"Ýçtenlik bütün dehanýn kaynaðýdýr." -Boerne |
|
||||||||||
|
Kavramlar; insanýn duygu ve düþüncelerini ifade eden kelimelerin almýþ olduklarý anlamlar bütünüdür. Edebiyat (Lingustik) Bilimi; düþünceleri temsil eden kelime ve cümlelerin anlamsal kavramlarýnýn, her toplumun bilgi, bilinç, özgürlük ve sosyal yapýlarýna göre zenginleþtiðini ifade eder. Ýnsanýn duygularýna hitap eden kelimelerin içerik geniþliði ya da darlýðý, toplumlarýn sosyal yapýlarýna göre þekillense de, ilk var oluþlarýnda daha çok idealist soyut düþüncenin etkisi görülmektedir. Metafizik soyut düþünce yapýsýný aþamayan toplumlarýn dil ve kelimeler kavramý, hâlâ bu ilim çerçevesinde kalmýþ olup, yeni çað ve geliþmeler karþýsýnda her zaman büyük bir karmaþayý yaþamaktadýr. Diyalektik pozitif materyalist felsefeyi benimseyen toplumlarsa, soyut ilimsel kavramlarýn dar, yetersiz ve sonu gelmez hayal dünyasýna hapsolduðunu görüp, somut kavramlarla edebiyat kültürünü anlaþýlýr ve zengin kýlmýþlardýr. Kültür (Filoloji) Bilimi doðrultusunda zamana uygunluk, azalan ve yükselen ihtiyaçlara göre doðru kavramlarýn üretilmesi, kültür zenginliði yaratýrken, toplumlarý daha emin adýmlarla ileriye taþýr. Zaman ve çaða uydurulmayan kavramlar, hak ve batýl arasýnda karýþýklýða neden olup, baþta bilinç yapýlarý olmak üzere yaþamýn her alanýnda sürekli ikilem içerisinde daha çok soyut dayanaklarý yüceltmiþtir. Toplumlarý kültürel ve sosyalleþme açýsýndan geri býrakan en büyük etkenin, metafizik / idealist soyut düþünsel kavramlar olduðunu söylemek, bu düþüncenin hiçbir yararý olmadýðý anlamýna gelmez. Ancak canlý ve cansýz varlýklarýn maddi ve manevi olarak evren, doða, bitki, hayvan ve insanlar arasýndaki somut baðlýlýðýn bilerek inkar edilmesi, kültürleri fakir býrakýrken o toplumlarý da yalnýzlaþtýrmaktadýr. Ve bu bakýþ açýlarý soyut olgularla her þeye çözüm bulacaðýný veya bulduðunu düþünürken; somut, soyut, nicel ve nitelik kavramlarýný tamamen yok sayarak, sürekli dünyayý geriden taklit ederek yaþar. Ýdealist soyut kavram karýþýklýðýný daha da içinden çýkýlmaz duruma sokan diðer bir anlayýþsa, sözde soyut ve somutsallýðý birlikte yaþatma hayaliyle yola çýkan ikilemli düþünme biçimidir. Dualist sentezlemeden tamamen uzak bu Ýkilemci yapý, pozitif ve negatif bilim arasýnda kalýp, daha çok soyut ve toplamacýlýða (Devþirmecilik) dayanmýþtýr. Ýkilimeci düþüncenin en bariz þekilde yaþandýðý örnek ülkelerin baþýnda Türkiye gelmektedir. Ýfade edilen soyut ve toplamacý anlayýþ; dilin ana kaynaðý olan kelimelere yükledikleri ifadeler kavramýný, diyalektik evrim dýþýnda, sürekli hayale dayanan ve hiçbir zaman sonu gelmeyen umut beklentisiyle, insanlarda ciddi bir psikolojik umutsuzluk ve kiþilik sorununa neden olmuþtur. Halbuki doðadaki canlý ve cansýz her varlýðýn pozitif ve negatif (Artý-Eksi) tepkimesi sonucunda, enerji birikimiyle birlikte fiziki, duygu ve düþüncenin var olduðu asýrlar öncesinden kanýtlanmýþtýr. Ýnsanlaþmaya ve dildeki kültüre; bölgenin iklim, coðrafi, beslenme, eðitim, özgürlük ve baskýlara göre þekillendiðini görmezlikten gelenlere þu basit denemeyi gözden geçirmeleri önerilir. Örneðin bir canlý ya da insan ýþýksýz, havasýz ve çok az miktarda yiyecekle, hareketsiz bir ortamda uzun süre býrakýldýðýnda, canlý ölmese bile çeþitli hastalýklar görülecektir. Daha sonra dýþarý çýkarýldýðýnda, fiziki durumu baþta olmak üzere davranýþ, duygu ve düþüncesinin tamamen deðiþtiði rahatlýkla anlaþýlýr. Ve bu canlýyý kendi doðal ortamýnýn dýþýnda, hiçbir manevi gücün yaþatamadýðý net olarak kanýtlanmýþ olur. Her canlý türü yaþadýðý ortam içerisinde temel güdü olarak (Savunma ve Sevinme) korku ve mutluluða göre kavram ve psikoloji geliþtirir. Bir birey ya da toplum, sürekli sistemli veya sistemsiz þekilde savunma (Fobi) mekanizmasýný daha çok yücelterek yaþayýp, bunu bir de yüce gücün taktirine býrakmasý durumunda, o toplumun zamana uygunluk ve zengin kavramlarý geliþtirmesi oldukça zordur. Ýfade edilen ortamlarda en çok geliþtirilen kavramlar, savunma ve saldýrýdýr ki, bu tür toplumlar her zaman agresif ve mutsuzdurlar. Toplumsal yaþam kavramlarýnýn basitlik, duraðanlýk, anlamsýzlýk veya geliþkinliðini saðlayan diðer bir etkense, onlarý idare (Yöneten) eden devlet yönetimlerinin kavramsal anlayýþlarýdýr. Genel deðerlendirmeler ýþýðýnda Türkiye devlet sisteminin kavramsallaþtýrma yöntemine daha yakýndan baktýðýmýzda, sentez dýþý toplamacýlýða dayandýðýný rahatlýkla söyleyebiliriz. Bu da Materyalist, Metefizik ve Dualist felsefeden uzak, devþirmeci ve Nihilizmi yaratmýþtýr. Örneðin Türkiye gibi ülkelerde kavramlar, daha çok gerçek anlamlarýnýn dýþýnda kullanýlarak, nasýl karmaþýklaþtýðýný þu örneklerde görmek mümkündür. 1-Allah’ýn adaletine biçilen deðer ve bu deðer doðrultusunda toplumun þekillendirilmek istenmesi. Bugüne kadar Allah’ýn adalet kavramýna uygun düþen bir örnek görülmediðine göre, ya büyük bir karmaþanýn varlýðý söz konusudur veya bilgisizlik. 2-Dine biçilen sözde eþitlik, kardeþlik ve mütevazilik. Ýfade edilen kavramýn dýþýnda, sürekli mezhepsel ve çýkar kavgalarý, din kavramýnda büyük bir yanlýþlýðýn olduðunu ortaya çýkmaktadýr. 3-Kardeþliðe ve akrabalýða biçilen deðer. Her iki bað içerisinde sürekli yaþanan kanlý ve iðrenç olaylar, büyük bir kavram karýþýklýðýný gösterir. O zaman yüklenen deðer ve kavramýn anlamsýzlýðý söz konusudur. 4-Aileye yüklenen kutsallýk kavramý. Zengin ya da fakir en az % 80’lik oraný geçen ailelerde iðrenç dramlarýn yaþanmasý, yüklenen kavramýn gerçek dýþýlýðýný ifade etmeye yetmektedir. 5-Dostluða biçilen kavramsal deðer. Dostluk diðer bir anlamýyla yoldaþlýktýr. Dost ya da yoldaþ olanlar yarýn yanaðýndan baþka her þeyini paylaþmak anlamýna gelir. Bu kavrama uygun yaþam ve iliþkiler bittiðine göre, ya bu kavram deðiþmelidir veya dostluk kelimesinin yerine zamana uygun yeni ifade icat etmek gerekir.. 6-Devlete yüklenen deðer. Eðer bizdeki kavrama göre devlet yüce ise, o zaman ya bizde bir sorun var ya da devlete yüklenen kavramda. Çünkü devlette yaþanan yolsuzluk ve haksýzlýklarý sýralamaya sayfalar yetmemektedir. 7-Doðaya yüklenen sevgi ve minnettarlýk kavramý. Her fýrsatta doðayý hoyratça ve arsýzca tahrip etme mantýðý son sürat gittiðine göre, kavramda mý bir yanlýþlýk vardýr, yoksa insanýn sevgiyi anlamasýnda mý? Üzerinde ciddi þekilde tartýþýlýp yanlýþ ortaya çýkarýlmalýdýr. 8-Laikliðe Türkiye’de yüklenen kavram. Laiklik; din ve devlet iþlerinin birbirinden ayrýlmasý iken, devlet baþta olmak üzere toplumun laikliði dinsizlik olarak kavramasý ilginç deðil midir? Ve ayný þekilde devletin dinle baðýný kesmemesi, gerçek kavramlarýn içinin nasýl boþaltýldýðýný göstermektedir. 9-Demokraiye biçilen anlam. Demokrasinin evrensel kavramýnda kiþiler için her türlü hak eþitliði söz konusu iken, Türkiye gibi ülkelerde sadece egemen olan etnik, din ve düþüncelere eþitlik düþünülmesi, yine kavram karýþýklýðý ve zekâ düþüklüðünü göstermektedir. 10-Egemenlik kayýtsýz þartsýz milletindir kavram. Gerçekten egemenlik milletinse, oligarþik çýkar gruplarý devlete nasýl hükmetmektedir? Yaþanan olaylara bakýldýðýnda, millet kavramý büyük bir karmaþýklýða iþaret etmektedir. Benzer örnekleri sayfalarca sýrlamak mümkündür. Ýfade edilen kavram karýþýklýklarý bir ülkede temel yapý niteliðini almýþsa, o toplumun geliþmesi ya da ileri gitmesi asla söz konusu deðildir. Özet bir belirlemeyle konuyu þu þekilde ifade edebiliriz. Doða, bitki, canlý ve insanlarýn varlýk ve birbirine baðlýlýðýný, diyalektik ve ontoloji bilim dýþýnda, her þeyin bir anda ve bir nefeslik soyut kavramla varlýðýný ifade etmek, doðru olanlarý da anlamsýzlaþtýrmaktýr. Cemal Zöngür
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Cemal Zöngür, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |