Dünyanýn her tarafýndan öðretmenler insan topluluðunun en fedakâr ve muhterem unsurlarýdýr. -Atatürk |
|
||||||||||
|
Ýnternetten biriyle anlaþarak evlilik olur mu? Olmaz diye bir þey yok. Ýnsan, istedikten sonra, karar verdikten sonra her þey olabilir. Önemli olan sonuçlarýna katlanabilmek veya ne ile karþýlaþabileceðini önceden tahmin edebilmek ve ona göðüs gerebilmek. Bu konuda maalesef o kadar çok yaþanan olumsuz olaylar var ki insan duydukça üzülüyor ve ürperiyor.Sonra da internet evliliðine nefretle bakýyor. Çünkü adý üzerinde sanal bir alem. Gerçekte olmayan ve üzeri hep kapalý bir alem. Ýsterseniz konuyu birkaç örnekle iþi daha iyi anlatalým: Genç bir kýz. Facede kendi yaþadýðý bölge’den çok uzakta yaþayan biriyle arkadaþ oluyor. Zamanla bu arkadaþlýk aþka dönüþüyor. Erkek, kendini öyle bir tanýtýyor ki yaþadýðý bölgenin neredeyse en zengin ailenin çocuðu. Kýz da buna inanýyor. Evlenmeye karar veriyorlar. Erkek, bir gün çýkýp geliyor. Kýzý, annesinden babasýndan istiyor. Aile de kýzlarýna güvendiði için yok demiyor. Önce niþan yapýlýyor ve kýsa bir süre sonra da düðün oluyor. Bir ev kiralanýyor ve yeni çift bu evde yaþamaya baþlýyor. Çok geçmiyor, bir iki ay sonra maddi sýkýntý baþlýyor. Erkek, eve tek kuruþ katký saðlamýyor. Öyle dediði gibi babasý zengin deðil. Býrakýn zenginliði yardýma muhtaç. Bu da yetmiyor, erkek, hiç çalýþmayan, yan gelip yatan, yiyip, eðlenen bir tip olarak duruyor. Bir süre, kýzýn anne ve babasý bakýyor, kýzlarýnýn hatýrýna her masraflarýný gücü yettiklerince karþýlamaya çalýþýyor. Bir yýl sonra çocuklarý oluyor. Erkek, hala ayný zihniyette. Ne çalýþýyor, ne de eve katký saðlýyor. Dolayýsýyla evde huzursuzluk baþ gösteriyor. Kýzýn anne babasý “Böyle olmaz. En azýndan bir iþ bulup çalýþsýn. Karýsýna, çocuðuna baksýn” diyor. Maalesef erkek, hiç oralý olmuyor. “Beni, siz çaðýrdýnýz, iþinize gelirse böyle, gelmezse siz bilirsiniz” diyor. Anne baba, çaresiz kalýp bir þey diyemiyorlar. Kýzlarýnýn hatýrýna katlanmaya çalýþýyorlar. Derken ikinci çocuk dünyaya geliyor. Masraflar kat be kat artýyor. Erkek hala ayný. Týnmýyor bile. Artýk kýz da dayanamýyor bu vurdumduymazlýða. Anne ve babasýyla konuþuyor. Baktýlar olmuyor, erkeði postalayýp evliliði yasal yollardan sonlandýrýyorlar. Kýzlarýný ve çocuklarýný alýp eski hayatlarýna yeniden dönüyorlar. Ýkinci bir olay da þöyle: Yýllardýr bekâr kalan erkek, internet ortamýnda Face’de Bulgaristanlý bir Türk kýzla tanýþýyor. Kýz ile baþlangýçta güzel bir arkadaþlýk baþlýyor. Önce birbirlerine yoklama çekiyorlar. Ýkisi de bekâr. Erkek, kýzdan hoþlanýyor, kýz da “Eðer iyi bir kýsmet bulursa onunla evlenebileceðini” söylüyor. Neticede birkaç hafta sonra evlenmeye karar veriyorlar. Bulgar kýzý “Oraya gelmem için pasaport çýkartmam lazým. Bu iþ için de bin lira gerekiyor” diyor. Oðlan, evleneceði kýzdan mý esirgeyecek bu parayý. Hemen kýzýn verdiði adrese postalýyor parayý. Sonra kýz bir mesaj daha atýyor: “Pasaportu çýkarttým. Ama bilet param yok. Önce Ýstanbul’a oradan da Kýbrýs’a geleceðim. Bin lira daha gönder. Para