Sahiplik imaný dediðim süreç, doðal ortamýn gel-gitleri içinde ortamlarýnýn çekme-itme yapan seçme ayýklamasý sonucunda oluþurlar. Sahiplik benciliðe uygun denge-yararlarýn gözetilmesi olmalarýyla ortamlarýn kendilikten sessizlik uyumudurlar Bu uyum bir çeþit ittifak bildirgesidirler. Etraftaki kurda, kuþa, talancýya, yalancýya (aldatan tuzaklar) kabullenilmiþleriyle tepki vermekti kader.

Atalarýmýz milyonlarca yýl, tapusu hiç kimseye ait olmayan bir dünyaya doðuyorlardý. Hiç kimse de; “mülk benim. Mülkün sahibi benim. Ve ben mülkün sahibi olmakla mülkümü istediðim gibi istediðim varlýða ya da kiþilere daðýtacaðým”, demiyordu.

Eðer böylesi bir baþlangýç ortamý içinde bir alýn yazýsý varsa; o ortam içinde alýn yazýsý (yazgý-kader-fatalite) buydu. Ortam içinde kýsmen bütüncül ya da kolektif olmanýn yazgýsý, köleci sistemle özel mülk olan alanlara parçalanmanýn kaderi olacaktýlar.

Totem dönemle birlikte alýn yazýsý; her þeyi (kaygýlarýný, korkularýný, sevincini, savunmasýný, güvenlik olan mücadelesini, açlýk dürtülerini, sevgi saygýyý, neslin devamý ve cinsellik olan eylemi) hep birlikte grubuyla ortak bir bölge olan alan içinde olmakla paylaþmak, hemcinsimizin kaderleriydi.

Ön ittifaklý süreç, kendi öncesinin kader tanýmý içine kaderi deðiþtiren ikinci bir anlam katmýþtý. Totemi bir tek grup ortaklaþmasý olan kaderi; baþka totem gruplar arasý ortaklaþma yapmýþtý. Bu yeni kaderle süreç salýnýmýný çok hýzlý büyütmeye baþlamýþtý. Üretim yapmakla, üreten ve ortaklaþan üretim iliþkisi bu dönemin en temel karakteristik özelliðiydi.

Avcýlýk ve toplayýcýlýðýn kader (alýn yazýsý) olduðu dönem içinde tüm süreç iliþkilerini üreten iliþkiler üzerinde paylaþmayý yazgý yapmanýn süreci içine gelinmiþti. Bu tarihi aþamaya kadar kader, zamana ve zemin düzlemine göre olan deðiþmeleriyle vardý. Doðal ortam ile özne sosyo toplum sal geliþmiþler içinde özne ve nesnenin zorunlu giriþmeleri vardý. Bu giriþmeler tabii ki, sosyo toplumsa ortamýmýzýn bileþendi sistem belirleyeni olmakla yapýnýn kaderiydi.

Kader oluþ kavramý özel mülk sahipliði olmakla, özel mülkiyetçi anlamý ilk kez köleci dönemle ortaya konacaktý. Köleci dönem ortaklaþa olana karþý, ortaklaþma olmayandý. Kolektif mülkiyete karþý özel mal, mülk sahipliðini savlayan yapýydý. Köleci sistem özel mülk sahibi olmakla; mülklülüðü ve mülksüzlüðü ya da zenginlikle fakirliði deðiþmez bir kader (yazgý) saymýþtý.

Köleci mantýðýn deðiþmez kader savý, kendi öðretisi baðlamýnda haklý ve doðruydu. Kendisinden önce gelen geleneðe göre kendi öncesinde gelen gelenek içinde mülk ortaklýlýðýnýn þiddetli baský ve basýncý vardýr. Kendisi de genel mülke karþý, ortak olmayan özel mülk iliþkisini sürece ikame etmek istiyordu.

Köleci sistemin, kendine özgü özel mülk anlayýþlarýný; kendisinden önceki geleneðe göre tarif etmekle olumlu kýlmasý olanaksýzdý. Herkesin deðil de, kimi kiþilerin özel mülk sahipliðini atalar yolu olmakla meþru etmesi olanaksýzdý. Yeni yol (özel mülkçü köleci yol) atalar yolu dýþýnda bir yol olmakla; sistem dýþýndaydý. Oysa ortaklaþan gelenek, sistem içinde olmakla sistemin görgü ve deneyimleriydi.

Köleci özel mülkiyetçi sahiplenme, ortaklaþa üreten sosyo toplumsa iliþkili sistemin içinde yansýmýþtý. Daha önce 100 kiþinin avcýlýk ve toplayýcýlýk yapmasýnýn tutumu içinde çalýþtýðý 100 kiþilik ortaklaþma olan totem alanýn içinde, yüz kiþinin karýnlarý doymamakla çok günler grupla aç yatýlýp aç kalkýlýyordu.

