..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Sevgi dünyadaki yaþam ýrmaðýdýr. -Henry Ward Beecher
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




8 Eylül 2017
El Kavramý 4  
Bayram Kaya
Sizin emeðiniz amorti olmamakla; amorti olmamanýn bir kaybýna dönüþüyordu. Karþýlýðý üretilmiþ olmakla tüketim olmasý gereken; kullaným süresi uzun olan emek gücü birikimleri olan mal mülkte bu amortisman ve finansmanlarla amorti edilip sürekli emek gücü ürettiren bir kullanýma dönüþmekle baþlangýç baðýntýlý sisteme yabancýlaþma oluyordu. Amorti olanda amorti eden de yine sizin emek gücünüzdür. Amorti olanlar üreten bir emek gücü gibi amorti ettiði yeni kullaným süreciyle hiçbir emek gücü ortaya koymadan emek güçlerini sömürmeye devam ediyordu.


:HAH:
Burada bir þeyi daha vurgulayýp konuyu kendi sýnýrlarý içine çekeceðim. On emir þimdinin söylemi içinde “Allah’ýn adýný boþ yere anmayacaksýn. Allahtan baþka ilahýn olmayacak” þekliyle ifade edilmektedir. Bu ifade þekli þimdiki anlamýyla Yüce Tanrý’nýn tanýnmýþlýðý olan söylemdir. MÖ. 1200’lerde henüz Yüce Tanrý telaffuzu yoktur.

El; Tanrý ya da vacibil vücut, ya da vücudu bari gibi canlý oluþ, diri oluþ, hay oluþ düþüncesiyle ortaya konmadý. Var olan kolektif sahipliði kiþisi sahiplik kýlma adýna sahiplenmeyi; kolektif olandan kiþisel olana ‘geçiþi ritüel’ eden geçiþ ritüeli, bir anlayýþtý. Allah yerine geçen bir söylem olukla ortaya konmadý. Yehwe oligarþisiyle El oi (Eloim olup ruh-o dur anlamýna) olan bu söylem tek Tanrý’lý denen dinlerde zamanla eski söylemlerden El le-Al la-El il la-El il lah-Al al lah-Li il lah gibi bir yýðýn tekrar heceli yansýma isimle çok sonralarý bu yeni anlamlarýna kavuþacaktý. Yani Allah söylemine dönüþmüþtür.

“El Baal’ini anmayacaksýn” Ya da “Ýlahýnýz olan yanýnda, Rabbinizin adýný anmayacaksýnýz” þeklindedir. Þimdi Rab= Allah gibiyse de doðru deðildir. Bu tarihin geliþim seyrini, karartmaktýr. Sizin bebekliðiniz, emekleyen çocukluðunuz olmadan ihtiyarlýðýnýz olur mu? Eðer ilk söylem þimdiki ikinci düzenlenmiþ haliyle söylenirse bilgi ve tarih bilinci yok edilmektedirler. Sonra olan önce olan olmakla; sonuç olan neden olanýn yerine geçer. O vakitler “ Yüce Allah” söylemi henüz ortada yoktur bile.

Günümüzde de kutsal kitaplar içinde böylesi tarihsel serüvenin ipuçlarýný veren söylemleri, sözcük oyunlarýyla yok ederler. Yok, efendim sözcüðün on beþ anlamý varmýþ ta o söz en az bilinen anlamla tercüme edilmiþmiþ te, diye bilgiyi ve bilimi karartýrlar. Peygamberlerin söylemediðini sahabelerinin dahi bilmediðini bilmekle, geçmiþe bühtan ederler (yok yere kara çalýp yalan etmek).

Oysa kolektif sahiplik uhdesinde olan sahiplikler, þimdi El'in olmuþ olmakla, herkesin deðildi. El'in olan, El tarafýndan keyfi olurla rýzk olarak daðýtýlmakla; Ýbrahim'indi. Nemrut'undu, Karun’undu, Lazar’ýndý, Hamurabi'nindi, Sargon’undu, Dumuzi'nindi, Gýlgamýþ'ýndý, Ýnanna'nýndý. Ýnannalar Dumuziler ittifaký yaratan ilahlarýn þimdiki El tanýmlý yeni anlatým biçimi olan El versiyonlarýydý. Bunlar ikinci kuþaðýn El ilah türünden olan, El'diler.

El'in kotarýcýlarý dýþýndaki kiþiler; El ile baþlayacak olan sürecin, kolektif olan sürecin aksine olan bir süreç türünden olacaðýný haliyle kestiremediler. Kotarýcýlar gibi El üzerinde yeterince enine, boyuna ve derinlemesine zihin egzersizleri yapmamýþlardý. Yaptýklarý egzersizde yine kolektife göre oluyordu. Bu nedenle kotarýcýlar gibi duruma bakmayan çoðunluk, El'in olanla, El' tasarrufunun nasýl olacaðý üzerinde pek ciddiyetle durmuyorlardý. Üzerinde durduklarý da zaten kiþisel hoþlanmalarý olan bencillik sevdasý olmasýyla El sürecine pek aykýrý bir ses etmiyorlardý. Aslýnda üzerinde durmadýklarý bu nokta tartýþmanýn ana yumuþak karnýydý.

Durumu ilahlar kurulunun bir tek ilahý olmakla "El ÝLAH", olacaðý gibi de anladýlar. El'i yine kolektif hükümlü veren El gibi anlýyorlardý. Veren El’i de sadece üretim hareketi içindeki gruplarýn karþýlýklý yüküm olmasýnýn yerine konmakla; karþýlýklý yüküm olmayý unutturan illüzyonun baþýna neler açacaðýný görülemiyordu.

Bu El yanýltmalý mantýk, çok daha sonralarý; parayý “deðiþtirme deðeri” yerine koymayý gerektirir süreç kavramasýný unutan akli iþleyiþin; parayý üretim hareketinin amacý yapmasý gibidir. El, ilahi dönem içindeki nesnel süreci anlayamayanlarýn sosyal mantýðýnýn, süreci ilahlar üstü anlama nedenidirler. Sosyal mantýk, soyut, anlamsýz oluþla illüzyon yatkýnlýðýný, nesneler üstü olan; mantýk üstünü ortaya koymuþtu.

Kolektif olan El de, çok çok büyük oranda istisnalarý hariç, kolektif ligi gözeten iradeyle davranacaktýr diye El çevrimi üzerinden tekrar ilahi yaþantý içine dönmekle; mantýk üstü düþünmeleri, var ediyorlardý. Bu zincire El’in masumca hiçbir olumsuz yansýma verdirmeden sokulup kabul edilmesi; enfeksiyonlarý ortaya koyacaktý. Onlara göre ilahýn aksi bir irade zaten meþru deðildi. Onun için El çevrimleri üzerinde El de ilah gibi kavranýp; El’in de bu çevrimler üzerinde ilah gibi sonuçlar ortaya koymasý bekleniyordu. Oysa derslerine iyi çalýþmýþ kotarýcýlarýn düþünce temelin de, olup bitene göre iþe hemen hiç karýþmaz olan bir El fikrine alýþýlmasý isteniyordu. Böylece meþruiyetle El'in konuþulmasýný meþru ediyorlardý.

Oysa El, kolektif sahipliðin gücünü Ele geçirmekle, kolektif süreci “kendi sahipliði içinde bir dileme oluþla olup bitiyor göstermekle; kolektif iradenin de sahibi olacaktý. Nasýl kolektif sahipliði El'e geçmekle kiþisel El sahipliði oluþmuþsa; zamaný gelince kolektif sahipliðin, kolektif iradesini de El'e geçmekle, kiþisel ve keyfi olun, El'in yararý olan bir El iradesi olacaktý.

Yani kolektife kaybettiren El; kolektife kaybettirdikleri bu kayýplarý kendisine kazanç yapmýþtý. Yani El kaybettirerek kazanmaydý. El mantýðý, baþkalarýndaki kayýplarý kendisine kazanç yapmaydý. Oysa üretim hareketi; tarla, toprak, hayvan, araç gereç ve kolektif bilinç, kolektif emek gücü olukla kiþi ve kiþilerin dýþýnda olan zorunlu baðýntý süreçlerdi.

Üretim hareketinin bir ucu ve bir baðýntýsý üretim gücüyse, diðer zorunlu baðýntý da kiþilerin emek gücüydü. Kiþinin dýþýnda olan bað, bahçe, tarla gibi üzerinde çalýþýlmýþ ve üzerinde çalýþýlan toprak, araç gereç; kolektif emek gücüyle ortaya konmakla yine kolektifindi. Kiþi emeði de kolektif olana; kolektif etkili bir katýlým oluþla kolektifindi. Kolektif olan da paylaþýlýp tüketilirken; çeþitli yararlanmalar ortaya konurken her bir kiþinin yönelimi ve kullaným sahiplik hakkýydý. Kullaným tüketme üretme dýþýnda deðildi.

Üretim hareketi içindeki toprak, araç, gereç, hayvan, kas gücü gibi üretim nesneleri El'in sahipliðine (eline) geçmekle; zorunlu olurla bunlarla giriþecek olan ikinci baðýntý "kiþinin emek gücü" de El'in sahipliðine geçecekti. Çünkü mülk ortaya konan ve ortaya konacak olan (çalýþýlacak olan) emek gücünü GÖZETEN bir sahiplikti.

Çünkü toprakla giriþemeyen emek gücü, emek gücü olarak hiç bir þey ortaya koyamazdý. El sürülmeyen tarlanýn, üzerinde çalýþma ortaya konmayacak olan farelerin mülk sahibi deðildi. Emek gücüyle giriþmediði zaman tarla, bað, bahçe de, mal, mülk olmuyordu. Kölenin üzerinde yeniden emek gücü koyacaðý alanlar; Elin mülkü üzerinde ortaya konacak olan emek gücünün geri çekilmesi olacakla ikinci aþamada ekilip dikilmese de; bu boþ alanlar da El’in mal-mülk sahipliði içinde anýlmaya baþlandý.

Bu aþamada El’in tasallutu neden ormanlara avlaklara dönen insanlarýn El malý ve El mülkü üzerinde emek gücü olan çalýþmalarýný çekmelerine karþý orman ve avlaklar da El’in olmuþu. El tüketemeyeceði çoklukta bu aðaçlarýn börtü böceðin ve av hayvanlarýnýn sahibi olmaya neden gerek duyuyordu? Çünkü El sultasýndan kaçanlarýn El sahiplikleri içinde hiçbir karýn doyurma faaliyeti yapamamakla çalýþmalarýný zorunlu olukla El mülkü üzerine yönelteceklerdi.

Toprak gibi, orman gibi, aðýl, çapa, kazma, gibi üretim nesnesi olan araç gereçler üzerindeki kolektif sahiplik, El sahipliði adý altýnda yitirilmekle; “kolektif vekâlet” bir kiþiye verilmiþti. Koyunlarýna otlak bulamayan sürü ve çoban; emek gücüne ekim dikim gibi çalýþma alaný bulamayan kiþi; avlaklarda av yapamayan mahrumiyet, zorunlu olurla El topraðý üzerindeki tarla, bað, bahçe gibi alan ve otlaklardan yararlanmalarýyla; sürü ve çobanýn ve de ekici kiþilerin emek gücü de El'in mülk sahiplik hakký olacaktý.

Kolektif güçle olan ne varsa, El'in sahipliðine geçecekti. El sahipliði kolektif olandan, sahipliði özel sahiplik olan sürece kayacaktý. Sahipliði ortaklýk olandan, sahipliðe ortaklar tanýmaz olunan sürece geçiþ olmaktý. Ritüeli geçiþlerle olan kolektif vekâletin teslimiyetiydi. Bu teslimiyet çakýlmasýn diye, üzerinde düþünülmesin; El sahipliði yanýnda kendi sahiplikleriniz anýlmasýn deniþe vecde ile yapýlan ayin atmosferi içinde kutsama, ritüelleriydi. El kolektif sahipliðe kaybettirmekle kiþisel servetini bulmuþ ve kazanmýþtý.

Köleci El tarihi boyunca, oynanan oyun budur. Kolektifin olmasý gereken tarlada, çalýþan kiþilerin de, çobanýn da, karný doyacaktý. Ama kiþiler kolektif birikimde yararlanmayý (sahipliði) kendisi yapamayacak olmakla kolektif emek gücü birikimlerini El'in kucaðýna koyacaktý. Yine kolektifin olmasý gereken Emek gücü de El'in, mülk sahiplik hakký olmasýna kira rant vs. kalacaktý. Bu sahiplik neden meþruiyet sizdi?

Böylece efendi karþýsýndaki kiþiler; kendi emekleri olan kolektif emeklerinin kemik yalayýcýsý olma durumlu söylemlerin aþaðýlamasý içinde olacaklardý. Efendinin “nankörler ben neyin sahibi isem üçte birisi sizin kýçýnýzda çýkýyor” dediði galat-ý meþhurdur.

Sistem ön ittifaklarla gruplarýn farklý kullaným deðeri ürettirme taahhütlü yükümlenmeleri olmuþtu. Yani süreç birbirine karþýlýk olur emek güçlerinin deðiþtirme deðerlerinin mutlak bir kullaným deðerinin tüketilmesiydi. Ekmek gibi ürünler kullaným süresi hemen tüketim olurken, kundura, bina, araç gereç gibi tüketimlerin kullaným süresi uzundu.