yok” diyor. Erkek, “Tamam” deyip bin lira daha yolluyor. Heyecanla sevdiðinin gelmesini bekliyor. Bir gün bir arkadaþýna anlatýyor olayý. “Evlenmeye karar verdik.” diye tüm olayý anlatýyor. Arkadaþý da “Sen deli misin? Hiç görmediðin, bilmediðin, tanýmadýðýn birine nasýl bu kadar para yollayabiliyorsun? Adý üzerinde “Sanal ortam”. Burada birçok insan sahte. Birçoðu gerçek kimliði ile bulunmuyor. Sakýn bir daha ona para yollama” diyor. Ama bizimkinin baþý o kadar dönmüþ ki týnmýyor bile. Bir hafta sonra bir mesaj daha “Sevgilim, Ýstanbul’a kadar geldim. Para yetmedi. Sen bana 3 bin lira daha yolla. 2 gün sonra oradayým” diyor. Tabii 3 bin lira hesaba hemen yatýyor. O oluyor. Bir daha ne bir mesaj alýyor kýzdan, ne de bir haber. Kýz, faceden çýkmýþ ve kendisini de silip engellemiþ. Aradan bunca yýl geçti, hala kýz gelecek diye bekliyor… Ve son yaþanan olay… Tavla hastasý bir erkek, facede tavla oynuyor. Bir gün bir bayan ile karþýlaþýyor. Bayan, oyun anýnda “Puaným az, bana 100 bin puan verir misin” diyor. Erkek de kabul edip veriyor. Sonra bayan, arkadaþlýk isteði yolluyor. Arkadaþ oluyorlar. Aralarýnda sohbet etmeye baþlýyorlar. Bayan kýsa bir sonra “Caným, gülüm, aþkým” diye hitap etmeye baþlýyor. “Profilime girip resimlerime bak bakalým beni beðenecek misin?” diyor. Erkek de girip resimlere bakýyor. Gerçekten çok güzel bayan. Resimlerde hep, lüks mekanlarda, elinde içki kadehleri, modern giyimli, þýk bir bayan… Gayet zengin görünümlü… Erkek, kadýna çok güzel olduðunu ve beðendiðini söylüyor. Kadýn da “Çok yakýþýklýsýn. Ben de seni beðendim” diyor. Bir süre yazýþmalara devam ediyorlar. Kadýn, güveni saðladýðýný anlayýnca erkeðe “Ben, yalnýz yaþayan biriyim. Ýstanbul’da oturuyorum. Ýstanbul’a gelirsen misafirim ol” diyor. Erkek heyecanlanýyor. “En kýsa zamanda gelirim” diyor. Birkaç gün sonra kadýn “Caným yeni bir ev tutacaðým. Kirasý biraz fazla, Ýstersen kiranýn yarýsýný sen ver. Birlikte kiralamýþ oluruz. En kýsa zamanda gelirsin. Birlikte oluruz” diyor. Erkek de ayný anda baþka bir arkadaþýyla facede sohbet ediyor. Durumu anlatýyor. “Böyle bir bayan bana arkadaþlýk isteði yolladý.” Arkadaþý da gülüyor. “Senden para istedi mi?” diye soruyor. “Ev kiralamýþ. Yarýsýný benim ödememi istedi” diyor. Arkadaþý “Ya oðlum, ben onu tanýyorum. O, erkek. Kadýn gibi davranýp enayileri söðüþlüyor. Sanal alemde para isteyen kadýnlarýn yüzde doksaný erkek. Sakýn düþme” diyor. Bunun üzerine erkek, kendinden para isteyen sözde bayana “Ýstediðin parayý göndereceðim. Bir þartým var. Kamera açacaksýn. O anda ben de sana telefon açacaðým. Eðer telefona cevap verip de söylediðim hareketleri yaparsan, sana inanýp parayý yollayacaðým” diyor. Tabii anýnda mesaj kesiliyor ve faceden de kadýn erkeði siliyor. Sanal alemde buna benzer o kadar olaylar var ki anlatmakla bitmez. Hepsini yazacak olursam ciltlerce kitap meydana gelir. O nedenle siz siz olun, sanal alemdeki evliliklere, aþklara ve dostluklara kesinlikle inanmayýn. Kendi kardeþime dahi söylediðim bu… Çünkü hepsi yalan…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |