Dünyaya geldiðinden, dünyada bulunduðundan, dünyadan gideceðinden hoþnut olan bir kimse görmedim. -Namýk Kemal |
|
||||||||||
|
Deðilse her iki ayaklanma kendi þartlarý içinde insanlýk onuru, sahiplik bilincinin insanlýk ve tarih bilinci üzerinde þahlanmasýdýrlar. Zenç ayaklanmasý adeta Spartaküs’e taþ çýkarýr denli bir kalibreyle sahipliði olmakla, sarsýntý dalgasý 7,4 þiddetindeki sarsýntýya denkti. Üç yüz bin den fazla köle hýrsý ile beþ yüz bin aralýðýnda kölelerin katýldýðý bir isyandýr. Oysa bundan bin sene sonra Osmanlý Plevne Savaþýnda ancak 30 bin kiþiydi. Spartaküs ayaklanmasý üç yýl kadar sürmüþtü. Buna karþýn Zenç ayaklanmalarý yüzyýllar içinde dalga-dalga olmakla süreklisi olup Osmanlý Celali ayaklanmalarý gibi geniþ zamana yayýlmýþ devamlýlýktý. En sonuncusu kýrk yýl kadar sürmüþtü. Roma Latifundialarý (tarýma dayalý büyük çiftlik iþletmeleri) ilk El tipi köleci uygulamadan, feodaliteye geçmiþti. Yani Mülk sahibi feodal beyler; bir kýsým mülkleri üzerindeki bir kýsým yerleri kölesine veriyor ya da kölenin kendisi için kölenin kendi sahipliði içinde bey mülkü üzerinde bir kýsým yerde mal üretip satmasýna, izin veriyordu. Bu uygulamayla feodalizm verimliliði, eskisine göre dört kat artýrmýþtý. Feodalizm eski tip il El anlayýþlý vahþi köleciliðin içinde olmayan bir geliþmeydi. Bu yeni olan feodal süreç, Emevi ve Abbasi hanedanlýklarýnýn uyguladýklarý üretim tarzýnýn içinde yoktu. Açlýkta ölecek bir köleyi, efendisinin iþlediði suça karþý kefaret olmakla azat eden köle sahibi anlayýþý sürece; hiçbir verimlilik ve iþ olanaðý saðlamýyordu. Serbest kalan köle bu kez isteyerek, yalvararak yeniden köle oluyordu. Çok iyi askeri militarist güce dayanan asrý sadet olanla Emevi Abbasi saltanatlý yapý; emsal ve rekabet içinde olduklarý uygarlýklara göre bu nedenle verimli bir köle emeði üzerindeki, kendi mantýklý düzenlemeleri içinde olmalarýnýn verimliliðini ortaya koyamýyorlardý. Güncel demokrasi yoksunu ülkelerin üretim artýþý yapamamasý gibi. Tüm orta çað, tüm dünyada köleliðe karþý çok vahþi çaðdý. Böyle de olsa eski usul kölelik feodal düzene geçmekle bir nefes alma; bir akciðer solunumunu geniþletmeydi. Daha açýðý Arap arabeski El mantýklý kölecilik; feodal sistem karþýsýnda tomurcuðun çiçeðe oraný gibi daha geri ve daha katý olmakla vahþiydi. Bu El düzenli üretim tarzý içindeki Arap arabeski katýlýk, emsallerine göre daha geri üretimdi. Daha geri üretim tarzý, birçok sorunlarý büyüten bahane meseleleriyle daha çok fethe çýkýtý. Çapula ganimetine yöneldi. Bu tür Fetih geliri halkýn en ufak bir yararlanýþý deðildi. Çünkü halkýn köleci sistem baþlangýcý içinde bu yana, El sahipliði ve El saltanatlý irade sahipliði yoktu. Yapýlan yol köprü halkýn baç vermeden kullanýmlarý olmadýðý gibi saltanatýn, ordunun fetih ticaret iletiþim ve ulaþýmý olmakla; inþa olmalarýydý. Sizin yol boyu yaptýðýnýz çeþmelerde size raðmen kurdun, kuþun su içmesi; sizin çeþmeyi kurt kuþ için yaptýðýnýz anlamýný vermezdi. Bu nedenle El sahipliði için ganimet çapul iþi çok güçlü bir ordu sahipliði ortaya koyuyordu. Tarihin Trak kökenli Spartaküs ayaklanmasý gibi zenç ayaklanmasýnýn kaynaðý da karþý kýyýdaki kuzey Afrika coðrafyasýydý. Spartaküs ile yeþerten tohum zenç ayaklanmasý olmakla karþý kýyýda filiz veriyordu. Spartaküs ’ün Roma’ya yaklaþmasý gibi; Zenç ayaklanmalý isyanlar da (asi isyanlarý da!) Baðdat’a yaklaþmýþtý. Baþkent Baðdat’a yaklaþan ayaklanmacýlar; kendi adýna para bastýrdý. Hutbe bile okuttu. Köle ordularý kurdu. Köleci isyan El’e karþý baðýmsýz oluþ iradesini gösteren bir bayrak simgesi edindiler. Ayaklanmalar El mantýklý zulme karþý; geniþ eylemli, kendi istemli iradi olur zamanlarýný da bulmuþlardý. O günkü Arap kültür ve uygarlýðý bana göre El dönemli sürecinin hayli geliþmiþi olmakla birlikte; El dönemli mantýkla üreten iliþkiler düzeyindeki çaðdýþý anlayýþlardý. Arap arabeskinin bu dönemi köleci erken dönemi andýrmakla adeta Jurassic park korunumla oksijen çadýrýndaydý. Arap arabeski erken dönemin El sentezli süreçlerine göre bir yol kat etmiþlerse de; Arap arabeskle olan sentezler hiçbir merkezi otorite ortaya çýkaramamýþtý. Ne çaðdaþlarý gibiydi. Ne de Erken dönem El süreçleri gibiydiler. Arap uygarlýk kültür hareketi, tarihi sentezci El süreçle olan bu zorunlu diyalektiðinin baský ve basýncý altýndaydýlar. Yani tevhit süreçleri bangýr bangýr Arap ahlakçýlar aðzýnda erdemi bir dil söylem olmuþtu. Roma, Sasani merkezi otoriteleri El salýnýmý içinde olan panteon birliðini çoktan ortaya çýkarmýþ; Panteon birliði bunu üreten iliþki içinde feodalizme dönmüþlerdi. Selçuklularda bu ürettiren iliþki sürecinin adý vassallikti (soyluluk ve baðlýlýða dayalý feodal yasalar gereði topraðý -üretim gücünü-elinde bulunduran kiþi). Arap arabeski Mekke panteonunu bir Roma Attis’i gibi tevhide bir sürece dönüþememiþti. Böylece merkeze baðlý yönetimin feodal devlet bilincini ve feodal kültürü olan tevhidi ortaya koyamamýþlardý. Yeni Arap arabeski üreten iliþki nedenle genelde savunma içinde olma durumlara göre, saldýrý durumunda olma gibi ikinci bir yöneten irade gücü olma dinamiðine daha sahipti. Arap arabeskinin eskiden beri her dünya toplumu gibi çok güçlü bir ganimetçe (çapul-talan-yaðma) geleneði vardý. Bu gelenek Arap’ý hep saldýrý içinde diri, dinamik ve uyanýk tutuyordu. Rakibini de pasif olukla, korku içinde, lanetler okuyan bir savunma kapanmasý içinde tutuyordu. Saldýrý bir üstünlük ve baþarý stratejisiydi. Yumulma yerine saldýrma. Tevhidi olan yeni bir birliðin ruh gücüydü. Temeli saldýrý ve El sahipliði olan bilinçti. Dünya için deðil Arap arabeski için yeni olan bir dinamizm geliþti. Ve saldýrýcý dinamizme dayalý olan Araplýk, Mevla (efendi-sahip- El) oluþtu. Mevla’ya hizmet edenler de mevaliydi (efendi Mevla’ya çalýþanlara sahiplikti). Mevla oluþ, mevali olacaklar üzerinde her an saldýrýr olmanýn baský basýnç ve yýldýrmasýydý. Köleler; Mevali olukla üreten uðraþý içinde olacakla pasif, ama toplumsal bilinçle üreten yapýlardý. Uygarlýðýn uygarlýk olabilmesi için maddi þartlarýný alt yapýsýný üretenlerdi. Bu uygarlýk içinde köleleþtirme azmi üretenleri mevali kýlýyordu. Arap arabeski Mevla (efendi, çalýþtýran-irade) olmanýn rahatlýðý içinde ýrkçýydý. Mevla oluþun köle emeði üzerine oturan yapýsý vardý. Bunu saðlamak ve sürdürmek için güçlü bir askeri fetih gücü ortaya koymuþtu. Bu yapý fethe katýlýp baþarý gösteren kumandalara Fief (týmar verme) sözleþmesi ortaya koymakla, El sahipliði olan yönetimlerin kumandan kullarýna da lütfetmesiydi. Fetih bu ve bu gibi süreç olgularýna dayanýyordu. Arap arabeski (kendi üretim mana anlayýþý olmayan; El mantýðýna dayalý fatalist bir takdirce anlayýþ) sadece fetih yapmakla kalmýyordu. Kendisi de fethettiði yerlerce fethediliyordu. Gittiði yerlerin devlet kurumlarýný, bilim teknik ve fikir dünyasýný da kendi anlayýþlý ihtiyacý kadarla bünyesine katýyordu. Bu nedenle yunan düþünce dünyasý olan klasik felsefe Arapçaya çevrilip Arap coðrafyalý tevhit içinde muazzam bir düþünce patlamalarýna neden oldu. Karþýsýna da bir fikir özgürlüðü sanýlan, günümüzün ikinci cumhuriyetçileri gibi Gazali yobazlýðý dikildi. Gazali bir sürecin zirvesidir. Hasan Sabbah ta öyle. Kendisinin, toplumsal dinamiklerle hareket eden bir düþünce arzý olmamasýyla; Gazal bilinçsizliðinin, kendi karþýtý da Gazali konturla olan düþünceler üzerine bina edilen bir baþka bilinçsizlik olmakla toplum sal dinamikleri olur düþünce olmayan, Hasan Sabbah vari enfeksiyonlara da sebep olacaktý. En ufak üreten, ürettiren, bilim yaptýran bir düþünce olmaktan yoksun, ne olduðu belirsiz ahlak ve düþünce fantezili groteski savlar olan Gazali, enfeksiyondu. Arap arabeskini dönüþtüren fethediliþ, bu çok iyi tutuþmuþ olan devinim sürecini saman alevi gibi parlama ve sönme kýldý. Akýl gizlenecekle yer altýna çekilecekti.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |