..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bu hafifçe kenara itilecek bir roman deðil. Daha büyük bir þiddetle uzaða fýrlatýlmalýdýr. -Dorothy Parker
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Ýronik > Adem Yaþar GENCER




21 Ocak 2003
Misafir  
Adem Yaþar GENCER
... zavallýcýk diye düþündüm. Bir daha uyanamayacaktý; uyanamayacak ve içindekileri üzerimize kusamayacaktý... Ellerimi hafifçe gevþettim. Parmaklarýmýn arasýndan kaydý ve hýzla baþaþaðý beton kaldýrýma çakýldý.


:BAFA:
   Babam birgün eve oldukça yaþlý bir misafir getirdi. Ayaklarý yoktu. O doðuþtan böyleymiþ. Evimizde rahmetli ninemden kalan ve kullanýlmayan bir tekerlekli sandalye vardý, ona oturttuk. Bizimle yaþamaya baþladý böylece.
   Daima evin baþ köþesinde oturur, sýrtýný da arkaya yaslardý. Hep konuþur, sürekli biþeyler anlatýrdý. O bu halinden þikayetçi deðildi. Tabi ona bakanlar da. Çünkü ciddi olarak pek bir þikayetlerini duymamýþtým.
   Ben hariç evdeki herkes ona büyük saygý gösterirdi. Fakat benim içim bir türlü ýsýnmamýþtý. Çok geveze ve terbiyesiz olduðunu düþünüyordum. Onu nasýl seveyim; sabah biz uyanýr uyanmaz çenesi bir açýlýrdý ta uyuyana kadar! Gerçi haksýzlýk etmemek gerek, bazan annem de kýzýyordu. Ama siniri çabuk geçerdi. Zira o anlattýðý komik þeylerle gönül almasýný iyi biliyordu.
   Bir gün dayanamayýp sordum, "Baba hep bizimle mi kalacak?". Babam pek oralý olmadý. Çünkü babama göre o çok bilgiliydi. Üstelik herþeyden de haberi oluyordu. Çoðu zaman lüzumsuz ve bizleri ilgilendirmeyen þeyler anlatsa da bir önemi yoktu.
   Çok iyi bir hatip olduðunu da kabul ediyorum. Zira yediden yetmiþe herkese aðzý açýk kendini dinletiyordu. Küçük kardeþime de, abime de, babama da mutlaka anlatacaðý bir þeyler oluyordu. Bazan güldürür, bazan hüzünlendirir, çok nadir de olsa düþündürürdü...
   Ama ben hala onu sevmiyordum. Onun evimizden gitmesi gerektiðini düþünüyordum. O geldiðinden beri ailemle rahatça sohbet edemez hale gelmiþtim. Küçük kardeþim onun baþýndan ayrýlmaz olmuþtu. Hatta bazan komþular bile onun için bize geliyorlardý. Anlattýðý suni aþk hikayeleriyle kimisi aðlýyor, kimisi "sonra n'olacak acaba?" diye heyecan ve merak içinde bekliyor, kimisi de anlatýlan hikayedeki gencecik kýzý terkedip giden vefasýza lanetler okuyordu.
   Bu yakýn ilginin onun da hoþuna gittiði her halinden belliydi. Zamanla þýmarmaya, laf aralarýna terbiyesiz cümleler sýkýþtýrmaya baþladý. Bazan da ahlaksýz þeylere özendiriyordu.
   Belki babam da getirdiðine piþman olmuþtu ama artýk ne yapabilirdiki?.. Onu kapý dýþarý edemez ya da mahzene atamazdý ya bu soðukta! Onun için ne zahmetler çekilmiþti zamanýnda...
   Benim antipatim nefrete dönüþmüþtü artýk. Doðru düzgün ders bile çalýþamýyordum. Artýk mecbur kalmadýkça onun odasýna girmemeye gayret ediyordum. Helede o konuþuyorken... Ama bu onun umrunda deðildi.
   Artýk yaþlýlýðý kendini iyice belli ediyordu misafirimizin; benzi solmuþtu iyice. Bazan sesi kýsýlýyor ama o yine de dudaklarýný oynatarak bir þeyler anlatmaya devam ediyordu. Ne maharet ama! Zaten babam getirdiðinde ihtiyardý. Buna birde bizimle geçirdiði yýllar eklenince iyice ihtiyarlamýþ ve güçsüzleþmiþti. Ama yýllara meydan okuyan bir yeri vardý ki orasý týkýr týkýr bir saat gibi çalýþýyordu: Çenesi!
   Bize pek mali külfeti yoktu. Ama bana göre manen büyük bir yüktü. Maalesef ailemde benim gibi düþünen yoktu. Fikirlerimi bilerek ya da bilmeyerek kabul etmiyorlar ve onun bize azar azar zarar verdiðini göremiyorlardý.
   Ve bir gün canýma tak etti! Sonu ne olursa olsun ondan kurtulmaya karar verdim. Zaten çok yaþlanmýþtý. Bence ömrünü doldurmuþtu çoktan. Evet, ondan kurtulacak ve onun gibilerini bir daha evimize almayacaktým bir þekilde.
   Bir gece herkes uyurken, sessizce odasýna girdim. Uykudayken ne kadarda zararsýz ve masumdu. Onu uyandýrmadan tekerlekli sandalyesinden kucaðýma aldým. Ruhu bile duymadý. Pencereyi açýp kenarýna koydum. Zavallýcýk diye düþündüm. Bir daha uyanamayacaktý; uyanamayacak ve içindekileri üzerimize kusamayacaktý... Ellerimi hafifçe gevþettim. Parmaklarýmýn arasýndan kaydý ve hýzla baþ aþaðý beton kaldýrýma çarptý. Herhalde onu sabah kaldýrýmda görenler, " Birgün olacaðý buydu zaten!" diye düþünürlerdi. Tanýyaný çoktu ama bu haline üzülenin pek olacaðýný sanmýyordum.
   Bunu yaparken herþeyi göze almýþtým.
   Sabahleyin onun odasýna ilk giren annem oldu ve þaþkýn bir çýðlýk attý, " Beeeyy!.. o.. o yook!.. " Babam hemen odaya koþtu, sonra da küçük kardeþim. Baktýlar, gerçekten de yoktu. En son odaya ben geldim ve þaþkýn bakýþlar arasýnda, " Onu gece camdan dýþarý attým" dedim, " bunu çoktan haketmiþti! ". Herkes koþarcasýna pencereye gitti ve aþaðýya baktýklarýnda parçalanmýþ cesedini gördüler. Önce korktular ve öfkelenir gibi oldular. Ancak hiçbiri bana birþey demedi. Sadece küçük kardeþim biraz aðladý o kadar.
   Anladým ki onlar da gizliden gizliye memnun olmuþlardý ve þimdi mutlu görünüyorlardý...
   Þimdiyse aradan altý ay geçti. Artýk evde doyasýya sohbet edebiliyor, "onu" deðil birbirimizi dinleyebiliyoruz. Rahatça ders de çalýþabiliyorum. O gidince küllenen muhabbetimiz yeniden alevlendi sanki.
   Þimdi o günü hatýrlýyorum da; eski televizyonumuzun kaldýrýma saçýlan mevtasýný, sabahýn o dondurucu ayazýna raðmen, nasýlda sevinçle toplayýp çöpe atmýþtým...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Adem Yaþar GENCER kimdir?

Ben kendimi tanýtacaðým lakin þu söz yakamý býrakmýyor: "Býrak kendini anlatmayý, davranýþlarýn seni anlatsýn. "


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Adem Yaþar GENCER, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.