Oysa þimdi, yüz kiþinin çalýþtýðý bir alan içinde 120 birimlik üretim yapýlmakla; 20 birim ürün fazlasý verilmekteydi. Buna artý ürün ya da artýk ürün deniyordu. Ýþte özel mülkiyetçi iliþki içine uyanan uyanýklarýn sahibi olacaðý mal bu fazla ve artýk ürün olan maldý. Uyanýklar artýk ürünü ele geçirmenin meþru olmasýna dek özel mülkiyetçiliðin adým adým mana anlamasýný oluþturuyorlardý.

Özel mülk edinmekle efendilerin el koyduklarý mal mülk, sistemin içindeydi. Ama eskiden beri sistemin içinde olanýn mana anlamasý olan ortaklaþma ve yardýmlaþma dayanýþmasý da baþtan beri sistem içindeydi. O halde ortaklaþma olmayan özel mülkiyetçi tutumun mana anlamasý da sistemin dýþýnda olmakla, sürecin seyrine göre ifadesini bulan El mamon veya El ilah söylemi olmalýydý.

Ýþte yeni inþa olan özel mülkiyetçi kader, sistem dýþýndaki bir osilasyon kaynaðýnýn sistem içine manaca hitap etmesiydi. Sistemin içinde konuþamayan Mamon’un sistem dýþýnda konuþmasýydý. Kader önceden beri ola gelen geleneðe göre çok aðýr aksakta olsa deðiþen bir anlayýþtý.

Oysa sistemin artýk ürününe uyanmakla, artýk ürünü sahiplenmek isteyen uyanýklarý; ortaklaþan geleneðe karþý savaþmakla kendilerini meþru ve kabul edilir kýlmak istiyorlardý. Bu nedenle mal mülk Mamon’undu. Mamon da kendi mülkünü istediðine verip istediðine de bu artýk ürün olan maldan mülkten hiç pay vermiyordu. Ýþte sufle edilen bu anlayýþ güya baþtan beri olan alýn yazýsýydý.

Hâlbuki tarihsel sürecin baþýnda yüz binlerce yýl, baþtan beri kendisine Mamon tarafýndan mal mülk olmakla daðýtýlan sahipliðin böyle takdirce daðýtým yapmasýnýn en ufak bir belirtisi bile yoktu. Çünkü ortada efendilerin zimmetlerine geçirecekleri ne artýk ürün ve ne de üreten iliþkiler olmamasý nedenle de, birikme yapmayan mal mülk yoksunluðu nedenle efendilerin el koyacaklarý özel mülk sahipliðinin olmasý da olanaksýzdý.

Kader; çalýþacak kölelerin muhtaçlýðýnýn devamlý olmasý için, herkesin mal mülk sahibi olmamasý için kurgulanmýþtý. Mülk sahibinin, bu eþitsiz takdir içinde mülk sahibi kalmasý amacýyla, yoksulun da yine bu eþitsiz daðýlým nedeniyle yoksul kalmasý amacýyla deðiþmez bir kader ve takdir icat edilmiþti.

Deðiþmez kaderin mucitleri, bu deðiþmezlik anlayýþý üzerinde cari (istihdam) olurlarken, ilerleyen süreçler boyunca olacak deðiþmeleri ön görememiþlerdi. Har vurup harman savurmakla zorbalýðýný daha da artýran efendilere karþý oluþan kimi dirençler de; kimi efendileri tahtýndan alaþaðý ediyorlardý.

Eþitsiz durumu benimsemekle kendi köleliðine inanmýþ köleler; köleci direnç karþýsýnda köleliðin en büyük engeliydiler. Köleliðin ve efendi oluþun dýþýnda bir þey düþünemez olan köleler, içlerinde en merhametliyi efendi konumuna getirirler. Ne var ki en merhametlinin de bilmediði bir þey vardý. Mal mülk sürekli çoðalma eðiliminde olmakla siz de bu alan eðimi olan muktedirlikle birlikte; eldeki malý mülkü mevcut haliyle bile korumak için güç kullanmanýz gerekecekti.

Kýsacasý þöyle özetleyeyim. Deðiþmez bir kaderi kendisine referans alan köleci sistemin baþlangýç koþullarýndaki az az deðiþmeler nedeniyle, ilerleyen süreç; kendisine özgü öngörülemeyen pek çok deðiþmelerini ele verecekti.

Sýk sýk olmasa da zenginlerden fakir olanlar çýkacaðý gibi, fakirlerden de zengin olanlar çýkýyordu. Böylece ilerleyen süreç içinde deðiþmez olan kader, öngörülemeyen nedenleri içinde takdiri ve kaderleri de deðiþtirecekti. Ama bu ön görülmez ilikler münferit olmalarý nedeniyle asal olan özel mülk sahipliðini ve köleliði hiç deðiþtirmeyecekti! Buna köleci dinler de dahil.