Dünyayý isteyen bilime sarýlsýn, ahireti isteyen bilime sarýlsýn; hem dünyayý hem ahireti isteyen yine bilime sarýlsýn" -Hz. Muhammed |
|
||||||||||
|
Anneannem, eþyalarýný hazýrlamýþ bekliyor, Osman dedem annemle konuþuyor. Pencereden bir faytonun yanaþtýðý görülüyor. Kapý tokmaðýnýn sesi duyuluyor. Babam, dedemleri terminale götürmek için fayton tutmuþ. Dedem ve anneannem dýþarý çýkýyorlar, hepimizle vedalaþýyorlar. Annem, elinde bir sürahi su ile bekliyor, arkalarýndan dökmek için. Ben, son anda dedemlerle birlikte terminale gitmek istediðimi söylüyorum. Dedem onay verince biniyorum faytona. Ben babamla yanyana, karþýmýzda da anneannemle dedem oturuyor. Faytoncu “Dehh” deyip kamçýyý þaklatýyor, atlar aheste aheste yürümeye baþlýyor. Biraz böyle gidiyoruz, ama bu hýz faytoncuya yetmiyor; hayvanlara birkaç kere kamçýyla vurup daha yüksek sesle “Deehh” diyor. Atlar koþmaya baþlýyor. Tekerlekler çukur yerlerden geçerken saða sola sallanýyorum. Bir ara düþeceðim sandým. Babam durumu farkedip, kolunu omuzuma koyup destek verdi. Çarþýdayýz. Atlar koþmayý býraktý. Burada yol düzgün olduðu için fazla sallanmýyoruz. Az sonra Saray sinemasýnýn karþýsýndaki caddede bulunan terminale geldiðimizde, faytoncu “Býýrrr” deyip dizgini bütün gücüyle çekti, atlar durdu. Ýndik. Terminalde üç tane otobüs duruyor. Koyu mavi renkli, uzun burunlu bir otobüsün yönü çýkýþ kapýsýna doðru çevrilmiþ ve üzerinde bir delikanlý var. Aþaðýdan ayný yaþlarda bir delikanlýnýn verdiði yolcu eþyalarýný yerleþtiriyor. Valizler, çuvallar, küçük sandýklar ve bir de üzeri kilimle örtülü bir denk var yerde. Bunlar da yerleþince, yukarýdaki genç, eþyalarýn üzerine bir branda çekip, baðladý ve arkadaki merdivenden aþaðý inip, þoför mahallinden “Z” þeklinde bir demir alýp arabanýn önüne taktý. Kolu birkaç kere çevirdi. Motor, gürültülü bir þekilde çalýþtý. Biz yazýhanenin kapýsý yanýndan seyrediyoruz. Eller öpülüyor, boyunlara sarýlýnýyor, gözyaþlarý akýtýlýyor, sonra da yolcular otobüse biniyorlar. Biz de anneannemle ve dedemle vedaþlaþtýk. Onlar da otobüse geçtiler, yerlerine oturdular. Anneannem cam kenarýndaydý. Beþ dakika kadar bekledik. Þoför geldi, yerine bindi, motora gaz verdi, egzosundan siyah dumanlar çýkartarak otobüs hareket etti. Anneannem bize belli etmemeye çalýþarak, eliyle gözlerindeki yaþlarý sildi. El salladýk. Gittiler... Hava soðuk. Üþüyorum; güneþin de benden aþaðý kalýr tarafý yok, gri-beyaz bulutlarýn arkasýnda titreyip duruyor; arada sýrada hayal meyal görünüyor. Ve sonunda bulutlar tamamiyle kapatýyorn güneþi... Babama haber verip eve dönmek üzere yanýndan ayrýlýyorum, çünkü o buradan iþe gidecek. Duygularým karmakarýþýk, adýmlarým kýsa ve yavaþ; evin yolunu tutuyorum. Bir daha dedemi görmedim. Çünkü Kýrþehir'den gittikten bir sene sonra ölüm haberi geldi. Ona yaþýný her sorduðumda hep -benim o sýrada anlamadýðým, onu kaybettikten sonra anlayacaðým- þu cevabý veriyordu: -Ölecek yaþtayým oðlum, ölecek yaþta... (Devam edecek, ama gelecek bölümde bitiyor...)
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |