Neþezâde - 2 [Þiir]
Siyasi Taþlama: Karamsarzâde [Þiir]
Kusurî"den Týrtýklama [Þiir]
Zam Zam Zam... [Þiir]
Týrtýklama (Kazak Abdal'dan) [Þiir]
Yoklar ve Varlar [Þiir]
Ýstanbul,sana Âþýk Bu Kul [Þiir]
Âþýk Dertli"den Týrtýklama [Þiir]
Namuslu Karaborsacý [Þiir]
Dostlarým [Þiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yýldýrým adýný kullanarak çeþitli forumlara yazý yazdým. Ýddiasýz iki romaným var. Çok sayýda siyasi içerikli yazýya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öðretmeniyim. Yazmaya çalýþan her kiþiye büyük bir saygým var. Çünkü yazýlan her satýr ömürden verilen bir parçadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Az veya çok okuduðum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.