Sonuçta bunlar “kullaným süreci boyunca tüketilen” bir kullanýmdý. Yani kullaným boyunca tüketilip yeniden karþýlýðý olurla karþýlýðý üretilecek olanýn “amortisman-yýpranma payý. Mutlaka tüketilmesi gerekecek olana karþý aþýnma payý ne demekse?” gibi bir illüzyon olmamalýdýr. Yani bir baþka emek gücü karþýlýðýnda üretilip tüketilecek olan bir bina, makine vs. üç beþ yýllýk, Elli yýllýk kullanýmla tüketilir olsunlar. Bu onlarýn üç beþ ve elli yýl sonra tüketilmeleriyle tekrar emek güçleri ile o inþa edicilerin ortaya koymasý gereken emek gücünün deðiþtirme deðeri olacaðý demektir.

Siz ne, illüzyonu yapýyorsunuz? Emek gücünüze karþýlýk olan kimi farklý kullaným deðerli emek güçleri de üç beþ ya da Elli yýlda tüketilirler. Üretilenlerin farklý bir kullaným deðiþtirme deðeri olmakla; yine karþýlýklý yükümle üretilip; o kullaným deðeri süresi içinde mutlaka tüketilmesi gerekendir. Siz illüzyonla bir kullaným deðerinin fiyatýný, “kullaným TÜKETÝM süresi” olan o üç, beþ, elli yýla hiç kullaným tüketim süresi olmayacakmýþ gibi amorti ediyorsunuz. Böylece kullanýlýp tüketilmesi gereken deðiþtirme deðeri kullanýlýp tüketilmemektedir. O da sizin emek gücünüzü amorti edebilirse sorun yok. Ama bu olanaksýzdýr. Amorti, finansman, kredi vs. birinin kaybedip, birinin kazanmasý þeklinde tuzaklarý içeren illüzyonlardýr.

Sizin emeðiniz amorti olmamakla; amorti olmamanýn bir kaybýna dönüþüyordu. Karþýlýðý üretilmiþ olmakla tüketim olmasý gereken; kullaným süresi uzun olan emek gücü birikimleri olan mal mülkte bu amortisman ve finansmanlarla amorti edilip sürekli emek gücü ürettiren bir kullanýma dönüþmekle baþlangýç baðýntýlý sisteme yabancýlaþma oluyordu. Amorti olanda amorti eden de yine sizin emek gücünüzdür. Amorti olanlar üreten bir emek gücü gibi amorti ettiði yeni kullaným süreciyle hiçbir emek gücü ortaya koymadan emek güçlerini sömürmeye devam ediyordu.

Siz o kullaným deðerinin karþýlýðýný ve amortisman (illüzyon karþýlýðýný üretiyorsunuz ama o amortisman sahipliði size hiçbir þey üretmiyor. Karþýnýzda üretilmiþ gibi duran makine ve bina kullaným deðerleri ise amortisman adý altýndaki sizin emeðinizdir. Yani bina karþýlýðýnda üretim yapmýyordunuz. Binayý da siz yapmakla; “amortismana, krediye, finansmana vs. olukla binaya dönüþen kendi emek gücünüze karþý yine kendiniz üretim yapýyordunuz” Böylece üretilmiþ olanýn tüketilemez oluþ illüzyonu ortaya konmakla sömürü hak olurdu. Ha keza amortisman kredi, finansman finansörlük te bu baðlamla galatý meþhurdur (doðru bilinen yanlýþlar).



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn felsefe kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
Ýrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluþun Felsefesi (Açký 2)
Sosyal Ýliþki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Müruru Zaman 14
Sahiplik Ýmaný 1
Hatýrlama 1
Mal mý, Ýnsan mý?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Anlamak Gerek 26
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Bað Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Aslýna Yüz [Þiir]
Vah ki Vah [Þiir]
Ýsis Dersem Çýk Ereþkigal Dersem... [Þiir]
Görmez Þey [Þiir]
Tekil Tikel Tükel [Þiir]
ve Leddâllîn, Amin [Þiir]
Mavi Yare [Þiir]
Mevsimsel [Þiir]
Yýkýlýþa Direniþ Direniþe Yýkýlýþ [Þiir]
Meþrep 3 [Þiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayý yaþantýlaþan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payý giderek azalmaktadýr. Sosyo toplum bazlý, genel bir açýlýmla baþlayan çalýþmalarým da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazýlarýn tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doða bilim verileri güdülü çalýþma olmasýna gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok baðýntýsýyla söylüyorsanýz, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.